![]() |
12 şehidin kanında Barzani parmağı var ![]() AMERİKAN Enterprise Ensitüsü Uzmanı Michael Rubin, Iraklı Kürtler’in ’Ankara’ ve ’Erbil’ arasında seçime zorlaması halinde Washington’un Ankara’yı tercih edeceğini söyledi. ABD’deki Türkiye uzmanı Michael Rubin, Amerika’nın Sesi Televizyonu’nun sorularını yanıtladı. ABD Başkanı George W. Bush ile Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Beyaz Saray’daki görüşmesini hatırlatan Rubin, Bush’un istihbarat paylaşımı sözü üzerine, yönetimin bu sorun üzerinde çalışmalarını yoğunlaştırmasını beklemediğini vurguladı. Rubin, "2004 Haziranı’nda, İstanbul’daki NATO zirvesinde Başkan Bush, PKK tehdidiyle mücadele sözü vermişti. Madem istihbaratımız vardı, neden bu istihbaratı NATO müttefikimiz Türklerle paylaşmıyorduk?" diye sordu. ABD’li uzman, Washington’un elinde çok fazla istihbarat bulunduğuna inanmadığını da söyledi. |
Aslanım, şehidim ![]() ŞIRNAK’ın Gabar Dağı’nda teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan Piyade Üsteğmen Gökhan Yavuz, Piyade Komando Onbaşı Özkan Kılıç, Piyade Komando Er Erdem Yüce ve Piyade Komando Er Gökhan Soylu için 23. Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı’nda cenaze töreni düzenlendi. Törenin ardından Üsteğmen Yavuz’un cenazesi İstanbul, erler Özkan Kılıç’ın cenazesi Giresun, Önder Yüce’nin cenazesi Iğdır’a ve Gökhan Soylu’nun cenazesi ise İstanbul’a gönderildi. İKİ HAFTASI VARDI THY uçağıyla dün İstanbul’a gelen Üsteğmen Gökhan Yavuz ve er Gökhan Soylu’nun cenazelerini, yakınları karşıladı. Bolu 2. Komando Tugay Komutanlığı’dan, iki hafta sonra sona erecek geçici görevle gittiği Şırnak’ta şehit düşen Üsteğmen Yavuz’un, Bolu’da bir ilköğretim okulunda öğretmen olan eşi Şeyma Yavuz da, cenazenin getirileceği Kartal’daki babaevine geldi. Oğlunun yaralı olduğu söylenen anne Emine Yavuz, ’Şehit oldu’ haberini alınca bayıldı. |
|
Patrikhane’nin ek inşaatları durduruldu ![]() Orman İşletme Şefliği yetkilileri, uzun yıllar boş duran binaların bulunduğu arazinin hazineye ait olduğunu bildirerek inşaatın durdurulmasını istedi. Ancak çalışmalar sürünce Orman İşletme Şefliği ekipleri, yıkım yapmak istedi. Patrik Bartholomeos, Kaymakamlık’a arazinin kendilerine ait olduğuna ilişkin yazı yazdı. Kaymakam da konuyu incelemek üzere yıkımı durdurdu. Patrikhane, kilisenin yıkılmaya çalışıldığını savunurken, Orman İşletme Şefliği yetkilileri, 1930’lu yıllarda Terk-i Dünya Kilisesi’ne ve Ruhban Okulu’na tapu verilirken tartışmalı arazinin devlet ormanı olarak tescil edildiğini söyledi. Yetkililer, kilisenin elindeki belgelerin sahte olduğunu da vurguladı. Bu arada Bartholomeos’un, Yunan televizyonuna yaptığı açıklamada, dini mekanların yıkılmak istendiğini öne sürdü. |
TRT’ye Uğur Dündar ![]() RADYO ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) üyesi Şaban Sevinç, TRT Genel Müdürlüğü için Uğur Dündar’ı aday gösterdi. Sevinç, dün RTÜK Başkanlığı’na verdiği başvuru dilekçesinde, "Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Kanunu ve ilgili mevzuata göre, Üst Kurulumuzun 16 Kasım 2007 Cuma günü TRT Genel Müdürlüğü için yapacağı aday belirleme seçimleri için gazeteci-yazar ve Arena programı yapımcısı Sayın Uğur Dündar’ı aday olarak gösteriyorum" dedi. Sevinç, yaptığı açıklamada, Dündar’ın bu göreve aday gösterilmesi için vatandaşlardan ve basın dünyasından son bir haftadır yoğun bir talep geldiğini belirterek, "Kendisi bizim de sevip saydığımız bir televizyoncu ve gazeteci ağabeyimiz. Bu görevi hakkıyla yapabileceğini düşündüğüm için aday gösterme kararı aldım" diye konuştu. |
