1
Mayıs
2025
Perşembe
ANASAYFA

Bakkal dükkânı


Başbakan meclis grubunda “Arkadaşlar” diye seslendi “ülkeyi yönetmek bakkal dükkânı yönetmeye benzemez!..”

Özeleştiri olarak söylese tam isabettir ama değil...

Başbakan bu sözleri “madem ki Gazze’de tüm suçunu İsrail’de buluyorsunuz; o zaman gelin bu ülkeyle ilişkileri hemen kesin” çağrısı yapan muhalefeti cevaplamak amacıyla söyledi.

İktidar arabulucu rolünden Türkiye’yi her gün biraz daha uzaklaştıran bir yolda gidiyor.

CHP’nin diplomat kökenli milletvekili Onur Öymen dün Başbakan Erdoğan’ı başarısızlığa mahkûm edecek temel yanlışı şu sözlerle ortaya koydu:

“Filistin’de saldırıya uğrayan masum insanların yanında yer almak başka şeydir Hamas’ın yanında olmak başka şeydir.”

Başbakan’ın BM Güvenlik Konseyi’nde Hamas’ın görüşlerini de dile getireceklerine ilişkin açıklamasına tepki gösterirken önce Hamas’ın resmi politikasının cihat olduğunu ve İsrail’i haritadan silmek istediğini hatırlatarak şu soruyu sordu:

“Biz bu görüşü benimsiyor muyuz? Hamas’ın sözcüsü gibi BM’de ortaya çıkmamız doğru mu?”

Özlediği şeye bak!

Uyarı yerindedir. Buradaki ateşin söndürülmesinde Türkiye bölgenin en büyük ve etkin ülkesi olarak önemli rol oynamak zorundadır. Ama bu rolü, iki taraf da bizi güvenilir ve tarafsız bulursa oynayabiliriz.

Filistin’i bile değil, onun içindeki Hamas hizbini tutuyor görüntüsü vermek suretiyle Başbakan hata yapmıştır. Devlet adamlarının duygusal davranmaya hakları yoktur. Hele entrikayı politika sanan Orta Doğu kökenli siyasetçilerin dolduruşlarına gelmek, asla düşülmemesi gereken yanlışlardır.

Hamas’ın Suriye’deki liderlerinden Dr. Hüseyin Avavede İhlâs Haber Ajansı’na, Türkiye’nin Filistin direnişçilerine silâh yardımı yapması gerektiğini söylemiş, “Filistinliler Türk hükümetinden tıpkı Sultan Abdülhamit gibi kendilerine önderlik etmesini istiyor” demiş.

O toprakları korurken sırtına Arap kurşunu yemiş kaç şehidimiz olduğunu Hamas lideri bilmiyor mu? Biliyor ama Abdülhamit’i model alan ve özlem uyandıran sözlerin AKP hükümetini gaza getireceğini de biliyor!

Aktif fakat dikkatli olmak zorundayız. Gazze’deki katliamı protesto etmek için Batı Şeria’da Filistinlilere El Fetih güçlerinin göz yaşartıcı gaz sıktığını biliyor musunuz?

Bu da yardım terörü..

Başbakan Hamas’a odaklanmış hedefini tüm Filistin halkını kapsayacak biçimde genişletmeli, ateşin etrafında tırnak kaşıyan Arap ülkelerini uyarmaya çalışacak yerde CHP lideri Baykal’ın dediği gibi Amerika’ya, Fransa’ya gitmelidir.

Çünkü ancak onları ikna eden çabaların barış umuduna yararı olabilir.

Başbakan’ın dün Filistin’e yardım kampanyasının meclis kürsüsünden çağrısını yapması da doğru bir hareket değildi.

Sen hükümetsin; gerekli görüyorsan devlet adına uygun göreceğin yardımı Filistin’e gönderirsin.

Oysa Başbakan halkın ve özellikle de iş adamlarının yardımlarını beklediğini TV ekranlarından ilân etti. Banka hesap numaralarını verdi.

Yarından itibaren her akşam Başbakan “Getirin bakalım şu hesapları; bugün kim ne kadar vermiş?” diye soracak, kampanyayı kişisel itibar meselesi yapacağını herkes bilecek.

Krizden bunalmış müteşebbisler de Başbakan’ın gazabından kendilerini koruyacak miktar nedir; onu belirlemeye çalışırken başka tür bir terörün baskısını yaşayacak.

Başbakan’ın, Gazze için göze aldığı riskler, Türkiye’nin birçok ilini kıskandıracak boyutlara ulaştı. Yanlış!

Güngör Mengi/Vatan
Yayın Tarihi : 7 Ocak 2009 Çarşamba 09:53:36


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?