31
Mayıs
2024
Cuma
ANASAYFA

Bizim halkımız bu mu?


Taciz ve tecavüz Türkiye’nin gündeminde. O kadar gündeminde ki bu haberler ilgi bile uyandırmıyor artık.

Her gün gazeteler taciz, tecavüz haberleriyle dolu.

Dünkü gazetelerin yazdığına göre İzmir’de bir dede, iki küçük torununa cinsel tacizde bulunduğu için gözaltına alınmış.

Suçunu da itiraf etmiş.

Bu nedir?

Nasıl bir delirmedir?

Sapıklığın hangi boyutudur ki yaşlı bir dedeyi, torunlarını taciz etme alçaklığına sürükler?

İnsan yazarken bile utanıyor.


***


Son yıllarda, bu toplumun cinnet geçirdiğine ilişkin birçok yazı yazdım.

Bazıları bu yazılara itiraz etti. Tek tek olaylardan yola çıkarak genelleme yapmamam gerektiğini söylediler.

İyi ama bu iş bir, üç, beş değil ki?

Annesinin başını kesen kızlar, eşikteki beşikteki demeden bütün ailesini kurşuna dizen babalar torununa, çocuğuna tecavüz eden sapıklar.

Kasabalarda 11 yaşındaki kıza aylarca tecavüz eden ileri gelenler, kamu görevlileri.

Töre için idam edilen ya da intihar süsü verilerek öldürülen kızlar.

Bu nasıl bir cinnet?

Nasıl bir toplu çıldırma?


***


Bazen televizyonlardaki “itiraf” programlarına gözüm takılıyor ve dehşete düşüyorum.

Bu halk mı bizim halkımız?

Yunus Emre’yi, Karacaoğlan’ı yaratan halk bu mu?

Bozlakları, barakları, uzun havaları bu insanlar mı söylüyordu?

Yoksa “O iyi insanlar, o güzel atlara bindi gitti!” de yerine yecüc mecücler mi geldi?


***


Hadi her şeyi bir tarafa bırakalım beş-on yılda, bir halkın görünümü de mi değişir?

Üşenmezseniz eski Türk filmlerindeki figüranlara ya da yoldan gelip geçenlere bir göz atın.

Bir de bugüne bakın.

Bambaşka insanlar göreceksiniz.


***


İnsanın bu toplu çıldırmayı, toplu cinneti görmemesi için özel olarak gözlerini kapatması gerekir.

Bazıları bunu yapıyor ve halkı kutsallaştırarak, onu eğitmek isteyen görüşlere karşı çıkıyor.

“Halk neylerse güzel eyler!” fetişizmiyle hareket ediyor.

Madem öyle o zaman her üç kadından birine şiddet uygulayan, aile içi şiddette kadınları öldüren, torunlarına sarkıntılık eden insanları da başınızın üstünde taşıyın.


***


Aslında bu gerçeği en iyi bilen yine halk.

Zaman zaman, halkın hangi kuruma güvendiğini araştıran anketler yayınlanıyor.

Bir zahmet, halkın halka ne kadar güvendiğini de soruverin.

Bakın bakalım yüzde 1’i halka güveniyor mu? 

Zülfü Livaneli/Vatan
Yayın Tarihi : 26 Kasım 2008 Çarşamba 10:19:36


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?