19
Mayıs
2024
Pazar
ANASAYFA

ZAZACA, KÜRTÇE DEĞİLDİR

Dersim’in asıl adı nedir? Bu bölgede oturanlar nereden, ne zaman gelmişlerdir? Akrabaları hangi ülkede yaşamaktadır? Türk müdürler; Kürt müdürler? Yoksa nedirler? Dillerinin özelliği nedir? Alevi midirler? Eğer önyargılarınızın tutsağı iseniz bu yazıyı hiç okumayınız. Yok anlamak-öğrenmek istiyorsanız; işte size 10 maddede Dersim gerçeği…

Albert Einstein’ın sözünü bilirsiniz:
“Önyargıları parçalamak atomu parçalamaktan daha zordur.”
Ama bu baş belası tabuları yıkmak zorundayız.
Çünkü…
Hacı Bektaşi Veli’nin söylediği gibi, “ilimle gidilmeyen yolun sonu karanlıktır.”
Bu arada şu görüşümü tekrarlayayım:
Kişi kendini hangi kimlikte görüyorsa, hissediyorsa öyledir. Ve saygındır.
Ayrıca, kimileri gibi “alternatif tarih” adına inkarcılık yapacak da değilim.
O halde…
Gelelim Dersim derslerine…

Madde 1) Dersim’in kökü nereye dayanıyor?

Anadolu kavimler kapısıdır…
Dersim bölgesine ilk yerleşimin M.Ö 6 binlere kadar uzandığı biliniyor.
Subarlar, Hurriler, Asurlular, Hititler, Akadlar, Frigyalılar, Urartular, Medler, Persler, Makedonyalılar, Kapadokyalılar, Romalılar, Sasaniler, Araplar, Bizanslılar, Selçuklular, Moğollar, Akkoyunlular, Osmanlılar gibi kimler gelip kimler geçti.
Dersim bölgesine kimi “İşuva” adını verdi: kimi “Supani”…
Yaşayanlara kimi “Muştular” dedi; kimi “ Müşkiler”…
Ne diyordu koca Ahmet Arif:
“Beşikler vermişim Nuh'a
Salıncaklar, hamaklar,
Havva Ana'n dünkü çocuk sayılır,
Anadoluyum ben,
Tanıyor musun ?..”

Madde 2) Dersim’in adı nereden geliyor?

Dersim; Farsça, “der” (kapı), “sim” (gümüş) sözcüklerinden oluşan bir isim tamlamasıdır. Türkçe’ye “Gümüşkapı” olarak çevirebiliriz.
Güney ağızlarında Dersim, “Darsim” diye telaffuz ediliyor. Kimi tarihçi bunun sadece söyleniş olmadığını belirtiyor. Onlara göre “Darsım” Zazaca bir sözcük; ‘dar” (ağaç) ve “sim” (gümüş) idi; ve Darsım aslında “Gümüşağaç” demekti.
Bu teze göre, Dersimliler “ağaca tapınmaları” nedeniyle bu ismi kullanıyorlardı!
Ancak yazdığımız gibi bölgeye birçok uygarlıklar geldi. Ve bunların çoğu isim değiştirdiler.

Örneğin Çemişkezek bölgesine; Hititler “Zuhma”; Urartular “ Tamişkiş”; Romalılar “Hieroplis”; Bizanslılar “Tsimisca” dediler…
Dersim’in adı uzun yıllar “Daranalis” olarak kaldı. Bu ismin, M.Ö 519’da Doğu Anadolu’yu fetheden Pers Kralı Dara’nın adından kaynaklandığı ileri sürülüyor.
Bu noktada “Daranalis” ve Persler’in adını geçirmemizin özel bir nedeni var. Çünkü Dersimlilerin asıl yurtları Anadolu değil; İran.

Madde 3) Dersimliler aslında nerelidir?

Horasanlıdırlar.
Hazar Denizi’nin güney batısında (Tahran’ın kuzeyinde) Deylem/Daylam bölgesinde, Pers öncesi halklardan bir topluluk yaşardı: Deylemliler/Daylamlılar!
İran’daki Büveyhoğulları Devleti’ni (932-1056) bunların kurduğu biliniyor.
Bu halk 13’üncü yüzyılda Moğol istilasından kaçarak Anadolu’ya geldiler. Anadolu’da yaşadıkları bu bölgeye kendi adlarını verdiler.

Madde 4 ) Dersimlilerin akrabaları kimler?

Günümüz İran’ın Kuzey Horasan Eyaleti’nde Deylaman bölgesi vardır. Lahican, Siya, Kal, Koh, Mazendaran, Rast, Gibal, Pir Pulur, Fumen, Gerekerd, Gilan, Teberistan, Chalus, Kalar, Enzeli, Varemin, Bar, Tufem, Rudsa, Muvaz, Kohaman, Hasan Rud, Emurluh gibi yerlerde yaşayanlar Dersimlilerin akrabalarıdır.
Konuştukları dil ise Zazacadır.
“Dersim’de Kökler” adlı kitabından yararlandığımız Ali Kara, İran’daki “Dersimliler” konusunda araştırma yaptı. Anadolu’daki Dersimlilerle konuşma, türkü söyleme, inanç, yaşam tarzı konusunda aynı olduklarını yazdı. Kadın-erkek eşitliğini; kadınların başlarını kapatmadığını, isimlerin doğa adları olduğunu gözlemledi. “Cem”lerine katıldı. Aslında Şamanizm’in, Zerdüştlüğün hala yaşatıldığını fark etti.

Madde 5) Dersim dilinin kökeni nedir?

Persler’in “Bisitun Kitabeleri”nde Deylemlilerin konuştukları dile “Zuzu” deniyor. “Zuzu” bugünün anlamıyla Zaza!

Kimi dilbilimcilerine göre bu dilin adı, Deylem’den türeyen “Dımılıce”dir.
Bu nedenle bilimsel sınıflandırmada bu dil ailesinin "Kuzeybatı İranî diller" grubunda yer aldığı belirtilmektedir.

Dil bilimcileri ve Zazalar, Zazaca/Dımılıce’yi bir dil olarak kabul eder.
Keza İranoloji dilbilimine göre de, Zazaca başlıbaşına bir dildir.

Kürdolojinin babası sayılan V. Minorsky; ve David Mc Kenze, Prof, Goiche Kojima, Susani, Oskar Mann ile Karl Hadank gibi bilim adamları Zazaca'nın bir Kürt lehçesi olmadığını kanıtlamışlardır.

Zazaca; eski dillerden Partça’nın devamı olarak kabul edilir
Fakat bazı Kürdologlar bu durumu kabul etmezler; Zazaca'yı Kürtçe'nin dört lehçesi arasında sayarlar.

Bütün Kürtler meseleye “milliyetçilik penceresinden” bakmazlar; “Kürdistan Milliyetçilik ve Dil” kitabının yazarı Amir Hassanpour gibi kimi Kürt dilbilimciler, Zazaca’nın Kürt lehçelerinden yapısal olarak farklı olduğunu yazar.
Yine de bazı Kürt “aydınlar”, Zazalar’ın Kürt olmadığını iddia edenlere ateş püskürürler. Ebubekir Pamukçu, Ali Kaya veya Kürt M Şerif Fırat gibi yazarları “inkarcılıkla” suçlarlar!

Şurası bir gerçektir ki, Zazalar’ın önemli bir bölümü günümüzde Kürt kimliğini benimsemişlerdir.
Bu arada…
Bazı Türkologlar da, Zazaca'yı Türkçe'nin bir lehçesi varsayar ve; Zazaların Horasan'dan gelen Türk boyu olduğunu iddia ederler. Bunlara göre Zazalar, Dersim’e gidince Kürtleşmişlerdir!
Devletin resmi tarih tezi de böyledir.
Kuşkusuz bu “resmi tarihtir ve mutlaka yanlıştır” anlayışı doğru değildir.


Madde 6 ) Zazaca konuşulan iller hangisi?

Tunceli(bütün ilçeler);

Bingöl (bütün ilçeler);

Elazığ (Batı bölgesi hariç);

Diyarbakır (Ergani, Çermik, Dicle, Lice, Çüngüş, Hani, Kulp, Eğil, Hazro); Urfa (Siverek, Bucak);

Muş (Varto);

Sivas (Zara, İmranlı, Ulaş, Kangal, Hafik, Divriği, Gürün) Adıyaman (Gerger);

Erzincan(merkez ve Tunceli'ye yakın yerlerde); Batman (Merkez, Sason); Bitlis(Mutki,Tatvan);

Malatya (Pötürge, Doğanyol, Arguvan);

Ardahan(Göle); Uşat Eşme gibi Batı’daki bazı ilçe ve köylerde de sürgünler nedeniyle konuşulmaktadır.
Zazaca sadece Türkiye’de konuşulmuyor. İran’da da en az 1 milyon insanın Zazaca konuştuğu biliniyor. Bunların küçük bir bölümü, Çaldıran Savaşı’ndan sonra Anadolu’dan kaçan Türkmen aşiretleridir.

Madde 7) Dersimliler Alevi midir?

Zerdüşt/Yezidi olan Deylaman halkı 873’te Müslüman oldu.
917’de ise Caferi Sadık mezhebini / Aleviliği kabul ettiler.
Kimi tarihçiye göre Zaza Aleviliği; Şii inancıyla, Zerdüştlüğün gelenek ve göreneklerinin bileşiminden oluşmuştur.
Gelelim Anadolu’daki Dersimlilere…
Dersim denince akla 126 aşiret ve boyun birleşmesi geliyor. Bunların hepsi Zaza değil. İçlerinde Türkmen aşiretleri de var.
Bu aşiretlerin hepsinin tarihsel hikayesi farklı olduğu için hepsini ayrı ayrı ele almak gerekir. Bölgeye geliş tarihleri bile farklılıklar gösterir. Örneğin Hz. Muhammed soyundan geldiklerini iddia eden Kureyşan Aşireti, Melihşah döneminde Dersim’e geldi.
Geliş tarihleri farklı olsa da Dersim bölgesindeki Zazalar’ın büyük çoğunluğu Alevi’dir. Fakat Sünni olan Zazalar’ın bulunduğunu da eklemeliyiz:
Örneğin Cibranlı Halit Bey Sünni bir Zaza Kürdü’ydü.

