20
Mayıs
2024
Pazertesi
ANASAYFA

KENTHABER'DEN, 'YEREL PADİŞAHLAR'A ÇAĞRI!

Kenthaber olarak, makam aracı kullanan tüm yerel ve kamu yöneticileri ile mülki idare amirlerine, "Bulunduğunuz göreve, vatandaşınızın hayatını kolaylaştırmak için seçildiğiniz-atandığınızı aklınızdan çıkarmayın ve en azından resmi makam araçlarınızı hafta sonları garaja çekin" çağrısı yapıyoruz.

Tüm yerel - kamu yöneticileri ile siyasilere AB yolundaki Türkiye'ye hiç yakışmayan ve 'istibdat' dönemlerini andıran bu çağ dışı davranış biçimine son vermeleri için sesleniyoruz.

Siz değerli Kenthaber okurlarının da, yazarımız Feramuz Erdin'in konuyla ilgili satırlarını okuduktan sonra, çağrımıza hak vereceğinizi umarak, yorumlarınızla desteklerinizi bekliyoruz.

Yerel padişahlar

Oylarınızla seçtiğiniz Büyükşehir Belediye Başkanını hiç belediye otobüsünde seyahat ederken gördünüz mü?

Ya seçilmişlerce atanmış olan valinizi?

Ya da yine merkezi yönetimce atanmış olan il müdürlerini?

Mesela, İl Emniyet Müdürünü?

Mesela, Jandarma Alay Komutanını?

Mesela İl Genel Sekreterini?

Haydi, bunlardan vazgeçtik.

Ya bunların ailelerini?

* * *

Yukarıda saydığım bu şahıslar, tek kelimeyle, sizin benim gibi insanların hayatlarını kolaylaştırmak için göreve seçilmiş veya getirilmiş kimselerdir.

Bunun için maaş ve ödenek alırlar.

Ama siz onları, Batılı meslektaşlarının yaptığı gibi; en azından hafta sonları, halkın arasında, metroda, vapurda seyahat ederken veya bir parkta oturup dinlenmek ya da ailesiyle piknik yapmak gibi insani faaliyetler içindeyken asla göremezsiniz.

Her daim “görevdedirler”.

Kendilerinin, korumalarının, etraflarındaki sülük zihniyetli yalakalarının yarattığı sahte bir “süper ego” ortamında yaşayıp dururlar.

Onları, zırhlı ve eskortlu araçlarıyla yanınızdan sirenler çala çala trafikte yağ gibi akıp giderlerken görürsünüz ancak.

Her zaman bir aceleleri vardır!

Can kurtarmaya mı, olayı bastırmaya mı, yangını söndürmeye mi giderler?

Tabii ki hayır!

Birazdan havalimanına inecek olan “velinimet” Başbakanı karşılamak için yarışırlar ya da çok önemli (!) bir davete veya toplantıya yetişmek için aceleleri vardır.

“Neden hep böylesin?” diye soracak olursanız da cevap hazırdır:

“Güvenlik nedeniyle!”

Akabinde “Senin ki can da benimki patlıcan mı?” sorusunu sormayı planlayanlardansanız, annenize bir efor testi yaptırmanızı tavsiye ederim.

Zira “ananızı da alıp gitmek” zorunda bırakılabilirsiniz!

* * *

O yüzden de bu zat-ı muhteremler, sizin benim kullandığımız yollardaki trafik çilesini hiç bilmezler.

Sokaktaki tinercinin ödünüzü nasıl patlattığını da bilmezler.

Kapkaca uğradığınızda kendinizi ne kadar kötü hissettiğinizi de!

Bu sorunları çözmek sanki onların görevi değildir?

Yaşamadıkları için, sorunlarınızı da bilmezler.

* * *

Ama bu adamların bir yıllık masrafını vergi olarak veren bir işadamına bir otobüste veya vapurda veya metroda rahatlıkla rastlayabilirsiniz.

Çünkü paranın nasıl kazanıldığını bilirler.

