Ahmet Türk, genel başkanı olduğu partiyi acaba kapattırmak mı istiyor?
Öyle bir karar onun iradesini aşacağına göre acaba İmralı’dan aldığı talimatı mı yerine getirmeye çalışıyor?
Türkiye’nin güvenliğine ve bütünlüğüne kasteden tahriklerin Öcalan tarafından kurgulanması, beklenebilir bir kötülüktür ama seçilmiş insanların, yani “vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü” koruyacaklarına namusları üzerine yemin eden milletvekillerinin ihanete alet olmaları kabul edilemez.
Demokrasi hukukun üstünlüğüne dayanan bir toplumda yaşar. Anayasa’ya karşı açıkça suç işlendiği halde buna hukuk devleti “dur” diyemiyorsa, kendisiyle beraber halkı da koruyamıyor demektir.
PKK’nın siyasi uzantısı olarak görünmekten artık çekinmeyen DTP, vatana ihanet suçundan idama hüküm giymiş bir bebek katilinin kuklası oluyorsa herkesin iyi düşünmesi gerekir.
Bu ülkenin aydınları, devletin yedeği olmayan kurumlarını korumanın bilincini bile kaybetmiş haldedirler.
İmralı’daki mahkûm, bu toplumsal zaafı alabildiğine sömürmektedir.
PKK’nın kırda sıklığı artan eylemlerine paralel olarak Güneydoğu kentlerinde estirilen isyan havası bölge halkı üstünde psikolojik egemenlik kurmanın hamleleridir.
Zehirli tahrikler...
Dünkü meclis grup toplantısını DTP bu algıyı pekiştirmek amacıyla Diyarbakır’da yaptı. Ve Ahmet Türk DTP’li milletvekillerinin hazır bulundukları basın toplantısında zehirli tahriklerde bulundu.
Öcalan’ın 2006’da yavaş yavaş öldürülmeye çalışıldığını, bunun kışkırtma amaçlı bir yalan olduğu belgelendiği halde tekrarlamaktan çekinmediği gibi şu anda “fiziksel şiddet”e hedef olduğunu, bunun da yalan olduğunu bile bile medya önünde iddia etmekten kaçınmadı.
Hatta “Abdullah Öcalan’a geliştirilen her hareket Kürt halkına ve onuruna yöneliktir” diyecek kadar ileri gitti.
Ahmet Türk hiçbir zaman denge ve ölçüsünü bu kadar kaybetmemişti.
Vatan’ın internet sitesine dün gelen şu mesaj, Kürt kökenli vatandaşların baskı altındaki duygularını dünyaya duyuran bir çığlığa benziyor:
“Ben Kürtüm ancak sen kim oluyorsun da benim onurumun İmralı’daki yaratığa bağlı olduğunu iddia ediyorsun? Kimin sözcülüğünü yapıyorsunuz siz?”
Oyunu nasıl bozarız?
DTP’de siyaset yapmanın maliyetini herkes biliyor. Ama hiçbir neden, bu milletvekillerinin halkı tahrik ederek sokaklara dökmesini mazur gösteremez.
Partilerin görevi, terör örgütünün hedef aldığı kitleyi savunmakken DTP’li siyasetçiler onları PKK hesabına tuzağa düşürmeye çalışıyor.
Yalnız Güneydoğu halkına değil DTP hakkındaki kapatma davasına bakan Anayasa Mahkemesi’ne de tuzak kuruyorlar!.. Eğer yüksek mahkeme DTP’yi kapatacak olursa terör örgütü içeride ve dışarıda kendine bir meşruiyet zemini bulacağını zannediyor.
Bu kararın tahrik edeceği tepkinin yerel seçimlerde örgütün göstereceği bağımsız adayları uçuracağını hesaplıyor.
Partiler hukukunu bu tür tuzaklara karşı güçlendirmek zamanı gelmiştir. Partileri kapatmak işe yaramıyor. Çünkü hemen yenisi açılıyor.
Asıl, partileri suç işleyen siyasetçilerden koruyacak ve kurtaracak bir yasal düzen getirilmelidir.
Kaza yapan aracı kapatıp alkollü sürücüyü sokağa salmak tedbir değil!
