Bağırmayın millet uyuyor!

Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) aldığı karar, sonunda uygulamaya koyularak, başta Star TV olmak üzere, Uzan Grubu’na bağlı olarak yayın yapan hemen hemen bütün televizyonların ekranları, geçen gece yarısı karartıldı.

Karartma uygulaması başlamadan önce, RTÜK binası önünde toplanan grup çalışanları, karartılan TV’lerin yapımcıları ve üst düzey yöneticileri ile canlı olarak gerçekleştirilen açık oturum, hükümeti ve RTÜK’ü protesto eylemine dönüştü.

Ancak işin ilginç yanı, bu eyleme grup çalışanları dışında hemen hemen hiçbir basın kuruluşundan, halktan destek gelmemesiydi.

Sadece, yaklaşık 200 kişilik grup çalışanı, belki istemeye istemeye de olsa katılmışlardı bu eyleme...

Zira, ekranı karartılan televizyonların emekçileri, zorunlu olarak 1 ay süreli ücretsiz izne çıkarılmışlardı!...

Peki neden böyle demokrasi ayıbı sayılan bir duruma, aynı sektörden hiçbir destek verilmemişti ?

***

Bu sorunun cevabını, tabii ki suya sabuna dokunmadan vermenin mümkünü yok...

Medya sektörünün, bu gruba destek vermesi gibi bir şey, şu veya bu sebepten dolayı zaten imkansız...

Peki halk neden bu kadar tepkisizdi ?

Bu sorunun cevabını da asıl yanıtlaması gerekenler, işte kapatılan o TV’lerin yöneticileri ve program yapımcıları olmalı aslında...

Saygıdeğer Beyler; sabahtan akşama kadar, tencere tava dağıtarak, manken ve sanatçı kisvesine bürünmüş, sayenizde unvan kazanmış kevaşelerin, kiminle nerede düzüştüklerini ‘FLAŞ! FLAŞ! FLAŞ!.” Diye, 24 saat insanların gözünün içine sokarak, sözüm ona yaptığınız haber ve tartışma programlarında tansiyonu ve ratingleri yükseltmek için, seviyesiz, ‘vıcık vıcık’ tartışmaları, ‘haber ve tartışma programı’ diye bu millete gaskallayarak, bu milletin beynini uyuşturan, uyutan, sizler değil miydiniz ?

Şimdi neden, “Bir ay boyunca, sadece bir dakika bu ekranlara bakın ve nasıl ayıplar ülkesi bir ülkede yaşadığımızı görün lütfen” diye, kendi ellerinizle uyuşturduğunuz bu milletten medet umuyorsunuz ?

Neden, güçlü olduğunuz dönemlerde, her fırsatta belden aşağı vurduğunuz diğer medya kuruluşlarından, adeta ‘imdat!’ dileyerek, böylesi bir yardım beklentisi içine giriyorsunuz ?

Çıkarlarınıza ters düşse bile, büyük bir medya kuruluşu olarak, halk adına, halkla birlikte olup, kimin veya kimlerin hakkının sonuna kadar savunucusu oldunuz ?

Niçin, patronunuz siyasete atılmadan önce de, ekranlarınızı, bu kadar uzun süreyle siyasi partilerin seslerini eşit bir şekilde duyurmak için kullanmadınız ?

***

Biz, KENTHABER olarak, hiçbir medya kuruluşu ve siyasi parti ile ilgimiz olmadığı gibi, sempatizanı da değiliz.

Olmamız da mümkün değildir...

Ne Uzan Grubu ile, ne de başka bir grupla hiçbir şekilde uzaktan yakından göbek bağımız yoktur.

Tabii ki rating kaygımız da...

Sadece doğru gitmeyen bir şeyleri, lisanı münasiple, belden aşağı vurmamak, kişi ve kurumları karalamamak şartı ile, elimizden geldiğince yazmaya, yorumlamaya gayret gösteririz...

Hem de kurum içi demokrasiyi yaşayarak ve yaşatarak...

Hoşumuza gitmese bile, her ferdin sesini duyurmayı görev bilerek...

Peki ya sizler ?..

***

Bu sebepledir ki, sakın ha avaz dolusu bağırmayın arkadaşlar!...

Sesinizi duyan olmaz!

Çünkü yıllardır ninni söylediğiniz o millet, artık derin uykuda...