16
Mayıs
2024
Perşembe
ANASAYFA

BUGÜNÜN BASIN ÖZETLERİ

 

Atatürk, ülkesi için genç öldü 
ABD’de öğrencilerine ve Amerikalı subaylara Atatürk üzerine ders veren Prof. George Gawrych, ülkesinin Ulu Önder’i yeni keşfettiğini söyledi. Atatürk’ü, ’büyük bir deha, hem savaşı hem barışı başarmış evrensel lider’ olarak tanımlayan Prof. Gawrych, "Ülkesi için o kadar enerji harcamış ki, genç ölmesine şaşmamak lazım" dedi.
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’nun davetlisi olarak dün Ankara’da ’Siyasi ve askeri deha olarak Atatürk’ başlıklı bir konferans veren ABD’nin Baylor Üniversitesi Öğretim Üyesi tarihçi Prof. Dr. George Gawrych, Hürriyet’e konuştu.

O, EVRENSEL KİŞİLİK

1973 Arap-İsrail Savaşı konulu ’Kesin Zaferin Albatrosu’ adlı kitabı Türkçeye çevrilen Gawrych, ABD Kara Harp Okulu, Kara Harp Akademisi Muharebe Etütleri Enstitüsü ve Uluslararası Etütler Okulu’nda verdiği derslerle, Amerikalı subayların Atatürk’ü öğrendiklerin ve saygılarının arttığını anlattı.
Yağış ve fırtına geliyor sıcaklık 8 derece düşüyor 
Yurt geneli hafta sonu yeni bir yağışlı havanın etkisine girecek. Bugün iç ve batı kesimlerde fırtına ile birlikte yağış bekleniyor.

Devlet Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre, yurt geneli, bugün Orta Akdeniz üzerinden gelen yeni bir yağışlı havanın etkisine girecek.

Yağışlı havaya bağlı olarak bugün Marmara, Ege, Akdeniz, İç Anadolu, Batı Karadeniz, akşam saatlerinden sonra, Orta Karadeniz ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin batısında yağmur ve sağanak şeklinde yağış görülecek. Sağanak yağışlar özellikle Marmara’nın güney ve doğusu, Batı Karadeniz ile Ege ve Akdeniz bölgelerinde etkili olacak.

Rüzgar bu sabah saatlerinden itibaren yurdun batı kesimlerinde güney-güneybatı (lodos) yönlerden akşam saatlerinden itibaren kuzeybatı kesimlerde kuzeybatı (karayel) yönlerden fırtına şeklinde, saatte 60-70 kilometre hızla esecek.

Soru...
BAŞBAKAN’a soru şu:
"Damadınızın, Kuzey Irak’ta yapılmakta olan Kürdistan Yurtseverler Birliği Karargáhı ile ilgisi var mı?.."
Böyle sorular sormak aslında sakıncalıdır.
Başbakan yine sinirlenebilir çünkü.
Ama bu soru Türkiye’nin Kuzey Irak politikasının perde arkasını aydınlatması bakımından önemlidir ve yanıt bekler:
"Damat, Kuzey Irak’ta ne yapıyor?.."
CHP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özyürek’in TBMM gündemine getirdiği soru önergesi hasır altında kalmasın.
Önergeye göre:
Başbakan’ın damadı Berat Albayrak’ın, 29 yaşında bir büyük şirketler grubunun genel müdürü olduğu...
Bu şirketin; Samsun-Ceyhan boru hattını ihalesiz aldığı...
Daha birçok büyük işe el atmışken; şirketin ayrıca bir elinin de Kuzey Irak’a uzandığı...
Kuzey Irak’ta 350 dönüm üzerine Kürdistan Yurtseverler Birliği Karargáhı’nı da bu şirketin yaptığı...
Doğru mudur?..
Bekir Çoşkun yazdı...

Gökyüzüne aşıktılar 
İzmir’de önceki akşam eğitim uçuşu sırasında havada infilak edip düşen askeri uçakta şehit olan Hava Pilot Yüzbaşı Tunç Fidaner’le, Teğmen Mustafa Gümüş’ün cenazeleri, dün toprağa verildi.

Şehit Gümüş’ün memleketi Afyonkarahisar’daki İmaret Camii’ndeki cenaze namazını, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu kıldırdı. 23 yaşındaki oğlu Muzaffer Gümüş’ün babası Halil İbrahim Gümüş, "2 ay sonra pilot olacaktı. Pilot olmayı çok istemişti. Oğlum işine tutkuyla bağlıydı, uçmayı çok seviyordu. O gökyüzüne aşıktı, sonunda gökyüzüne gitti" dedi. Şehit Hava Pilot Yüzbaşı 32 yaşındaki Tunç Fidaner de dün Samsun’da toprağa verildi. 3 gün önce 1 yaşına basan kızı Betül’ün doğum gününü kutlayan Yüzbaşı Fidaner’in cenaze töreninde gözyaşları sel oldu. 29 yaşındaki eşi Sibel Fidaner, "O benim canım, birtanem. Kalk hadi gidelim" diye feryat etti. askerlerle birlikte eşinin tabutunu taşıyan Fidaner’i, yakınları sakinleştirmeye çalıştı.
O kıyaslama içimizi acıttı 
Bulgaristan’da üyelerinin çoğunluğunu Türkler’in oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH), Demokratik Toplum Partisi (DTP) ile kıyaslanmaktan rahatsız. HÖH Grup Başkan Vekili Remzi Osman, "Eli kanlı bir terör örgütüne sahip çıkan bir zihniyet ile kıyaslanmamız içimizi acıtıyor" dedi.

Osman, AA muhabirine yaptığı açıklamada; "Biz Bulgaristan’ın üniter yapısına ve bayrağına saygılı, Bulgaristan devletinin çıkarları için herkesten fazla çalışan bir partiyiz" diye konuştu.

"HÖH’ün etnik bir parti olmadığını" vurgulayan Osman, "Bulgaristan anayasasında etnik ve dini temelli siyasi parti kurulmasının yasak olduğunu" hatırlattı ve "Hak ve Özgürlükler Hareketi, liberal görüşlü ulusal bir partidir. Avrupa Liberal Partisi üyesidir. Etnik bir temeli yoktur. Üyelerimizin çoğunluğunu Türklerin oluşturması bizi etnik kökenli bir parti yapmaz.