Tasarrufun ne demek olduğunu bilirler.

“El parasıyla beylik yapmanın” ne kadar kolay ama o kadar da içi boş olduğunu da çok iyi bilirler.

Bu tip bir süper egonun kişiyi nasıl insani vasıflarından uzaklaştırdığını da çok iyi bilirler.

“Yönetenlerdeki” demokrasi anlayışı içselleşmediği, sadece bir söylem olarak kaldığı için de bu adamların bir yıllık masrafını karşılayacak vergiyi veren bir işadamı, işinden çıkıp evine yetişip çoluk çocuğuna yemek yapmak zorunda olan otobüsteki bir çalışan anne, evine gidip de çoluk çocuğuyla biraz vakit geçirmeyi planlayan minibüsteki bir baba trafikte öylece kala kalır!

* * *

İsyan edersiniz ama kime nasıl dert anlatacağınızı bilemezsiniz.

Elinizde tek silahınız vardır:

Oy!

Bir dahaki seçime kadar bekler, zamanı gelince de gider silahınızı size en fazla “takla atan” yeni “padişaha” teslim edersiniz!

Feramuz ERDİN - KENTHABER

Kenthaber
Yayın Tarihi : 14 Ekim 2008 Salı 17:39:53
Güncelleme :14 Ekim 2008 Salı 18:42:08


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
murat alpaslan IP: 88.236.103.xxx Tarih : 17.10.2008 23:24:29

Gerçektende çok önemli konuya değinmişsiniz sizi buradan teşekürler bizim başımızdakiler bunları hiç düşünmüyorlar o kullandıkları makam araçları bizim verdiğimiz vergilerle alınıyor tüyü bitmemiş yetimin hakkı vardır türkiyede o kadar aç insan varken bu kadarda ekmek parasını zor bulan işsizlik gibi bir sürü sorun vb şeyler ya en azından kendi kişisel ihtiyaçları için kullanmasalar bari tabi tok açın halinden anlamaz bazende vatandaşın arasına girip normal ulaşım araçların kullansalar en azından vatandaşın sorunlarını görürler ama bu ülke böyle gelmiş böyle gidiyo bu zihni yetlerin yüzünden herşeye rağmen inşallah daha güzel şeyler görürüz ve duyarız.


umut öztürk IP: 88.253.155.xxx Tarih : 16.10.2008 19:20:41

bu yazıyı yazan eller dert görmesin... ama kalkıpta bizim paralarıızla keyif sürenlerin başından da dert eksik olmasın inşallah... yüce rabbim hepsini sana havale ediyorum... sen ki her şeyi gören ve bilensin... sen ki hz. ömerin adaletini de bilrsin dindar geçinen bu kişilerinkini de... bu arada hz ömer 'in yanina bir gün birisi geleir ve selam verir.hz ömer de gelen kişinin selamını almadan önce devletin mumunu söndürür kalkıp kendi şahsına ait olan mumu yakar ve o zaman aleyküm selam der gelene... işte hayat!!!


Nazım TEKİN IP: 88.243.210.xxx Tarih : 17.10.2008 18:53:16

Böyle vatandaşı aydınlatıcı yazıyı kaleme alan gazeteci Sayın Erdin'İ en kalbi duygularla kutluyorum. Ben şahsen bunca yıldır şehirde yaşıyorum inanın hiç bir devlet yetkilisini toplu taşım araçlarında görmedim. Bırakalım büyük beylerin makam araçlarıyla gezmelerini; ufacık belde belediyelerde çalışan bir şef statüsünde insanlar bile hafta içi resmi araçla gezmesi yetmiyormuş gibi birde hafta sonları düğün dernek ve piknik gibi yerlerde hiç sıkılmadan dolaşabiliyorlar. Hiç akıllarında yokki herkim olursa olsun o araçlara doldurdukları yakıtta tüyü bitmemiş yetimin haklarıda var. birde üstelik kasıla kasıla oturmaları yokmu işte insana en çok o dokunuyor. Sanki babaların arabaları imiş gibi. Saygılar sunarım.