Piranaların hüsran günü |
Kalitesiz Fahişe’ sözüne kızıp öldürdü
|
Yakıt parası vermedi diye küpesini aldılar ![]() 240 öğrencili okulda meydana gelen olayda öğretmen Turan, iddiaya göre pazartesi günü 4. sınıf öğrencisi Vesile’yi uyararak dönem başında vermesi gereken 20 YTL yakıt parasını ödemesini istedi. Küçük kız parasının olmadığını söyleyince öğretmen Turan, kulaklarında bulunan altın küpeleri alarak "Ailene söyle, yakıt parasını getirene kadar küpelerini vermeyeceğim" dedi. Küçük kız da durumu ailesine anlattı. Baba Hasan Büyükinan (33), "Hurda ve kağıt toplayarak geçimimi sağlamaya çalışıyorum. 2 çocuğum var, ayda ortalama 200 YTL kazanıyorum. Eğer maddi durumun olsa yakıt parasını verirdim. Üstelik kızımın küpeleri dedesinin armağanıydı. Okuldan geri istememe rağmen küpeyi vermediler" dedi. Öğretmen Turan, konuyla ilgili konuşmak istemezken, Okul Müdürü Hasan Karayılan, "Okulda küpe takmak yasak olduğu için öğrencinin küpeleri alınmış. Konunun yakıt parası ile ilgisi yok" diye konuştu. |
|
![]() |
Meteoroloji'den yağmur müjdesi ![]() Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdür Yardımcısı Mahmut Kayhan, özellikle Ege, Marmara ve Batı Karadeniz'in geçen aylarda bol yağış aldığını kaydederek, "Önümüzdeki süreçte, bu yağışların artarak süreceğini tahmin ediyoruz" dedi. Milliyet'e konuşan Kayhan, Türkiye'nin kış aylarında bol yağış alacağını, ülkede, kuraklık bakımından geçen yıla benzer bir kışın yaşanmayacağını ifade etti. Özellikle aralık ve şubatta ülkeye mevsim normallerinin üzerinde yağış düşeceğini bildiren Kayhan, Türkiye'nin meteorolojik konumu açısından şanslı bir coğrafyada yaşadığına dikkat çekti. Türkiye'nin dünyadaki en önemli alçak ve yüksek basınç sistemlerinin tam ortasında yer aldığını belirten Kayhan, "Sıcaklık ve yağış tahminlerini, bu basınç sistemlerinin konumuna göre yapıyoruz" diye konuştu. Kuraklık yer değiştirecek Kurak geçen 2007'de Portekiz açıklarında bulunan Azor Yüksek Basıncı'nın Türkiye'yi çok fazla etkilediğini bildiren Kayhan, "Alçak basınç yağış getirir. Yüksek basınç etkili olursa o zaman yağış düşmez. Bu nedenle 2007 kurak geçti" dedi. 2008'de Azor Yüksek Basıncı'nın etki alanını Avrupa'nın orta ve kuzey kesimlerine doğru genişleteceğini bildiren Kayhan, bu sürecin Türkiye'ye bol yağış getireceğini vurgulayarak şunları söyledi: |
PKK karşısındaki tavrınızı alkışlıyoruz ![]() Başbakan Erdoğan'ın son Londra ziyareti sırasında alınan "stratejik ilişki" kararından sonra Türk-İngiliz ilişkilerinin yeni bir ivme kazanacağı anlaşılıyor. Bu arada Türkiye'ye AB'de güçlü destek veren Londra'nın, terörizmle mücadele konusundaki görüşleri de Ankara'nın yaklaşımıyla büyük ölçüde örtüşüyor. Ankara'daki İngiliz Büyükelçisi Nick Baird ile -ayrılıkçı IRA terörüyle 40 yıl mücadele edip sonunda belli bir başarı elde eden ülkesinin deneyimlerini de kollayarak- PKK terörünü konuştuk. Baird, ayrıca, ikili ilişkilerle ilgili sorularımızı da yanıtladı. İngiltere'nin sınır ötesi operasyon konusundaki görüşü nedir? Baird: Her şeyden önce biz PKK'nın son aylarda yaptıklarını mutlak anlamda kınıyoruz. Bunlar dehşetengiz ve vahşi saldırılardır. TSK, Türk hükümeti ve Türk milletinin bu konudaki duruşunu da alkışlıyoruz. Hükümetinizin bu işe, özellikle diplomatik alanda, yaklaşımı mükemmel olmuştur. Bu da uluslararası destek ve anlayış getirmiştir. Bize göre bu işi halletmenin en iyi yolu, Irak hükümetinin, Iraklı Kürtlerin de desteğiyle PKK'yı durdurmasıdır. İstediğimiz, PKK faaliyetlerinin mutlaka engellenmesidir. Ancak bu Irak'ı daha da istikrasızlaştırmayacak şekilde yapılmalı. |
