23
Mayıs
2024
Perşembe
ANASAYFA

AB kapısında beklememiz için 72 milyon 65 bin sebep...

Geçen haftanın, AB’ye bakış açısından en iç karartıcı haberi, DİE’nin açıklamasıydı.

Devlet İstatistik Enstitüsü, son sayımın yapıldığı 22 ekim 2000’den, Haziran 2005 sonuna kadar Türkiye’nin nüfusunun 4 milyon 297 bin kişi  artarak toplam 72 milyon 65 kelle sayısına ulaştığını bildirdi.

Doğurganlık hızımızın bu denli süratli irtifada seyretmesi AB kapısında ne diye bekleştiğimizin 72 milyon 65 bin sebebini kendiliğinden ortaya koyuyor.

Geleceği giderek soru işaretleriyle grileşen Avrupa Birleşik Devletleri, Türkiye’deki bazı çevrelerin ‘Maşallah 70 milyonluk devletiz... Bekle bizi AB...’ diye böbürlenmelerini aynı coşkuyla paylaşmıyor.

Tam tersine 82 milyonluk nüfusuyla – ki bunun bir hayli milyonunu yine bizim Alamanyalılar oluşturuyor- peşindeki Fransa’ya 22 milyonluk fark atan Almanya’nın ardından pazara girmeye hazırlanan bu 72. 5 milyonluk potansiyele vize vermemek ya da mümkün olduğunca geciktirmek, hatta tarifesini değiştirmek için binbir dereden su getiriyor AB’ciler.

1957 Roma Anlaşmasıyla AET’yi kuran Altılar’ın, geçen yıl ki son 10 transferle 25 ülkeye ulaştı.

Çekya, Estonya, Güney Kıbrıs Rum Kesimi, Letonya, Litvanya, Macaristan, Malta, Polonya, Slovakya ve Slovenya’nın toplam nüfusu 75 milyonu buluyor.

Türkiye bu doğurganlık temposuyla onları iki senede sollar geçer, bir de üstüne gömlek diker bu gidişle.

Kendi kafama göre yaptığım bir hesapla nüfusu, ülkenin yüzölçümüyle çarpıp ‘Büyüklük’ ölçeği icat ettim AB için.

Almanya, 82 milyonluk nüfusuna karşılık 357 bin kilometrekarelik yüzülçümüyle 29 bin 274’lük bir büyüklüğe erişirken, 60 milyon kellelik Fransa 550 bin kmkarelik arazisiyle  33 bine ulaşıp Avrupa’nın en büyüğü olduğunu ilan ediyor.

Tabii bu şampiyonluk Türkiye’nin hesaba alınmadığı bir ligde elde ediliyor.

Türkiye’nin büyüklük katsayısı  ise 775 bin kmkare, çarpı 72 milyon ; (küsuratı atıyorum) 55 bin 800 gibi süper bir skoru yakalıyor.

Son 10 üyenin toplam 75 milyonluk kafa kağıdını, 738 kmkarelik yüzölçümleriyle çarptığınızda bile ancak 55 bin 350’lik ölçeğe ulaşabiliyorsunuz.

Bu yeni ölçekte aleyhimize olan çarpan, doğal biçimde nüfus artışı.

DİE’nin hesabı haziran sonuna kadardı.

2000 sayımından bu yana  yılda ortalama 860 bin kişi fazlalaştığımız görülüyor.

Bu yılın son altı ayı da deftere eklediğinizde, 2006’ya 72. 5 milyonluk bir kapasiteyle gireceğiz demektir.

Gelişmemizin en büyük frenlerinden biri sayılan bu doğurganlık hızında sadrazamın katkısı çok büyük.

Tayyip Erdoğan başvezir olmasına ramak kala, 2002’nin şubatında “Çoğalın” diye buyurmuştu.

Sultanbeyli’deki açılışta yaptığı konuşmada Erdoğan aynen şunları söyemişti:

“Bu millete (Çoğalmayın), tavsiyesi adeta bir ihaneti vataniye, adeta bu milleti azaltarak tarihten, dünyadan silme projesidir. (Nüfus olmazsa ekonomik sorun olmaz) diyorlar. Bu milletin çoğalması lazım. Biz böyle düşünüyoruz. Sakın ha... Allah ne verdiyse... Çoğalalım ki zenginleşelim...”

Üçbuçuk yıl önceki bu tarihi beyanatın en ilginç yanı ‘Çoğalmayın’ diyenlerin ‘vatan haini’ ilan edilmeleriydi.

Bu konuyu, uzman olan Bülent Ecevit’e sormak gerekir.

Ne de olsa bir asır sonra padişah Vahdettin’in haini vatan olmadığını gündemi getiren o...

Geldik 12 temmuz 2005’e...

Bu kez sadrazam kaftanıyla kürsüye çıkan Erdoğan, ‘Çoğalmayalım’ çağrıştırmasıyla, hızlı nüfus artışına dikkat çekiyordu.

Pek çok örneğinde görüldüğünce tutarlı olmaya fazla önem vermeyen Erdoğan, ‘Hükümetin amacının kaliteli ve nitelikli nüfus artışını sağlamak olduğunu’ yazılı biçimde açıkladı.

Ne var ki üçbuçuk seneki ‘Çoğalalım’ buyruğunu  yerine getiren ümmetin ‘Sakın ha...’ uyarısıyla üretime ara vermeden mesai yapmaları sonucunda kelle sayımız 72 milyonu geçti gitti.

Hala yazdayız.

Aşk mevsimi.

Temmuz ağustos ayları, gevşer gönül yayları hesabı...

Yine de dikkatli olun,

Sizden beklenen yalnızca son derece kaliteli ve nitelikli nüfus yapım çalışmalarıdır.

Hiç değilse çimlere örtü sermeyi ihmal etmeyin.

Hadi bakalım, kolay gelsin...


Cengiz Alpman - Kenthaber
Yayın Tarihi : 23 Temmuz 2005 Cumartesi 16:51:15
Güncelleme :23 Temmuz 2005 Cumartesi 17:18:08


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?