AKP’nin ve AKP iktidarının başı Başbakan, dün (8 Nisan 2006 Cumartesi), Sinop Dernekleri Federasyonu'nun, Bağcılar Olimpik Spor Salonu'nda düzenlediği “Sinoplu, Fakültesini Kendisi Yapıyor” şölene katıldı ve orada konuştu…

“Şunu özellikle bilmenizi istiyorum, Türkiye'deki 73 milyon vatan evladının da bilmesi lazım. Bizim bu ülkede terör örgütlerine ayıracak vaktimiz yoktur. Terör örgütünü terör örgütü olarak tanıdığını söylemekten kaçınanlarla da konuşacak vaktimiz yoktur. Bunu da açıkça
söylüyorum. Öncelikle bunun halli gerekir. Zira Türkiye demokratikleşme sürecinde demokrasinin yönetme hakkına ulaşıyorsa, bunu tadıyorsa, o zaman bütün hareketlerin, özgürlüklerin legal çerçeve içerisinde yürümesi lazım. İllegal örgütlerle demokrasi
konuşulmaz, tartışılmaz. Bunu özellikle vurgulamam lazım…” dedi ekledi:

“Tabii burada bir şeyi daha söylemem gerekiyor: Sene 1991. 1991'de, şu anda terör örgütünün Avrupa'daki temsilcileri durumunda olan, orada onların başında olanlar, evet ne yazık ki bugün parlamentoda olan milletvekillerinin belli bir kısmıyla ve bir partinin de kendisiyle beraber parlamentoya girmiştir. Bu parti de CHP'dir. Bunu da söylüyorum. Peki nasıl girdi? SHP olarak girdi. SHP olarak girdikten sonra ayrıldılar. CHP'yi öyle kurdular. ayıtların hepsinde bunlar var. Bir sene beraber yürüdüler. Parlamentoya taşıdılar. Öbürü de
çıktı HADEP'i kurdu. Olayın gerçek yüzü budur. Bunu kaçırmaya, gizlemeye kimsenin hakkı yok. Bunlar da açıkça kayıtlarda var. Meclis zabıtlarında, tutanaklarında hepsi var. Meclis
tarihi, arşivleri bunu yazıyor. Arşivlerde bu var. Bundan dolayı kimse kalkıp da bizlere farklı takiye yapmak suretiyle 'hafızai beşer nisyan ile maluldür' anlayışından hareketle bizleri adeta hafıza kaybına mahkum etmesinler. Milletin hafızası sağlamdır. Bunu hatırlatıyorum.”

Başbakan, tarihsel bir gerçeğe parmak basıyor ama tarihsel gerçeği biraz çarpıtıyor. Biz de öncelikle bunu anımsatalım…

Başbakan’a, “1991'de, şu anda terör örgütünün Avrupa'daki temsilcileri durumunda olan, orada onların başında olanlar, evet ne yazık ki bugün parlamentoda olan milletvekillerinin belli bir kısmıyla ve bir partinin de kendisiyle beraber parlamentoya girmiştir” tümcesiyle vurguladığı “terör örgütünün Avrupa’daki temsilcileri durumunda olan” 1991’in milletvekillerinin hala Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden emekli milletvekili maaşı aldıklarını da anımsatıp soralım:

Vatan, halk ve devlet düşmanı olmuş eski milletvekillerinin hala emekli milletvekili maaşı almalarına neden son vermiyorsunuz?..

Son vermeyi düşünüyor musunuz ve son vermek için yasa çalışmasına başlayacak mısınız?..

Vatana, halka ve devlete düşman kesilmiş bu kişilerin, milyarlık maaş alma yanlışını yeni bir yasayla ortadan kaldıracak mısınız?..

AKP’nin, Kamutay’daki ezici çoğunluğu, böylesi bir yanlışı anında ve istendiği biçimde giderecek yasanın (kanunun) çıkmasını sağlayabilir.

Böyle bir yasa çıkarılır, vatan, halk ve devlet düşmanı kesilmiş eski parlamenterlerin, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden emekli milletvekili maaşı almaları, hastane gibi hizmetlerden öncelik hakkına sahip olup yararlanmaları önlendiğinde, Başbakan’ın söyledikleri geçerlilik ve doğruluk kazanacaktır. Aksi halde, ajite amaçlı siyasi söylem olarak kalacaktır…