Abdülhamit'in içkisi: "ROM" Güneri Civaoğlu yazdı... |
Şarap vergisinde 'ayıklık' tartışması ![]() Ulaştırma Bakanlığı'nın önceki gün TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülen bütçesinde, "vergi pazarlığı" yaşandı. CHP'lilerin şaraptan alınan verginin yüksek olduğunu söylemesi üzerine Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, "Doğru, ama insanların ayık gezmesi lazım" dedi. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, Ulaştırma Bakanlığı'nın 2008 bütçesini kabul etti. Yıldırım, denizcilik sektöründeki yatırımların önündeki en büyük engelin vergi olduğunu söyledi. Yatçıların vergi yüzünden başka bayraklar çektiğine işaret eden Yıldırım şöyle konuştu: "Bu onurumuza dokunuyor. Yatlardan hem ÖTV hem de Motorlu Taşıtlar Vergisi alınıyor. Maliye Bakanlığı ile anlaştık. Muhalefetin desteği ile bu bu ayıbı kaldıralım. Bunu çoktan kaldırırdık, ama muhalefetin, 'Garip gurebanın vergilerini kaldırmıyorsunuz, yatlarınkini kaldırıyorsunuz' eleştirilerinden çekindik." |
Norveç alarmda! Oslo polisinin bilet alan gurbetçileri telefonla arayıp, "Türk müsün, Kürt müsün?" diye sorduğu ortaya çıktı. PKK sempatizanlarının maç günü tribünde olay çıkarmasından korkulduğu belirtildi Norveç polisinin, önümüzdeki cumartesi akşamı Oslo'da oynanacak Norveç - Türkiye, 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası eleme maçı için bilet alan gurbetçi taraftarlara telefon açarak "Türk müsün, Kürt müsün?" sorusunu yönelttiği öğrenildi. Oslo'da 3 Kasım günü PKK aleyhine Türkler'in yaptığı gösteride bir grup PKK sempatizanının Türk göstericilere saldırması sonrası, Oslo polisinin maç sırasında Türk tarafların oturacağı bölümde herhangi bir olay çıkmaması için böyle bir telefon trafiği başlattığı ifade edildi. Dagbladet gazetesinin haberine göre, Kuzey Irak'taki hassas durumdan ötürü maç esnasında olası bir kavgadan çekinen polisin alarma geçerek şimdiden gerekli önlemleri almaya çalıştığı, şüpheli görülen kişilerin maça alınmayacağı belirtildi |
![]() CNN TÜRK'te Ahmet Hakan'ın "Tarafsız Bölge" programını izliyorum. Fikret Bila'nın, "Komutanlar Cephesi" adıyla kitap olarak yayımlanan mülakatında generallerin söyledikleri tartışılıyor. Org. Kenan Evren, "Kürtçeyi yasaklamakla hata ettik" demiş... Org. Aytaç Yalman, basit dil ve kültür taleplerini bile "yıkıcılık" saymakla Türkiye'nin hata ettiğini, sorunu alevlenmeden çözme fırsatını iyi değerlendiremediğini söylemiş... Farklı görüşlerin tartışıldığı programda bazı konuşmacılar "Nerede hata yaptık?" sorusunu bile 'yıkıcılık' sayıyor. Meselenin sosyal boyutunu yok sayıyorlar. Peki yok da bu 2 milyon oyu nereden alıyorlar? Cevapları basit: PKK tehdit ediyor da ondan alıyorlar! Peki AKP niye bölgeden oy aldı? Onun da cevabı basit: Din istismarı, yoksulluk istismarı! Çözüm?! çözüm de basit: Öyle demokrasi memokrasi demeyeceksiniz! Dil, kimlik, ifade özgürlüğü diye bu kadar hak tanındı, PKK terörü mü bıraktı?! "Kolunu verirsen gövdeni alırlar!" Böyle düşünüyorlar! 'Altta kalma' duygusu! Halbuki bu açılımlar ve ekonomik yatırımlar bölge halkında memnuniyet ve benimsenme duygusu yaratmak için yapıldı. Taha Akyol yazdı... |