Var mısınız, hodri meydan
"BULGARİSTAN’da Türklerin hakları verildi, sorun çözüldü."

Bu söz DTP’nin yeni genel başkanının ağzından çıktı.
Bir saniye düşünmeden, hemen üzerine atlıyorum.
Atlıyorum ve soruyorum:
"Var mısınız?"
Bir daha soruyorum.
"Gerçekten var mısınız?"
Bir daha soruyorum.
"İyi düşündünüz mü?"
Söz ağızdan çıktığına göre, "varsınız" demektir.
Haydi öyleyse, hemen başlayalım.
Madem böyle diyorsunuz, madem bu sorunu çözer inancındasınız, buyurun samimiyetinizi göstermek için ilk adımı atın. 
Yapmanız gereken ilk şey basit.
Yakanıza Türk bayrağı rozeti takacaksınız.
Yani Bulgaristan Türkleri’nin yaptığını. Onlar, yakalarında Bulgar bayrağı ile geziyorlar.
İkincisi.
Ülkenizin Milli Marşı ile barışacaksınız.
Üçüncüsü.
Ertuğrul Özkök yazdı...

13 yıldır ayrıyız ve tercihlerimiz farklı 
DTP Grup Başkanvekili ve Van milletvekili Fatma Kurtulan, PKK üyesi olan eşi Salman Kurtulan ile 13 yıldır ayrı yaşadıklarını belirterek, "Çağdaş düşünce yapısı, özel yaşamda birliktelikleri olan bireylerin, ayrı ayrı tercihlerde bulunmalarını olağan karşılamayı gerektirir" dedi.

Kurtulan, eşiyle ilgili haberlerin çıkmasından 3 gün sonra dün açıklama yaptı. Kurtulan, yazılı açıklamasında özetle şu görüşleri dile getirdi:

4 Kasım 2007’de, PKK’nin elinde bulunan askerleri almak üzere Irak’a giden partim DTP’nin almış olduğu karar gereği oluşturulan heyette yer almıştım. Asker kardeşlerimizin sağ salim ailelerine kavuşmaları, tüm Türkiye toplumunda sevinç yaratırken ne yazık ki verdikleri beyanlarda da anlaşılacağı gibi hükümet üyeleri buna sevinememiştir.

4 klasör fişlemeyi sobada yaktım 
Milletvekili seçilmeden önce Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı olan AKP İstanbul Milletvekili Necat Birinci, bakanlıkta bürokratlar hakkında daha önceden düzenlenmiş dört klasör dolusu fişleme belgesini iki yıl önce sobada yaktığını açıkladı.

TBMM Plan-Bütçe Komisyonu’nda dün Eğitim Bakanlığı’nın bütçe görüşmesinde eski müsteşarın itirafı şaşkınlıkla karşılandı. Mayıs 2003’te müsteşarlık görevine getirilen Birinci, dönemini kapsayan kadrolaşma iddialarına tepki göstererek, şunları anlattı:

MAZİMİZİ TEMİZLEDİK "Göreve geldiğimde bir kasa anahtarı verdiler. 1,5 yıl dokunmadım. Sonra açtım, dört klasör. Çalışma arkadaşlarımın, il müdürleri, müdür yardımcıları ve okul müdürlerinin fişleri. Türkiye’nin 28 Şubat sürecinde ne büyük geçitten geçtiğini görerek irkildim. Bir arkadaşım evinde soba kullanıyordu. Sobada yaktım.

Baykal’ı alkışlıyorum!
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın, Hürriyet’te Şükrü Küçükşahin’e yaptığı açıklamayı dikkatle okudum.
Baykal, aynı konuyla ilgili olarak Sabah’ta da Muharrem Sarıkaya’ya bazı bilgiler vermiş.
İki tecrübeli muhabirin haberlerini okuduktan sonra şunu düşündüm: Deniz Baykal, uzun süredir ilk kez gerçek bir muhalefet lideri ve devlet adamı gibi konuşuyor!
Deniz Baykal’ı bu köşede çok eleştirdim. Ancak bu kez kendisini kutlamak istiyorum.
Savaş tamtamlarının çalındığı bir ülkede, bir muhalefet liderinin ucuz popülizme kendini kaptırmadan, elle tutulur, somut öneriler getiriyor olmasını alkışlamam gerek.
Önerilerin içeriği elbette tartışılabilir.
Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi ile teröriste karşı takınılan tutumun farklılaştırılmasının gerekliliği, Kuzey Irak ile daha derin ekonomik ilişkilerin kurulması önerisi, silah bırakana genişletilmiş af önerisi ve Kuzey Iraklı gençlere Türkiye’de üniversitelerde okuma olanağının yaratılması gibi öneriler bu konuda yeni bir yaklaşım getiriyor.
Mehmet Y. YILMAZ yazdı...

 

Ata'nın mirasına sahip çıkamadık 
Atatürk'ün naaşı, Anıtkabir'e nakledildiği 10 Kasım 1953'e kadar yaklaşık 15 yıl Etnografya Müzesi'nde tutulurken, 1938-1948 ile 1952-1953 yılları arasındaki özel şeref defterlerinin kayıp olduğu anlaşıldı
Bugün, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün ölümünün üzerinden tam 69 yıl geçti. Atatürk tüm yurtta, tören ve etkinliklerle anılacak. 10 Kasım 1938'de vefat eden Atatürk, 21 Kasım 1938'de Etnografya Müzesi'ne defnedildi. Anıtkabir'in açıldığı 10 Kasım 1953'e kadar Atatürk'ün kabrini onlarca heyet, binlerce insan Etnografya Müzesi'nde ziyaret etti. Ancak, bu döneme ilişkin acı bir gerçek gün yüzüne çıktı. 1938-1948 ile 1952-1953 yıllarına ilişkin özel şeref defterleri sır olup ortadan kayboldu.
Tek bir defter geldi
Anıtkabir hizmetlerinin yürütülmesini 1981'de çıkarılan bir kanunla alan Genelkurmay Başkanlığı, 2000'de Anıtkabir Özel Defterleri'ni 28 ciltlik bir çalışmada topladı. Etnografya Müzesi'nden 21 Kasım 1938 ve 10 Kasım 1953 dönemine ilişkin özel şeref defterleri istendi
AB, Aleviler için izlemede 
Aleviler, 1999 hariç, AB Komisyonu'nun 1998'den beri yayımladığı her İlerleme Raporu'nda yer aldı. Beklenti, zorunlu din dersi ve ayrımcılığa son verilmesi, cemevlerinin ibadethane olarak tanınması
Alevileri tanımlama konusunda belgeden belgeye değişen bir söylem benimseyen Avrupa Birliği Komisyonu, bu konuda Türkiye'den beklentilerini her geçen yıl yükseltiyor. Şu aşamada öncelikli beklentilerin başını ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararına paralel olarak zorunlu din dersi ve müfredatla ilgili değişikliğe gidilmesi oluşturuyor.
Aleviler, 1999 yılında yayımlanan belge hariç, AB Komisyonu'nun 1998'den bu yana yayımladığı her İlerleme Raporu'nda yer aldı. Bu konuyu, 1998'de "Alevilerin hükümet tarafından maaş ödenen dini bir liderleri yok" ifadesiyle işlemeye başlayan AB Komisyonu, daha sonraki yıllarda tespitlerindeki eleştiri kalemlerini aşama aşama artırma yoluna gitti.
.Politik dırdır salatasına bir parça limon suyu

