YAKIN TARİHİN EN VAHİM HATALARI

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, 29 Mayıs’taki AK Parti Meclis grup toplantısında, savaş ortamında ve terörle mücadele sırasında trajik olayların yaşandığını örneklerle anlatmasıyla gözler bu tarihi olaylara çevrildi.

Erdoğan’ın da örnek verdiği Kocatepe firkateyninin Türk uçakları tarafından batırılması gibi hatalar, zaman zaman ölümlerle sonuçlandı. Yakın tarihimizde yer alan hafızalarımıza kazınmış acı olaylardan bazıları şöyle:

Kocatepe batırıldı: 67 şehit

KIBRIS Harekâtı’nın 2’nci günü olan 21 Temmuz 1974’de, Yunanistan’dan yolan çıkan deniz konvoyunun Baf limanına askerî malzeme götürmekte olduğuna dair istihbarat alınınca, Girne açıklarında bulunan TCG Adatepe (D-353), TCG Kocatepe (D-354) ve TCG Mareşal Fevzi Çakmak’a (D-349) önleme harekâtı emri verilmişti. Yunan konvoyunu hedef alan hava taarruzundan sonra üç Türk gemisi konvoydan geriye kalanlara denizden taarruz edeceklerdi. Ancak Yunan konvoyu Baf’a hiç hareket etmedi ya da geri döndü. Telsizden Türkçe anonsu duyan ve gemilerin pruvalarındaki Türk bayraklarını ve diğer sembolleri gören pilotlar, kısa bir tereddüt yaşamışlar ancak bunun bir Rum oyunu olduğunu düşünen Harekât Başkanlığı yetkilileri, filolara gemileri batırma emri verdi. TCG Kocatepe (D-354)’de 54 mürettebat ve 13 deniz piyadesi olmak üzere toplam 67 personel şehit oldu, TCG Kocatepe battı. Kocatepe’nin Komutanı Güven Erkaya ve bir kısım mürettebat, İsrailli kaptan Reuven Pinhasi tarafından kurtarıldı. Daha sonra Deniz Kuvvetleri Komutanı olan emekli Oramiral Erkaya, yıllar sonra Pinhasi’yi İstanbul’da misafir etti.

Uludere

28 Aralık 2011 gecesi Türk Hava Kuvvetleri uçakları, Şırnak’ın Uludere ilçesindeki sınır boyunda Irak topraklarında kalan bölümü ‘terörist sızma’ şüphesiyle bombaladı. Savaş uçaklarının yaklaşık bir saate yayılan 4 bombalaması sonucu komşu ülkeden kaçak mal getiren çoğu çocuk 34 köylü öldü. Genelkurmay Başkanlığı, sınırdaki grubun Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait Heron adlı insansız hava araçlarıyla tespit edildiğini açıkladı. Genelkurmay, 9 saatlik Heron görüntülerini Meclis komisyonuna gönderdi ve bunun yanı sıra terörist sızmayla ilgili “milli kaynaklardan alınan istihbaratın” operasyona dayanak olduğunu bildirdi. Ancak Wall Street Journal Gazetesi’nin haberiyle ABD’ye ait Predatör adlı hava araçlarının da görüntü istihbaratı verdiği ortaya çıktı. Başbakan Tayyip Erdoğan, buna karşın operasyonda asıl verinin Heronlara ait olduğunu, 31 dakikalık Predatör görüntüsünün sonucu değiştirmeyeceğini söyledi. Olayla ilgili adli ve idari soruşturmanın yanı sıra Meclis araştırması yapılıyor. 

Ceylan Önkol olayı

28 Eylül 2009 tarihinde Diyarbakır Lice’ye bağlı Şenlik köyünde, hayvanlarını otlatan 12 yaşındaki Ceylan Önkol isimli kız çocuğu meydana gelen patlama sonucu yaşamını yitirdi. Önkol’un, havan topu sonucu öldüğü iddia edildi. Olay, Abalı Jandarma Karakolu’nun yakınlarında meydana geldi. Olay hakkında soruşturma açıldı, ancak henüz bir fail bulunamadı.

Köylüleri terörist sandılar

Köy bombalandı

Şırnak’a bağlı Gölardı köyünde 26 Mart 1993 tarihinde teröristlere yönelik yapıldığı düşünülen bombalama sonucunda 12 sivil vatandaş hayatını kaybetmişti.

