TL güçlenirken


Dün bu yazının yazıldığı saatlerde euro-dolar kuru yeni rekorlar kırmış, parite 1.3160’ları geçmişti.

Dolar yine hızla değer yitiriyordu.

Bu, bizim piyasalardaki iyimserliği perçinledi. Uluslararası piyasalardaki beklentiler TL’nin bundan sonra daha da güçleneceği yönündeydi.

Bu yeni TL’ye geçilirken ekonomi yönetiminin karşısına bir sorun çıkarıyor.

Emerging dövizler
Rus Rublesi, Güney Afrika parası Rand ve Türk Lirası bu aralar önemli "emerging" dövizler arasında. Bunun bir nedeni söz konusu paralarda serbest kur politikalarının izlenmesi.

Piyasa profesyonelleri bu paraları likit piyasalarda serbestçe alıp satabiliyor. Merkez Bankası müdahalelerinden fazla korkulmuyor. Beklentilere göre pozisyon alan bir trader, Merkez Bankası’nın müdahalesi nedeniyle piyasanın birden ters yöne gitmesi riskiyle karşı karşıya kalmıyor.

Örneğin Asya paralarında bu çeşit riskler epeyi yüksek. Bu da trader’ları korkutuyor. Türk Lirası gibi paraların çekiciliği artırıyor.

Özellikle de euro-dolar paritesinde büyük hareketlerin görüldüğü dönemlerde....

Paritenin etkisi
Bilindiği gibi euro-dolar paritesinin Türk Lirası üzerinde büyük etkisi var. Dolar hızla değer yitirince TL dolara karşı güçleniyor, euroya karşı da değer yitiriyor.

Bu durumu bilen trader’lar doların zayıfladığı dönemlerde doları açığa satıyor TL’ye (veya euroya) geçiyor.

İşte dün de böyle bir gün yaşandı. Emerging dövizler içinde dolar karşısında en çok prim yapan para TL oldu. TL dün dolar karşısında yüzde 0.63 değer kazandı.

Örneğin... Diğer emerging paralardan Rand aynı süre içinde dolar karşısında sadece yüzde 0,39 oranında değerlenmişti.

Beklentiler
Buradaki önemli nokta şu.

Trader’lar euro-dolar paritesinin bundan sonra da dolar aleyhine hareket etmesini bekliyor.

Ama...

Dolar euro karşısında geriledikçe TL’ye karşı da değer yitirecek. Bir yanda bunun yarattığı beklentiler, diğer yanda AB üyelik sürecinin getirdiği, gitgide artan iyimserlik dalgası TL’yi daha da cazip hale getirecek...

TL’yi emerging paralar arasında ön plana çıkartan işte bu durum.

Trader’lar bunun farkında.

Nitekim dün uluslararası piyasalarda TL’nin önümüzdeki aylarda dolar karşısında daha da değerleneceği söyleniyordu.

Bu, TL’ye olan kısa vadeli talebi artıracak ve ülkeye kısa vadeli dolar cinsi sermaye girişine neden olacak bir gelişme.

Kuşkusuz piyasanın nereye gideceği hiç belli olmaz. Herkes doların zayıflamasını beklerken bir de bakarsınız tersi gerçekleşmiş.

İmkânsız değil... Ama şu anda görünen, bunun düşük bir olasılık olduğu.

Şu anki beklentiler doların daha da değer yitireceği yönünde...

Bu durumda da TLyi daha güçlendirecek bir harekete tanık olacağız.

İşte Yeni TL sorunu da bu noktada ortaya çıkıyor. Yeni TLye yıl başında geçilecek. Eğer işler beklentiler doğrultusunda giderse, bu dönem doların da en düşük seviyelerinden birisine rastlayacak.

Bu da demek oluyor ki Yeni TLye, TLnin en güçlü olduğu zamanda geçilecek.

Sonuç
Elbette Yeni TL’de izlenecek kur politikası da fazla farklı olmayacak. Piyasa koşullarına göre, YTL değer yitirirse yitirir... Normal koşullarda bunda bir gariplik yok.

Ama yeni bir paraya geçildikten kısa bir zaman sonra paranın değer kaybetmesi de iyi bir görüntü değil. Ne var ki Türkiye dışından kaynaklanan gelişmeler bu olasılığı artırıyor.