LİNÇ-POLİS-ADALET-MEDYA

Adalet er ya da geç hepimize lazım olacaktır.

Bu mahkemedeki adalet için de böyle, hayatımızdaki adalet için de…

Hepimiz, içimizdeki adalet duygusuna göre hareket etmez miyiz?

Diğer insanları sürekli yargılamamız da bu yüzdendir belki de?

* * *

Başka ülkelerde nasıl uygulanıyor bilmiyorum ama bizde hakkında suç işlediğine dair yeterli delil bulunmayan kimseleri medya üzerinden cezalandırma uygulaması yıllardır devam ediyor.

Medya üzerinden linç etmek tabiri günlük hayatımıza girmiş durumda.

Aslında kanunen yasak olmasına rağmen, kişiler medyada isimleri verilerek ve aslında itham edildikleri suçla ilgili olmayan eylemleriyle “itibarsızlaştırılmaya” çalışılıyor.

Ve ne yazık ki, bunda başarılı da olunuyor!

Hele ki birilerinin ayağına basmışsanız veya biraz ünlüyseniz ya da ünlü birinin uzaktan bir akrabası bile iseniz hiç şansınız yok!

Medyatik bir şov eşliğinde gözaltına alınıp, aynı şov eşliğinde mahkemeye çıkartılmanız kaçınılmaz.

Polisin sorduklarından sonra kapı önünde bekleyen gazetecilerin, haber çıkarmak amacıyla sorduğu, ipe sapa gelmez sorulara muhatap kalmak zorunda olmak da cabası!

Eh tutuklama Türkiye’de artık istisnai bir durum değil, bir peşinen cezalandırma yöntemi olarak benimsendiğine göre; derdinizi istediğiniz kadıya anlatın artık!

Suçlu değilseniz, aklanana kadar seçtiğiniz akla karaya mı, cezaevinde ve mahkemelerde geçen zamanınıza mı yoksa zedelenen itibarınıza mı yanarsınız, onu düşünmek size kalıyor?

* * *

Bugünlerde birkaç tane TBMM milletvekilinin bir mahkemede ifade vermesi gerekiyor.

Ama bu milletvekilleri, burada işlemediği halde, dokunulmazlıklarını bahane ederek mahkemeye gitmiyorlar.

Şövenist yorumlara yol açmamak için bu milletvekillerinin partisini ve suçlandıkları şeyi yazmayacağım.

Ama olaya bir başka açıdan bakmadan da geçemeyeceğim:

Bilindiği gibi milletvekillerinin bir görevi de genel bütçe hazırlamak, yani Türkiye’nin vergi gelirlerinin nerelere harcanacağını tesbit etmektir.

Bu gelir havuzuna para katan işadamının durumuyla, bu parayı harcamaya karar veren insanın durumu adalet önünde neden farklı olmak zorundadır?

Bu milletvekillerinin mahkemeye ifade vermeye gitmemesi için aralarında Meclis Başkanı’nın da bulunduğu kişiler binbir türlü formüller üretirken; işadamları ve ünlüler doğrudan faili olmadıkları bir suçtan dolayı bile adliyeye elleri kelepçelenerek götürülmektedirler.

Merak ediyorum; işadamı veya ünlünün o davaya eklenmesi veya onur kırıcı hareketlerle örselenmesi o davayı kamuoyu gözünde haklı hale mi getirmektedir?

Haftada en az iki üç kez gözaltına alınması rutin hale gelen ve buna rağmen hala kaçmayan bir iş adamına gözaltındayken kaçacağı şüphesiyle kelepçe vurulmasını hangi mantık kabul eder?

* * *

Artık sorumlu birileri çıkıp bu gidişata “dur” demelidir.

Medya kişilerin yargılanacağı ve hatta daha da kötüsü yargılanmadan linç edileceği bir mecra değildir.

Siyasi bir takım kaygılarla medya işkencesine ve lincine tabi tutulan kimseler adliyede beraat etseler bile kamuoyundaki lekelenen imajları ömür boyunca onları takip etmektedir.

Bir “intikam” duygusuyla yapıldığı belli olan medya linçlerine artık bir son verilmelidir.