Eren Öztürk IP: 88.230.218.xxx Tarih : 18.10.2008 13:32:08

Eline sağlık Feramuz ERDİN.Gerçekten bu konudaki yazdıklarınız ayakta alkışlanır cinsten.Şahsımca hayran kaldım yazdıklarınıza helal olsun diyorum başka da bir şey demiyorum...


Mehmet emin Yanbeyi IP: 85.104.54.xxx Tarih : 15.10.2008 23:11:11

Az olsun öz olsun Yazarımız herzaman böyle haklı olsun...


FATİH BAĞRIAÇIK IP: 85.98.93.xxx Tarih : 18.10.2008 12:19:34

Elinize,kolunuza sağlık.Duyarlarsa...ne alaa...


mehmettiflis IP: 85.98.199.xxx Tarih : 16.10.2008 15:32:27

Bu etkinlik herşeyden önce yasalarla düzenlenmiş toplumsal düzenin pratikteki gidişata tam vakıf olabilmenin bizatihi uygulayanlarca katılımının sağlanması ve ameli tatbikata dönüşmesidir.İdareciler ellerinde mer-i yasa ve tüzükleri uygulama alanında sonuçları itibarıyla test edebilercekler ve zorlukları tarafsız görüşleri çerçevesine alarak ileriye yeni tasarrufları için sağlam altyapıda kullanacaklardır.Bu hem kendilerinin başarılı olabilmeleri hemde yasa ve tüzük koyucuların neyi amaçlamış oldukları ile ortaya çıkan tezahürün kıyaslanmasına vesile olacaktır.Millet için,milletle beraber içiçe olunarak çevreye karşılıklı yansımalar hiç bir kırılma noktası olmaksızın direk olarak algılanmış olur.Bunun en akla gelen örneği tarihte osmanlının en parlak dönemlerindeki padişahlardan galiba birkaçıdır.Hatırlanacağı gibi o devirler osmanlı sınırları ta viyanalara kadardır ve padişahlar hakkında en azından yanlış ve eksiklerini yüzlerine söyleyip gerçek otokontrol yapan akıl hocaları lalapaşaları vardır.O akıl hocaları ve lalapaşaların yerinde şimdilerde yüksek denetleme kurum ve birimleri olsa da hantal yapıları ile aynı işlevden uzaktırlar.Yukarıda belirtilen durum, idarecilerin bu yöndeki eksiğinin bizzat kendilerince telafisi ve hükümlerine temel oluşturma isabetliliği tarafıdır.Bir vali sorumluluğundaki il ile ilgili yerinde tesbit ve denetime,bir belediye başkanı hizmetlerinin sıralanmasındaki karar isabetine bu yolla sağlıklı varır.Bir hakim verdiği ceza nın isabetliliğine onu çekenlerin bulunduğu infaz kurumlarına giderek,bir doktor hastaya bakış açsınını değerlendirirken o hastalıktan düçar bir yakınına bakarak iç içe yaşama ortaklıkla ulaşıp başarı arayabilir.Yani kısaca damdan düşenlerin derdini en iyi damdan düşmüş olanlar anlar ve çare üretirler.Sırça köşkler kimseye baki kalmaz.İdareci konumu ile nasiplendirilenler önce tanrıya şükretmeli,hizmet amaçlı bu nasibi için tüm kişisel gailelerden sıyrılmış olarak ileriye temiz bir geçmiş hedefleyerek kendisine,ailesina,çevresine,milletine ve en önemlisi var eden yaradanına layık olabilmek için var gücünü harcamalı ve daima engin den yücelmelidir.Böylesi bir basın işlevinden söz açılıyor olunabilmesi dahi önümüzde ne kadar kolay yollar bulunduğunun işaretleridir ve insanın iyiniyetli ve samimi olduğunda yaratıcılığındaki ölçülere bir örnektir.Feramus kardeşimizi tebrik ederim idareciler uygulamasa dahi lafı çok cazip ve pay biçilesidir.