Madde 8) “Tunceli” adı ne zaman verildi?

Vakit Gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak 1937-38 Dersim İsyanı’nı bastıran askeri harekatın adının “Tunç- Eli” olduğunu ve operasyondan sonra Dersim’e “Tunceli” adının verildiğini yazdı. Doğru değildir.
Osmanlı, Tanzimatla birlikte yeni idari yapılanmaya gitti.
O tarihe kadar “başına buyruk olan” Dersim sancaktı.
1847’te; Hozat merkez olmak üzere Erzurum vilayetine bağlıydı;.
1859’da; Harput eyaletine; 1867’de ise topraklarının bir bölümü Erzincan sancağına dahil edildi.
1879’da ayrı bir vilayet oldu.
1886’da tekrar mutasarraflığa indirildi.
1892’de Elazığ’a bağlandı.
Görüldüğü gibi Osmanlı, Dersim’i hep bölerek yönetmek tavrı içinde oldu.
Gelelim Cumhuriyet dönemine:
Dersim 1923’te ilçe yapılarak Elazığ’a bağlandı.
Ancak…
25 Aralık 1935’te, 3195 sayılı, 2884 no’lu kanunla “Tunceli” adıyla il yapıldı.
Sünniliği devletin resmi ideolojisi haline getiren Osmanlı’nın Dersim’e bakışı belliydi. Peki ya Cumhuriyet’in?
Bunu İçişleri Bakanı Şükrü Kaya’nın isteğiyle sadece 100 adet basılan “Dersim” kitapçıktan anlayabiliyoruz:
“Dersim’in coğrafi ve toplumsal yapısı, çapulculuk ve isyana teşvik edicidir. Halk bu yüzden vergi vermiyor, yasa dinlemiyor ve askerlik hizmeti yapmıyor. Toprağı tarıma elverişli olmadığı için çapulculuk yapıp çevre bölgelerdeki halka baskın yapıyor. (2700 kaçak vardı.)
Halkın gerçek efendileri; şeyh, seyyid, dede, ağa ve bey takımıdır. Dersim mutlaka devletin egemenliğine girmelidir. Ancak bölgede sadece asker ve jandarma bulundurmakla itaat sağlanmaz. Köklü ıslahat şarttır.
Dersim halkı Oğuz boylarından gelmiş Türkmenlerdir. Sonradan Kürtleşmişlerdir. Türk kökenlerine çevirmek için kışlaların yanına okul yapılmalıdır.
Ağalar ve Seyyidler bölgeden Türklerin yoğun olduğu bölgelere sürülmelidir.”
Cumhuriyet, Dersim’i merkeze hükümetin kontrolüne alıp çağdaşlaştırmak istiyordu.

Madde 9) Atatürk’ü seviyorlar mı?

Dersimliler, Kurtuluş Savaşı’nda Mustafa Kemal’in yanında yer aldı.
Sivas ve Erzurum kongrelerinde 250 Zaza gönüllü koruyuculuk yaptı.
Kongrelere Diyap Ağa ve Hasan Basri’yi milletvekili olarak gönderirler.
23 Nisan 1920’de açılan Büyük Millet Meclisi’ne ise altı milletvekiliyle temsil edildiler.
Şeyh Said isyanına katılmadılar.
Dersimlilerin Atatürk sevgisinin iki nedeni vardır:
Birincisi, Cumhuriyet Aleviler’i özgürleştirmişti.
İkincisi Aleviler Atatürk’ün Alevi olduğunu düşünüyordu. Kimi Alevi’ye göre ise Atatürk “mehdi” idi.

Madde 10 ) Dersimliler niye ayaklandı?

Temel sebep; ülkenin batısını siyasi, iktisadi ve kültürel olarak “modernize eden” Cumhuriyet yönetiminin, artık ülkenin doğusuna da el atmasıydı.
Cumhuriyet bölgedeki yoksulluğu-geri kalmışlığı ortadan kaldırmak istiyordu.
O küçük bütçesine rağmen 4 milyon lira ayırmıştı. Bununla yollar, köprüler yapmayı planlıyordu.
Bölgeye “el atma”nın siyasi nedeni ise; Cumhuriyet’in, ağa ve şeyhlerin hüküm sürdüğü feodalizmi tasfiye etmek istemesiydi. Atatürk aşiret sisteminin yıkılmasını ve toprak reformu yapılmasını istiyordu.
Meselenin kültürel ayağı da vardı. Dersim halkını Kürtleşmiş Türk olarak görüyorlardı. Mecburi iskan yasası çıkarılarak, Dersim aşiretlerinin Türklerin yoğun yaşadığı bölgelere göndererek Türkleşmesinin sağlanacağını planlıyorlardı.

Ankara’daki bazı bürokrat ve siyasilerin Osmanlı döneminden kalma, “Sünniler devlete bağlıdır, Aleviler kötülüklerin başlıca nedenidir” şeklindeki Alevi düşmanlığıyla yaptıkları yönlendirmeler “reformların” sert olmasına yol açtı.
Cumhuriyet kadroları reformları hayata geçirme konusunda ikiye bölündü; Vali Cemal Bey gibi uzlaşmadan yana olanlarla, Umum Müfettişi İbrahim Tali gibi sert tedbirlerin alınmasından yana olanlar arasında.
En sert görüşler Mareşal Fevzi Çakmak’a aitti; Kürt memurlara bile karşıydı!
Diğer yanda…
Şunu da eklemem gerekiyor; 1937-38 askeri harekatı Dersim’e yapılan ilk operasyon değildi.
1861’den başlayarak Dersim’e sürekli askeri harekatlar düzenlendi.
Yazdığım gibi bunun temel nedeni iktisadiydi.
Tanzimat’ta da, II. Meşrutiyet’te de, Cumhuriyet’te de aynı durumla karşılaşılmıştı: Aşiret ağaları yeniden yapılandırılan merkezi yapının kontrolüne girmek istemiyordu. Kendi kanunlarını kendilerinin koyduğu feodal düzenin yıkılmasına karşı çıkıyorlardı.
Bölge halkının yoksul ve cahil olması, feodal düzenin sürmesini isteyenler tarafından hep kullanılmıştır.
Kuşkusuz onlarca zulme uğramış Dersimlilerin merkezi iktidarlara güvensizlikleri de bunda etken olmuştur.
Aynı bugün olduğu gibi…

ANADOLU


Beşikler vermişim Nuh'a
Salıncaklar, hamaklar,
Havva Ana'n dünkü çocuk sayılır,
Anadoluyum ben,
Tanıyor musun ?

Utanırım,
Utanırım fukaralıktan,
Ele, güne karşı çıplak...
Üşür fidelerim,
Harmanım kesat.
Kardeşliğin, çalışmanın,
Beraberliğin,
Atom güllerinin katmer açtığı,
Şairlerin, bilginlerin dünyalarında,
Kalmışım bir başıma,
Bir başıma ve uzak.
Biliyor musun ?

Binlerce yıl sağılmışım,
Korkunç atlılarıyla parçalamışlar
Nazlı, seher-sabah uykularımı
Hükümdarlar, saldırganlar, haydutlar,
Haraç salmışlar üstüme.
Ne İskender takmışım,
Ne şah ne sultan
Göçüp gitmişler, gölgesiz!
Selam etmişim dostuma
Ve dayatmışım...
Görüyor musun ?


Nasıl severim bir bilsen.
Köroğlu'yu,
Karayılanı,
Meçhul Askeri...
Sonra Pir Sultanı ve Bedreddin’i.
Sonra kalem yazmaz,
Bir nice sevda...
Bir bilsen,
Onlar beni nasıl severdi.
Bir bilsen, Urfa'da kurşun atanı
Minareden, barikattan,
Selvi dalından,
Ölüme nasıl gülerdi.
Bilmeni mutlak isterim,
Duyuyor musun ?

Öyle yıkma kendini,
Öyle mahzun, öyle garip...
Nerede olursan ol,
İçerde, dışarda, derste, sırada,
Yürü üstüne - üstüne,
Tükür yüzüne celladın,
Fırsatçının, fesatçının, hayının...
Dayan kitap ile,
Dayan iş ile.
Tırnak ile, diş ile,
Umut ile, sevda ile, düş ile
Dayan rüsva etme beni.

Gör, nasıl yeniden yaratılırım,
Namuslu, genç ellerinle.
Kızlarım,
Oğullarım var gelecekte,
Her biri vazgeçilmez cihan parçası.
Kaç bin yıllık hasretimin koncası,
Gözlerinden,
Gözlerinden öperim,
Bir umudum sende,
Anlıyor musun ?
(Ahmed Arif)

Soner Yalçın - Hürriyet
Yayın Tarihi : 20 Aralık 2009 Pazar 15:14:25


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
dersim IP: 213.74.228.xxx Tarih : 21.12.2009 21:25:06

zazalar perslerin anadoludaki torunlarıdır.eski persçe iranda değişime ugrarken zazaca da anadoluda degisime ugramıstır.


Ferhan IP: 192.87.126.xxx Tarih : 23.12.2009 12:48:54

Ben bir  USAK  ESME li olarak bu zamana kadar hic zaza dilini ESME de duymadim.Acaba bana birisi izah edermi, ESME ye zazalar nezaman gelmisler, ogrenmek istiyorum.Simdiden   TESEKKURLER


Çıvere Hazara IP: 88.255.77.xxx Tarih : 21.12.2009 08:48:31

Güzel başlayan, iyi devam eden ancak sona doğru yaklaştıkça "resmi kemalist söylemi" güzellemeye çalışan bir yazı olmuş.