İsmet Paşa'nın "Milli Şef" olarak manşetleştiği yıllarda, Ulus gazetesi yazarlarından Nurettin Artam'ın, Karpiç lokantasındaki özel amerikan-barda yakın dostlarına anlatmaktan hoşlandığı bir fıkra vardı.
* * *
Eski zaman paşalarından birinin konağına yeni bir aşçı çırağı gelmiş.
Çırak, mutfağın penceresinden kümesin tellerle ayrılmış özel alanında dolaşan değişik türdeki tavuklara bakarken, tepeli tavukları merak etmiş ve aşçıbaşıya sormuş:
- Bunlar nedir usta, diye.
Aşçıbaşı:
- Bunlar onlardır, demiş.
- Ya tepelerindeki nedir öyle?
Aşçıbaşı:
- Onlar, demiş; bunsuz olamazlar.
* * *
Çırak, tepeli tavukların cinsini de merak etmiş:
- Usta, cinsi ne bu tepeli tavukların?
Aşçıbaşı:
- Onu Paşa'ya sormak gerek, demiş.
- Paşa bilir mi peki?
- O da bilmez ama, dediği dediktir.


Çetin Altan yazdı...
Kral Abdullah'a çifte karşılama 
Cumhurbaşkanı Gül, Suudi Arabistan Kralı'nı hem havalimanında karşıladı hem de Çankaya Köşkü'nde resmi bir karşılama töreni düzenledi. Suudi Kral ve heyeti için 117 araç tahsis edildi
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanı sıfatıyla havalimanında uçağının kapısında karşıladığı ilk yabancı lider Suudi Arabistan Kralı Abdullah bin Abdülaziz oldu. Gül, cumhurbaşkanlığına seçilişini kutlamak için jest yaparak bir yıl içinde ikinci kez Türkiye'yi ziyaret eden konuğu için bir de Çankaya Köşkü'nde resmi karşılama töreni düzenledi. Gül ve Abdullah birbirlerine ülkelerinin en değerli madalyalarını sundular.
Kral Abdullah, İngiltere, Almanya ve İtalya'yı kapsayan Avrupa turundan ülkesine dönerken, Ankara'ya da 20 saatlik bir ziyaret gerçekleştirdi. Dokuz uçak içinde 22'si bakan ve üst düzey danışmanlardan oluşan 300 kişilik kalabalık heyetle gelen Abdullah Ankara'da el üstünde tutuldu.
İki koldan inceleme 
Başsavcılık, DTP'nin 2. Olağanüstü Kongresi için soruşturma başlatırken, partinin faaliyetlerine yönelik 'derinleştirilmiş inceleme' yürüten Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da kongreyi mercek altına aldı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı. İstiklal Marşı okunmayan, 'demokratik özerklik' talebinin parti programına konulduğu DTP'nin önceki gün yapılan 2. Olağanüstü Kongresi'ne soruşturma başlattı. DTP'nin faaliyetlerine yönelik uzun süredir 'derinleştirilmiş inceleme' yürüten Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da kongreyi mercek altına aldı.
Kürt sorununun çözümü konusunda Bulgaristan modelinin önerildiği ve Nurettin Demirtaş'ın genel başkanlığa seçildiği DTP kongresi soruşturma konusu oldu. Ankara Basın Savcılığı, kongreyle ilgili basında çıkan haberleri ihbar kabul ederek soruşturma başlattı.

Elleri kanlı bunların

DTP, terörün sözcüsü bir partidir. DTP'nin başına terör örgütü tarafından atanan adam, PKK'nın silahlı savaş ilanını siyasi sahaya taşımıştır.
Terör örgütünün gözündeki rütbesi sebebiyle milletvekillerinin başına getirilmiş, yılların politikacısı Ahmet Türk de bu aşağılanmayı içine sindirebilmiştir!
DTP kan ve ölüm siyaseti yapmak için kurulmuştur, Nurettin Demirtaş bunun için DTP'nin başına getirilmiştir.
Olay, Haziran 2004'e kadar uzanır.
2002 seçimlerine büyük umutlarla giren DEHAP hezimete uğramıştı. Çünkü DEHAP Mersin adayı sosyolog Ahmet Özer'in partiye verdiği raporda belirttiği gibi, parti "Türkiye partisi" olup olmama konusunda bir türlü karar kılamamış, seçmenin güvenini kazanamamıştır.
"Türkiye partisi" formülünü savunan ılımlılar terör örgütü emriyle tasfiye edilmiştir.
Haziran 2004'te Kandil dağlarında ....

Taha Akyol yazdı...

