1
Mayıs
2025
Perşembe
ANASAYFA

Ayfer Hanım, laik cumhuriyete düşman mı? - Mehmet Altan / Sabah

Danıştay 2. Daire Üyesi Yücel Özbilgin'in çarşamba günü meslektaşlarıyla birlikte uğradığı alçakça saldırıdan hemen sonra ambulansa bindirilişi gözlerimin önünden gitmiyor. Bir hukukçunun ölüme yolculuğunu izledik.

Pazartesi günkü "Artık Aczimendileri bekliyorum" başlıklı yazımda, tecrübeli bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak provokatif havanın yükseldiğine işaret ediyor ve şöyle yazıyordum: "Türkiye'yi Kürt-Türk diye germek şahinleri kesmemiş olmalı ki, Cumhuriyet gazetesine yeni bir bombalı saldırı daha yapıldı. Demek ki bir yandan laik-şeriatçı ayrımına dayalı ikinci bir toplumsal kriz devreye sokulmak isteniyor. Doğrusu 28 Şubat'ın önemli dönemeçlerinde otobüslere binip Ankara'ya giden, 28 Şubat sonrasında tamamıyla kaybolan Aczimendileri de bir zaman içinde yeniden sahnede görebileceğimizi düşünüyorum." 

Kuşkularım beklediğimden çok daha çabuk ve çok daha kanlı gerçekleşti. Danıştay üyelerini tarayan kişinin aynı zamanda Cumhuriyet'e bomba attığı da tespit edildi. Katilin içinde bulunduğu ilişkiler ağı ise onun karanlık bir suç ortamının ürünü olduğunu ortaya koyuyor. Ne var ki, bu provokasyonun ardını araştırmak yerine Türkiye belki de bu kanlı senaryonun bir sonraki adımı olarak hırçın bir kamplaşmanın içine itiliyor. 


Neden? Muhtemelen çok erken ve çok sert başlayan Çankaya savaşları için.
Yoksa toplumun dirlik ve düzeninin nasıl sağlanacağı belli. Bunu, hukuka titizlikle riayet ederek sağlayabiliriz. Böyle bir titizlik görüyor musunuz? Daha doğrusu bunu isteyen var mı? Önceki gün, Kocatepe Camii'nde askersivil bürokrasi kutsanırken, başta iktidar partisi üyeleri olmak üzere siyaset kurumunun aşağılandığını gördük. Üstelik, askersivil bürokrasinin taraftarlığını yapanlar, bugüne kadar görülmemiş bir cesaretle fiziki saldırılara da girişmekteydi.
Kim bilir, belki bu da senaryoya uygundur. 

Halbuki, burası kovboylar ve Kızılderililer ülkesi olmasa, çok vahim bir gelişme olan Danıştay saldırısının ardındaki tertip üzerine hep birlikte gidilir, bundan iktidar kavgası için rant çıkarmak hırsıyla ilkel bir hırçınlaşmaya gidilmezdi. Çünkü şimdiden belli ki, bu provokasyon garip bir tezgahın malı çıkacak. Katilin ilişkilerine bakınca, 1980 öncesi aynı silahla öğleden önce bir sağcıyı, öğleden sonra bir solcuyu vuran anlayışı görmek mümkün.
.
Yayın Tarihi : 20 Mayıs 2006 Cumartesi 11:55:06


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?