Peres, Gül'den tablet istedi ![]() İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile görüşmesi sırasında 2700 yıllık "Siloam Tableti"ni sergilemek üzere bir yıllığına ülkesine götürmek istedi. Gül, uluslararası kültürel ve tarihi eser sergilenmesine ilişkin kurallar çerçevesinde kısa süreliğine sergilenmek üzere söz konusu tableti İsrail'e gönderebileceklerini ifade etti. İsrail'in kentleşme tarihi açısından özel öneme sahip olan tablet, daha önce Türkiye'nin Tel Aviv Büyükelçisi Namık Tan'ın, Kudüs Belediye Başkanı Uri Lupolianski'yi ziyareti sırasında da gündeme gelmişti. Lupolianski, Tan'dan, İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde sergilenen ve 1880'de Kudüs'te bulunarak Osman Hamdi Bey tarafından İstanbul'a getirilen 2700 yıllık Kudüs tabletinin kendilerine iadesini istemişti. |
Şahin: Öcalan, PKK'ya iki kez talimat verdi ![]() Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, İmralı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Abdullah Öcalan'a, PKK'ya 2 kez talimat verdiği gerekçesiyle hücre cezası verildiğini açıkladı. Şahin, TBMM Genel Kurulu'nda Ceza ve İnfaz Kurumları ve Tutukevleri İzleme Kurulları Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı görüşülürken, MHP Bursa Milletvekili Necati Özensoy'un, "Öcalan'ın hükümlü olmasına rağmen her hafta avukatlarıyla görüşmesine izin verilmesinin sebebi nedir?" sorusuna çarpıcı bir yanıt verdi. İlk kez Adalet Bakanı düzeyinde Öcalan'a hücre cezası verildiğini açıklayan Bakan Şahin şöyle konuştu: "Bahsi geçen şahsın Ankara'da devam eden bir davası var. AİHM'ye cezaevi koşullarıyla ilgili açılmış bir davası var. Bu nedenle avukatlarıyla görüşme hakkı var. Tutuklu ve hükümlülerin avukat ve yakınlarıyla hangi hükümlere göre görüşecek, hükme bağlanmıştır ve herkes yararlanmaktadır." |
Komutanlar Cephesi'yle ilgili tartışmalar Fikret Bila yazdı... |
![]() |
Meclis'te linç olmaz Erdoğan, "Demokratik yolla seçilip Meclis'e gelmiş insanları, antidemokratik uygulamalarla farklı mecralara itemeyiz" dedi. Fırat ise şu yorumu yaptı: Meclis'te linç olmaz. Hukuk devletinde bu yoktur. Taleplere göre hareket etme imkanı mümkün değildir. CHP lideri Baykal ise tüm dokunulmazlık dosyalarının gündeme getirilmesini önerdi: "Bunu bir vesile olarak görelim ve Meclis'teki yaklaşık 200 dokunulmazlık dosyasını aynı anda kaldıralım. Herkes hesabını mahkemede versin. Buna destek veririz." |
'Hastamız öldü' diye profesörü dövdüler ![]() Gazi Üniversitesi Hastanesi Hematoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Rauf Haznedar, tedaviye yanıt vermeyen bir hastanın ölümü üzerine, 30-40 hasta yakını tarafından dövüldü. Tekme tokat dövülen ve başına da silah kabzasıyla vurulan Haznedar ölümden döndü. Yaklaşık iki yıldır aralıklarla hematoloji servisinde tedavi gören 25 yaşındaki Ertuğrul Özçelik'in durumu 24 Eylül'de ağırlaştı. DOKTORLARA TEHDİT Hastanın yakınları ise doktorları, "Hastamız ölürse olacaklardan sorumlu değiliz" diye tehdit etti. Ankara'nın Balâ ilçesinden olduğu belirtilen hastanın durumu kritikleşince de hastane bahçesinde çok sayıda kişi beklemeye başladı. Hekimler durumun ciddiyetini anlayınca hastane yetkililerini uyardı. Hastanın vefatı durumunda polis ekibi hastaneye geldikten sonra ailenin bilgilendirilmesi kararlaştırıldı. |
1994 yanlışını tekrarlamak |