'Baykal sürprizi' tartışma yarattı 
CHP lideri Baykal'ın K. Irak'a yönelik açılım önerisi tartışma yarattı. Kürt temsilciler, açılımı olumlu buldu, bazı DTP'liler Baykal'a güvenmediklerini belirtti
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın Kürt sorunuyla ilgili yeni açılımı tartışma yarattı. KYB temsilcisi ve bazı AKP'liler öneriyi olumlu bulurken, bazı DTP'liler Baykal'a güvenmediklerini belirtti.
Baykal, Türkiye'nin terörle mücadeleyi sadece sınır ötesi operasyon denklemi içinde sonuçlandıramayacağını belirterek, Kuzey Irak'a yönelik sosyal ve ekonomik açılım önerisinde bulundu.
Baykal, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi:

ASKERİ MÜCADELE: Terörle mücadelenin askeri boyutu olacaktır. Vazgeçmek mümkün değildir. PKK Kuzey Irak'ta olduğu sürece askeri müdahale söz konusu olacaktır. Gelin bunun ötesini de düşünelim. Mücadele uzun yıllar sürecek. Sorunun sadece askeri operasyonlarla, sınır ötesi operasyonla çözülemeyeceği görülüyor.
Kurtulan: Eşimden 13 yıldır ayrıyım 
DTP Van Milletvekili Fatma Kurtulan, PKK üyesi olduğu ortaya çıkan eşiyle evliliğinin resmen devam ettiğini, ancak ayrı yaşadığını açıkladı
DTP Grup Başkanvekili, Van Milletvekili Fatma Kurtulan, PKK üyesi olduğu ortaya çıkan eşi Salman Kurtulan'dan 13 yıldır ayrı yaşadığını, ancak evliliğinin resmi olarak devam ettiğini açıkladı.
Salman Kurtulan, 21 Ocak 1992'de Fatma Kurtulan ile evlendikten sonra PKK'ya katılmıştı. Fatma Kurtulan, dün yaptığı yazılı açıklamada, "yaklaşık 13 yıldır" ifadesi ile 1994'ten bu yana eşinden ayrı yaşadığını belirtti. Kurtulan, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"4 Kasım 2007'de PKK'nın elinde bulunan askerleri almak üzere Irak'a giden partim DTP'nin almış olduğu karar gereği oluşturulan heyette yer almıştım. Asker kardeşlerimizin sağ salim ailelerine kavuşmaları, tüm Türkiye toplumunda sevinç yaratırken, ne yazık ki verdikleri beyanlarda da anlaşılacağı gibi hükümet üyeleri buna sevinememiştir.

DTP'den kendine çelme

DTP yeni yönetimi, daha ilk günden ya "kamuoyunu aldatmaya" kalkıştı ya da "bilmediği şeyleri" konuştu.
Her ikisi de kendine taktığı çelmedir.
"Özerklik" isteğinin içeriği bir yana, kafalarındaki modele gösterdikleri örnek bile ne kadar yüzeyde kaldıklarını ortaya koyuyor.
Gerçekten... Yeni Başkan Nurettin Demirtaş, "özerklik" hedefini dile getirdiği konuşmada, "Bulgaristan'da Türk halkının hakları verilerek sorun çözüldü. Biz de demokratik özerklik ve anayasa ile bu sorunların çözülmesini istiyoruz" demiş. Talihsiz bir paralel kurmaya çalışmış.
Biraz araştırma yapsalardı.
Çünkü... İki modelin birbiriyle ilgisi yok.
Dün, Bulgaristan'daki, çoğunluğu Türklerden oluşan "Hak ve Özgürlükler Hareketi" adlı partinin "Genel Başkan Yardımcısı Remzi Osman" ile bu konuyu konuştum.

"ÖZERK" İDDİASI YALAN
Bulgaristan Türklerinin liderlerinden Remzi Osman'ın bana telefonda yaptığı açıklama özetle şöyle:
"Bu paralellik nereden çıktı? Böyle bir şey yok. Olamaz da... Bunu hiç düşünmedik bile.

Güneri Civaoğlu yazdı...

 

Konuk krala evlat ricası 
Suudi Arabistan'da çalışan Yusuf Cüce, 4 yıl önce bu ülkede doğan oğlunun hastanede yanlışlıkla başka bir ailenin oğluyla karıştırıldığını DNA testiyle öğrenince SABAH aracılığıyla Türkiye'de bulunan Suudi Kralı'ndan yardım istedi.

VATANDAŞLIK VERSİN
Baba Cüce: "Bizim öz çocuğumuz Ali'yi Arap aile öz çocukları gibi büyütmüş. Ne Yakup'tan ne Ali'den ayrılmak istiyoruz. Aramızda 30 km. var. Kral araya girsin, bize vatandaşlık versin, kardeş aile gibi yaşayalım."

DEDİKODULAR ÇIKINCA...
Yanlışlıkla kendilerine verilen Arap asıllı bebeği yıllarca öz çocuğu sanarak büyüten, öz çocuğunun ise bir Arap ailede olduğunu çektiği şüpheler sonucu ortaya çıkaran Yusuf Cüce'ye SABAH ulaştı.

Time, iPhone'u 'yılın icadı' seçti 
Apple firmasının, satışa çıkarılan her ülkede izdiham yaratan cep telefonu iPhone, Time okuyucuları tarafından da yılın en iyisi seçildi..
Amerikan Time dergisi son sayısında yılın en büyük icadı olarak, son birkaç gündür satışa sunulduğu her ülkede adeta izdiham yaratan Apple firmasının yeni cep telefonu iPhone'u seçti. Dergi, iPhone'u seçme gerekçesini güzel görünümü, dokunmatik ekranının hassaslığı, bilgi çağı için bir elektronik platform oluşturmasını gösterdi. Time okuyucularının oylarıyla oluşturduğu listede ilk sırada yer alan ve 499 dolar fiyatla satışa sunulan iPhone'u, Samsung firmasının ürettiği P2 mp3 çalar ve video oynatıcı, Nikon'un CoolPix S51C fotoğraf makinesi, Wow Wees firmasının ürettiği oyuncak sinek ve Sony'nin HDR-CX7 el kamerası izliyor.

 

Unuttuk sanma
Gelinim Meyra, bana son klibini göndermiş. Albümündeki, "Unuttum sanma" şarkısının üzerine, Atatürk'le ilgili görüntüler döşenmiş; şarkısını Ata'ya ithaf ediyor.
"Zaman geçiyor, zaman siliyor her şeyi /... / Unuttum sanma seni, unuttum sanma"
İlâhi gelin hanım.... Türkiye gibi bir ülkede, 7'den 70'e hepimiz, her gün Ata'yı anarken, hiç unutmak mümkün mü? Tabiki unutmuyoruz.
Meyra'nın bu güzel klibine, www.unuttuksanma.com adresinden ulaşabilirsiniz.
3 yaşındaki torunum Kerem yuvaya gidiyor. 29 Ekim'de Ata'yı andılar. "Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk" cümlesini anladı mı, bilemem ama, ben ona farklı bir dil ve üslûpla Atatürk'ü anlattım: Bayrakları gösterdim; "Türk bayraklarını kötü adamlar yere atmıştı, Atatürk geldi..."
Nazlı Ilıcak yazdı...