Doğrular:Dersim adı konusundaki tespitlerin doğru olma ihtimali çok yüksek,bu konuyla ilgili Seyfi Cengiz başta olmak üzere çok sayıda kişinin makalesi var.

Zazaca'nın bağımsız bir dil olduğu da bir başka doğru.Yazık ki bunu siyasi bakan kürtçüler bir türlü kabul etmek istemiyor.Onlar da birgün bu tarihi gerçeğe boyun eğecekler, tıpkı Türkçenin şivesi diyenlerin artık susmuş olması gibi.

Alevi inancının hele hele Dersim Aleviliğinin özel bir önemi vardır.İranda yaşayan "Ehl-i Haklar" ın Dersimlilere inanç ve dil olarak yakın olması normaldir. Dersimlilerin Horasan veya iran'dan göç etmiş olma olasılıklarıın yanı sıra Dersim'den de oraya çeşitli sebepler ( mesela değişik zamanlardaki savaşlar veya sürgünler) nedeniyle göç yoluyla gitme olasılıkları yüksektir.Alevilik zerdüştlüğün devamı değil öncelidir.Bunu bilimsel olarak ispat etmek artık mümkündür.Bu yüzden İslamla ilişkilendiren bütün anlayışlar yakın zamanda tek tek iflas edecektir.Aleviler kendi inancında,yolunda yordamında bulunan müslümanları saygıyla ve sevgiyle karşılar ama kendi inançlarına da saygı bekler.

YANLIŞ:

Dersim harekatı öyle iktisadi ( ekonomik) gerekçelerle yapılmış değildir.Dersimin neresinde "toprak reformu" yapacaksınız ki ? Dağlık arazide tarım yapılmayacağı gibi urfa gibi yerlerde olduğu gibi büyük topraklar da olmadığına göre oralardaki ağalık denen kavram da her dönem dersime uzak olmuştur.Cumhuriyet bir önceki döneme göre nispeten ilerici olsa da Dersimli için katliam anlamına gelmiştir. Kendiniz de yazıyorsunuz Dersim bir nevi eyalettir.Bir de Osmanlı döneminden beri buraya karşı büyük bir kin vardır bunun sebebi de konuştukları dilin başkalığı ve inançlarıdır.Alevi inancını içine sindiremeyenler devletin imkanlarını sonuna dek kullanmışlardır bu katliamda.Yapılan yollar hep askeri harekat içindir.Bunlar resmi raporlarda tescillidir.

YORUMA YORUM:

Çok bilmiş faik baydar; zazaca şive değildir.Bağımsız bir dildir.O dil öyle sizin benzetmenize göre şekillenmez bu "dil bilim" denen şey dillerin grameri ve kökeni ile ilgili araştırmalarda keyfi davranmaz öyle inanılmaz yöntemleri vardır ki bunu ince eler sık dokur.Bütün bunlar zazacanın bağımsız dil olduğunu ispatlıyor "ön yargılarınızı" kırın demişti bu yazı, biraz düşün bunu bir diğer ön yargın namaz ve alevilikle ilgili, Aleviler asla namaz kılmazlar namaz kılan alevi değildir.Aslında islamda bile namaz yoktur ama işte şekilci ibadet ve dini yorumlama biçimi nedeniyle bunlar varmış gibi algılanıyor neyse nasıl inanıyorsanız inanın ama Alevi inancının kendisini tarif etmesine veya istediği gibi yaşamasına da artık saygı gösterin.


faik baydar IP: 85.97.131.xxx Tarih : 20.12.2009 22:11:28

zazaca  dili kürtçenin bir şivesidir başka bişi değil  çunku aynı konuştuğumuzda ben zazacayı kürçeyi  aynı çok az  fark var   alevilikte bir ırk değildir  kürt ve türk aleviler vardır  alevilik  dini bir  bakıştır  mesela  hz ali kavramı  alevilikte  üst düzey sevgi saygının son  noktasıdır   ama   ALİ  NAMAZ KILARDI ALİ ORUÇ TUTARDI  ALİ  TÜM İSLAMİ  ŞARTLARI YERİNE GETİRİRDİ  AMA ALEVİLERİN  ÇOĞUNLUĞU BUNU YAPMIYOR  VE HZ ALİ CAMİDE ŞEHİT EDİLDİ DİYORLAR  HZ ALİ YEMEK YERKEN ŞEYİT OLSAYDI YEMEK  YEMİYECEKMİYDİLER


GÜL IP: 85.102.154.xxx Tarih : 21.12.2009 18:28:00

Yalnış kesin kez burada gerisi aynen yıllardır babamın dedesinden dedesinin de kendi dedesinden bize aksettirdikleri aynen doğru.yalnız ''Zerdüşt/Yezidi olan Deylaman halkı 873’te Müslüman oldu.  917’de ise Caferi Sadık mezhebini / Aleviliği kabul ettiler. Kimi tarihçiye göre Zaza Aleviliği; Şii inancıyla, Zerdüştlüğün gelenek ve göreneklerinin bileşiminden oluşmuştur.'' şu kısım kesin hata var. çünki Aleviler HZ. ALİ'NİN SOYUNDAN GELDİKLERİ İÇİN ALİ EVİNDEN GELENLER SÖZÜNÜN ANLAMIDIR.SONRADAN ALEVİ OLMADILAR. CANIM
 


Derya Bernstein IP: 79.229.182.xxx Tarih : 24.12.2009 03:06:22

Alman ve Zaza birlesimli bir Ailenin ferdi olarak tebrik ederim bu güzel tema icin.Biz Zazalar  Kürt degiliz


Gönül Aydemir IP: 88.235.215.xxx Tarih : 23.12.2009 01:08:52

Bundan 20 yıl önceydi,Lice'nin şimdi adını anımsayamadığım bir köyünden dünyalar güzeli Kürt bir bayan  bana dert yandı; ''Ablam dul,altı çocuğu var,herkes buğdayının 1/40'nı ayırıyor,şeyhe veriyor  ,bu yıl da dul ablama verelim dedim,beni azarladılar,dinsiz ilan ettiler .''dedi.O bayan şimdi ölmemiştir,söyledikleri doğruydu, o yoksul halk ne idüğü belirsiz şeyhe malının zekatını veriyor,şeyhler de bildikleri gibi yaşıyordu.Kürt açılmı nereden başlasa acaba?


savaş bayrak IP: 81.212.101.xxx Tarih : 21.12.2009 12:07:16

YAZILANLAR ANLATMAK İSTENENLER İYİ GÜZEL AMA; HORASAN, BUGÜN İRAN SINIRLARI İÇİNDE BULUNAN BİR BÖLGEYE DENİLDİĞİ GİBİ, ESASEN HAZAR DENİZİNİN GÜNEYDOĞUSUNDA YER ALAN TÜRKİSTANIN GÜNEYİNDE İSE VE HORASAN,TÜRKİSTAN,ÖZBEKİSTAN VE KAZAKİSTANIN GÜNEYE AÇILAN KAPISI İSE DİYECEĞİM ŞUDUR Kİ! ZAZALAR TÜRKTÜR KARDEŞİM.YOK BİRİ BÖYLE DEMİŞ YOK BİRİ ŞÖYLE DEMİŞ YOK YABANCILAR DA ŞUNU DEMİŞ.BIRAKALIM MİŞLERİ MUŞLARI.ZAZALAR BİLE HER NEKADAR ZAMANLA BAZILARI KENDİNİ TÜRK, BAZILARI KENDİNİ KÜRT, HATTA BAZILARIDA KENDİNİ SADECE ZAZA OLARAK HİSSETSELERDE BİR ÇOĞUNLUĞU YANİ OKUMUŞ İNSANLARI KENDİLERİNİN HANGİ IRKTAN OLDUĞUNU ARAŞTIRDIKLARINDA, BUNUNLA BERABER KONUŞTUKLARI TÜRKÇENİN BİR TÜRK LEHÇESİ OLDUĞUNU TÜRK BOYUNDAN GELDİKLERİNİ APAÇIK İFADE ETTİKLERİNİ HERYERDE GÖRMEK DUYMAK VE RASLAMAK MÜMKÜNDÜR.


Dersiminsesi IP: 78.42.47.xxx Tarih : 23.12.2009 23:30:51

 sayin olarak  basliyorum insalri sevdiyim icindir.faik baydar.

senin ve senin gibi düsunlerinin socudur bunlar bence  her dili bir dile lehce olrak yorumlaka ve de kabul etmek ne yaziki ZAZACA  kendi basina bir dildir bunda kabul etmek zorundasiniz . mecbursunuz .Cunki Zazalar artik kendi dilerien  sayip ciktilar isetrsen gel birlikde  konusalim ne dersin sen diyorsunki ZAZACA Kürceyle  aynisidir ban soyle bakim hangi kelimlermiz bir birne uygundur hodur meydan hangi forumda  istersen paylasalim buyur. sevgiyle kalin...

