18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

PKK ve Kürt hareketi - Taha Akyol / Milliyet

GEÇEN perşembe günü, eski HADEP'in Genel Sekreter Yardımcısı Hikmet Fidan, Diyarbakır'da PKK tarafından başına sıkılan tek kurşunla infaz edildi.
HADEP çevreleri cinayete sessiz kaldılar.
Diyarbakır Belediyesi, çatışmada ölen PKK'lılara gösterdiği ilgiyi, PKK tarafından öldürülen Hikmet Fidan'dan esirgedi, "Benzin deposu delik" diye ambulans bile vermedi!
Bu olay PKK güdümünde siyasetin nasıl yürüdüğünü gösteren tipik bir hadisedir.
Hikmet Fidan PKK'nın siyasi kolu olan DEHAP-HADEP çizgisinden ayrılmış, Osman Öcalan'ın terörü reddeden PWD hareketine katılmıştı. Abdullah Öcalan'ı diktatör diye eleştiriyordu.
Hikmet Fidan'ın öldürülmesinden önce, PWD bir bildiri yayımlayarak, PKK'nın Mayıs 2005 kongresinde PWD üyelerinin "yok edilmesine" karar verildiğini kamuoyuna duyurdu.
kurdmedia.com.news sitesinin haberine göre, Cemil Bayık şu talimatı vermiş:
"Kim örgütümüze karşı çıkarsa, onu imha etmeliyiz. Bütün yoldaşlar örgütsel birliğimizi en önemli mesele saymalıdır..."
Hikmet Fidan'ı da böyle "hain" sayarak öldürdüler.
* * *
AYNI sitede başka haberler de var. Kuzey Irak güvenlik güçleri, PWD üyelerini öldürmeye hazırlanan iki PKK timini tutuklamış.
Bir habere göre de, Osman Öcalan, öldürülmeden önce Hikmet Fidan'a telefon açarak "başının çaresine bakmasını" söylüyor, Apo'nun talimatıyla Leyla Zana ve arkadaşlarının kuracağı Demokratik Toplum Hareketi, DTH'ye katılmasını tavsiye ediyor:
"Ben bu konuyu Murat Karayılan ile görüştüm; eğer onlara katılırsan senin için hiçbir risk olmayacak, aksi durumda senin için iyi olmaz."
Ve onlara katılmayı reddeden Fidan, Diyarbakır'da Bağlar semtinde başına sıkılan tek kurşunla öldürüldü; tipik bir "infaz"dır bu... Daha önce de aynı sebeplerle Kemale Sor ve Sipan Rojhilat öldürülmüştü.
Bu tablo birçok siyasi konuyu aydınlatıyor: DEP'ten HADEP'e uzanan çizgide siyaset nasıl yürüyor?! Yeni kuracakları DTH'de siyaset nasıl yürüyecek?! Talimatlara uymayanlar nasıl öldürülüyor?
Açıkça bellidir ki, PKK, sadece Türkiye'de halka ve güvenlik güçlerine karşı terör yapmak için değil, aynı zamanda rakip Kürt hareketlerini de "imha" etmek için silahlı bir örgüttür.
Demokrasi bunların yüzünde, arkasındaki kanlı suratı örtemeyen ince bir perdedir.
* * *
BÖLGEDE teröre karşı büyük bir tepki var. Buna rağmen teröre karşı çıkan bir hareket de geliştirilemiyor çünkü PKK dün olduğu gibi bugün de teker teker kişileri "imha" ediyor.
Bu bir çıkmaz...
İkinci çıkmaz da şu: Türkiye nüfus açısından o kadar iç içe geçmiştir ki, Apo'nun kendisinin de mahkemede belirttiği gibi, "Federasyon bile mümkün değildir."
Kürtlerin büyük çoğunluğu da böyle düşünüyor ve yüzde 5'ten fazla oy vermiyorlar işte!
Bu sosyolojik gerçeğe rağmen, PKK hem radikal bir Pan Kürdizm ideolojisini güdüyor, hem "infazlar"la uygulanan bir totalitarizmi temsil ediyor.
Bu sebeplerle Kürt hareketi demokratikleşemiyor, sivilleşemiyor, normalleşemiyor.
Engel, PKK totalitarizmidir.
Artık mızrak çuvala sığmıyor. Son olarak AB Türkiye Temsilcisi Kretschmer de Leyla Zana ve arkadaşlarını uyardı; teröre karşı çıkın diye. Fakat nafile...
Bu sorunu sosyolojik gerçek çözecektir.
Yani, PKK totalitarizmine karşı çıkan sivil, şeffaf, yapıcı bir hareket...
Taha Akyol / Milliyet
Yayın Tarihi : 12 Temmuz 2005 Salı 14:07:40


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?