Meydanlar iyice kızıştı

CHP lideri Baykal, Tokat mitinginde Erdoğan'a çok sert çıktı. Erdoğan, Adıyaman'dan cevap verdi.

CUMHURİYET Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal, Tokat mitinginde hükümeti eleştirerek, "Başbakan PKK'nın siyasi uzantılarıyla nişanlanmıştır. Yakında nikah yapacaktır. Şahitleri de Barzani ve Talabani olursa şaşmayın" dedi.

Özel uçakla Tokat Havaalanı'nına inen Baykal, kendisini karşılaşan kalabalığı selamlayarak Cumhuriyet Meydanı'nda hazırlanan platforma geldi. Burada toplanan yaklaşık 5 bin kişilik kalabalığa hitap eden Baykal, hükümete özellikle terör yasası ve Kuzay Irak'a yönelik operasyonlar konusunda yüklendi. Dubai ile yapılan anlaşmada bile Kuzey Irak'a yönelik operasyon düzenlenmemesine karşılık para istendiğini iddia eden Baykal, Meclise getirilen Terörle Mücadele Yasası kapsamında tetörist başına af çıkarılmasının planlandığını hatırlattı. Baykal, "Terörle mücadele yasası diye bir yasa getirdiler. 6'ncı maddede diyor ki terör örgünün kurucusu bir defaya mahsus olmak üzere pişmanlık dilekçe vererek tahliye olabilir. Bunu buraya kim koydu dedik sahip çıkan yok. Ama kanun ortada, altında Tayyip Erdoğan'ın Abdullah Gül'ün hepsinin imzası var. Bir süre önce bunlar çıktı, Kuzey Irak'a operasyon diyorsunuz, Türkiye'deki teröristler bitti mi ki Kuzey Irak'ta operasyon istiyorsunuz dediler, Terörün dalı Türkiye'de ama kökü Irak'ta. O kökü Irak'ta kurutacaksın. 1999'da Suriye'de gereken yapıldı ve sen iktidara gelinceye kadar terör sıfır noktaya gelmişti. Bu politika Türkiye'yi nereye götürür. Başbakan teröristin elebaşısından sayın diye, şehitlerden kelle diye bahsedebiliyor" dedi.

Bu sırada miting alanında yükselen yuh seslerini de susturan Baykal, "Yuh yok. Kızgınlığınıza hakim olun. Sandığa sandığa" diye konuştu. Başbakanın `Askerlik yan gelip yatma yeri değildir' sözünü hatırlatan Baykal, "Askerlerimiz birer birer şehit oluyor, başbakan onlara yönelik anlayışını söylüyor. Daha önce, dindar olan olmayan diye ayırıyordu ya, şimdi de şehit ailelerini ayırıyor. Oğlunun şehit olduğuna sevinen ve sevinmeyen anneler varmış. Bir gencin şehit olması elbette ailesi için gurur vesilesidir. Ama bir anneye seviniyor sevinmiyor diye ayrımcılık yapmanın başbakanlık ile bir ilgisi var mı? Türkiye'nin karşıtları niçin bunları destekliyor anladınız mı?" diye konuştu.

PKK'NIN SİYASİ UZANTILARI

Baykal Başbakan'ın DTP'nin desteklediği bağımsız adayları ile ilgili olarak yaptığı açıklamaya da değinerek şöyle konuştu:

"Geçenlerde bu seçimlere bağımsız giren PKK'nın desteklediği adaylar var ya, o adaylarla da koalisyon kurulabileceğini söyledi. Sonra tedirginlik içinde lafı değiştirmeye çalıştı. Başbakan PKK'nın siyasi uzantılarıyla nişanlanmıştır. Şimdi öyle anlaşılıyor ki nişan ve evlilik heyacanına girmiş önümüzdeki günlerde belki de bunu daha da ileriye götürecek. Hayırlı olsun, Allah mesut etsin. Yakında düğününü de yapar nikahını da kıyar. Nasıl bir nikah olur derseniz, başbakan böyle şeylerden hoşlanır. Barzani ve Talabani'yi de nikah şahidi olarak çağırır. Her halde İmralı'dan da bir çiçek gelir. Eger bizim engellediğimiz yasa çıkarılmış olsaydı belki kendisi de katılırdı. Hata yapmayın. Son pişmanlık fayda vermez. Bu seçimde hata kabul edilmez. Barzani'ye, Talabani'ye, onlardan medet umanlara değil Türkiye'ye sahip çıkın" dedi. Baykal'ın konuşması sırasında ikindi ezanı okununca, konuşmasına bir süre ara verdi.

