AKP ‘çağdaş muhafazakar’ bir parti değildir.

Ne çağdaşlıkları doğruydu, ne değiştikleri doğruydu, ne de demokrat oldukları.

Bunu anlatmayı biz başaramadık.

Ama bu son bir-iki günde AKP’nin kendisi başardı mı? Anlamak istemeyenler artık anladılar mı, bilemeyiz.

AKP bir şeriat emrini uygulatmak istiyor:

‘Zinaya’ takmaları bu yüzden.

Zaman zaman dinci ideolojilerini bir an için unutuyorlar. CHP ile anlaşıp, AB’yi dinleyip, yasayı çağdaş hukuka uyduruyorlar.

Birden akıllarına şeriat geliyor...

Sağa-sola koşmaya başlıyorlar.

CHP’ye koşup ‘zina’ kelimesinin yerine ‘cinsel sadakatsızlik’ sözcüklerini koymayı öneriyorlar. AB temsilciliklerine koşup ‘anlayış’ istiyorlar. Medyaya koşup ‘faydalı yeni bir düzenleme’ diyorlar.

Sonra yeniden bir an duruyorlar...

‘Demokrat’ oldukları akıllarına gelmiştir...

Vazgeçiyorlar ‘zina’dan...

Yasayı görüşüyorlar, benimsiyorlar, alkışlıyorlar, oyluyorlar, ‘evet’ diyorlar.

O anda bir şey oluyor...

Yine ‘şeriat’ hatırlanmıştır.

Koşturmaca yeniden başlıyor.

Ortalık karışıyor, birbirlerini suçluyorlar, uğruna Meclis’i olağanüstü toplayıp, gecelere kadar kabul ettikleri yasayı aniden geri çekiyorlar, o ‘Başarılı Büyük Devrim’ dedikleri yasadan vazgeçiyorlar.

*

Sonra...

Sonrası artık sizin bileceğiniz bir şey.

İki yıldır; İran çağrışımlı tesettürlü devlet fotoğrafları, türban kavgaları, on binlerce tarikat kadrosu, içki-yırtmaç-kıyafet yasakları, dinci sermaye hareketleri, dua ile düzgün gitmesi istenen tren, tarikatların, şıhların ve şeyhlerin nüfuz alanları, dinci örgütler ile diz dize çekilen fotoğraflar, şiirler, beyanlar, belgeler, kanıtlar size bir şey ifade etmediyse...

İki yılda; Türkiye’nin başına geleni göremediyseniz.

Şimdi olanları görebilir misiniz?

Ben bilemem.

Siz bilirsiniz...