29
Mayıs
2024
Çarşamba
ANASAYFA

Gözaltılardan Başbakan'a

Eğer iki emekli orgeneral, darbe soruşturması kapsamında gözaltına alınmışsa konumuz ne darbe, ne yargı, ne hukuk ne de çerçevesini çizebileceğimiz tek bir alandır!

Son olayı derinliğine incelemeliyiz. Evet, arama ve gözaltına alma biçimi üzerinde Adalet Bakanlığı’nın ciddi bir çalışma yapması gereği bir kez daha ortaya çıkmıştır.

Evet, bir sanığın mahkemeye çıkarılmadan bir yıldan uzun zamandır tutuklu kalması mutlaka önlenmelidir; bu kadar uzayan bir soruşturma, dedikodu dışına çıkarılamaz, toplanan evrakın ‘minibüs dolusu’ ile ölçülmesi bile, bu davanın bizde bulunmayan teknoloji gerektirdiğini göstermektedir, etrafta zanlılar için eften püften söylentiler dolaşmaktadır...

Bütün bu doğrular, iki orgeneralin gözaltına alınmasını açıklayamaz! Konuyu olabildiğince derinlik ve genişlikte düşünmeliyiz, ben bu yolda kendimce bir adım atmak istiyorum:

İki orgeneralle ilgili üç ihtimal vardır: 

1) Bu emekli generaller, ülke yönetimiyle ilgili kaygılarına neden olan düşüncelerini ve korkularını sınır tanımadan seslendirmektedirler, bir yurttaş olarak onların yaygınlaşmasına çalışmaktadırlar. 

2) Bu askerler, böyle bir örgütün yönetici veya mensuplarına, onların yasadışı niyetlerinden habersiz olarak, iktidardan şikâyetlerini ve ülkenin gidişinden duydukları kaygılarını söylemişler, çıkış yolları üzerinde, Anayasa dışı yöntemler de dahil, birlikte düşünmüşlerdir. 

3) Biri veya ikisi iktidarın Anayasa dışı yollarla el değiştirmesini gerçekleştirmek için örgüt kurmuşlar veya var olan bir örgüte veya böyle bir örgütün çalışmalarına ve düşüncelerine bilerek katılmışlardır.

Sondan başlayayım, bu generallerin üçüncü ihtimalde tanımlamaya çalıştığım bir örgüte bilerek katıldıklarını veya yardımda bulunduklarını hiç sanmıyorum. ‘Eğer böyleyse’ bile demiyorum, çünkü bu ihtimal varit ise, onların içinden çıktıkları orduyu hiç tanımadıkları ortaya çıkar ki, bu durum her ihtimalden daha kötüdür.
İkinci ihtimal, herkes için mümkündür, ama emekli iki orgeneralin nerede ne konuşulacağını bilmediğini gösterir. O durumda da, sorun yargıdan çok Genelkurmay Başkanlığı’nı ilgilendirir.

Doğru olan, bu iki generalin de olayları milyonlarca yurttaşa benzer yaklaşımla yorumlamakta sakınca görmedikleridir. Bence suç teşkil etmeyen ilk ihtimal doğrudur.

Suç oluşturmasa da, seçilen kelimelerden ve varılan yargılardan, iktidar tarafındakiler ve bazı bürokratlar rahatsız olmaktadır.

Ancak bu rahatsızlık yargı yoluyla kaldırılacak türden değildir. 

Bu rahatsızlık giderek artan biçimde genişleyecektir, ısınacaktır ve hepimizi üzecektir. Çaresini, toplumsal gelişmelere doğru tanı koyarsa, Başbakan bulabilir, görev onundur.

Tarhan ERDEM/RADİKAL
Yayın Tarihi : 6 Temmuz 2008 Pazar 10:24:59


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?