Sınav, son dönemde gösterime giren en çarpıcı filmlerden biri. Ailece izleyip bol bol dersler çıkardık. Yakın çevresinde öğrenci olanların ve sınav maratonunda yarışan ailelerin, özellikle izlemelerinde sonsuz yarar var... 

Kurgu müthiş. Bir anda gülerken ağlıyor, ağlarken de kahkahalarla gülebiliyorsunuz. Filmin ana konusu ÖSS. Ama hayatın içinden karelerle dolu. Bitirim müdürden rüşvetçi polise, kırık kalplerden kanserli anneye kadar bir uçtan öbür uca giden hayatın gerçekleriyle yüz yüze geliyorsunuz. 

Tipik Hababam Sınıfı filmlerinden çok farklı. Ama esintiler var. Perran Kutman'lı Hayat Bilgisi'yle de örtüşmüyor. Ancak müdür karakteri öylesine birbirine benziyor ki! Filmi izlerken, okul müdürlerine karşı neden bu kadar acımasızca davranılıyor diye düşünmeden edemedim. Ama, para pul işlerine öylesine bulaştılar ki, dışarıya verdikleri görüntü demek ki böyle!.. 

ÖSS'nin acımasızlığı, anlamsızlığı ve nasıl bir ömür törpüsü olduğu, daha vurucu bir şekilde anlatılamazdı. Yönetmeninden figüranına kadar herkesin eline sağlık. 

Birkaç sahneye takılıp filmi yasaklayanlar, garip bulanlar, bu kadarı da abartı diyenler olabilir. Ama izlemeye giden herkesin etkileneceği bir şeyler bulacağı kesin. 

Okan Bayülgen'den Kadir Çöpdemir'e, Güven Kıraç, Altan Erkekli ve Hümeyra'dan genç yeteneklere kadar çok geniş bir oyuncu kadrosu var. 

Dizilerden tanıdığımız İsmail Hacıoğlu, Yağmur Atacan, Caner Özyurtlu, Volkan Demirok, Rüya Önal ilerisi için umut veren isimler.
Daha önce Vizontele ve G.O.R.A.'nın da yönetmenliğini yapan Ömer Faruk Sorak, Türk sinemasına bu kez de farklı bir soluk getirmiş. Belli ki bundan sonra da her filmiyle konuşulmaya devam edecek... 

Sınav'ın zengin kadrosu, bu akşam Genç Bakış'ta konuğumuz olacak. Çapa Anadolu Öğretmen Lisesi'ndeki canlı yayına değişik okullardan öğrenci ve veliler de katılacak. Ayrıca filme esin kaynağı olan ve onun görüntüleriyle başlayan TED Başkanı Selçuk Pehlivanlı ve eğitimciler de konuklar arasında yer alacak. Sınav baskısından okullardaki şiddete kadar filmde yer alan konuları, pedagojik açıdan irdeleyecekler. 

Ha bu arada filmin son gösterim haftasıymış, haberiniz olsun. Sonra kaçırdım diye üzülmeyin. Ayrıca emin olun, diğer bazı filmlerden çıkışta olduğu gibi hayal kırıklığına uğramazsınız!..

Korsanlıktan globalliğe 

Bilgi Üniversitesi ilginç çıkışlarına devam ediyor. Kuruculardan Oğuz Özerden, Hürriyet'e verdiği demeçte, "Eğitim için gerekirse Vatikan'dan bile destek alırız" demiş ve eklemiş: 

"İlk kuruluşumuzda bize korsan dediler. Sonra yaptığımız birçok çalışmayla eleştirildik. Yani korsandık şimdi global olduk. Elbette siyasi, ekonomik ve kültürel olarak bundan korkanlar olacaktır. Ama biz korkmuyoruz..." 

Bilgi, üniversite kurulmadan önce ISIS adı altında öğrenci kaydediyordu. Yani Türkiye'deki yasal çerçeveye uymuyordu. Onları ve benzeri kursları korsan ilan eden de YÖK'tü. Sonra vakıflaştılar ve Bilgi'yi kurdular. Korsanlık eleştirileri de sona erdi. 

En çok eleştiri aldıkları konulardan biri de Boğaziçi Üniversitesi'nin ertelediği Ermeni konferansına ev sahipliği yapmaları oldu. 

Farklılığı seviyorlar. İşbirliğinin çerçevesinin yanı sıra "Hedefimiz özgür düşünce ortamını geliştirmek" ve "Bu işbirliğiyle mevcut sıkıntılara, yaşanabilecek krizlere karşı daha sağlam duracağız" şeklindeki cümlelerinin arkasındaki ayrıntılar da yakında belli olur. 

Özetin özeti: Vakıf üniversiteleri bu yıl kontenjanlarını dolduramadı. Pek çoğu için sıkıntılı günler kapıda. Bilgi'nin bu atağı, belli ki geleceğe yönelik. Söylentilerden kurtulmanın en iyi yolu ise kızmaktan değil şeffaflıktan geçiyor.