Baykal, seçimler sonrasında CHP'nin iktidara gelmesi durumunda yapacağı ilk işlerden birinin milletvekillliği dokunulmazlığının kaldırılması ve ÖSS uygulamasının noktalandırılması olacagını dile getirdi.

CHP YAVRULADI

AK Parti Genel BBaşkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "CHP şimdi yavrusunu da doğuruvermiş, MHP... Şimdiden kendilerine göre bazı hazırlıklar yapıyorlar. Birbirlerinden farkı yok, al birini vur öbürüne" dedi.

Erdoğan, partisince Adıyaman Sakarya Caddesinde düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, AK Parti'nin milletin ve Türkiye'nin partisi
olduğunu, hamurunu milletin yoğurduğunu, kumaşını milletin dokuduğunu ifade etti.

Milli iradeye gidilirken pusulanın, direksiyonun ve mührün millette olduğunu kaydeden Erdoğan, dibe vuran ve iflasın eşiğine gelmiş bir
ekonomiden ülkeyi bugünlere taşıdıklarını anlattı. İthal ürünlerin dışında iktidarları döneminde zam kelimesini unutturduklarını
belirten Erdoğan, elektriğe 5 yıldır zam yapmadıklarını söyledi. Bunu görmek ve duymak istemeyenlerin bulunduğunu, onlara gerekli cevabı
halkın vereceğini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Şimdi çıkmışlar, yarışa girmişler. Ben mi mazotun fiyatını daha çok indiririm, sen mi daha çok indirirsin? Yaptıkları bu... Bekara karı
boşamak kolay. Ne olacak 22 Temmuz'a kadar 'fiyatı indirdim' dersin, 'vergi almıyorum' da dersin. Peki bu memleketi neyle yöneteceksin? Yani bizim petrol kuyularımız mı var, neyle? Hep aldattılar bu milleti ve 1990'lı yıllarda kriz böyle çıkmadı mı? 2000'li yıllarda krizler böyle çıkmadı mı? Hala biz bunların krizlerinin faturasını ödüyoruz. Onların
borçlarını ödüyoruz.

Fakat kimlik var ya kimlik, bu kimlik çok önemli. Eğer kimlikte tahribat varsa onlardan herşey beklenir. Suistimaller, almış başını gidiyordu.

Bizden önceki iktidarda kimler vardı? DSP var mıydı, ANAP var mıydı, MHP var mıydı? 22 banka fona devredildi. Bunun bedeli 40 milyar dolardı.

Kimin cebinden çıktı? Benim halkımın cebinden çıktı bu para. Şimdi yine gelmişler milletimize dürüstlükten bahsediyorlar. Hele hele bir tanesi var ki, bunların içinde... Hangisi? Biliyorsunuz. Ve onun bankasında da yine aynı şeyler vardı. Dünyanın hiçbir yerinde yüzde 30-35'lerle döviz bazında faiz verilmez, yok böyle bir şey. Ama bunları gördük. Batık
bankaların zedelerine bizler para ödedik."

"HORTUMCU KİM..."

Erdoğan, önceki dönemlerde işçi ve memurlardan zorunlu tasarruf kesintileri sonucunda devletin işçi ve memuruna 13,5 katrilyon lira
borçlandığı, bu borcu alanların içinde CHP, DYP, MHP, ANAP'ın bulunduğunu ifade etti. Göreve geldiklerinde bu borcu ödediklerini
kaydeden Erdoğan, şunları söyledi:

"Hortumcu kim? işte bunlar, onlar hortumladı, biz ödedik. Yolsuzlukla mücadele eden biz, utanmadan sıkılmadan şimdi çıkmışlar, bize dürüstlükdersi veriyorlar. Bu millet sizin cemazülevvelinizi iyi bilir. Hele hele CHP'nin... Bu ülkede dikili ağacı yok bunların, dikili ağacı. Çünkü bu CHP, şimdi yavrusunu da doğuruvermiş, MHP... Şimdiden kendilerine göre bazı hazırlıklar yapıyorlar. Birbirlerinden farkı yok, al birini vur öbürüne."