Ege beşik gibi sallandı 
Ege, önceki gece 23.04 ile dün sabah 09.49 arasında büyüklükleri 3-5.3 arasında değişen 8 depremle sarsıldı. İlk deprem, önceki gece 23.04'te Ege Denizi'nde meydana geldi. Bu depremin ardından dün saat 00.05'te Urla Uzunkuyu 3.0 büyüklüğünde bir depremle sallandı.

PANİĞE NEDEN OLDU
Ardından yine Ege Denizi'nde dün saat 03.43'te 5.3, 05.24'te 3.0, 06.02'de 3.1, 09.07'de 4.5, 09.11'de 5.2 ve 09.49'da da 3.0 büyüklüğünde 6 deprem daha meydana geldi. İzmir kent merkezi ve ilçelerinde hissedilen depremler, paniğe neden olurken, Deprem Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara Ege'de 2004 yılının ekim ayında da benzer sarsıntılar olduğunu belirterek, "Bunlar olağan depremler, zaman zaman tekrar edebilir" dedi. Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Zafer Akçığ ise "Bu bir deprem fırtınasının göstergesi ama büyüklükleri fazla olmadığı için hissedilmiyor" ifadesini kullandı.
Doğu'ya kar geldi yurtta fırtına uyarısı 
Erzurum, Kars, Ardahan başta olmak üzere önceki gece başlayan ve dün sabah saatlerinde etkisini artıran kar yağışı, günlük yaşamı felç etti. Kent merkezinde kar kalınlığının 7 santimetreye ulaştığı Erzurum'da, 42 köy yolu da ulaşıma kapandı. Kayseri ve Sivas'ta da kar yağışı etkili oldu. Meteoroloji İşleri Genel Müdürü Adnan Ünal, özellikle Marmara, Ege, Batı Akdeniz ve Batı Karadeniz bölgelerinde rüzgârın, güney ve güneybatı kesimlerde kuvvetli ve fırtına şeklinde esmesinin beklendiğini bildirdi. Ünal, kuvvetli lodosa bağlı olarak iç ve batı kesimlerinde yaşanan soba zehirlenmelerine dikkati çekti.

CHP'de kurultay hesapları!
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın "Kürt Açılımı" sadece genel kamuoyunda değil, parti içinde de büyük yankı yarattı.
Çünkü Baykal bu tür genel siyasi çıkışlara hazırlanırken, ekibi de parti içi ilişkileri sağlama alma mücadelesi içinde.
Bu da zaten işi zor olan parti içi muhalefetin işini daha da zorlaştırdı.
Bu günlerde CHP'de, başta İstanbul olmak üzere Türkiye'nin bütün mahallelerinde inanılmaz bir üye kaydı yapılıyor.
Hem de parti tüzüğü zorlanarak.
Parti Meclisi üyesi Adil Özkol şöyle diyor:
"Tüzüğün 12. maddesine göre şu ana kadar İstanbul'da 8 bin üye yapıldı. Olacak şey değil. Bu madde özel durumlar için geçerli."
Bu uygulama parti içi muhalefeti daha doğarken yok etme hesapları üzerine kurulu.

Mahmut Övür yazdı...

'İnsan ırkının ümidi demokrasidedir' 
Yeni Aktüel dergisi, son sayısında Isaac F. Marcosson'ın 1923 yılında Atatürk ile yaptığı mülakatı sayfalarına taşıdı. Atatürk görüşmede demokrasiyi insan ırkının ümidi olarak nitelendiriyor..

Amerika'da yayın hayatı bugün de süren 'The Saturday Evening Post' dergisinin yazarı Isaac F. Marcosson, Temmuz 1923'te Ankara'ya gelmiş, Mustafa Kemal Atatürk ve Latife Hanım ile bir röportaj yapmıştı. Bu görüşmeyle Marcosson'ın Anadolu gezisindeki izlenimlerinden oluşan yazı ilk kez Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi'nin 1 Kasım 1984 tarihli birinci sayısında Prof. Ergun Özbudun'un Türkçe çevirisiyle yayımlandı. İşte 20 Ekim 1923 tarihli "Kemal Paşa" başlıklı yazıdan çarpıcı bölümler ve röportajın tam metnini Yeni Aktüel dergisi sayfalarına taşıdı.
Avrupa ve ABD'li ilaççılar Türk firmaların peşinde 
Ernst&Young Avrupa İlaç Lideri Flochel, Avrupa ve ABD'li ilaç firmalarının Türk şirketleri almak için görüştüklerini söyledi..

Ernst & Young Avrupa İlaç Sektörü Lideri Patrick Flochel, Avrupa ve ABD'li ilaç şirketlerinin Türkiye'deki yerel şirketleri satın alma konusunda görüşmeler yürüttüklerini söyleyerek, önümüzdeki dönemde konsolidasyon sürecinin hızlanacağını belirtti. Flochel, önemli olanın piyasanın büyüme potansiyeli olduğunu dile getirerek, "Birçok şirket de, bu sektör için Türkiye'yi çok iyi bir üretici pozisyonunda görüyor" dedi. Türkiye'de yatırım yapan müşterileri bulunduğunu aktaran Flochel, Türkiye'de yatırımını büyütmeyi düşünenler olduğunu kaydetti.

Güzel yaşama sanatı!..
Geçen hafta Salomanje kahvaltısı sonrası Kültür Turumuzda tek durak vardı.. Pera Müzesi..
Dünyanın en pahalı koleksiyonlarından birinden yapılan derleme İstanbul'a gelmişti.. Modern Sanata büyük ilgi duyan "baba" David Rockefeller'in başlattığı JP Morgan Chase Koleksiyonu..
Andy Warhol ve onun dünyaca ünlü Marilyn Monroe'sunun orijinalini görme heyecanı yetti koşmam için.. Gördüm, başım göğe erdi.. Ötesinde beni ilgilendiren fazla bir şey yok..
Tuvali ikiye bölüp yukarıyı sarı, aşağıyı yeşil boyamak benim için sanat değil..
Biri sarı lacivert, öteki sarı kırmızı iki kareyi yan yana koymak ve bu iki kareye dalıp da, "Vay be" diye felsefe vehmetmek de beni aşar. (!)

