Devlet Bakanı Ali Babacan, AB’nin değerlerinin evrensel değerler olduğunu belirterek, "Türkiye bu değerleri paylaşma yönünde önemli adımlar atmıştır" dedi.

11 Eylül süreciyle birlikte bölgede değişimlerin kaçınılmaz olduğuna işaret eden Babacan, "Türkiye hem fiziki hem de kültürel olarak doğu-batı arasında köprü vazifesi görüyor. Türkiye’nin AB’ye tam üye olması, AB’nin gelecekte istikrarı ve güvenliği açısından önemli olacaktır" dedi.

Babacan, "Dökme suyla değirmen dönmez. Bir defalık sınırları belirli olan fonlarla, yardımlarla ekonominin birdenbire değişmesini beklemek hayal. Kendi kaynaklarımızı kendimiz üretmek zorundayız" diye konuştu.

Son yıllarda uygulanan politikalarla siyaset ve siyasetçinin çehresinin değiştiğini ve itibar kazandığını ifade eden Babacan, "Bu 2 yıllık süre içinde yaşamış olduğumuz değişim ve elde ettiğimiz olumlu gelişmelerin altında yatan temel sır, tek kelimeyle güven olmuştur" dedi.

Babacan, kamu borç stokunun GSMH’ye oranının yüzde 92’den yüzde 71’e düşürüldüğünü, bunu yüzde 60’ların altına indirmeyi hedeflediklerini, yeni program ile bunu garanti ettiklerini kaydetti.

Türkiye’nin ilk 7 ayda 1.8 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırım çektiğini, bunun netinin de 1.4 milyar dolar olduğunu vurgulayan Babacan, önlerindeki en önemli konunun hukuk reformu olduğunu söyledi.

IMF’ye ilişkin bir soru üzerine de Babacan, Türkiye’nin IMF’ye 21 milyar dolarlık borcu bulunduğunu, 2003 yılından bu yana net borç ödeyicisi olduklarını, bu yıl da IMF’ye 5.5 milyar dolar ödeme yapılacağını, bunun yarısının kredi olarak kullanıldığını kaydetti.