Taksiciye kurs şartı ![]() 1 Ocak 2008'den itibaren direksiyon başına oturan herkes taksi şoförlüğü yapamayacak. Taksiciler Odası ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi, artan şikâyetleri azaltmak, şoförlere gerekli mesleki formasyonu kazandırmak için ortaklaşa mesleki gelişim ve uyum kursları düzenliyor. 2006'dan itibaren haftada üç gün üçer saatten toplam 13 iş günü süren kurslardan belge alamayanlar yılbaşından itibaren taksicilik yapamayacak. İstanbul'daki 35 bin taksi şoförü, meslekleriyle ilgili olarak "Halkla İlişkiler", "Çevre ve Şehir Bilgisi", "Turizm Bilgisi", "Trafik Mevzuatı ve Kuralları", "Ahlaki Değerlerimiz", "İngilizce" derslerinin yanı sıra "Atatürkçülük ve Laiklik", "Demokrasi ve İnsan Hakları", "AB Uyum Sürecinin Önemi" gibi dersler de alacaklar. KURSLAR ÜCRETSİZ İstanbul Otomobil Esnaf Odası Başkanı Salih Kaçanoğlu, ücretsiz olarak düzenlenen kurslardan 4 bin 800 kişinin mezun olduğunu söyledi. Bu ay sonu 8 bin kişi daha mezun olacak. Kurslara katılım bu hızla devam etse dahi en az 10 bin kişi yeni dönemde belge alamayacak ve taksi şoförlüğü yapamayacak. |
Üsteğmen yaralı askeri kurtarırken şehit düştü ![]() Şırnak'ta dört askerimiz şehit olduğu çatışmadan bir kahramanlık öyküsü çıktı. Küpeli Dağı'nda önceki gün çıkan çatışmada şehit olan askerlerden piyade komando er Erdem Yüce'nin babası Muhsin Yüce, üsteğmen Gökhan Yavuz'un, yaralanan oğlunu kurtarmaya çalışırken, ikisinin birden şehit düştüğünü anlattı. Baba Yüce, oğlu ve onun şehit olan komutanı ile 24 saat önce telefonla görüştüğünü belirterek, "Oğlumun komutanı bana, 'Durumumuz çok iyi. Terör örgütüyle mücadele ediyoruz. Terörü bitirinceye kadar bizler burada mücadele edeceğiz. Bizleri merak etmeyin. Oğlunuz tezkere aldıktan sonra söz veriyorum sizi ziyarete geleceğim' dedi. Daha sonra hem oğlumun hem de telefonda sohbet ettiğim komutanının şehit olduğu haberini aldım. Acım çok büyük, ama vatan sağ olsun. Bende çok Erdem var, gerekirse yine şehit veririm" dedi. OPERASYON SÜRÜYOR Baba Yüce, çatışmada şehit olan üsteğmen Yavuz'un, oğlunu taşırken şehit olduğunu da anlattı: "Askeri yetkililerin bana söylediğine göre Erdem vurulduktan sonra komutanı üsteğmen Gakhan Yavuz oğlumu kucağına almış. Bir yandan teröristlere silah sıkarken diğer yandan da oğlumu taşımaya çalışmış. |
Büyük aktör UmurTalu yazdı... |
Kablo kesen işçilerden 12'si tutuklandı
|
Kürtlerin düzenli peşmerge ordusu sınıra kaydırıldı ![]() KUŞATMA SIKILAŞTIRILIYOR Kuzey Irak'ta Türk F-16'larının keşif uçuşları sürerken PKK'nın bulunduğu bölgeye açılan son noktada görev yapan Irak Sınır Polisi'nin kontrol noktalarında da hareketlilik vardı. Peşmergelerin de görev yaptığı noktalarda, güvenlik görevlisi sayısının her geçen gün daha da artırıldığı gözlendi. Kontrol noktasına ulaşan yollarda taşlarla bariyer örülerek araçlar didik didik arandı. PKK'nın, daha önce bir sıkıntı çekmeden kullandığı bu yollarda yapılan kontrollerle irtibatının kesildiği ve artık Irak Sınır Polisi'ne yakın noktalarda rahatlıkla hareket edemediği ileri sürüldü. |
Hıncal Uluç yazdı... |
![]() |