Hıncal Uluç yazdı...

 

Kral Abdullah Ankara'ya taşındı 
İki günlük ziyaret için 9 uçakla Türkiye'ye gelen Suudi Arabistan Kralı Abdullah, beraberinde altın tahtını, özel ahçı ve berberi de getirdi. 400 kişi ile gelen Kral Abdullah için 120 araç kiralandı.


Suudi Arabistan Kralı Abdullah, çeşitli temaslarda bulunmak üzere Ankara'ya geldi. Kral Abdullah Avrupa ülkelerine yaptığı ziyaretler çerçevesinde, İngiltere, İtalya, Vatikan ve Almanya'dan sonra 2 günlük bir ziyaret için Ankara'ya geldi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü seçildiği yeni görevinden dolayı tebrik etmek için Türkiye'ye gelen Kral Abdullah'a, Bakanlar Kurulu kararıyla “Devlet Şeref Madalyası” takıldı. Cumhurbaşkanı Gül, dün akşam üzeri Ankara'ya gelen Kral Abdullah'a bir jest yaparak, konuk devlet başkanlarının karşılanmasında uygulanan protokol kurallarının dışına çıktı ve kendisini Esenboğa Havaalanı'nda karşıladı.

Amerika bir gece içinde yok olabilir 
Eski ABD Hazine Bakan Yardımcısı Roberts, ABD'nin bir gecede yok olabilecek kadar sarsıntılı bir dönem geçirdi ğini belirterek, “Brezilyalı model Gisele bile çöküşü farkederek 3 aylık kazancı 30 milyon $'ı euroya çevirdi" dedi

Eski ABD Başkanı Ronald Reagan döneminde Hazine Bakan Yardımcısı olarak görev yapan Paul Craig Roberts, ABD ekonomisinin bir gecede yok olabilecek kadar sarsıntılı bir dönem geçirdiğini söyledi. Roberts, “ABD doları, halen dünyanın en güçlü rezerv parası olsa da, Brezilyalı süpermodel Gisele Bundchen'in hizmet bedelini karşılayacak gücü bulamıyor” dedi. Doların dünya piyasalarında giderek değer kaybettiğini farkeden ünlü model, bu yılın ilk yarısında kazandığı 30 milyon dolarlık meblağın kendisine Euro olarak ödenmesini istemiş,

CHP'nin yeni açılımı
CHP lideri Deniz Baykal'ın dün partisi adına yaptığı açıklamalar gerçekten büyük bir sürpriz. Düne kadar iktidarı köşeye sıkıştırma peşinde küçük politikalar üreten ateşli bir 'savaş' taraftarı görüntüsü veriyordu CHP; dün ise, Deniz Baykal, sorumluluğunun farkında bir devlet adamı gibi konuştu.

Çıkışın zamanlaması önemli. Türkiye 'Kürt sorunu' diye de bilinen sıkıntısını geride bırakması gereken bir ülke. Her kafadan bir ses çıkarken muhalif siyasetçilerin sergilediği acziyet dikkat çekiciydi. Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt'ın bir grup gazeteciyi ağırladığı saatlerde, CHP lideri Baykal da, partisinin konuya ilişkin görüşlerini kamuoyuyla paylaştı.

Fehmi Koru yazdı...

Bush anladı buradakiler anlayamıyor 
Bu ülkeye karşı yıkıcı emeller ve eylemler içinde olan herkesin Türk milletinin düşmanı olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, “Bunu sayın Bush anlıyor da buradakiler niye anlayamıyor, ben onu anlamakta zorlanıyorum” dedi.

Başbakan Tayyip Erdoğan, ülkeye karşı yıkıcı emeller ve eylemler içinde olan herkesin milletinin düşmanı olduğunu ifade ederek, “Bunu sayın Bush anlıyor da burdakiler niye anlayamıyor, ben onu anlamakta zorlanıyorum” dedi. AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanlığı tarafından düzenlenen “Tam Demokrasi İçin El Ele” sempozyumunda konuşan Erdoğan, “Bu millet teröre tepki göstermekle ülkemizde yaşayan insanlar arasında bin yıllık süreçte oluşmuş kardeşlik hukukunu bozmanın farklı şeyler olduğunun bilincindedir” diye konuştu.

1 mesaj 2 ölüm 
Eve alkollü gelen Muzaffer T, cep telefonuna bir kadın tarafından gönderilen mesajı merak eden 32 yıllık eşini öldürüp, intihar etti 

Esenler'de cep telefonuna gelen mesajı merak edip soran eşiyle tartışan koca, 32 yıllık eşini öldürdükten sonra son kurşunu kendine sıktı.


Olay, önceki gün saat 23.30 sıralarında Karabayır Mahallesi 728 Sokak'ta bulunan T. Apartmanı 19 numarada meydana geldi. İddiaya göre, avizecilik yapan Muzaffer T. (57), eve alkollü olarak geldi. Eşiyle sohbet ettiği sırada Muzaffer T'nin cep telefonuna bir mesaj geldi. Bir kadın tarafından gönderilen mesajı okuyan Fatma T. (54) ile Muzaffer T. arasında bu yüzden tartışma çıktı.

Yanılgı ve bedeller: Özkök, Hürriyet, generaller, vs…
Dün Taha Kıvanç'ın yazısı, özellikle yazının bir bölümü hoşuma gitti. Doğru: Ertuğrul Özkök son zamanlarda ne öngördüyse ve ne istediyse tersi gerçekleşiyor. AK Parti dışında koalisyon talebi, Gül cumhurbaşkanı olmasın kampanyası, mahalle baskısı, irtica tehlikesi çağrısı, Irak'a müdahale edilsin, Barzani'ye ders verilsin çığlıkları karşılık bulmadı.
Özkök'teki garip ve kaba militarist dil ve tutum, siyasi ve toplumsal meşruiyete karşı kürek çekme, yoktan kriz üretme, düşünce adamına yönelmekle yetinmeyip artık bizzat düşüncenin kendisini hedef alan garip entelektüel düşmanlığı, Umur Talu'ya haksız, anlamsız, kendi açıklarını gözler önüne seren saldırı nedeni belki de burada yatıyor…
Ali Bayramoğlu yazdı..

