19
Mayıs
2024
Pazar
ANASAYFA

Ağar'ın Benelüks modeli/Ali Bulaç/Zaman

DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, ilginç şeyler söylüyor. "Dağda çatışacaklarına düz ovada siyaset yapsınlar" diyerek Kürt veya Güneydoğu meselesine 'köklü bir çözüm' getireceğini ima ediyor. 

"Bir siyaset aracı yapmak istemiyoruz" dese de, 'başörtüsü' denen bir sorunun varlığını kabul ediyor, bu sorundan binlerce insanın ve ailenin mağdur olduğunu belirtiyor. Gelir bölüşümünde adalet sağlanamadığı için, üretim, istihdam ve işsizlik yönüyle "reel ekonomi" büyük sorunlarla karşı karşıya. Kendini 'şanslı' sayıp iş bulabilen nüfusun neredeyse yarısı asgari ücretle çalışıyor, asgari ücretin bir aileyi kaç gün ayakta tutabileceği ortada. Ağar, bu sorunu nasıl çözeceğini söylemiyor; ama 'çözüm cebimde' diyor. Kürt meselesi, başörtüsü sorunu ve ekonomiye ilaveten büyük kentlerde giderek artan güvenlik sorunlarında kamuoyunun kendisinden bir 'beklentisi' olduğunu düşünüyor ve esasında bunun 'çok zor bir konu olmadığı'nı söylüyor. İfadesine göre, iyi bir planlama, motivasyon, tecrübe ve emniyet güçlerine verilecek güvenle büyük kentlerdeki kapkaç olayları, hırsızlık, şiddet ve diğer suçlar birkaç hafta içinde son bulur.

Bunların ötesinde Ağar'ın son günlerde dile getirdiği bir konu var ki hepsinden önemli. Bu da bölgenin genel durumu ve önümüzdeki dönemde alacağı şekille ilgili görünmektedir. Ağar'a göre, bölge ülkeleri arasında (Türkiye, Suriye, Irak, Ermenistan) geçmişte Hollanda, Belçika ve Lüksemburg arasında varolan modele benzer bir işbirliği ve yakınlaşma projeleri uygulanabilir. Bunun ismini de koyuyor: "Benelüks modeli!" Bu dört ülke kendi aralarında çok daha yakın bir işbirliğine girebilirler, girmelerinde zaruret vardır. Ağar, modelin iki koordinata dayandığını söylüyor: İlki, komşu ülkelerle iyi ilişki, ihtilafların sıfırlanması için azami iyi niyet, karşılıklı işbirliği, anlayış, diyalog; diğeri 'büyük güçler'in oyuncağı olmama basiretinin gösterilmesi. Üçüncü şahısları aradan çıkarıp biz komşularımızla oturup konuşalım.

Ağar'ın seslendirdiği modele, küçük ölçekli bir "AB modeli" gözüyle bakılabilir mi? Bakış açısına göre değişir. Benelüks modelinde kararlar hükümetler arasında yapılan doğrudan görüşmelerle alınıyor; uluslararası yetkilere sahip organlar bulunmuyordu. Ağar, açıklıkla bölge ülkeleri arasında düşünülen yakın işbirliğinin Türkiye'nin AB'ye alternatif arayışı veya AB üyelik sürecinden kopuşu anlamına gelmeyeceğini belirtiyor. Bu aşamada Türkiye, AB baskısı altında olsa bile, süreci sona erdirecek adımlar atmayacaktır. Çünkü AB üyelik sürecinin hükümetleri aşan bir tercih olduğu malum. Öyledir, ama AB her geçen gün bizi "istenmeyen aday" pozisyonuna itiyor.

AB bizi tam üyeliğe kabul eder mi? Büyük bir ihtimalle, AB'nin büyük devletlerinin zamirlerinde "imtiyazlı ortaklık" formülü yatıyor. Bu Türkiye'yi ne kadar tatmin eder, ayrı bir konu. Ancak sürecin bu istikamette seyri, Yunanistan ve Rum kesiminin Türkiye'nin zaafını istismar etmesi gibi bir sonucu doğuruyor. Bu süreçte Rumlar şark kurnazlığı yapıyor, arkalarında duran AB'nin büyük ülkeleri de garp tamahkârlığından vazgeçmiyor. Hele müzakere süreci kısa süreliğine dahi 'dondurulacak' olsa, Türkiye demoralize olacak. Bunun mevcut iktidara bir maliyeti olacağı muhakkak.

İşte tam bu sırada Ağar'ın Benelüks modelini ortaya atması kamuoyunda psikolojik bir rahatlama sağlaması bakımından fonksiyonel. Bunun, ülkenin ve kamuoyunun psikolojisi ile politik bakımdan "iyi bir hamle" olduğunda hiç kuşku yok. AB sürecini "zaruri" kılan başka önemli faktörler var ki, bunlar da temel hak ve özgürlükler ile hukukun üstünlüğü konularıdır. DYP'nin bu konulardaki somut önerileri de merak konusu.

NOT: Seçim sath-ı mailine girdikçe kamuoyunun gözü önünde olanlar, şu veya bu siyasi hareketle ilişkilendiriliyor. Bu arada hiç hesapta kitapta yokken ben de bu kategoride yer alanlardan oldum. Kendi adıma bunu bir hüsn-i teveccüh kabul ettiğimi, ancak kalemimle geçinmekten memnun olduğumu, sıkça soran dostlarıma ve okurlarıma belirtmek isterim.


Ali Bulaç/Zaman
Yayın Tarihi : 11 Aralık 2006 Pazartesi 15:25:45


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?