Güneri Civaoğlu, 22 Nisan tarihli köşe yazısında, İstanbul’un boğaz manzaralı lüks semtlerindeki yapılara değinmiş ve yıllardır şu veya bu şekilde kanun boşluklarından faydalanılarak kaçak olarak inşa edilen bu lüks yapıların da ‘Vergi Barışı’ benzeri bir kanunla, ekonomiye kazandırılması gereğinin altını çizmiş... Bu yazı, bana yıllardır aklımda olan bir konuyu işlememe vesile oldu... Özellikle İstanbul’un bu lüks semtlerindeki satılık ilanlarına baktığımda, 1 milyon dolar gibi rakamların telaffuz edildiğini görüyorum... Merak ettiğim şey ise, acaba tapu dairesine gidildiğinde, bu yapıların satış bedellerinin gerçek rakamlar üzerinden tahakkuk ettirilip, ettirilmediği... Yani 1 milyon dolara satılan lüks bir villanın, satış bedeli örneğin 100 milyar üzerinden gösteriliyorsa, ki bu bizim ülkemizde çok sıradan bir olay... O zaman kaçak nasıl önlenecek ?... Bu konuda aklıma gelen çözüm önerisi ise şu: Devletin ilgili kurumları, bu ilanlara müşteri gibi gidip, pazarlık yapmış olsa ve yapısına 1 milyon dolar fiyat biçen satıcıya, 100 milyar gibi tapu dairesinde satış bedeli olarak gösterilen rakamları teklif etse... Tabii ki satıcı önce gülecek, sonra “Dalga mı geçiyorsunuz siz kardeşim” diyecek... Daha sonra aynı yapının, tapu dairesinde söz konusu olan 100 milyar üzerinden, başka bir şahısa satışı yapıldığında devletin ilgilileri, “Dur bakalım kardeşim, demek ki sen, portakal satıp, limon vergisi bile ödemiyorsun. Ama artık karşında ben varım” dese acaba yıllardır hem devlet arazilerini yağmalayıp satan, hem de şakır şakır vergi kaçıran bu yüzsüzlerin önüne bir set çekmiş olmaz mı ?... Bence olur... Hem de bu memleketi yıllarca kanser gibi saran enflasyon belasını tetikleyen emlak fiyatları, zapt-u rapt altına alınmış olur... Başta Maliye Bakanımız olmak üzere ilgililere, hayata geçirilmesi kolay olan bir önerimiz bu...