Yürüyüş

Hükümet istifa!.. Türkiye laiktir, laik kalacak. "Katil iktidar!" Danıştay baskınında yaşamını kaybeden Mustafa Yücel Özbilgin'in cenaze töreninde Ankaralılar, "laik ve demokratik Cumhuriyet'e bağlılık" yürüyüşü yaptı. 

Uğur Mumcu suikastına gösterilen kitlesel tepkiden bu yana, başkent böylesine duyarlı bir cenaze törenine sahne olmamıştı. Atatürk posterleri açıldı. Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök ve kuvvet komutanları taziye ziyareti için geldikleri Danıştay'da alkışlarla karşılandılar.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül protesto gösterileri arasında binaya girebildi. Başbakan Erdoğan ise Antalya'daki programını sürdürmeyi tercih etmişti. Törene katılmadı. Adalet Bakanı Cemil Çiçek ise Kocatepe'de zor anlar yaşadı. 

Anıtkabir'de başlayan ve Kocatepe Camii'nde tam bir laiklik gösterisine dönüşen tören boyunca gözyaşı ve hüzün vardı. Türkiye, pek çok aydınını benzer cinayetlere kurban verdi. Artık o günlerden çıkıldığını düşündüğümüz günlerde, Danıştay üyelerine yönelik saldırı yeni kuşku bulutlarının toplanmasına neden olmaktadır. Nitekim, Batı basınında olay "Türkiye'de laik-İslamcı çatışması" olarak yorumlanıyor. 

Danıştay 2. Daire üyelerinin "türban" konusunda laiklikten ödün vermeyen tutumları nedeniyle, İslamcı medya tarafından hedef gösterilip saldırıya uğradıkları düşüncesi, toplumun AKP hükümetine bakış açısında da derin kırılmalar yaratmıştır.
Bu kanlı olay yaşanmasa, bugün 19 Mayıs'ı coşku içinde kutlayacaktık. 

Ne yazık ki Türkiye, 12 Eylül öncesi cenaze törenlerine başı eğik gelen, "Hükümet istifa" sesleri arasında toplumun özlemi olan uzlaşmayı sağlayamayan liderler yönetimindeki eski siyasi dönemleri çağrıştıran atmosfere, "tehlikeli bir bölünmeye" sürükleniyor. Bu manzarayı hak etmiyoruz! 

Yeni 28 Şubat'lara, 12 Eylül'lere elbette "hayır" diyoruz. 

Keşke iktidar çevreleri "yargıyı hedef gösterme" şeklinde algılanabilecek söylemlerden olaylar bu aşamaya gelmeden önce kaçınabilseydiler. 

Danıştay baskınından sonra ülkenin geleceği konusunda toplumun içine ciddi kuşkular düştü. 

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, 19 Mayıs mesajı da bu konuda önemli mesajlar içeriyor: "Türkiye Devleti, laik, demokratik bir Cumhuriyet'tir. Laikliği çeşitli biçimlerde yorumlayarak, içini boşaltıp demokrasiyi, dolayısıyla devlet rejimini yıkmaya kimsenin gücü yetmeyecektir." 

Sezer, Cumhuriyet'in temel kazanımlarının korunması ve yaşatılması konusunda gerekli uyarıyı yapmıştır.
Ankara yürüyüşünden herkes gereken sonuçları çıkarmalıdır.