17
Mayıs
2024
Cuma
ANASAYFA

Cüneyt Arcayürek - Cumhuriyet Gazetesi

Yalandan Kim Ölmüş ki...

AB yalakası yıldız yazarlar giderek ağır basan olumsuz haberleri yorumlamıyor.

Almanya Başbakanı da ağız değiştirdi.

O da artık müzakere sürecinin önünü açık görüyor. Chirac ise üyeliğimize karşı görünmemeye gayret ediyor ve lakin, müzakereler tam üyeliğe gitmeyecek noktaya dayanırsa Türkiye’ye özel statü verilmesini istiyor.

Alman ve Fransız gazeteleri, Lübeck zirvesinde iki devlet adamının Türkiye’nin tam üyeliği fikrinden giderek uzaklaştıklarını, farklı görüşlere kaydıklarını yazarken; bizim yıldız yalakalar başka havalarda.

Iska geçtikleri sadece Almanya ile Fransa arasındaki gerginlik mi?

Elbette hayır. Örneğin Avrupa Parlamentosu Başkanı Joseph Borrell ’le ilgili gelişmeler.

Borrell’in Ankara ve İstanbul ziyaretinin nedenlerini araştırmaya gerek yok. Ama, Diyarbakır?

Sordukları zaman Borrell’e, neden olarak ’’Diyarbakır’a bugüne kadar hiçbir Avrupa Parlamentosu başkanının gitmediğini’’ gösterdi.

Diyarbakır’a -sonradan dil sürçmesi diye düzeltmeye çalıştı- Kürdistan’ın başkenti olduğu için ziyarete gidiyor gibi bir izlenim bıraktı.

Ankara’daki basın toplantılarında, kapalı kapılar arkasındaki resmi görüşmelerde Kürdistan söylemini dil sürçmesi diye açıkladı.

Ne kadar garip. Buraya gelen, Diyarbakır’a giden -örneğin Borrell’den önce AP Parlamentosu sosyalist grubundan birkaç milletvekili de- Kürdistan dedi. Tepkiler karşısında ertesi günü sürçi lisandan dem vurarak özür dilediler.

****

Borrell Ankara’ya gelirken çantasında AP Komisyonu’nun kabul ettiği, önümüzdeki günlerde parlamento genel kurulunun onayına sunulması beklenen rapor var.

Rapor Leyla Zana ’nın serbest bırakılmasından duyulan memnuniyete değinirken; nedense geçmişi malum bu hanımın kuracağı partiden ve ’’bu partiyi PKK’nin desteklediğinden’’ , PKK’den de ’’Kürt güçleri’’ diye söz ediyor.

İstanbul’u ziyaretindeki amaç -tıpkı Verheugen , tıpkı diğer AP üyeleri gibi- Leyla Zana’larıyla kucaklaşmak ve düzenlediği yemekte bulunmak.

****

Önemli bir başka gelişme nedense medyamızın dikkatini çekmedi. Dikkatini çekse bile üzerinde durmadı.

Oysa, olay Avrupa’nın ikiyüzlülüğünü resmediyor.

Joseph Borrell ve AP raporu yazarı Camiel Eurling ’in Kürdistan sözcüğünü ve tanımını bilinçli olarak kullandığı ortaya çıktı.

Bu adamların sıkıştıkları zaman -üstelik birbirini doğrulamayan- açıklamalarla gerçeğin üzerini örtmeye çalıştıkları kanıtlandı.

Joseph Borrell ve Eurling, üstelik hem iktidar sahiplerine hem de ana muhalefet partisiyle yaptıkları görüşmelerde raporda yazılanları inkâr ettiler. Olay şu:

AP raporunun İngilizce metnindeki 13. madde 3. paragrafı, Güneydoğu’da bütün tarafları çatışmaları durdurmaya, Kürt güçlerini silahlarını bırakmaya ve... ’’Kürt (Kurdish Government) hükümetini uzlaşmaya’’ çağırıyor.

Eurling, önceki gün NTV muhabiri ile yaptığı görüşmede, rapora Kürt değil Türk (Turkish Government) hükümeti diye yazdığını, hükümetin ’’tercüme hatası ile yanıltıldığını’’ söyledi.

Sürçi lisana sığınan Joseph Borrell ise aynı gün CHP Genel Merkezi’ndeki görüşmelerde, rapora Türk yerine Kürt yazılmasını ’’daktilo hatası’’ diye mazur göstermeye çalıştı.

Bütün bunlar:

AP üyesinin de, AP başkanının da, raporu yazanın da, -bugün gizliyorlar ama- birçok Avrupa hükümetinin de kafasındaki Kürdistan tanımının, Kürdistan deyince bal gibi ayrımcılığın yer ettiğini doğruluyor.

Yalandan kim ölmüş ki; ustaları Avrupalı ölsün!

CÜNEYT ARCAYÜREK - CUMHURİYET GAZETESİ
Yayın Tarihi : 5 Aralık 2004 Pazar 13:10:40


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?