31
Mayıs
2024
Cuma
ANASAYFA

Fakire nohut torbası! Memura bahşiş! Kızın başına türban!

Model bu; Türkiye yenilmişliği, yorulmuşluğu, kadını kafese koymayı seçmeye zorlanıyor. Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Bülent Arınç yönetimi Cumhuriyet’in hakkını vermekte enerjisiz kaldı.

Bilimle dinin.

Zenginle yoksulun.

Emek ile sermayenin.

Milliyetçilik ile ümmetleşmenin.

Avrupalılık ile Araplaşmanın.

Küreselleşme ile yerelin birbiriyle çatışmasından doğan ilerletici diyalektik enerjisinden “yeni sentezler üretemediler” ve “ülkeye gerçekten çağ atlatacak dişe dokunur, özgün, orijinal, yerli bir model” bulamadılar.

Bir türbana sarılıyorlar.

Bir idamlık kefene.

Dış borca abanıyorlar.

Yüksek faize sığınıyorlar.

Ve kronik cari açığa.

Bir ABD’ye vidalanıyor.

Bir AB’ye firketeleniyorlar.

Önlerinde TV kamerası, radyo mikrofonu, gazeteci teybi görünce de Necip Fazıl’dan, Yunus Emre’den, Mehmet Akif’ten hep aynı şiirleri okuyarak; “sadaka- bahşiş-türban” geriliğine gelip saplanıyorlar. Türkiye’nin “üniversiteli kızlarına türban giydirerek orta sınıflaşacağı, dışa açılacağı, dünya ile bütünleşeceği” yalanını söylemekten çekinmiyorlar.

Fakire nohut torbası!

Memura bahşiş!

Kızın başına türban!


***

Türkiye Cumhuriyeti, 85 yıl önce Osmanlı İmparatorluğu’nun külleri arasından doğduğunda; “kadını, softa kafalı erkeğin soktuğu kafesten çıkartıp” 54 İslam ülkesi içinde; “eşitliğin-özgürlüğün-kendini serbestçe ifade edecek bir kişilik sahibi kılmanın” devrimini yapmıştı.

Nurperi Hanım.

Şikeste Hanım.

Zeynep Hanım.

Emine Hanım.

Bütün hanımlar, “cumhuriyetin, kurulduğu güne göre, ilerlemeci sentezi sayesinde” kapatıldıkları geri ve karanlık kafeslerden kurtulmuşlar, “dört kumalı evliliklere mahkûm olmaktan, mahkemede şahitlik yapacaklarsa ancak bir erkeğe karşı iki kadın şartından, miras hakkında eksik etek muamelesi görmekten, otomobil kullanabilmek için erkeğinden izin almak zorunda olmaktan”, kadına “saçı uzun-aklı kısa muamelesi yapan” bütün dini referanslardan kurtulmuşlardı.

Rast gelmişti.

Bize tarihin ikramıydı.

Türkiye Cumhuriyeti, 54 İslam ülkesi içinde “laikliği esas alarak” çağdaşlaşmaya kapı açan ülke olmuştu.


***

Şimdi kapıyı kapatıyorlar.

Kafesten çıkmış kadını, uzun vadede kafese geri tıkmaktan başka hiçbir sonuç getirmeyecek olan gerici adımlar atıyorlar. Peçe, çarşaf ve burka giyerek de üniversiteye gidebilmenin yolunu açıyorlar.

Kızları türbana soktular.

Türbanı üniversiteye taşıyorlar, toplumu “türban yanlıları/türban karşıtları” kavgasının içine çekip siyasi olarak 5 yıl-10 yıl daha varolmaya, iktidarda kalmaya çalışıyorlar.

Yoksula nohut torbası.

Memura bahşiş.

Kızın başına türban!

Model bu.

Bu modelle nereye gidilir?

İran’a...

Suudi Arabistan’a...

ve Sudan’a....

Necati Doğru/Vatan
Yayın Tarihi : 13 Şubat 2008 Çarşamba 09:53:27


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
ahmet aydın IP: 88.240.182.xxx Tarih : 13.02.2008 13:04:22

Sayın necati bey.SEN HİÇ POKER OYNADINMI.Eğer oynadıysan biliyorsundur.Pokerde 1.OYUNCULUK,2.PARA ve 3.Şanstır.Bunların hepside sayın tayyip erdoğanda mevcuttur ve kazanmak zorundadır.TABİİİİ. Bunlara birde deniz baykal eklenirse kazanmak kaçınılmaz olur.Bir bakarsanız,adamlar ne zaman rest,leştiyse,gören AKP, kaçan ise CHP. olmuştur.bunun başka açıklaması varmı...


Remzi CANGÜVEN IP: 88.229.65.xxx Tarih : 13.02.2008 10:28:44

OLAYIN ÖZETİ;HABERİN BAŞLIĞI VE FAZLADAN SÖZE GEREK YOK.SAYGILARIMLA