Kuzey Irak'tan devlet şefkatine ![]() Operasyonlar nedeniyle büyük darbe alan terör örgütünde çözülmeler başlarken, teslim olan örgüt üyelerine gösterilen tavır, örgütteki çözülmeyi arttıracak nitelikte. Kuzey Irak'taki terör kampında hamile kalınca Türkiye'ye kaçan Kadriye K. özel durumu nedeniyle korumaya alınırken, teslim olan 13 yaşındaki U.S de küçük yaşta olması nedeniyle tutuklanmadı. PKK TARAFINDAN KAÇIRILDI Şırnak'ın Uludere ilçesinde ailesiyle birlikte yaşarken terör örgütü militanları tarafından Kuzey Irak'a kaçırılan Kadriye K. (28), 14 yıl Mahmur Kampı'nda kaldı. Kampta, Ali D. ile birlikte olan Kadriye K, hamile olduğunu anlayınca Ali D'ye söyledi. "Kampta bu tür ilişkiler yasak, ikimizi de öldürürler" diyen Ali D tarafından Türkiye sınırına getirilip bırakılan Kadriye K, "töre cinayeti" korkusuyla evine de gidemeyince soluğu İstanbul'da aldı ve Esenler Otogarı'nda doğru polise giderek teslim oldu. |
Rekor davanın reddini istedi ![]() TMSF tarafından dört yıl önce el konulan İmar Bankası için kurulan İflas İdaresi, Kemal ve Yavuz Uzan'ın da aralarında bulunduğu eski yöneticiler hakkında toplam 26 milyar 800 milyon YTL tutarında alacak davası açtı. Parasal büyüklüğünün yanı sıra iflas eden bir şirketin yöneticileri aleyhine açılan şahsi sorumluluk davası olma özelliğine sahip bu davaya avukatı aracılığıyla itiraz dilekçesi sunan Kemal Uzan, davanın reddini istedi. DÜRÜST YÖNETTİM Bugüne kadar ifadesi alınamayan ve 'Kırmızı Bülten'le aranan baba Uzan dilekçesinde "Görevimi yasalara, bankacılık ilke ve kurallarına uygun olarak, tam bir dürüstlük içinde yerine getirdim. Bankada BDDK tarafından atanmış iki yönetim kurulu üyesi bulunduğu için, yolsuzluk yapılması da mümkün değildi. Bankanın bankacılık işlemleri yapma izninin kaldırılması, tamamen siyasidir" dedi |
|
ABD'den anlık istihbarat gelmeye başladı ![]() Türkiye'nin PKK terörüyle mücadelede anlık ve eyleme yönelik istihbaratın son derece önemli olduğunu belirten Dışişleri Bakanı Ali Babacan, “Geçmiş dönemde bu konuda sıkıntılar yaşanmıştı. Uygulama bugün itibarıyla başlamış durumda” dedi. TBMM'de Dışişleri Bakanlığı'nın 2008 yılı bütçesi görüşmelerinde konuşan Babacan, PKK terörüne karşı ABD ile işbirliğinin önemine dikkat çekerken, 5 Kasım'da Başbakan Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı George Bush arasındaki görüşmede anlık ve eyleme yönelik istihbarat konusunda taahhüt verildiğini söyledi. Babacan, “Anında ve eyleme yönelik istihbarat son derece önemli. Geçmiş dönemde bu konuda sıkıntılar yaşanmıştı. 5 Kasım'daki görüşmede verilen taahhütler var. Uygulama bugün itibariyle başlamış durumda. Hedefimiz kesinlikle Irak değildir, bazılarının yansıtmak istediği gibi etnik kökenler arasındaki bir mesele de değildir. Bu bir terör meselesidir, başka zeminlere çekilmemelidir” dedi. |
Muhabbet'i Alman Bakan savundu A ![]() |
![]() DTP'nin “vebali” dedik dün. Devam edelim… Gün geleceği dünden belli oluyor… 6 Ekim 2004 tarihli İlerleme Raporu sonrası 18 Aralık 2004 tarihi AB zirvesinin öncesinde bir grup Kürt aydını Le Monde ve Herald Tribune gibi Batı'nın önde gelen gazetelerine bir ilan vermişlerdi. AB'ye “Türkiye, Kürt meselesinde yeterince adım atmadı, müzakereleri başlatmak için bunu şart koşun” anlamına gelebilecek bir mesaj veren bu bildiri, o günlerde de yazdığımız gibi, zamanlaması ve içeriğiyle “üç anlam” taşımaktaydı. Kürt siyasetçiler Türkiye çerçevesinde ve Türkiye içerisinde değil, tersine kendilerini Türkiye dinamikleri ve meselelerinden ayrıştırarak Avrupa üzerinden Kürt siyaseti yapmaya soyunduklarını ilan ediyorlardı... İddiaların tersine AB'nin getireceği özgürlük ve demokrasi çerçevesini mevcut Kürt politikası açısından yeterli görmediklerini, hatta bu çerçeveyi Kürt politik alanı ve projesini değiştireceği ve çözeceği kaygısıyla tehlikeli bulduklarını ima ediyorlardı... Ali Bayramoğlu yazdı... |