 


desim IP: 213.74.228.xxx Tarih : 21.12.2009 21:38:31

zazaları deylemlerin torunları yapmak büyük bir tarihsel hatadır.deylemlilerin bu gun ki torunları gilanlılardır ve gilan dili zazacaya o kadar da yakın değildir. zazacaya en yakın dil goranicedir.zazaca goranice ile birlikte farklı bir dili oluştururlar.kürt ve kürtçeye de tarihsel koşullar içerisinde yakınlaşmışlardır. örneğin dersim katliamı dersimli zaza alevileri kürtlere yakınlaştırmıştır.bununla birlikte şeyh said ve onunla birlikte isyana katılan aşiretlerin tümü(cibran hariç)zazadır.yani bir kürt isyanı değildir.deylem ismi dimili ismine benzediğinden dolayı zazaların deylemli olduğuna inanılmıştır.oysa dimili ismi deylem den değil diyarbakırın en büyük aşireti dümbüllü aşiretinden gelir.kürtler ilk önce bu aşireti dimili diye nitelendirirken bu isim zamanla diyarbakırın kuzeyinde yaşayan tüm zaları ifade eder olmuştur.dersim bölgesinde yaşayan ve kürtçe konuşan aleviler ise yavuz sultan selim zamanında kaçıp o bölgeye gelmişlerdir.yavuz idrisi bitlisiye alevileri soykırması için yetki verince o bölgedeki alevi soykırımından kaçmaya çalışan aleviler dersim bölgesine göçmüşlerdir.


İBRAHİM ÇAKICI IP: 88.244.88.xxx Tarih : 23.12.2009 15:34:58

ETNİK KÖKEN ARAŞTIRMALARINDA " DİL " ÖNEMLİ BİR KONUDUR. FAKAT; HEM TAM SONUÇ VERMEZ HEM DE DAHA KESİN İPUÇLARI VARDIR. HELE YAŞADIĞIMIZ COĞRAFYA VE DIŞ ETKENLERİN (!) AMAÇ VE ÇABALARI DİKKATE ALINDIĞINDA EN SON DELİL " DİL " DİR. 
GEREK SONER YALÇIN'IN YAZISINDA GEREKSE YORUMLARDA BU ÖNEMLİ HUSUS ATLANMIŞ " TOPLUMSAL ADET-GELENEK VE GÖRENEKLERLE GENEL OLARAK KÜLTÜR, DİN, İBADET ŞEKLİ VE DİLİ, ÜRETİM FONKSİYONLARI GİBİ " EN AZ DİL KADAR ÖNEMLİ KONULAR NEREDEYSE HİÇ DİKKATE ALINMAMIŞTIR.
 BUGÜN KENDİNİ HANGİ ETNİK KÖKENDEN SAYARSA SAYSIN " ALEVİYİM " DİYEN HİÇ KİMSE TÜRKÇE DIŞINDA BİR DİLLE İBADET ETMEMEKTEDİR. NEDEN ? ÇÜNKÜ İBADET DİLİ KUTSALDIR. KÜRTÇE KONUŞSA BİLE CEMLERİ-NEFES'LERİ TÜRKÇE'DİR. YİNE BUGÜN KENDİNİ HANGİ KÖKENDEN SAYARSA SAYSIN " ALEVİYİM DİYEN " HER KADIN " ALBASTI " DAN KAÇAR, MUTLAKA " BEBEĞİNİN KIRKINI UÇURMUŞTUR. "!...
 BİR ALMANI - İNGİLİZİ MÜSLÜMAN YAPAR, AMA ASLA " HASTALIKTAN KORUR " DİYE ÜZERİNE ( TÜKÜRÜK KUTSAL KABUL EDİLİR. ) TÜKÜREMEZSİNİZ. BU KÜLTÜRDÜR VE KÜLTÜR; EMPERYAL BİR ETKİ SONUCU KÜLTÜREL YOZLAŞMA YAŞAMADIĞINIZ 1000 DEĞİL 10000 YIL DA GEÇSE SİZİNLE GELİR-GİDER.
 HALBUKİ DİL'İN ÖMRÜ 2-3 NESİLDİR. 50-70 YILDA DEĞİŞİR. ALMANCILARIN ÇOCUKLARINA BAKIN. KENDİLERİ ÜZERİNDE ( EN AZINDAN SON ON YILA KADAR ) HİÇ BİR BASKI ZORLAMA ASİMİLASYON OLMADIĞI HALDE EVLERİNDE ANA-BABALARIYLA BİLE ALMANCA KONUŞMAYA MEYİLLİDİRLER. YAŞADIKLARI TOPLUMDAKİ SAYI VE ETKİNLİKLERİ NE KADAR SÜRE DAHA “ TÜRK “ KALACAKLARININ GÖSTERGESİ OLACAKTIR. HESABI ŞÖYLE YAPILIYOR; BİR KİŞİ İSE 2. NESİLDE , BİR AİLE İSE 3 NESİLDE …
 DİLBİLİMCİLERİ VE DİLBİLİMİNİ YADSIYOR DEĞİLİM. ELBETTE BİR DİLBİLİMCİNİN " BANA BİR DİL'İ VERİN. KİMİNLE SAVAŞMIŞ, KİMİNLE TİCARET YAPMIŞ NEREDEN GELMİŞ , HEPSİNİ ANLATAYIM " SÖZÜNE KATILIRIM. AMA BU DİL'İN ETNİK KÖKEN ARAŞTIRMALARINDA TAM VE KESİN BELİRLEYİCİ ROLÜ KABULLENMELİDİR ANLAMINA GELMEZ. DÜNYANIN BİR ÇOK ÜNİVERSİTESİNDE KÜRDOLOJİ ENSTİTÜLERİ VARDIR. HARIL HARIL BİR " KÜRT DİLİ " OLUŞTURMA ÇABALARININ ALTINDA TÜRK'TEN AYRI BİR "KÜRT ETNİK SINIFI " YARATMA AMAÇ VE NİYETLERİ VARDIR. BUNU BU ÜLKELERİN EMPERYALİST AMAÇLARINI DİKKATE ALDIĞINIZDA APAÇIK GÖRÜRSÜNÜZ. YANİ BU KONU; BÖLGEDE EMPERYAL AMAÇLARI OLAN EGEMEN GÜÇLERİN SİYASİ AMAÇ , NİYET VE HEDEFLERİNDEN AYRI DÜŞÜNÜLEMEZ.
 BUGÜN BİR KÜRTÇE OLDUĞU VE KENDİSİNİN KÜRT OLDUĞUNU DÜŞÜNEN BİR TOPLUMUN VARLIĞI AÇIKTIR. BUNU İNKAR ETMEK " MAGAZİNİ, ARABESKİ " İNKAR ETMEK GİBİ BİR ŞEYDİR. AMA VARLIKLARI; BU DİLİN YADA MÜZİĞİN HEP OLDUĞUNU DÜŞÜNMEMİZE NEDEN OLMAMASI GEREKTİĞİ GİBİ, YOZLAŞMIŞ BİR DİLİN YADA MÜZİĞİN SONUCU OLDUĞUNU GÖRMEMİZE ENGEL OLMAMALIDIR.
 “ SEN BENDENSİN – BEN SENDENİM. BİZ BİRİZ VE BİR ARADA HÜR VE ESENLİK İÇİNDE YAŞAMALIYIZ “ DİYEN BİRLEŞTİRİCİ BÜTÜNLEYİCİ BİR TARİH TEZİNİ; NEDEN , “ BUNLAR RESMİ TARİH! “ DİYE YADSIYIP AŞAĞILAYARAK “ NE BEN SENDENİM NE DE SEN BENDENSİN. “ BÖLÜCÜLÜĞÜNE TAKILIRSINIZ Kİ?!... KALDI Kİ DEVLETİN RESMİ İDEOLOJİSİ BU YÖNDE OLMASA BİLE TÜRK’ÜN KÜRTLE KARDEŞLİĞİ DOĞRULTUSUNDAKİ DELİLLER, AYRILIĞI – VARSA – DELİLLERDEN ÇOK DAHA FAZLADIR. BİR TARAFTAN TÜRK IRKÇILIĞI YAPANLARA VERİP VERİŞTİRİRKEN DİĞER YANDAN KÜRT IRKÇILIĞI YAPMANIN ANLAMI NEDİR?! CUMHURİYET TÜRKİYESİNDE TÜRK’TEN FARKLI OLARAK GELMEK İSTEYİP DE GELEMEDİĞİNİZ HANGİ MAKAM, YAPMAK İSTEYİP DE YAPAMADIĞINIZ NE VAR?
 “ BİZ BARIŞ VE DEMOKRASİ İSTİYORUZ “ DEYİP DE “ LİDERİMİZ ÖCALANDIR “ AÇIKLAMASI YAPAN AHMET TÜRK’E Mİ ÖZENİYORSUNUZ?
 “ BENİM ANAM TÜRK BABAM KÜRTTÜR. TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNİN “ GÖREV VERİLİRSE” EMRİNDEYİM DİYEN BİRİYLE , “ BENİM ASLIM GÜRCÜDÜR, EŞİM ARAP. “ DİYEN BİRİNİN (!) ARASINDA ÜLKEYE VERDİKLERİ ZARAR AÇISINDAN FARK YOKTUR. BİRİNİN TERÖRİST-EŞKİYA BAŞI BİRİNİN DE ÜLKENİN BAŞBAKANI OLMASI HİÇ BİR ŞEYİ DEĞİŞTİRMEZ. DAHASI İKİSİNİN  İPLERİNİN DE KİM-LER-İN ELİNDE OLDUĞU ARTIK SAKLANAMAZ BİR GERÇEKTİR!...
 


İBRAHİM ÇAKICI IP: 88.240.62.xxx Tarih : 23.12.2009 23:57:34

CİVERE HAZARA İSİMLİ YORUMCU ; SAĞA SOLA SALLARKEN BİR ÇOK GERÇEĞİ ATLAMIŞ. SANKİ; BU ARKADAŞ DERSİMDE EKARTE EDİLEN ŞIH-ŞEYHLERDEN BİRİNİN TORUNU. YOKSA SIRADAN DERSİMLİ; HEMŞERİLERİNİN CUMHURİYET DÖNEMİYLE SOSYAL GELİŞİMİNİ GÖZ ARDI ETMEZDİ. BUGÜN OKUMA YAZMA ORANI EN YÜKSEK 2-3 İLİMİZDEN BİRİ TUNCELİ'DİR. HATTA BU YORUMCUNUN AKICI VE GÜZEL TÜRKÇESİ DE BUNUN EN GÜZEL KANITIDIR. BİR DE İÇERİĞİNİ İHANET VE BÖLÜCÜLÜK ÜZERİNE KURMASAYDI... ŞÖYLE DİYOR " ... sona doğru resmi kemalist söylemi güzellemeye çalışan bir yazı .. " EEE BUNUN AKSİ NEDİR? KEMALİST SÖYLEM KÖTÜ, OLUMSUZ, YANLIŞ VE ZARARLI İSE , AKSİ NEDİR VE NASIL OLMALIDIR? DOĞRU OLAN NEDİR?

