Gelişerek değişseler dahi; hep yanlış yaptılar, hep yanlış yapıyorlar, hep yanlış yapacaklar!..

Her yanlışlarıyla; bir şeyler kırılıp döküldü, olumsuzluklar halkası oluştu!

Örneğin: İçki yasağı kampanyası başlattılar. Kendilerinden olan Belediyeler, hiç zaman yitirmediler, içki yasağı kampanyasına dört elle sarıldılar, kampanyanın bayraktarlığını yaptılar.

İçişleri Bakanlığı’nın, valiliklere gönderilen bu konudaki, ama sonradan, yanlış anlaşıldığı savıyla düzeltmeye çalışıldığı genelgesi işin tuzu biberi oldu…

Belediye ve İl Genel Meclislerindeki AKP’li üyeler, verdikleri önergelerle, içki ruhsatı verilecek işyerlerinin kent dışında toplanmalarını, buraların da kırmızı çizgilerle belirlenip “Kırmızı Sokaklar” adıyla anılmalarını istediler!

Ne kadar ilkel bir düşünce, ilkel bir istem ve önerge!..

AKP Genel Başkanı Başbakan bir de çıkar Kamutay kürsüsünden, “… Değişerek geliştim. 30 yıl öncesinde kalmadım. Çünkü çağdışı değilim…” der!

Başbakan’ın, söylediği gibi olmasını kim istemez!

Bu sözleri eden Başbakan’ın, partili arkadaşlarının da, aynı olmasını kim istemez!

Ortaya, söylem ve eylem farklılığı çıkarsa, inanırlılık olmaz. İnanırlığın olmadığı yerde de güven hiç olmaz.

Üç yılı aşan iktidarlarında inanırlılıklarını ve güvenirliliklerini yitiren AKP’li siyasi kadrolar, hiç gereği yokken başlattıkları ve uygulamaya sokmaya çalıştıkları içki yasağıyla, kırmızı çizgiler, kırmızı sokaklar oyunları ile Türk turizmine ne yaman darbe vurduklarının ayırdında değiller, olacaklarının da inancında değiller!

Aralık ayının 20’sinden sonra İstanbul’un cadde ve sokakları turistlerle dolar taşardı. Yeni yıla, Türkiye’de, İstanbul’da girmek için akın akın turist gelirdi. Yeni yıla, kendi ülkelerinden daha keyifli biçimde, günlerce ve sabahlara kadar eğlenerek girerlerdi…

Bu yıl böyle bir tablo yok.

AKP iktidarının inanırlılığını ve güvenirliliğini yitirmişliği dışarıya yansımıştır. Geçen yıllara oranla en az yüzde 40 turist gelmemiştir, gelmek istememiştir. Çünkü; yasaktan, kırmızı çizgilerden, kırmızı sokaklardan rahatsız olmuştur, korkmuştur. Çünkü; yasakları, kırmızı çizgileri, kırmızı sokakları ilkel bulmuştur, günlerce sabahlara kadar özgürce eğlenemeyeceğini, başına her an her kötülüğün gelebileceğini düşünmüştür…

AKP iktidarının, AKP’li Belediye Başkanlarının, Belediye ve İl Genel Meclisleri’nin AKP’li üyelerinin Türkiye’ye bu zararı vermeye hakları var mı?

Çok yakın gelecekte, yargılanmaktan ve mahkum olmaktan kurtulamayacaklar.