Dünya jet sosyetesi İstanbul'a gelecek 20 BİN TÜRK MİLYONER |
Demokrasi vurgusu ![]() Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılması tartışmalarına değinerek, " Demokratik yollardan parlamentoya gelmiş olan insanlara kalkıp anti demokratik uygulamalar yapmak suretiyle onları farklı mecralara itemeyiz ve bu bizim demokrasi anlayışımızla çelişir" dedi. Erdoğan, Çek Cumhuriyeti'ne hareketinden önce dün Esenboğa Havaalanı'nda basın toplantısı düzenledi. Gazetecilerin sorularını cevaplandıran Erdoğan, MHP'nin milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılmasıyla ilgili anayasa teklifi çalışmalarına ilişkin bir soruya şu cevabı verdi: “Biz milletin iradesinin neticesinde parlamentoya gelmiş insanlar için diğer milletvekillerine tanınmış anayasal bir hakkı ortadan kaldırma yoluna gidemeyiz. Burada bizler duygusal hareket ederek farklı bir siyasi partiyi veya siyasi partileri köşeye sıkıştırma manevrası içine giremeyiz. |
![]() 11 Eylül sonrası Orta/Güney Asya'ya yerleşmeye başlayan ABD, Pakistan'a daha doğrusu Pervez Müşerref yönetimine “ya yüzde yüz bizimlesiniz ya da yüzde yüz bize karşı” demiş, karşı olmaları halinde “Pakistan'ı taş devrine dönecek şekilde vuracakları” tehdidinde bulunmuştu. O zamandan bu yana Afganistan ve bölgeye ilişkin ABD politikalarına destek veren, terörle mücadelede birlikte hareket eden, kendi ülkesinde bile operasyonlara göz yuman Müşerref, 3 Kasım'da yeni bir darbe yaptı. Dünya Müşerref'in iktidar tutkusu ve ülkedeki demokrasi mücadelesiyle Benazir Butto'nun tek alternatif haline getirilmesi sürecini ve ülkeyi parçalanmaya doğru sürükleyen gerilimi endişeyle izlemeye başladı. Sekiz yıl önceki darbe nedeniyle dönemin Başbakanı Bülent Ecevit'in Hindistan'a gidip Pakistan'ı ziyaret etmeden dönmesi iki ülke arasında kırgınlığa neden olmuştu. Bu “darbe”den sonra da Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Beyaz Saray'da ABD Başkanı George Bush ile görüşmesinde, öncelikli konulardan biri yine Pakistan ve “müdahale” oldu. Ancak tartışma, belki de “müdahale”nin tek sebebi olan asıl konuya hiçbir zaman gelmedi İbrahim Karagül yazdı... |
![]() |
Baskılar sonuç verdi, K.Irak'ta PKK'ya karşı çember daralıyor ![]() Türkiye'nin kararlı tutumu ve sınır ötesi operasyon ihtimali, K. Irak yönetimini PKK'ya karşı harekete geçirdi. Kandil Dağı'nı çembere alan peşmergeler, ikmal yollarını kesti. Gıda maddeleri, ilaç ve tıbbî malzeme bölgeye sokulmuyor Türkiye'nin diplomatik baskıları ve terörle mücadele konusundaki kararlılığı sonuç vermeye başladı. Kuzey Irak'taki yerel yönetim, terör örgütü PKK'nın nefes borularını kesmek için harekete geçti. Kandil Dağı'nın eteklerinde ciddi bir hareketlilik var. Yeni kontrol noktaları kurarak bölgeyi adeta çembere alan peşmergeler, örgütün ikmal yollarını kesti. Gıda maddelerinin yanı sıra ilaç ve tıbbi malzemelerin bölgeye girişine izin verilmiyor. Sıradağların eteğindeki Çoman ve Ranya'ya giden bütün araçlar didik didik aranıyor. |
Ankara'dan krizdeki Tiflis'e tam destek
|
Gelin bir hayal kuralım, onca olumsuz şartlara başkaldırarak. Günlük telaşlarımızı bir kenara bırakıp 'keşke böyle olsa' demenin zevkine varalım. Muhteşem bir Türkiye özlemi olsun bu; ivazsız garazsız bir hasret türküsüne dönüşsün her şey. Her türlü küçük hesaptan kurtararak yakamızı, ufka odaklanalım son bir gayretle. |