" Dersim harekatı öyle iktisadi ( ekonomik) gerekçelerle yapılmış değildir. Dersimin neresinde "toprak reformu" yapacaksınız ki ? Dağlık arazide tarım yapılmayacağı gibi urfa gibi yerlerde olduğu gibi büyük topraklar da olmadığına göre oralardaki ağalık denen kavram da her dönem dersime uzak olmuştur. ..." TOPRAK REFORMUNUN AMAÇ VE SONUCU EKİM YAPILABİLECEK ARAZİNİN VATANDAŞA PAYLAŞTIRILMASI MIDIR? HANİ BUNUN SİYASİ, SOSYAL VE EKONOMİK SONUÇLARI. KULA KULLUKTAN ARINDIRMASI , BİREY OLARAK HER VATANDAŞIN KENDİ ÜRETİMİ ÇALIŞMASI KARŞILIĞINDA HUZUR VE REFAHI?... İNSANİ YETKİNLİĞİ?!...

" Cumhuriyet bir önceki döneme göre nispeten ilerici olsa da Dersimli için katliam anlamına gelmiştir. Kendiniz de yazıyorsunuz Dersim bir nevi eyalettir.Bir de Osmanlı döneminden beri buraya karşı büyük bir kin vardır bunun sebebi de konuştukları dilin başkalığı ve inançlarıdır.Alevi inancını içine sindiremeyenler devletin imkanlarını sonuna dek kullanmışlardır bu katliamda.Yapılan yollar hep askeri harekat içindir.Bunlar resmi raporlarda tescillidir. "  BU COĞRAFYANIN SON 500 YILINDA TÜRK  - TÜRKMEN VE ALEVİLİĞİN EZİLMEDİĞİ , DIŞLANMADIĞI TOPU TOPU BİR 25 YIL VAR O DA 1925-1950 ARASIDIR. YAZIK Kİ SENİN GİBİ BİRİNE İŞTE TAM DA BU 25 YILI KÖTÜLÜYORLAR . İHANET VE BÖLÜCÜLÜĞÜNÜN ETKİSİYLE SAZAN MİSALİ HAVADA KAPIYORSUN ENFORMASYONU!...

GELELİM ALEVİLİĞE... " ALEVİ " KELİMESİNİN KÖKENİNDE KESİNLİKLE " ALİ " YOKTUR. BURADA HAKLISIN. YANİ İSLAMLA İLGİSİ YOKTUR. ALEVİLİĞİN " ALİ " İLE İLGİSİ MUAVİYE VE YEZİDİN ALİ'YE DEĞİL TÜRKMEN'E VE  DİĞER TÜRKMEN SOYLU HALKLARA YAPTIKLARINDAN SONRADIR. ( MİLADİ 670-730 ) YANİ ALEVİLERİN ALİ'YE YAKINLIĞI MUVİYE VE YEZİD'E UZAKLIĞINDAN GELİR. ASLINDA KELİMENİN NEREDEN GELDİĞİNİN DE ÇOK FAZLA ANLAMI YOKTUR. TÜRKLÜK ALEVİLİKTİR , ALEVİLİK ÖZBEÖZ TÜRKLÜKTÜR. ( TABİİ BURADA  HENÜZ 1500 YLLIK GEÇMİŞİ OLAN " TÜRK " KELİMESİNDEN KASTIM GENEL OLARAK TÜRKİSTAN VE ORTA ASYA SOYLU TÜM ETNİK GRUPLAR HATTA KUZEY AMERİKA YERLİLERİDİR. )

ALEVİLİK ÜÇ-BEŞ GABİNİN " İSLAMİ MEZHEP OLDUĞUNU KANITLAMA ÇABALARINA KARŞIN "  TÜRK'ÜN ÖZ KÜLTÜRÜDÜR.

" ...Aleviler asla namaz kılmazlar namaz kılan alevi değildir. Aslında islamda bile namaz yoktur ama işte şekilci ibadet ve dini yorumlama biçimi nedeniyle bunlar varmış gibi algılanıyor ... " BU KESKİNLİKTE SÖYLERSEN AŞAĞIDAKİ ATGÖZLÜKLÜ YORUMCU GİBİLERDEN TEPKİ ALIRSIN.  ARAPTAN ÇOK ARAPÇILAR TARAFINDAN ÜFLENMİŞ BİRİLERİ NAMAZ KELİMESİNİN BİLE ARAPÇA DEĞİL - HİNTÇE KÖKENE SAHİP OLDUĞUNU BİLMEDEN VERYANSIN EDERLER. KÖKENİ BELKİ 3-4 BİN YIL ÖNCEYE DAYANAN NAMAZ; MUHAMMET TARAFINDAN İSLAMA DA SOKULMUŞTUR. TIPKI KURBAN , HAC, ORUÇ VEYA DİĞER BİR ÇOK İBADET GİBİ... İSLAMDAN ÖNCE KURBAN VE ORUÇ YOK MUYDU.... KABE'DE BULUNAN PUTLAR " HAC " AMACIYLA ZİYARET EDİLMİYOR MUYDU? HATTA İSLAMA İLK DİRENÇ GÖSTERENLER BU " TURİSTİK GEZİDEN " NEMALANANLAR DEĞİL MİYDİ?!... ÖYLE YA " HUBEL, LAT, UZZA , MENAT, YEUK VS. TANRILAR VE BUNLARIN ZİYARETİNE GELENLER SAYESİNDE GEÇİMİNİ SAĞLAYANLAR VARKEN YENİ BİR " İLAH " IN SIRASI MIYDI?

METİNDEKİ ŞU YARGIYA TAKILDIM KALDIM;

" .... Zerdüşt/Yezidi olan Deylaman halkı 873’te Müslüman oldu.
917’de ise Caferi Sadık mezhebini / Aleviliği kabul ettiler." BELKİ ÖYLEDİR, OLMUŞLARDIR- BİLEMEM. AMA SANKİ ALEVİLİĞİ " İMAM CAFERİ SADIK MEZHEBİ " NE HAPSETMİŞ GİBİ GELDİ. KALDI Kİ BÖYLE BİR BİLGİYE NEREDEN NASIL ULAŞILDI ACABA? HADİ ; ÜÇ-BEŞ KİŞİ OLUR DA ANLARIM, KOCA BİR ETNİK GRUP NASIL ÖYLE BİR ANDA ( İNSANLIĞIN BUNCA TARİHİNDE BİR YIL NEDİR Kİ! ) DİN - MEZHEP DEĞİŞTİRİYOR, ONA BİR ANLAM VEREMEDİM. " YOK , BUNLAR O ZAMAN ÇOK KÜÇÜK BİR AŞİRETTİ ! " Mİ DEDİNİZ. E O ZAMAN ÇOK DAHA BÜYÜK BOY VE AŞİRETLER HAKKINDA NİYE BU KADAR KESİN BİLGİLER YOK?!...

KOMPLO TEORİLERİ VE UÇUK KAÇIK BİR SÜRÜ SAVLARLA HEP GÜNDEMDE OLMAYI BAŞARAN SONER NASREDDİN EFENDİ'YE NE ZAMAN ÖLECEĞİMİZİ DE SORSAK  , YANITLAR MI ACEP?!...


cok entersan IP: 212.175.151.xxx Tarih : 21.12.2009 10:19:33

alevilerle ilgili sunniler artik konusmasin.


Mehmet Ersindigil IP: 84.62.14.xxx Tarih : 21.12.2009 18:30:12

Civere Hazara yorumcuya cevap ve soru"Aleviler asla namaz kilmaz diyorsunuz,ve kilan,da Alevi degildir diyorsunuz..Peki Hz..Ali Namaz kilarken camide sehit etmediler,mi.Eger Aleviler camide namaz kilmaz deseydiniz daha dogru olurdu ve kabul ederdim.Birde aslinda namaz bile yok diyorsunuz .Cok yazik belki sizin inanciniz olmayabilir.Buna,da saygi duyarim ama.

Hz.Peygarberimiz hicretinde Bilal Habes,i bir tepeye cikarip ezan okutup Halki yani cemaati namaza davet etmedi,mi.Neye dayanarak islamda namaz yok diyorsunuz . Ön yargilari kırın diye baslamisti bu yazi,Malesef siz kirmadan islami yok etmege calistiniz .Dört kitap vardir,Dördüde haktir,Hakkin üstüne hak eden kitap,ta Kurani Kerimdir.Bunlara saygili oldugumuz gibi,Bütün mezheplere,de saygi ve sevgi duymaliyiz diye düsünyorum saygilarimla.


TALAT SALAZER IP: 85.97.131.xxx Tarih : 4.01.2010 14:50:58

BEN ZAZAYIM  SONUNA KADARDA  KÜRDÜM  KİM NE DERSE  DESİN  ZAZALAR KÜRT DEĞİLDİR  DİYENLERDE  ASLINI İNKAR EDENLERDİR


Metin ERTÜRK IP: 78.174.188.xxx Tarih : 9.04.2010 02:40:13

DOĞU ANADOLU'NUN TÜRKLÜĞÜ CELALEDDİN HARZEMŞAH VE ZAZALAR

Kürtler ile ilgili temelsiz iddialara devam ediyoruz.