Enerjide nükleerle yeni dönem başlıyor 
1960'da başlayan nükleer enerji macerasında yeni dönem... Sezer'in veto ettiği nükleer santral kanunu Meclis'ten geçti. Çeşitli nedenlerle hayata geçirilemeyen nükleer sıçrama sonunda gerçekleştiriliyor

Nükleer Güç Santrallarının Kurulması ve İşletilmesi ile Enerji Satışına İlişkin Kanun, dün TBMM Genel Kurulu'nda görüşülerek kabul edildi. Nükleer güç santrallarının yapılmasına ilişkin seçim süreci Enerji Bakanlığı tarafından yapılacak. Alınan tekliflerden, TAEK tarafından belirlenen ölçütleri karşıladığı belgelenen şirketlerin teklifleri yarışmaya sokulacak. Teklifler TETAŞ tarafından değerlendirildikten sonra en uygun teklif belirlenerek, ilgili şirketle sözleşme imzalanmasına izin alınmak üzere Bakanlar Kurulu'nun onayına sunulacak. EPDK'nın lisans vermesinin ardından ilgili şirketle 15 yılı aşmayan sözleşme imzalanacak
DTP Kürtleri temsil etmiyor 
Metropoll'ün Güneydoğu'da yaptığı anket çalışması DTP'nin Kürtleri temsil etmediğini ortaya koydu. Araştırmaya katılanların yüzde 45'i 'DTP bizi temsil etmiyor' derken, yüzde 52'si 'parti PKK'yı terör örgütü ilan etmeli' görüşünde.

Kuzey Irak'ta Kürt devleti kurulursa gider misiniz? Metropoll Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi'nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaptığı terör ve Kürt sorunu konulu araştırmalardan çarpıcı sonuçlar ortaya çıktı. Araştırmaya katılanların ezici çoğunlu DTP'nin kendilerini temsil etmediğini düşünürken, PKK'yı terör örgütü olarak görenlerin oranı yüzde 52.1 oldu. Siirt, Şırnak, Batman, Mardin, Diyarbakır, Şanlıurfa, Adıyaman, Hakkari, Bitlis, Muş, Van, Tunceli, Bingöl ve Ağrı'da 1 - 3 Kasım tarihleri arasında bin 79 kişi ile görüşülerek yapılan araştırmaya katılanlara kendilerini nasıl tanımladıkları, hayatlarından memnun olup olmadıkları, PKK'ya bakışları, sınır ötesi operasyonla ilgili görüşleri ve siyasi tercihleri soruldu.
Bayılırım sırlara
'Ulusalcı' kanattan bir araştırmacı olan Yılmaz Dikbaş yeni çıkan 'Gaflet, Dalalet, Hıyanet' (Asya Şafak Yayınları) kitabının son bölümünde, "AB'den fonlarından palazlandırılan medya organları, eğitilen medya mensupları, ABD destekli tv programları" konularını ele alıyor. AB medya yetkililerine, Türkiye'deki gazetecilik örgütlerine başvurmuş, cevap bekliyor...
Kitabı okurken, meslekten gazeteci olmayan bir yazarın araştırma cehdine şapka çıkardım. Ne işine yarayacağını bilmesem de, olağanüstü çabalarının başarıya ulaşsın dilerim.
Belki gözünden kaçmıştır diye küçük bir bilgiyi Yılmaz Dikbaş'ın dikkatine sunuyorum: Avrupa Birliği'nden destek alanlar arasında, medyamızın en ulusalcı kanalında en çok ulusalcı takılan isimlerden biri de varmış; hanımefendi programcı o kanalda yaptığı programlar için ABD'den maddi destek alıyormuş...
Taha Kıvanç yazdı...


Oyakbank'a muhtıra: 140 bin askerin bilgisi bizde kalacak 
Oyakbank'ta 140 bin muvazzaf askere ait özlük bilgilerinin yabancıların eline geçmesi konusundaki sıkıntı büyüyor. Genelkurmay, Hollandalı ING Grubu'na bilgilerin kendilerinde kalması teklifinde bulundu. Öneri reddedilirse askerlerin bankayla ilişkisi kesilecek.

Oyakbank'ın 2,7 milyar dolara Hollandalı ING'ye satılması üzerine başlayan tartışmalara bir yenisi daha eklendi. Asker parası ile kurulan bir şirketin yabancı bir bankaya verilemeyeği yönündeki polemiklerin ardından şimdi de muvazzaf askerlere ait bilgilerin el değiştirmesi problem haline geldi. 
Askerî Hizmet Kanunu gereğince, muvazzaf subay ve astsubaylardan her ay Oyak için yapılan zorunlu kesintilerle ilgili bilgiler Oyakbank'ın bilgi merkezlerinde depo ediliyor.

Atatürk'ü, ölümünün 69. yıldönümünde saygıyla anıyoruz 
Mustafa Kemal Atatürk, ölümünün 69. yıldönümü nedeniyle ülke genelinde gerçekleştirilen çeşitli tören ve etkinliklerle anılacak.
Ankara'da, '10 Kasım Atatürk'ü Anma Haftası' kapsamında, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu'nca bugün kurum konferans salonunda 'Okunuşunun 80. Yılında Büyük Nutuk'un Değeri' konulu anma toplantısı ve açık oturum düzenlenecek. Çankaya Belediyesi tarafından Çağdaş Sanatlar Merkezi Konferans Salonu'nda Atatürk fotoğrafları sergisi açılacak

Atatürk hakkında 10-20 Kasım 1938 tarihleri arasında Türk basınında yer alan yazı ve fotoğraflardan oluşan sergi de aynı yerde gerçekleştirilecek. Ve daha pek çok program ve etkinlikle Atatürk bir kez daha anılacak.

DTP ve PKK

Türkiye'nin kendini Kürt sayan yurttaşlarının siyasi temsilcisi kimdir? 22 Temmuz seçimlerinin sonucu, Türkiye Kürtlerinin açık arayla baş temsilcisinin Adalet ve Kalkınma Partisi olduğunu gösterdi. 