İsrail, 2 bin 700 yıllık Siloam Kitabeleri'ni Ankara'dan istedi ![]() İsrail Cumhurbaşkanı, Yahudi tarihi için büyük önemi bulunan 'Siloam Kitabelerini' Kudüs'te sergilemek için Türkiye'den istedi. Peres, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e, "Ülkemizin kuruluşunun 60. yıldönümü olan 2008 yılında sergilenmek üzere Siloam Kitabeleri'ni sizden ödünç istiyoruz." dedi. Gül, İsrail Cumhurbaşkanı'na 'elinden geleni yapacağı'nı söyledi. Ankara, gerekli güvenlik şartlarının yerine getirilmesi halinde kitabelerin İsrail'de sergilenmesine sıcak bakıyor. Yahudiler, 1880 yılında bir kazı sırasında bulunan 2 bin 700 yıllık kitabeleri, 'Küdüs'ün geçmişte Yahudi yerleşimi olduğuna' delil olarak görüyor. Kitabelerin İsrail'de sergilenmesi geçtiğimiz temmuz ayında Kudüs Belediye Başkanı Uri Lupolinanski'nin, Türkiye'nin Tel Aviv Büyükelçisi Namık Tan'ı ziyaretinde de gündeme gelmişti |
Kuzey Irak'taki karakolu Malatya'dan kalkan F-16'lar vurmuş ![]() ABD'nin Türkiye'ye sağlayacağı anlık istihbaratla havadan ve karadan yapılacak nokta operasyonlarla terör örgütü etkisiz hale getirilmeye çalışılıyor. Dört askerin şehit olduğu Gabar Dağı'ndaki çatışmanın sürdüğü sırada Malatya'dan kalkan uçakların karakolu bombalaması muhtemel harekatın ön hazırlığı olarak değerlendirildi. Dağlık alandaki karakolun bombalanmasının ardından teröristlere yönelik düzenlenen operasyon kapsamında ise Kuzey Irak'ın sıfır noktasına Skorsky ve Kobralarla özel timler indirildi. |
Türkiye'de sağ görüşlü politikacılarda çok yaygın olarak görülen bir anlayış, demokrasiyi çoğunluk yönetimi olarak anlamak; yurttaşların hiçbir çoğunluk tarafından çiğnenemeyecek temel haklara sahip oldukları ilkesine aynı önemi vermemek. Bu sakat anlayış, geçen 27 Nisan'da başlayan cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili tartışmalarda kendini iyice ortaya koydu. İş, "Cumhurbaşkanını halkın seçmesi demokrasinin icabıdır..." demeye kadar vardırıldı. Şahin Alpay yazdı... |
Şehitler, çatışma öncesi ailelerini aramış: Operasyona çıkıyoruz, içinizi ferah tutun ![]() Şehit erlerin, operasyona çıkmadan önce evlerini aradıkları, ailelerine operasyona gittiklerini söyledikleri öğrenildi. Şehitlerin annelerine, 'içinizi ferah tutun ve bize dua edin' dedikleri belirtildi. Gabar'da şehit düşen Jandarma Komando Er Gökhan Soylu'nun Kadıköy'deki evi yasa boğuldu. 1 Aralık'ta izne gelmesi, bekledikleri oğullarının şehit haberini alan Soylu'nun ailesi, Fındıklı Mahallesi'ndeki evlerine Türk bayrağı astı. Şehitlik haberini aldıktan sonra gözyaşları bir an olsun dinmeyen anne Hülya Soylu, oğluyla çatışmadan bir gün önce telefonla görüştüğünü belirterek, "Bana, operasyona gideceklerini ve birkaç gün telefon açamayacağını söyleyerek helâllik aldı. Çatışmalar olduğunu, kendilerine dikkat etmelerini istedim. |
İş garantisi, sağlık meslek liselerine talebi artırdı
|
Sayın Baykal, "PKK sorununun sadece sınır ötesi operasyonla çözülemeyeceğini, Kürt öğrencilerin Türkiye'de okutulması, Kuzey Irak'a yönelik Kürtçe yayın yapacak TV ve radyo kurulması" gerektiğini söylüyor. Dış politikada, meselelerin kültürel ve sosyal boyutları ihmal edildiği sürece kaybetmek kaçınılmazdır. Baykal işte tartışmadığımız, göz ardı ettiğimiz temel konuya işaret etmektedir. CHP liderinin eğitim konusunun önemini vurgulaması ise ister istemez gönül insanlarının ileri görüşlülüğünü, ufuk enginliğini hatırlatmaktadır. |