Cemşid Bender Kürtler'in bir kısmının HORASAN'dan (TÜRK diyarından) geldiğini kabul eder... Ama Kürtler'in HORASAN'da da ZAZACA konuştuklarını söyler!.. Hicri 700 yılını verir... (Teori, sayı 10)Bu tarih tam olarak milâdî 1300 yılına denk gelir. Yani Osmanlı Devleti'nin kuruluş tarihi demektir.Aslında yarım yamalak anlatmak istediği, 1220'lerde Cengiz Han'ın HARZEMŞAHLAR Devleti'ni yıkması sonucu, CELALEDDİN HARZEMŞAH'ın bölge Türkleri ile Anadolu'ya sığınmasıdır!..Bender bu kişilere "Horasan Kürtleri" der ama, "Kardu Kürtleri"nin Zağros Dağlarında Milâd'dan önce kaybolup, 2000 yıl sonra Horasan yaylalarında nasıl ortaya çıktığı"nı bir türlü açıklamaz!...Hemen ekliyelim: Harzemşahlar Devleti, BÜYÜK SELÇUKLU İMPARATORLUĞU'nun doğu parçası üzerine yöre valisi ADSIZ tarafından kurulmuş bir devlettir.Ondan önce bölgede KARAHITAYLAR, SAMANLILAR, ALPTEKİNLER, SEVÜKTEKİNLER gibi hep Türk devletleri vardı.Ahmed Yesevî, Hacı Bektaş, Mevlana da hep Harzem ülkesinde yaşıyorlardı...Harzemşahlar ADSIZ, ANUŞTEKİN, TEKEŞ gibi adlar taşıyan hükümdarları ile, katıksız bir TÜRK devleti idi!..1221'de Cengiz'in Harzem ülkesini istila etmesi sonucu, bu kişilerin torunu ve Terken Hatun'un oğlu olan CELÂLEDDİN HARZEMŞAH tahta geçemedi. Önce Hindistan'a kaçtı. CENGİZ'in ölümü üzerine de İran'a geçerek etrafına TÜRKLER'i ve İranlıları topladı.Cengiz oğullarının takibine maruz kaldığı için önce Azerbeycan'a, sonra Anadolu'ya geldi. Binbir maceradan sonra Tunceli (Dersim) dağlarında bir Kürt köylüsü tarafından öldürüldü. (1231)Ancak CELÂLEDDİN ile gelmiş olan HORASANLI TÜRKLER ve İranlılar bölgeye yerleştiler ve birbirleriyle karışarak bugünün ZAZA halkını oluşturdular.Bu kişiler de kendilerini Kürt saymaz!..

Zaza kelimesi İslâm Ansiklopedisi'nde, Meydan Laorusse'da ayrı başlık olarak yer almaz!. Ancak bu konuda Rus ve Avrupalı yazarların ve TÜRK araştırmacıların tesbitleri vardır.

Rus araştırmacı V. MINORSKY, Holandalılar tarafından zamanın en ünlü otoritelerine hazırlatılmış, ve 30 yılda tamamlanmış olan İslâm Ansiklopedisi'nin İngilizce nüshasında, "Kürtler" bahsinde "20. yüzyılda Kürtler arasında KESİNLİKLE kürt olmayan bir unsurun tesbit edildiğini (Zazalar)" belirtir (sf. 1134) ve "bu grubun Kürtçe'den çok farklı kuzey-batı lehçesi konuştuğunu" (sf. 1152) yazar. Bununla da yetinmez!.. ZAZA kelimesinin geçtiği her yerde "gerçek Kürt olmayan" kaydını düşer!.. (sf. 1151)

Ayrıca konunun uzmanı sayılan O. MAN, DAVID McKENZIE, Prof. HADDANK hem Zazalar'ın, hem de Guran ve Hevramîler'in Kürtlüklerini KARARLILIK ve KESİNLİKLE reddederler!.. Hollandalı araştırmacı V.M. BRUINESSEN de "Ağa, Şeyh ve Devlet" isimli eserinde aynı görüşü paylaşır!.. Görüşlerini bir sayfada verdiğimiz Japon asıllı Prof. GOICIE KOJIMA, Zazaki'yi ayrı bir lehçe olaşarak sınıflandırır, ve "bir Kürt grubunun bulunmadığını, her bir lehçenin ayrı bir dil gibi olduğunu" belirtir!..

Ermeni tarihçi GARO SASUNİ, "Kürt Ulusal Hareketleri ve 15. Yüzyıldan Günümüze Ermeni-Kürt İlişkileri" adlı eserinde "Prof. THOMANSHEK, HEARTMAN ve NÖLDEKE'nin Dersim Zazaları'nı Kürt kabul etmediğini" yazar!

1937 yılında Tunceli-Dersim'de incelemelerden bulunan NAZMİ SEVGEN, bir çok yaşlının, "Biz HORASAN TÜRKMENLERİ'yiz" dediğini yazar!..Kendisi de HORMAK aşiretine mensup bir ZAZA olan M. ŞERİF FIRAT, meşhur "Doğu İlleri ve Varto Tarihi" adlı eserinde, "Zazalar'ın bir kısmının İÇ ANADOLU'dan (muhtemelen Yavuz Selim zamanında), bir kısmının da daha eski tarihlerde HORASAN ve HARZEM'den geldiklerini" belirtmiştir!.. Aynı eserinde HORMAK aşiretinin kökeninin TÜRK olduğunu ortaya koyan ORHAN GAZİ ve SULTAN 1. MURAT tarafından onaylanmış 12 nesillik soy kütüğünü kanıt olarak yayınlamış ve Zaza bölgesindeki pek çok yer, aşiret, kişi, türbe isminin öz TÜRKÇE olduğunu da yazmıştır!.. (sf. 52-54) Bu muhterem zat, sırf "Kürtler'in ayrı bir ırktan olmadığını, TÜRK olduğunu" dile getirdiği için haince vurulup öldürülmüştür!.. İlk terör şehidimizdir!1938 yılındaki TUNCELİ-DERSİM isyanının Alevî-Zaza lideri SEYYİT RIZA, Devlet'e yazdığı mektupta:

- "Şâyet Hükûmet hizmet ve sadakatimizden şüphe ederse, âbâ vu ecdâdımızın eskiden geldikleri YUKARI TÜRKİSTAN, HORASAN vilâyetine büün mensub-u aşiretimizle hicret etmeye himmet buyrulsun,"diyerek ZAZALAR'ın anayurdunu açıkça ifade etmiştir!.

Ayrıca KOÇGİRİ aşiretinden olan ALİŞİR de bir şiirinde:Ceddimiz Şeyh Hasan, Şâh-ı HORASANmısraı ile bu aşiretin de ORTA ASYA kökenli TÜRK olduğunu dile getirmiştir.

Saymakla bitmez!.. Ama devam edelim.

Kendisi de Zaza ve Pertekli olan, Tunceli-Dersim bölgesinde yıllarca Kaymakamlık yapmış bulunan M. ZÜLFÜ YOLGA (1880-1959) "Dersim Tarihi" adlı kitabında, "Zazalar'ın, Timur'un HORASAN'ı ele geçirmesinden sonra, büyük bir topluluğun oradan ANADOLU'ya geldiklerini" yazar... İki ihtimal vardır. Ya Cengiz istilâsı (1200'ler) ile Timur'un fetihlerini (1400'ler) karıştırmaktadır... Ya da her ikisi de Moğol olan hem Cengiz ve hem de Timur dönemlerinde iki büyük göç olmuştur!. Ama Zazalar'ın büyük kısmının HORASAN'dan geldiği kesindir.

Yine kendisi de bir Zaza Alevisi olan CEMAL ŞENER, "Aleviliğin Etnik Kimliği" adlı eserinde "Hem Alevî Zazalar'ın, hem de Alevî Kürtler'in köken olarak TÜRKMEN olduklarını" TARTIŞILMAZ bir biçimde ortaya koyar!..

CEMAL ŞENER bu gerçeği şöyle ifade ediyor:

- "Son on yıldır, Alevî olup ta Kürtçe ya da Zazaca konuştukları halde, kendilerini TÜRK olarak ifade eden Alevî yerleşmelerinin %75'ini gezmiş biriyim... Bu köylerde yaklaşık 1500 civarında insan ile görüştüm. Buna İstanbul'da Şahkulu ve Karacaahmet dergâhlarında rastladığım TUNCELİLİ, ANTEPLİ, MARAŞLI Alevî yaşlıları da ekleyince, 3000 kişiyi buldu... (sf. 36)"

- "Kendileri Zazaca veya Kürtçe'yi bildikleri halde, hatta TÜRKÇE'yi bozuk bir şive ile konuştukları halde, bugün yaşı 60'ın üstünde olan ve KENDİSİNİ KÜRT YA DA ZAZA DİYE İFADE EDEN (yani TÜRK olmadığını ifade eden) BİR TEK ALEVİ'YE RASTLAMADIM!.. Kendisini Kürt veya Zaza olarak ifade eden kesim ise, son yıllarda veya radikal sol rüzgârdan etkilenen azınlık bir gençlik kesimidir. Bu da tarihsel değil, siyâsî bir kimlik olarak kabul edilebilir." (sf. 37)CEMAL ŞENER ayrıca:

- "Alevilikte DEDELİK, ocak geleneği ile yaşar...DEDE OCAKLARI'nın tümü, kendilerinin HORASAN'dan gelen TÜRKMEN aşireti olduğunu savunur!"der... (sf. 25)

Araştırmacı MARTIN VAN BRUINESSEN de "Alevî Kürtleri Etkin Kimliği Üzerine Tartışma" başlıklı yazısında, "Ritüel (âyin, ibadet) dili olarak neredeyse tamamen yalnız TÜRKÇE kullanan ve hatta çoğu TÜRKÇE aşiret adlarına sahip olan Kürtçe ve Zazaca konuşan Aleviler'in varlığı bir çok yazarı meşgul etmiş bir vakıadır," der ve "Dersimliler'in Kürtleştirilmiş ya da Zazalaştırılmış KIZILBAŞ TÜRK AŞİRETİ olduğu... Bu varsayım o kadar mantıklı görünür ki, bazı Batılı akademisyenlerce de hiç sorgulanmadan kabul edilmiştir. Örneğin MELİKOF (1982)"

Türkolog IRENE MELINKOF da Kormançça ve Zazaca konuşan KOÇGIRI aşiretinin TÜRK olduğunu, şu sözlerle ifade eder:

- "Araştırmalarım beni KIRMANÇ denen ve Kürtler olarak tanınan insanlar arasında kalmaya götürdü. TÖRELERİ, ORTAASYA'YA KADAR UZANAN TÜRK TÖRELERİ İDİ!.. Ölümle ilgili âdetler, albastı inanışı, TÜRKLER'in 12 hayvanlı takvimleri, eski yeni yıl bayramları olan HIZIR bayramının kutlanması vb. sorduğumda, kaynaklarımdan birisi bana 'SOY OLARAK BİZ KÜRT DEĞİLİZ. fakat (Alevî) inançlarımız dolayısıyla çok ezâ gördük. Dağlara sığındık, Kürtler'e karıştık ve Kürtler olarak adlandırıldık,'demişti."