zeylı IP: 88.254.46.xxx Tarih : 18.10.2008 21:38:47

ALLAH RAZI OLSUN BU YAZI DIZISINI GUNDEME GETIREN DAHA BUNLAR NEKI YEREL BELEDIYELER MAKAM OTOSUNU GELIN ARABASI YAPIYOR


Haluk Balaban IP: 78.167.228.xxx Tarih : 15.10.2008 16:56:22

Kurban olayım kalemine feramuz erdin ! Atatürkün zamanında A4 kağıtlarda gizli ay yıldız fligranları varmış babam anlatırdı memurun birisi böyle bir kağıda dilekçe vererek şikayette bulunmuş ? makam ışıkta görünen ay yıldızlı fligranlı kağıda yazılan dilekçeyi hem ret etmiş hemde o şahsın hakkında soruşturma açılmış ? önceleri kalemlerin üzerinde bile devlet malzeme ofisi yazardı ? kimse hiç bir memur bu kalemi özel işinde kullanamazdı ? şimdi söylediğin gibi binlerce padişahımız oldu har vurup harman savuruyor.tatil günlerinde büyük market önünde tafralı bey ve hanımlar bizim kesemizden caka stıyor. HELALMI ? haşa hepsi haram bu devlet 80 yılda yaptığı borcu şimdiki ikdidar 5 yılda yaptı ! tasarruf nerede otomobil fabrikalarının olduğu fabrika sahipleri yabancılarda bu kadar makam otosu ve benzin masrafı varmı ? islamda haram yemek varmı ? niçin otoların üzerinde resmi hizmet diye yazmıyorlar. halkta denetim yapabilsin ? ama insanın Hakimide savcısıda kendi yüreği ve vicdanı Mehmet akif ne demiş ( merhametsiz .imansız yürek sinede yüktür ) İstiklal marşından bir kuruş para talep etmeyen Müstesna insan kime örnek OKUYUN PADİŞAHLAR FERAMUZ ERDİNİN YAZISINIDA Ahirette kul borcu hesabını biraz eksik verin İYİKİ VARSIN SAYIN ERDİN. ANAKARALI HALUK BALABAN.


adil hak IP: 85.110.234.xxx Tarih : 18.10.2008 18:05:11

işin aslı belli kendi miletiyle barışık olamayışındandır ve hep bir mesefa koyulmuş milletle devlet arasında ve onlara göre millet hep tehdittir ondandır bu makam aracı varsın milleti düşman görsünle ve hep korku içinde yaşasınlar bakalım sonu ne olacak aldılkları maaşlar yedikleri yemekler her halde dedelerinden miras kalmadı hepsi bu halkın verdiği vergilerdir ama dediğim gibi hakimiyet kayıtsız şartsız milettindir tabi kağıt üzerinde bu haber içinde tşk


ElSalud IP: 88.242.252.xxx Tarih : 17.10.2008 21:20:34

İlk yorumcumuzun "can güvenliğine" vurgu yaparak verdiği Olaf Palme örneği, döneminde huzur dolu ülkesini, siyasi iltica taleplerini ciddiye alarak PKK'lı teröristlere açan bir devlet adamının dramatik sonunun ifadesidir. Olaf Palme, İsveç'e siyasi iltica talebiyle kabul edilen bir PKK'lı terörist tarafından öldürülmüştür. Ölümünün tek sorumlusu kendi yönetimidir. Bugün PKK'ya destek veren Avrupalı ülkeler de bir gün benzer suikast olaylarını yaşarlarsa şaşmamalıdırlar.


sahin IP: 88.225.216.xxx Tarih : 15.10.2008 09:49:23

çok güzel konulara temas etmişsiniz feramuz bey hak vermemek elde değil,halktan kopuk bir yönetim ağının halkın sorunlarını anlaması ve çözmesi mümkün değil,yerel yönetimler her zaman olmasada ara sıra vatandaş gibi toplu ulaşım araçlarına binmeliler ki vatandaşın çektiği sıkıntıları görebilsinler veya bir gün sıradan vatandaş gibi yaşasınlar fakat nerde bizde böyle anlayış onlar makam araçlarından inmez vatandaşın da çilesi bitmez


Köksal IP: 85.107.90.xxx Tarih : 18.10.2008 18:10:40

İşte özledim yazı bu işte benim feryadımı duyuran yazı bu.


yasin erkan IP: 88.236.164.xxx Tarih : 15.10.2008 09:45:40

doğru söze ne denir ki...