Ama Kürt sorununun çözümünü programlarının merkezine yerleştiren, Kürt kimliğini temsil eden üç siyasi parti var. Bunlar arasında, bağımsız adaylar aracılığıyla TBMM'ye 21 temsilci sokmayı başaran, Güneydoğu ve Doğu'da çok sayıda belediye yönetimini temsil eden yegâne parti Demokratik Toplum Partisi (DTP). Başkanlığını Şerafettin Elçi'nin yaptığı Katılımcı Demokrasi Partisi (KADEP) ile başkanlığını Sertaç Bucak'ın yaptığı Haklar ve Özgürlükler Partisi (Hak-Par) Parlamento'da temsil edilmiyor.

Şahin Alpay yazdı...

Birinci: Milli Eğitim'de 3-4 bin kişinin fişini sobada yaktım 
Milli Eğitim Bakanlığı eski müsteşarı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Necat Birinci, 28 Şubat döneminde düzenlenen üç-dört bin eğitim yöneticisi hakkında düzenlenen 'fiş' bulduğunu, bunları yaktığını söyledi. 
Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nda konuşan Birinci, "Müsteşar olduktan sonra, bir kasanın anahtarını bana teslim ettiler. 1,5 yıl merak edip de bu kasayı açmadım. Ancak bir gün açtım ve içinden 4 tane büyük klasör çıktı. Klasörlerde bütün bakanlık bürokratlarının, il ve ilçe milli eğitim müdürleri ile yardımcılarının, çok sayıda okul müdürünün fişlendiğini gördüm ve bundan irkildim. O fişleri bir arkadaşımın evine giderek bizzat sobada yaktım." dedi.

Nükleer Santral Yasası geçti 40 yıllık hayal gerçekleşiyor
Ankara, 1960'lı yıllardan bu yana çeşitli defalar gündeme gelen; ancak daha sonra tozlu raflara kaldırılan nükleer santral projesi dosyasının kapağını bir kez daha açtı.

59. AK Parti hükümeti döneminde Meclis'ten çıkartılan ama eski Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer'den dönen 'Nükleer Güç Sant- rallarının Kurulması ve İşletilmesi ile Enerji Satışına İlişkin Kanun' önceki gece Genel Kurul'da geç saatlere kadar süren tartışmaların ardından kabul edildi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün kanunu onaylaması halinde, Türkiye 47 yıl sonra nükleer rüyasını gerçeğe dönüştürmek için düğmeye basacak. Kanun Resmi Gazete'de yayımlanmasının ardından, Atom Enerjisi Kurumu (TAEK), 1 ay içerisinde teknik çalışmaları tamamlayarak

Köprü kurma Zaman'ı

Yayın hayatında 21 yılı geride bırakan Zaman'ın Avrupa Parlamentosu'nda bir fotoğraf sergisi açma fikri, ilk kez aylar önce İstanbul'daki bir yemekte gündeme gelmişti. Parlamentonun Liberal Grup Başkanı Graham Watson, Zaman'ın davetlisi olarak Türkiye'ye gelmişti. Medya, iş dünyası ve sivil toplumla 3 gün süren yoğun temasların ardından, bir akşam veda yemeğinde buluşmuştuk. 
Konuşulan birçok konu arasında 21. yıl münasebetiyle düzenlenecek etkinlikler de vardı. Avrupa başkentlerinde sergi açma fikri de projeler arasındaydı. İngiliz siyasetçi, projeye önemli bir açılım getirdi.


Abdulhamit Bilici yazdı...

'Vatansever' Cinali'ye hakim sorusu: Ajan mısın, jandarma elemanı mı? 
Vatansever Kuvvetler Güç Birliği (VKGB) Hareketi Derneği Genel Başkanı Taner Ünal'ın da aralarında bulunduğu 15'i tutuklu, 19 dernek üyesinin yargılanmasına başlandı. 
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada aralarında Taner Ünal'ın da bulunduğu 9 sanık serbest bırakıldı. Mahkeme, VKGBH Başkan Yardımcısı Ahmet Cinali ile Konya Başkanı Vehbi Şanlı'nın da bulunduğu 6 sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Duruşmada, sanıkların tarihî eser kaçakçılığı ve gasp olaylarıyla ilgili bağlantıları soruldu. Terör ve Organize Suçlara bakan Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın sabahki bölümünde sanık Taner Ünal ile Ahmet Cinali savunma yaptı.
Hükümetten direktif bekliyoruz, geldiği anda gireriz 
Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt, bazı gazetelerin Ankara temsilcilerinin katıldığı toplantıda PKK terörü, sınır ötesi harekât, Türkiye'nin Amerika temasları ve Dağlıca'da 12 askerin şehit edilmesi olaylarıyla ilgili görüşlerini açıkladı 
Hükümete sınır ötesi harekât yetkisi veren tezkerenin 19 Ekim 2007 günü Resmi Gazete'de yayımlandığını hatırlatan Org. Büyükanıt, "Şu anda yetki hükümette. Değerlendirilecek. Eğer harekâtın gerekli olduğuna inanırlarsa 'şu operasyonlar yapılır' denilecek. Zaten biz asker olarak her türlü olasılığa karşı önceden planlama yaparız. Bir çatışma çıktıktan sonra planlama olmaz. Askeri birliklerimiz bir görev verildikten sonra kısa süreli bir ikazı müteakip son hazırlıkları yaparak operasyonu gerçekleştirebilecek durumdadır

DTP nereye?

Bu senenin başlarında "dağda çetecilik edeceklerine düz ovada siyaset yapsınlar" sözleri telaffuz edildiğinde bazılarımız, "hay Allah, biz bunu niçin daha önce düşünemedik, elbette işin doğrusu da budur" diye büyük bir keşifte bulunduklarını sanmışlardı. Bugünlerde düz ovada siyasetin nasıl yapıldığını görüyoruz! 
DTP'nin bütün hamleleri, "nasıl olur da partiyi kapattırırım" maksadına yönelik. Parti grubundan üç vekilin Kuzey Irak'a gidip o devir-teslim maskaralığında rol almaları, insâni niyetten filan kaynaklanmıyor; "gelin şu partimizi kapatın artık" mesajı veriliyor. Nitekim Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı DTP Kongresi'ni incelemeye almış; bunun ardı soruşturma safhasıdır, gerisi bellidir (o heyette bulunan hanım vekili,

A.Turan Alkan yazdı...


 

 

Kenthaber
Yayın Tarihi : 10 Kasım 2007 Cumartesi 05:18:00
Güncelleme :10 Kasım 2007 Cumartesi 06:56:58


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?