IRENE MELINKOF aynı eserinde bu tesbitine şunu da ekliyor: "Bunu söyleyen bir çok ayaklanmada etkinliği bulunan tanınmış 'kürt' aşireti KOÇGIRI'lardandı. ÖMER LÜTFİ BARKAN'a şüphelerimden söz ettiğim zaman, bana KOÇGIRI adının TÜRKÇE olduğunu ve AKKOYUNLU, KARAKOYUNLU ve benzeri adlandırmalarla karşılaştırılabileceğini işaret etti."

Gerçekten de KOÇGIR kelimesi ORTAASYA'da halen de kullanılmakta ve KOÇ anlamına gelmektedir... Böylece KOÇGIRÎ aslında KOÇGIRLI, yani KOÇLU demektir Kİ, tıpkı KARAKOYUNLU, KARAKEÇİLİ gibi KOÇGIRLI-KOÇLU aşireti de bir TÜRK aşireti olur.Sultan 2. MAHMUD döneminde TÜRKİYE'de uzman olarak görev yapmış olan FELDMAREŞAL HELMUT VON MOLTKE de "Mektuplar" adlı eserinde MARAŞ ve yöresi için şöyle diyor:

- "PAZARCIK ovasını geçtik. Bu ovada üç TÜRKMEN kabilesi ATMALI, KILIÇLI, SİNEMİLİLER konaklamıştı."

MOLTKE'nin 200 yıl kadar öncesinden bahsettiği bu TÜRKMEN kabileler, RİŞVAN aşiretine bağlı olup bugün ADIYAMAN, MARAŞve GAZİANTEP'te yaşamaktadırlar. Küçük bir bölümü de ANKARA-HAYMANA ve BÂLÂ ilçelerindedir... Dr. MAHMUT RİŞVANOĞLU'nun araştırmasına göre RİŞVANLAR, OĞUZ boyundan ÇEPNİ ve ÇİĞİL TÜRKMENLERİ'dir!.. ATMALI aşiretinin MARAŞ ve ADIYAMAN köylerinin adları hiç değişmemiştir ve TÜRKÇE'dir: Tilkiler, Haydarlı, Sadakalar, Karahasanlar, Ağcalar, Kabalar, Kizirli, Kızkapanlı, Ketiler, Karalar, Turuçlu, Mahkanlı...Kendisi de Zaza olan Eski DERSİM MEB'USU HASAN HAYRİ BEY, 1921 yılında T.B.M.Meclisi'nde yaptığı konuşmada, "HARZEM'den gelen ve TÜRKÇE konuşan atalarına Selçuklu Sultanı ALÂADDİN KEYKUBAT'ın yerleşme izni verdiğini, YAVUZ SULTAN SELİM zamanında Alevî TÜRKLER'in DERSİM dağlarına çekilmek zorunda kaldıklarını, kendilerini gizlemek için Kürtçe öğrendiklerini, süreç içinde TÜRKÇE'den uzaklaştıklarını" anlatmıştır.

Araştırmacı ALİ KAYA, "Dersim Tarihi" adlı eserinde bu ifadeyi doğruluyor:

- "İBN-İ BATUTA, 1333-1334 yıllarında Kuzey Dersim'e uğradığında, iki TÜRKMEN kabilesi KARAKOYUNLU ve AKKOYUNLU aşiretleri birlikte Moğollar ile sürekli savaştıklarını belirtir... (s1. 125) Bu aşiretlerden kalanları, Dersim yöresindeki mezar taşlarındaki KOÇ resimlerinde görmek mümkün."

- "ALÂADDİN KEYKUBAT, Bağın'ı ziyaretinde ŞEYH MANSUR'a bir şecere vermiştir. Bu şecere ŞÖBEK köyünde SEYYİT CAFER oğullarının evinde muhafaza edilmektedir. Bu şecerede 12 aşiretin TÜRK olduğu belirtilmektedir."

Bahsi geçen HARZEM kökenli 12 aşiretten 9'u şunlardır:HAYDARAN, HORMEK, BALABAN, ÇARIK, BULAN, BAHTİYAR, İZOLU, HİRAN, KOÇGIRI

Alevî dedesi PİR AHMET DİKME, 1999 yılında yayınladığı "Haykırıp Duyuramadıklarım" adlı kitabında şu bilgileri vermektedir:

- "(CENGİZ HAN) Moğollarının baskılarına dayanamayarak yurdunu terketmek zorunda kalan MUHAMMED oğlu CELÂLEDDİN HARZEMŞAH yer yer çarpışarak batıya doğru ilerler, ve bir çarpışmada yaralanır. Yaralı olarak dostu olan ŞEYH HASAN'ın yanına gelir ve orada bir Kürt tarafından öldürülür... Beraberindeki oğlu MEHMET'i ŞEYH HASAN'a emanet eder. ŞEYH HASAN dostu CELÂLEDDİN'in nâşını götürüp DOJİK DAĞI'nın zirvesine defneder. Mehmet'i kendi himayesine alır, 3-4 yıl sonra kendi kızıyla evlendirir."HARZEM Şahı CELÂLEDDİN HARZEMŞAH'ın sözü edilen mezarı, hem Dersim Alevileri hem de Zazalar arasında yatır muamelesi gören SULTAN BABA TÜRBESİ oldu! (Rıza Nur, Türk Tarihi, cilt 2)

Cemşid Bender'in ve tüm Kürt ayırımcıların gözlerden sakladığı gerçek şudur ki, Herat ile Gazne arasındaki diyara GUR ülkesi denir!.. Firdevsi'ye Şehnâme'yi yazdıracak kadar hoşgörülü TÜRK hakanı Gazneli Mahmud'un valisi Muhammed, burada GURLULAR devletini kurmuş; MUHAMMED GUR HAN adını almıştı. (1187)

1300'lere kadar varlığını sürdüren bu GUR halkının bir kısmı, CELÂLEDDİN HARZEMŞAH ile birlikte Anadolu'ya gelmişti.İşte Cemşid Bender'in "Horasan Kürtleri" ile kastettiği bu HORASAN GURLARI'dır!... GURAN diye bilinen Kürt aşiretleri de aslında GUR TÜRKLERİ'dir!.. GUR-GURAN, TUR-TURAN gibi çoğul ifade eder!

V. MINORSKY, Zazalar'la ilişkilendirilen ve "kürt" addedilen GÜRANLAR aşiretlerinin de Kürtlüklerini KESİNLİKLE reddeder!.. GÜRANLAR bir TÜRK boyudur, ve GORANÎ LEHÇESİ, ZAZAKİ LEHÇESİNİN en yakın olduğu dildir. Birini konuşanlar TÜRK ise, diğeri de TÜRK'tür!

Prof. Y. HİKMET BAYUR, meşhur "Hint Tarihi" adlı eserinde, GUR TÜRKLERİ hakkında şu bilgiyi verir:

- "EL UTKİ'nin 'Kitab-ül Yemini'nde KALAÇLAR'ın Hindikuş (dağlarının) güneyinde yerleşmiş olduklarını, ve Orta Asya'dan gelen diğer TÜRKLER'in Hindistan'ı fethetmelerinde çok önemli rol oynadıklarını yazarken, GÜR Devleti hükümdarı ALÂÜDDİN CİHANSUZUN, SELÇUKLU SULTANI SANCAR tarafından esir edildiğini belirtir."

- "Orta Asya'da TÜRK urukları arasında bulunan GÜRLER oldukça önemli bir yer tutar. Nitekim OĞUZ Kağan Destanı'nda, OĞUZ HAN'ın Hindistan seferinde GÜRLER Ülkesine girip, buradan (sonra) Doğu Avrupa'ya, BULGAR ülkesine hareket ettiği, seferden sonra GÜRLER'in reisinin kendisini SEMERKANT'ta karşıladığı anlatılır. GÜRAN TÜRKMAN taifesinden bahsedilir."

- "İran'daki GÜRANLAR, menşe itibariyle GÜRLER, yani TÜRKLER'dir... ŞEYH SÂDİ, ünlü 'Bostan' adlı eserinde bir İranlı köylünün GÜR hükümdarına 'Ey, TÜRK' diye hitap etmesi de GÜRLER'in TÜRK olduğuna başka bir kanıttır."