Özel Harekâtçı ateşi 

17 Eylül 2004 günü Gümüşhane’nin Şiran ilçesine bağlı Elmaçukuru Köyü kırsal kesiminde meydana gelen olayda, devriye gezen Jandarma Özel Harekât timlerinin açtığı ateş sonucunda 34 yaşındaki Kenan Çubukçu ile 17 yaşındaki Olcayhan Bayrak öldü, İsmail Sarı ile Selahattin Çubukçu ağır yaralandı. Olay sonrasında Gümüşhane Ağır Ceza Mahkemesi, Tim Komutanı Üsteğmen Bülent Kılıç’ı 30 yıl ağır hapis cezasına mahkûm etti, diğer 7 sanık beraat etti. Yargılama devam ediyor.

Kekik topluyorlardı

28 Haziran 2010’da Hatay’ın Hassa ilçesi Şekerim Deresi mevkiindeki Çardak yaylasında, kekik toplayan köylüleri terör örgütü mensubu sanan asker ateş açtı. Olayda Mustafa Fil (62) ve Ali Dalmış (61) öldü, Mehmet Sak (72) yaralandı. Vali Celalettin Lekesiz, bölgede teröristlere karşı çalışmalar yürüten güvenlik güçlerinin, kekik toplayan köylüleri terörist sanarak ateş açtığını söyledi. Olayla ilgili olarak 3 uzman çavuş yargılanıyor.

Nişandan dönüşte

20 Temmuz 2011 akşamı Samsun ile Amasya sınır bölgesi Boğaziçi mevkinde köylüler şüpheli 2 kişiyi görüp durumu güvenlik güçlerine bildirdi. Bölgeye sevk edilen güvenlik güçleri, saat 22.40 sıralarında karşılaştıkları 2 kişiye dur ihtarında bulundu. “Teslim ol” çağrısına silahla karşılık verildiği iddia edildi. Açılan ateş sonucunda 16 yaşındaki Gökhan Çetintaş öldü. Ağabeyi 18 yaşındaki Habib Çetintaş’ın üzerinden kurusıkı tabanca bulundu. Habib Çetintaş, kardeşiyle birlikte bir yakınlarının nişan töreninden evlerine yürüyerek döndüklerini belirterek, olayı şöyle anlattı: “Birden bir silah sesi duyduk. Bende de bir kurusıkı tabanca vardı, ben de onu ateşledim. Sonrasında kurşun yağmuruna tutulduk. Bizi terörist zannettiler ateş etmeye başladılar. Bize ‘Teslim olun’ diyen olmadı. Silah sesleri kesildikten sonra ‘Elinizi başınızın üstüne koyun’ dediler.” Olayla ilgili soruşturma açıldı, aileye tazminat ödendi.

Su boruları Kalaşnikof sanıldı

20 Aralık 2011’de Mardin’e bağlı Heybeli köyünde su tesisatçılığı yaptıkları öğrenilen Yusuf Akın ve Mehmet Eren’in ellerindeki boruları Kalaşnikof sanan güvenlik güçlerinin ateş açmaları sonucunda Akın hayatını kaybetti. Olay yargıya intikal etti.

‘Mayın’da telefon skandalı

27 Mayıs 2009 tarihinde Hakkâri’nin Çukurca ilçesinde Hantepe bölgesinde mayın patlaması sonucu 6 asker şehit oldu, 9’u yaralandı. Mayın patlaması PKK eylemi olarak kayıtlara geçti. Ancak daha sonra Tuğgeneral Zeki Es’e ait olduğu ileri sürülen telefon konuşmaları internet sitelerine düştü. Bu konuşmalarda Tuğgeneral Zeki Es, mayınları bizzat kendisinin yerleştirdiğini söylüyor ve Tümgeneral Gürbüz Kaya’ya, “Komutanım sizi böyle sıkıntıya soktuğum için kahroluyorum” diyor. Olay sonrası açılan  davada Es ve sorumlular halen yargılanıyor.

İhbar mektubunda infaz iddiası

VAN’ın Çaldıran ilçesinde 7 Ekim 2009 tarihinde teslim olan iki PKK’lı, rehin aldıkları sivil vatandaş İbrahim Atabay ile birlikte öldürüldü. Bir ihbar mektubunda, teröristlerin Atabay ile birlikte teslim olmasına rağmen askerlerce öldürüldüğü iddia edildi. Açılan davada Van İl Jandarma Alay Komutanı Vecihi Halil İyigün’ün de aralarında bulunduğu 17 asker tutuklandı, dava sürüyor.