Boksör ringte rakibi ile kıyasıya mücadele ediyor.
Ancak, rakibi çok güçlü habire dayak yiyor.
Yediği yumruklardan neredeyse ayakta duracak hali kalmamış.
Gong çalıyor raunt bitiyor.
Maçın bitmesine daha üç beş raunt var.
Köşesinde dinlenmekte olan boksöre antrenörü moral vermeye çalışıyor.
“Adamı yumruklarınla perişan ettin, ha gayret rakibinin birkaç yumrukluk işi kaldı, düştü düşecek…”
Antrenörün bu sözleri üzerine yediği dayaktan neredeyse yerinden kalkamayacak hale gelmiş boksör, Antrenörüne şöyle bir bakıyor ve devam ediyor;
“ Peki hocam, ben adamı dayaktan perişan ediyorum da, öyleyse beni pestile çeviren kim? O halde biri beni dışardan fena halde dövüyor.” Diyor
X
İşte içersinde bulunduğumuz ortamda halkın durumu böyle.
Halk işsizlikten, aşsızlıktan, gelirden yoksun ancak yaşamını zor zahmet
sürdürebilecek kadar kazancı temin etmekte çırpınır vaziyette, ama birileri çıkıyor;” hadi iyisiniz iyisiniz “ türünden nutuklar atıyor.
AB girdik giriyoruz, Borsa’yı patlattık, enflasyonu düşürüyoruz, faizleri indiriyoruz, büyümenin doruğundayız, 20 milyar doları aşmakta olan özelleştirme (memleketin, milletin malını ofer’leme) aşamasındayız…
Sayın Başbakan’a, bakanlarına ve AKP’nin milletvekillerine, il , ilçe ve belediye yöneticilerine sorarsanız, Ülkede her şey çok güzel gidiyor, ekonomi düzeldi, halkın refah seviyesi yükseldi, insanlar geleceğe umutla bakıyor…
Demek ki… Halkı, her şey iyi güzel gittiği halde, ringteki boksörü dövenler gibi dışardan perişan eden, gelirini, kazancını alıp götüren, işsiz bırakan, yaşamaktan umudunu kesecek duruma getiren birileri var?!..
Desteksiz ve mesnetsiz göz boyayıcı söylemlere karşın, gerçek bütün çıplaklığı ile, mızrağın çuvala sığmayacağı gibi, somut ve acımasız yüzü ile gizlenemiyor.
X
Basında okuyoruz;
Halkın alım gücü durma noktasına gelmiş.
Kredi kartlarının limiti dolmuş, insanlar yeniden bakkalların veresiye defterine dönmüşler…
Medyayı yakından izliyorsanız görüyorsunuzdur; ülkenin büyük büyük, anlı şanlı işadamları şimdilerde ağlamaya sızlanmaya başladı ;
“Kredi kartı borçları tavana vurduğu için ve halk taksitle alışveriş yapamayacak duruma geldiğinden bir şey satamıyoruz “ diyorlarmış.
Olacağı buydu!..
Daha durun bunun arkası var.
Şimdi sırada, borçlarını ödeyemeyenlerin, evlerine, arabalarına, ev eşyalarına gelecek hacizler var… perişanlığı o zaman görü
Söyleyin Allah aşkına sıcak paranın bir gecede büyük ölçüde Türkiye’yi terk etmesi durumunda ülke ekonomisi ne duruma gelir ?
Bunun Türkiye’de güvencesini verecek ve kendine inandırabilecek kim var? İğreti ve dış destekli dengelerle bu ülkede hangi güçlü ekonomiden söz edebilirsiniz ki ?
Madem ekonomi çok iyi gidiyor da, peki o halde neden memura sadaka düzeyinde zam verdiniz!
Bir yıl içerisinde toplam yüzde beşlik zammın, ne tür heyecan ve çoşku verici yanı olabilir ki ?
“Efendim biz enflasyonun üstünde zam veriyoruz” masalı yine gündeme geldi.
Her iktidarın geçmişte yaptığı göz boyama ve saptırmaya bu iktidar da başvurdu…
Kardeşim! Sen önce memurun durumunu insanca yaşacak duruma getirirsin,
yıllardan beri sömürülmüş olmalarının giderilmesini sağlarsın, geçen yılların korkunç kayıplarını giderecek şekilde bir noktaya getirirsiniz, ondan sonra masaya oturup,memurlara enflasyondan şu kadar fazla zam verdik öyküsünü dilinize dolarsınız!
Bu durumda değil yüzde 5 yüzde 25 bile zam vermiş olsan ne yazar!
Hatta yüzde 50 gibi bir zamla dahi ortaya çıkmış olsan, hak ve adaleti sağladığını mı sanacaksın!
Haaa!.. Bu ülkede hiç mi bazı şeyler iyi gitmiyor diyebilirsiniz.
Gitmez olur mu, işi öyle tıkırında gidenler var ki, tabi onlar adına bir sözümüz olamaz.
Örneğin, aylıklarını dolar bazında alan, 10 bin 20 bin, 50 bin hatta 100 bin dolar
Maaşı her ay cebine indiren, her iktidarı olduğu gibi, bu iktidarı da çıkarları için göklere çıkaran, her gün gazetelerinde AKP iktidarına ve onun sayın genel başkanına methiyeler düzen çok saygın, çok değerli(!) basın duayenlerimizin durumlarının kötü olduğunu kim ileri sürebilir ki?
Sayın başbakana hiçbir ön amaç gütmeden ve her hangi bir çıkar peşinde olmadan gönülden bağlı olan saygıdeğer büyük iş adamlarımızın(!) işlerinin bozuk olduğunu kim söyleyebilir ?
Onlar çalışıyorlar, çırpınıyorlar, ekonomide düzelen makro dengelerin getirmiş olduğu mükemmellikle kazançlarına kazanç katıyorlar(!)
Beceriksiz olan, tatlı kazanç ve kar sağlayamayanlar, milyonlarca küçük esnaf,memur,işçi, emekli ve çiftçidir..
Eeeee… Onlar da işi bilir ya da “işini bilir” olamamanın cezasını çeksinler canım…
Burhan Özbey
Yayın Tarihi :
27 Eylül 2005 Salı 20:47:54
Güncelleme :27 Eylül 2005 Salı 20:50:38