Yine tekrarlıyoruz: UR-GUR-TUR-UZ-GUZ-OĞUZ farkı olmadığı gibi, bunların incelmişi ve çoğulu olan KÜR-T ile TÜR-K arasında da fark yoktur!..Bu yüzdendir ki, Güneydoğu'daki Kürtler'e ek olarak Orta Asya'da bir Kürt oymağı, Macarlar arasında da yine bir Kürt oymağı vardır.Bunların hepsi birbiri ile akrabadır. HORASAN GURLARI, halis OĞUZ TÜRKLERİ'ndendir!

PİR AHMET DİKME şöyle devam ediyor:

- "MUNZUR DAĞI'nın güney yakasında bir tek Kürt yoktur!.. Orada yaşayan ŞEYH HASAN aşireti tamamen HORASAN kökenli TÜRKMENLER'dir. PÜLÜMÜR'e doğru gelindiğinde ARELİ, LOLANLI, ŞAHVELANLI, KEMANLI, ÇEREKANLI ve daha bir çok aşiret oturmaktadır. BU AŞİRETLERDEN HİÇ BİRİ KÜRT DEĞİLDİR! Tamamı TÜRK kökenli aşiretlerdir. Ben bu konuyu her platformda tartışmaya hazırım!"

Doç. Dr. İBRAHİM YILMAZÇELİK "19. Yüzyılın İkinci Yarısında Dersim Sancağı" adlı eserine göre, Dersim Mutasarrıfı ARİF BEY'in 1903 yılı raporunda:

- "DERSİM öteden beri ŞÂYİ ve ZAN OLUNDUĞU GİBİ umumen KÜRT DEĞİLDİR!.. ÇEMİŞKEZEK ve ÇARSANCAK kazaları kâmilen TÜRK'tür!.. HOZAT kasabası ile, İNCEAĞA kariyesi ve TOROT aşireti halkı TÜRK'tür!.. FAKAT İHTİLAFLAR NETİCESİNDE KÜRTLEŞİYORLAR... MAZGİRT kasabası ile, OVACIK kazasının ova köyleri halkı neslen TÜRK'tür. Ve halen halkı lisan-ı Türkî üzerine mütekellimdirler. Yalnız OVACIK TÜRKLERİ hem Kürtleşmiş, hem de Şiileşmişlerdir... DERSİM Sancağı, TÜRKLER'in pek kadim mevasıdır. TÜRKLER'den gayrı hi ç bir neslin âsar ve hatıratına tesadüf olunmaz!"diye yazdığını belirtir... Dersim Mutasarrıfı CELAL BEY de 1906 raporunda, "ERZİNCAN Sancağı merkezinin, KEMAH'ın, ERZURUM'un KIĞI, DİYARBAKIR'ın PULU, ELÂZIĞ'ın HARPUT ve EĞİN, DERSİM'in ÇEMİŞKEZEK ve ÇARSANCAK halkının TÜRK olduğunu" yazmıştır.

Yazdık, yazdık, bitmedi... Delil çok, karşı çıkan da yok!.. Devam edelim:

İBN-İ HALDUN, MUKADDİME adlı eserinde GURİLER'in TÜRK olduğunu KAT'İ-KESİN bir şekilde ifade eder... MÜNECCİMBAŞI da GURİLER'in HOTA(HİTA) TÜRKLERİ'nden olduğunu kabul eder.

Dr. MAHMUT RİŞVANOĞLU, "Doğu Aşiretleri ve Emperyalizm" adlı eserinde:

- "Orta Çağ'da AFGAN ve bugünkü TABERİSTAN ve YENİ DELHİ'ye kadar geniş bir imparatorluk kurmuş olan GAZNELİLER yıkılınca, yerlerine GUR-LUĞ adlı yeni bir TÜRK uruğu geçmiştir. GURİLER (GURLULAR) devletini kurmuşlardır. (1284-1304)"

- "Ayrıca, 1526-1830 arasında BABÜR ŞAH'tan sonraki Babüriğ hakanların devam ettirdiği GURKANİYE devleti de, bunun devamı idi."

- "KİKİLER ve KALAÇLAR birleşik uruğlar olarak GURİLER'dir... 'Tabakat-ı Nasiri'de Bengal fatihi Melik'ül GAZİ İHTİYARÜDDİN MUHAMMED'in GÜR ve KALAÇLAR'dan olduğu yazar ki, bundan GURLU ve KALAÇLAR'ın bir arada bulunduğunu (ve bir sayıldığını) anlamaktayız."

- "Bugün BİNGÖL, TUNCELİ ve SİVEREK'te bulunan ve ZAZA, ÇEREKLİ, DERSİMLİ diye adlandırılan oymaklar, işte bu GURLU (GURAN) ile gelenlerdir."

- "Bugün Doğu Anadolu'da hem Kürmanç, hem de Zaza lehçeleriyle konuşan bu TÜRKLER; GURÂNÎ TÜRKLERİ ile beraber AFGANİSTAN'da, ve kuzeyinde KARLUK TÜRK devletinin yıkılmasıyla HAZAR' ın kuzeyinden ve güneyinden Anadolu'ya gelmişlerdir."

Bu yüzdendir ki, Zazalar'ı iki grupta incelemek mümkündür:

1) TUNCELİ, ERZİNCAN ve yakın iller... Kuzey Zazaları... Bunların çoğu alevidir.

2) URFA-SİVEREK, DİYARBAKIR, ELÂZIĞ PALU... Güney Zazaları... Bunların çoğu sünnidir... Siverek Zazaları 5 kola ayrılır: KARANLI, BUCAK, KIRVAR, HASERAN ve BAPVİRAN.

Bunlardan KARANLILAR (aslı KARAHANLILAR) KARLUK TÜRKLERİ'nin iki kolu olan YAĞIZA ve ÇİĞİL oymaklarındandır. KARAHANLILAR bazı kaynaklarda ELİKHANLAR diye anılır... KARANLI köylerinin isimleri tümden TÜRKÇE'dir: KARAHAN, KEPİRKUYU, GÜVERCİN, DİNDAR, HAMAMVİRAN, ŞİRAN gibi... (Prof. Dr. Mehmet Eröz, Doğu Anadolu'nun Türklüğü, sf. 125)

HASERANLAR öz-be-öz TÜRKMEN'dir. Köy adlarının hepsi TÜRKÇE'dir. KARAKAYA, DOĞAN, KONAKLI, HOYA, KARAMUSALAR, DERDERE, HİNDİBABA, ŞEYHANDEDE, AHİRMAT, SARSAP, BUDARAN gibi...

BUCAKLAR boyu tamamen TÜRK'tür. PKK'ya karşı devletin yanında yer olmış, çarpışmıştır. Köy isimleri de TÜRKÇE'dir. GÜNGÖRMEZ, BAHÇE, MEZRA, BİTİK, KALEMLİ, DARALIK, ÇEFTALİ, KALE, SEPETVİRAN, ÇAMURLU gibi...

KIRVAR boyu da TÜRK'tür. ODABAŞILAR'dan gelmedir.SİVEREK'te kalabalık ayşiretlerden biri de KARAKEÇİLİLER'dir. OĞUZ'un KAYI boyundan olduğu sanılmaktadır. Damgaları gene OĞUZ boyu olan AVŞAR damgasıdır. 60-70 kadar KARAKEÇİLİ köyü vardır. Adları hep TÜRKÇE'dir. AĞAÖREN, DELİKTAŞ, KARAYÜK (KARAHÖYÜK), KURT-İNİ, KARADİBEK, BOZKUYU, KAPAKLI, BÖĞDÜK, GÖLLÜ, PAYAMLI (BADEMLİ), TORU, SALUCA, ÇİPİNİ gibi... KARAKEÇİLİLER yakın zamana kadar Kürtçe konuşurlar, kendilerini Kürt sanırlardı. Ancak Anadolu'nun başka yörelerinde, BURSA, BİLECİK, ESKİŞEHİR,BALIKESİR, ADAPAZARI, KIRIKKALE, GAZİANTEP'te akrabaları olduğunu öğrendiler, TÜRK olduklarını farkettiler!

Darısı kendini TÜRKLER'den ayrı ve farklı gören bütün Kürt ve Zaza aşiretlerinin başına!.. İnşallah kısa zamanda onlar da ruhlarındaki ve damarlarındaki TÜRK özelliğini hisseder, örf ve âdetlerini koruyarak TÜRK gibi, TÜRKLER'le her bakımdan kaynaşmış bir halde yaşarlar.


saadetoyunlu IP: 78.184.136.xxx Tarih : 30.10.2010 05:37:16

ben bir zaza olarak asla ve asla kürtleri kabul etmiyom biz ayrı milletiz ve zazacayla kürtçenin arasında dağlar kadar fark var hiç bir benzer yanı yok lehçelerimizin asla ve asla kabul etmiyoruz kürtleri ve biz zazalar atatürkü çok seviyoz  ve biz ayrı bir milletiz kürtlüklle alakamız yok zazayız ve zaza olmaktan türküye cumhuriyeti vatandaşı olmaktanda gurur duyuyoruz


Fatih aspir IP: 85.104.214.xxx Tarih : 6.10.2010 16:57:02

Bir kürt olarak zaza dilinin Kürtçe nin lehçesi olduğu fikrine bende pek ihtimal vermiyorum  Ama Türkçü Ziya Gökalpın da itiraf ettiği gibi Zazaca VE Kürtçe Kadim Kürtçe de birleşirler..Zaten her iki dilinde irani bir dil olduğu yönünde her iki tarafda müttefiktir.Dolayısıyla Zazaca nı Kürtçeyle alakası yok diyenler ya aşırı milliyetci yada kemalist ideolojiden etkilenmişlerdir.Sırf kelime bazında değil gramerdede ciddi benzerlikler vardır.Zazalar Kürtler Tacikler vb. İrani halklarız hem dil hem kültür hemde ırki olarak akrabayız.Ayrılıklardan değil birazda benzerliklerimizden bahsedelim.