_barzan- IP: 78.162.227.xxx Tarih : 15.10.2008 16:25:55

emeğine yureğine sağlık gerçekten önemli bir konuya deyindin hepside bir birinden beter ama tek isteğim bizden uzak olmaları onlar yakın oldukça kolaylaştırmıyor aksine zorlaştırıyorlar


Sukru Arslan IP: 82.231.126.xxx Tarih : 14.10.2008 19:13:20

Kalemine saglik, Feramuz Bey! Hatirlarsaniz Isvec Basbakani Olaf Palme belediye otobusuyle sinemadan gelirken öldurulmustu. Oldurenin de Isvecli degil, Anadolu kokenli bir cani oldugu soylendi, ancak sonuca ulasilamadi. Bizimkilerin tumu can guvenligi riski mi tasiyor acaba?


azize sevinç IP: 81.213.135.xxx Tarih : 15.10.2008 15:27:45

değerli yazar güzel bir konuya değinmişsiniz.evim merkezi bir yerde ve gelen geçeni kolaylıkla görebiliyorum mesala bir kuruma ait aracın günde defalarca geçtiğine şahit olmuşumdur ne diyelim haram zakkum olsun


c.g. IP: 78.166.142.xxx Tarih : 16.10.2008 10:40:30

Konu güzel,Yazı güzel.Aynı lojmanda oturan beş kişi de aynı iş yerinde çalışıyorsa ve aynı saatte aynı yere gidecek olmalarına ramen her biri kendi makam aracına(hizmet için verilmiş aracı kendine tahsis etmiştir) binerek gidiyorsa görün halimizi.Kimse keyfiyetten ödün vermiyor.


rasim erdoğan IP: 88.232.50.xxx Tarih : 15.10.2008 17:22:45

allah sizden razı olsun tebrik ederim bu olay türkiyenin kanayan yarasıdır lütfen bu konunun üzerine gidin bu kadar olmaz her üst mevkiye makam aracı veren şoför veren bir devlet olmaz bu ne savurganlık yazık bu memlekete çok yazık derhal müdahale olması gerekir nedir bu ya en gelişmiş ülkeleri bile 10 kat geçmişiz çok mu büyük işler yapıyorki yöneticilerimiz özel oto ve özel şoför veriliyor ükenin üzerine kambur olmaktan çıkın artık


hasan dağtekin IP: 78.162.118.xxx Tarih : 18.10.2008 20:27:57

Bu akaryakıt paraları onların cebinden gitmiyor bizim gibi gariban, fakir, fukaranın vergileriyle ödendiği için onların umrunda değil. bir depo benzinin fiyatı ne olduğu onlara sorarım. acaba, kendi özel araçlarına binerler mi o zaman_ burası vurgun memleketi...


Turgay Düzgün IP: 85.108.252.xxx Tarih : 20.10.2008 10:23:43

Güzel bir yazı. Ama okuyan sadece bizleriz yine, yani OY!! veren secmeniz. Kırmızı plakaya gelince, o kırmızı plakalar hafta sonları ve şahsi gezilerde yolculuklarda nedense hep beyaz plaka oluverir. Hemde günlük değişen beyaz plaka, çünkü aracın bagajı doludur plaka!!!


selin gunes IP: 86.166.162.xxx Tarih : 17.10.2008 00:08:32

slm iste sorun bu insanlar bu olaylari goruyor ve isyan ediyor kimi yavan ekmek bulamazken turkuyede kimi boyle bali bol bulmus fantazi yapiyor terorun sebebide bunlar kim ne derse desin evet bu ulke gelirini tutarsizca harcayan herkes benim gozumde teroristir devletin teroru yani