Ahmet TÜrk soyadını niye kürt koymamış bilmem.ülkenin maliyesinden maaş alıp ülkenin cezalandırdığı kişilere sayın diye diye çözümde politik duruş ancak içinde ürediği ve bizatihi katkı yaptığı feodal yapının doğu bölgesi geri kalmış halkına sermaye olarak yutturulabilir melanetliktir.Temsil ettiği doğunun fakir gariban halkına çözümden uzak salt kendilerini ön planda tutabilmek için aşiret ağalığı zulmünden de kat kat beterdir.Aşiret ağaları ora halkının malı üzerinde ,bunlar ise hem malı hem canları üzerinde nemalanmakta beis görmemektedirler.Ama her toplum kesimi ve halk kendi yetişmiş ve çağdaşlığı oranında kendi idarecilerini seçmede iyi veya kötüye varmaktadır.Bir kere türk ve ekibi ülkede bir siyasi parti olarak ortaya çıkışlarında başta haksız ve yanlıştadırlar.Çünkü onların elinde kürt sermayelerini ve doğunun geri kalmış cahilliğini alırsanız elazığ dan öteye koyun gütmeyi bile kimse vermez.O zamanda insana bu nasıl bir siyasi oluşum ki ucunda ülke yönetimi olsun.o halde bu parti en az pkk kadar bölücü ve yıkıcı faaliyettedir ve siyasal ortam hediyesi ile ülkeye verilen zarar dahada artırılmış bulunmakta diye kabullenmek lazımdır.Kanunlar herkese eşittir ve ülke düzenini bizatihi düzen içinde çıkmış siyasal partice göz göre göre yıkımı hiçbir mülahaza ile kabul edilemez ve cezalandırılması gerekir.Anayasa mahkemesinde bu partinin kapatılması kararı çıkacağı kesin olmakla bunların başka isimle parti nimetlerinden faydalanarak ülkeye zarar vermelerinin önü kesilmeli,parti kapatılırsa bundan beter olur safsatasından vazgeçilmelidir.Problemleri çıkaran tüm odaklar devlet gücüne her yolu mübah sayıp yıkımı gerçekleştirdikleri halde onlara karşı koymaya çalışan devletin nizami gücünün önü olur olmaz fikir ve düşüncelerle kesilir zayıflatılırsa bile bile devlet aleyhine dezavantaj da ısrar edilmiş olurki o da mevcut bu halin doğması ve sürmesindeki temel unsurdur.Devlet bu tür olumsuzluklarla mücadeleye giriştiğinde en az suçlular kadar savunma enstrümanını seçebilip kullanma pozisyonunda olmalı,mücadelede eşitlik ilkesi devlete de tanınmalıdır.Herkese her yol serbest metoduna dayanılıp güveniliyorsa bırakalım devlet gücüne de nizam içinde her yol açık olsun bakalım kimin anası ağlayacak görelim.Bunca dökülen kanın durdurulmasında bir şekilde yaratılmış bu yapay ve çapulcudan yana zeminlerin mevcudiyeti ana işlevdedir.Öncelikle yıkıma en ufak katkı sağladığı şüphesi yaratan faktörler behemahal saf dışı edilerek mücadele edecek devlet gücünün arka cephesini sağlama bindirip ön cephede saldır ve taarruz kabiliyetini artırın bakalım kaç zamanda çözülüverecek görün.mıy mıy la bu mücadele olmuyor boşu boşuna gençlerimiz ölüyor.O kanın değeri mevcut politik safsatalarından elbet önceliklidir.Bunu durduramayan veya durdurmak istemeyen her kim olursa olsun ülkedeki değeri koca bir sıfırdır.sıfırlarla bir yere varılmadığıda açıktır.
Bakın Ahmet Türk ve dtp doğuda ve güneydoğuda bir olgudur.Halk bu insanlara gönüllerini verdi ve 22 milyon kürt insanın yaşadığı bu ülkede elbette onları temsil edecek bir siyasi parti olacaktır.Siz milliyetçiler bu ülkeye ne verdiniz,siz ne verdiyseniz onlarda onu verdi.Yıllardır ayırımcılık yaparak başkalarının çocuğunun kanı üzerinden siyaset yaparak,bir yere varamayan mhp yaptığı tek iş bu.Ama bu halkı ölüme gönderen sistem hala çalışıyor.Neden bu akana çözüm bulamıyorsunuz, neden o gencecik insanların ölümüne sebep oluyorsunuz,hiç yok yere o bedenler toprağa teslim oluyor, bunu araştırın.Sokaklarda milliyetçilik yaparak Altınovada bölücülük yaparak bu kan durmaz . Onun için bırakın şövencilik yapmayı eğer bu kanı bu savaşı durduracak bir akıl biliyorsanız onu önerin .
Sayın hakem hangi olgudan bahs ediyorsunuz. Doğu ve güney doğuda PKK yı sevenler bir elin parmakları kadardır. Ondan nemalananlar var Ahmet Türk gibi vatandaşı korkutarak sindirerek bir yere varılmaz. Hangi esnaf bunları sevdiğinden dolyı dükkanını kapatır. BUNLARA ELİNİ VEREN ZATEN KOLUNU KURTARAMAZ. Bölgede seviliyor diyorsunuz daha dün şırnak ta vatandaş dükkanını kapatmadığı için çaları indirildi. Bırakın bu lafları. Bu memlekette ikinci sınıf vatandaş yoktur. Bence birinci sınıf vatandaş vardır. Onlarda bu davadan nemalananlar. Diyarbakır da Urfa yolunda bir dairenin fiyatı 180, 200 hata 300 bin olanlar var peynir ekmek gibi satılıyor . Bu rant nereden???