Bulgaristan haber vermeye gerek duymadan baraj kapaklarını açtı, Edirne sular altında kaldı.

Edirne ve Edirne halkı günlerdir sular altında kalırken, canını ve malını kurtarmak için çırpınırken, halk dalkavukluğu yapan AKP iktidarı ve AKP iktidarının başı neredeler?!

Nerede olduklarından vazgeçtim, bir kerecik olsun ağızlarına niçin almadılar? “Bulgaristan’ın yaptığı çirkindir. Haber verselerdi, önceden önlemimizi alırdık” diye niye gürlemediler?

Ya Edirneli olan Mali Bakanı Kemal Unakıtan niye ortalarda görünmedi? Gensoru önergesinde yapacağı o çirkin sözcüklerle doldurduğu konuşmayı hazırlama çok daha mı önemliydi? Nasıl olsa gensoru önergesi ret edilecekti!..

Oylama bitiminde, doğup büyüdüğü sular altındaki il’ine –gece yarısı da olsaydı- niye koşmadı? Yetişmesinde kendisine en azından ekin (kültür) veren sularla boğuşan hemşerilerinin yanında niye olmadı?

Bunların yalan dolanlarını, ne kadar halk dalkavuğu olduklarını doğal afetler bile yüzlerine tokat gibi vuruyor!.. Gene de, pişkinliğe vurup, halkı enayi yerine koyarak yollarında yürüyorlar!

Böyle yaparlar abi! Karşılarında, dik durması gerekenler, dik durmaz, hoşgörü gösterirlerse ve kendi kendilerine yıpranarak yok olmaları beklentisi içine girilirse, Atatürk Türkiyesi’nde istedikleri gibi at oynatacaklar…

Dün Kamutay’daki partisinin grup toplantısında, alışkanlık haline getirdiği muhalefete, “Yahu Allah aşkına bir defa da ‘Şu ilin şu sorunu var’ diye gelin” diye laf yetiştiren Başbakan, bu içerikteki sözü ederken, usundan, sular altındaki Edirne’yi ve sularla malını canını kurmaya çalışan Edirneliyi geçirdi mi?..

Sanmıyorum! Geçirseydi, -usuna her geleni söyleyen biri olduğu için- söylerdi, ben de, sizler de duyardık…

Edirne’yi, Edirneliyi sular bastığında, gene ilk koşan Türk Silahlı Kuvvetleri oldu!

Türk Silahlı Kuvvetleri, -içinden Memduh Tağmaç’lar, Faik Tütün’ler, Nurettin Ersin’ler, Kenan Evrenler, tak şak paşalar çıksa da- dünya lideri büyük Kemal Atatürk’ün en büyük, en kıymetli ürünüdür, bıraktığı en değerli/kıymetli yapıtıdır… Onurumuz, gururumuzdur… Önünde saygıyla eğiliyorum…