OĞUZ BİNİCİ IP: 78.181.78.xxx Tarih : 17.10.2008 20:55:56

kendilerinin orda olma sebebini unutup ihtiyaçlarının nasıl karşılandıgını unutup en önemlisi halka hizmet için orda oldugunu unutup bu millete yukardan bakan padişahlar halkın arasına karışmazve milletle beraber yürümezseniz herkesı kendınıze duşman eder golgenızden bıle korkarsınız.bu mıllet mısavırperver bır mıllet olarak tarıhte yerını almıştır kıme nasıl davranacagını ıyıbılır sız yeterkı halkla butunlesın.yalanların ardına sıgınmayın herkes hakettıgını bulur ve alır.feramuz bey doğru tesbıtınız için teşekür ederim.


Yasar Ertas IP: 88.73.155.xxx Tarih : 18.10.2008 12:35:44

Ne demis Hoca, Ye kürküm ye. Ne demis atasözü; Dereler akarken doldurda doldur küpünü.Her sey öyle birbirine karismiski, düzeltebilene askolsun. Bazen Romayi yakan kisi gibi olmak istiyorum. Türkiyeyi yeniden yaratmak icin. Ama bakiyorumda böyle millete böyle idare böyle idareye böyle millet. Ne güzel iste isini uyduran kaptan. Altta kalanin cani ciksin.(Sistem bu degimi?)Bir dönüm bostan yan gel Osman. Bir adam daha bu millet cikarmiyacakmi?Bekleyen dervis muradina ermis. ama ben bilmemki!!!!!! okuyanlara selam


RAİF IP: 81.213.63.xxx Tarih : 16.10.2008 08:28:15

segili kent haber ben şahsım olarak her yazdığınızı bugüne kadar zevk ile okudum ve okumaya devam ediyorum tarafsız haberciliğiniz şahane yorumlarınız var LAKİN YÖNETİCİLERİN YANİ DEMİŞSİNİZKİ BİR JANDARMA ALAY KOMUTANI VEYA İL EMNİYET MÜDÜRÜ OTOBÜSE BİNDİMİ BENCE BİNMEMELİDE NEDEN DERSENİZ ZIHLI ARAÇLARDA ZOR GÜVENLİĞİNİ SAĞLIYORLAR SİZ VATANDAŞ OLARAK YEREL YÖNETİCİ VE İDARECİLERİN CAN GÜVENLİĞİNİ OTOBÜSTE SAĞLAYABİLECEKMİSİNİZ


emre can IP: 88.240.255.xxx Tarih : 17.10.2008 14:14:37

helal olsun son günlerde okuduğum en iyi haberlerden biri emeğinize sağlık


murat IP: 78.163.62.xxx Tarih : 15.10.2008 13:54:12

ben büyük bi hayranlıkla okudum yazınızı kaleminize sağlık umarım o saydığınız binlerce kişiden birine bile ders olsa bizim için iydir.


süleyman efe IP: 78.160.40.xxx Tarih : 15.10.2008 00:00:07

ya birde makam araçlarına kırmızı plakayı çıkartıp yerine sivil plaka takmalarına ne diyeceksiniz hafta sonları, hadi bakalım nasıl bilinecek, başbakanın seçim zamanı makam aracına takıldığı gibi hatta sorgulandığında plaka sahte çıkmıştı ilginize alakanıza...saygılar


arif IP: 85.106.178.xxx Tarih : 15.10.2008 08:54:38

olur olmaz laflar etmeyin,o bahsettiğiniz kişiler toplumda ender şahsiyetlerdir,bilindiği üzere makam mevki sahibi insanlardır,bunu unutmayın,yarın bu yazıyı yazan kişi o makama geçse,o da aynısını yapmaz mı,boş boş konuşmayın,benden helal olsun makam mevki sahibi kişiler binin,binin,binin.