17
Mayıs
2024
Cuma
ANASAYFA

Hasan Pulur - Milliyet Gazetesi

İftar çadırları...


ŞU iftar gösterişine bir çözüm bulmak gerek... Belediyelerin toplu iftar çadırları, yanılmıyorsak, "Refah Partili" belediye başkanları tarafından başlatıldı, yani yirmi yıllık bir uygulama...
***
BAZILARI bunu eleştiriyor, biz de eleştiriyoruz ama, onlar gibi değil!
Onlar "iftar çadırları"nı eleştirirken "Aslolan insanları bu çadırlarda bir tas çorbaya, iki kaşık pilava muhtaç etmemektir" diyorlar.
Teori olarak doğru da, pratikte kazın ayağı öyle değil!
İnsanları bir tas çorbaya muhtaç etmeyecek düzen gelinceye kadar insanlar aç mı kalsın?
***
DİYECEKSİNİZ ki, o çadırlarda kaç kişinin karnı doyuyor?
İftar öncesi kuyruğa girenlerden bazılarının oruçlu olduğu bile kuşkulu!
O çadırlarda görülmeyi göze alamayanlar içeri giremezken, açıkgözler çadır çadır dolaşıyor...
***
BUNLARIN hepsi doğru olabilir, ama neyi değiştirebilir?
İnsanların karnı tok olsa oraya gider mi?
Varsın açgözlüler oruç tutmadıkları halde bir tas çorba daha içsin ne olur?
Bizim sorunumuz o değil!
***
BİZ iftar çadırlarını, özellikle televizyon kanallarını istismar ederek, reklam aracı haline getirenleri eleştiriyoruz.
İster Başbakan eşi olsun, ister Başbakan olsun, ister bakan olsun, ister şarkıcı, ya da oyuncu olsun...
İftar çadırında oruç bozmak, fakir fukara evinde iftar etmek, erzak dağıtmak, çocuklara oyuncak vermek...
Hayır, bunların hiçbirine karşı değiliz...
Herkes gücü yettiği kadar, yoksula yardım etmelidir.
***
AMA bunun reklamı olmaz..
İbadet de gizlidir, kabahat de gizli, diye bir laf vardır.
Kabahatlerini gizlemekte pek becerikli olanlar, ibadetlerinin reklamını iftar çadırlarında yapıyorlar.
Hele biri var ki, bir çadırı kendi misafirlerine ayırmış, "VIP çadırı" diyorlarmış, büyük çadırın içine girmek için herkes sırada, itiş kakış...
Nerede bunun sevabı?..
Bir başkası da çadırın önünde hamiyet nutukları atıyor, kumarda kaybettiklerinin günahını, aklınca böyle çıkaracak...
"Param var, ister kumar oynarım, ister çadırda iftar veririm" derse desin, bizi ilgilendirmez, biz iftarın reklam yapılmasına karşıyız.
İftar mı vereceksin, sevaba mı gireceksin, git belediyeye toplu iftarın parasını yatır, sonra ortadan kaybol, kimse adını bile bilmesin, "bir hayırsever" desinler yeter.
Tekrar ediyoruz, biz iftar çadırlarına değil, bu çadırları dolduran insanların reklama, siyasete alet edilmesine karşıyız.
HASAN PULUR - MİLLİYET GAZETESİ
Yayın Tarihi : 20 Ekim 2004 Çarşamba 09:06:40


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?