29
Mayıs
2024
Çarşamba
ANASAYFA

Rusya, tarafsız bir Türkiye istiyor...

Türk-Rus ilişkilerine bakınca, sanki önemli bir kriz yaşanıyormuş izlenimi doğuyor. İhracat krizi ile, Gürcistan krizi aynı anlarda gündeme girince, böyle bir hava doğdu. Hepimiz, bu iki gelişmeyi birbirine bağladık.

Meğer hiç ilgisi yokmuş.

Bunu hem Rus Dışişleri Bakanı, hem de Türk Dışişleri Bakanlığı üst düzey yetkililerinden dinledim.Olay, Rusya ile Türkiye arasında bir süre önce imzalanan gümrük anlaşmasının, karşılıklı olarak farklı şekilde yorumlanmasından kaynaklanıyormuş.
Ruslar, Türk ihracatçılarının konulan kriterlere uymadıklarını ve kendi kafalarına göre hareket ettiklerini söylüyorlar. Türk yetkililer ise, bu iddiaları reddediyor ve Rusya’nın sırf gözdağı vermek için bu şekilde hareket ettiğini belirtiyor.
Anlaşılan, bu kriz yakında çözülecek. Karşılıklı tehditler savurmak yerine, masaya oturmayı tercih eden tarafların kısa sürede sonuç alacakları belirtiliyor.

Rusya, Türkiye'nin tutumundan memnun ancak...

Lavrov’un Türkiye ziyareti, hem bizim hem de Uluslararası kamuoyundaki bazı tereddütleri ortadan kaldırdı.
Gürcistan krizi nedeniyle, Türk-Rus ilişkilerinin sarsıntıya girdiği izlenimi vardı. Moskova’nın NATO üyesi Türkiye’ye ters baktığı ileri sürülür olmuştu. Meğer durum çok farklıymış. Lavrov , Ankara’ya bakışını son derece net şekilde açıkladı.
- Başta NATO üyeleri olmak üzere, bazı ülkeler, Gürcistan’a silah verirken, verirken Türkiye’nin bu yola başvurmadığının altını çizdi.
- Karadenize çıkış konusunda, Montreux antlaşmasının uygulanmasındaki titizliğinden memnuniyet duyduklarını belirtti.
- Gürcistanın toprak bütünlüğü konusunda Türkiye ile farklı düşündüklerini, ancak bunun ilişkileri olumsuz etkilemediğine dikkat çekti.
Özetlemek gerekirse, Türk-Rus ilişkilerinde bir kriz yaşanmıyor. Ancak, Rusya’nın Türkiye’den beklentileri bununla sınırlı değil. Rusya, Türkiye’nin bölgede, batı ile ilişkilerini tümünden değiştirmeden, daha tarafsız bir politika izlemesini, Soğuk Savaş dönemindeki Finlandiya gibi davranmasını bekliyor.
Ancak, bunun gerçekleşmesi imkansız
Türkiye, Finlandiya olamaz.
Türkiye, NATO üyesi, ABD’nin bölgedeki en yakın müttefikidir, AB’ye tam üye adayıdır ve bu statüsünün getirdiği zorunluluklardan kaçınamaz. Buna karşılık, bölge ülkesi olarak sorumlu davranır. Rusya’yı kışkırtmaz, rahatsız etmez. Moskova’nın güvenini sarsıcı girişimlerde bulunmaz.
Doğrusu da, böyle bir ilişki sürdürmektir…

Türkiye'de, anlayışlı bir Rusya arzuluyor...

Rusya’nın Türkiye’den beklentilerini biliyoruz da, Türkiye’nin Rusya’dan beklentileri neler ?
Bu konuda, Dışişleri Bakanlığı yetkilileriyle yaptığım konuşmalarda, Ankara’nın Rusya ile ilişkilerdeki duyarlığını çok net biçimde hissettim.
Türkiye, ilişkilerde bir denge korunduğu sürece, Rusya’nın ayağına basmak istemiyor. NATO ve AB yükümlülüklerinden de hiçbir şekilde vazgeçme veya hafife alma niyeti de yok. Bundan dolayı, örneğin Çeçen’ler konusunda verilen sözleri harfiyen yerine getirmek, Rusya içindeki Müslüman bölgelerde görülen bağımsızlık hareketlerine göz kırpmamak ve ne kadar yakınlaşılmış olunursa olunsun, Gürcistan’a destek konusunda da çok ileri gitmemeye özen gösteriliyor.
Ankara, Rusya’nın Türkiye’yi, daha fazla zarara sokabileceğini görüyor. Bundan dolayı da dengeli bir yaklaşımı sürdürmeye özen gösteriyor. Örneğin, Montreux antlaşmasının uygulanması konusundaki duyarlığı da bundan kaynaklanıyor. Körü körüne bir Amerikancılık yapmaktan kaçınıyor. Hele şu sıralarda, Kafkaslardaki pandoranın kutusunun açılmasıyla birlikte etrafa yayılan cinlerin, kimi çarpacağının bilinmediği sıralarda, bu dikkatli yaklaşım daha da yoğunlaşıyor.
Türkiye işte bu çerçevede, Gürcistan sorununun bölgesel kalmasını, Uluslararası alana yayılmamasına özellikle dikkat harcıyor. Amerika’nın Gürcistan krizine birebir müdahalesini , Gürcistan’da yaşanan hataların Ukrayna’da da tekrarlanmasını önlemeye çalışıyor.
Kafkas Platformu işte bu açılardan önem kazanıyor.
Türkiye bu açılardan bakıldığında doğru adımlar atıyor.

Mehmet Ali Birand / Posta
Yayın Tarihi : 4 Eylül 2008 Perşembe 10:04:30
Güncelleme :4 Eylül 2008 Perşembe 10:15:50


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?