30
Mayıs
2024
Perşembe
ANASAYFA

FOLLUKTAN HABERLER ÖLDÜRDÜ ŞİMDİ SIRA HACİZDE!

Ergenekon soruşturması kapsamında, 'örgüte finansal destek sağlamak' suçlaması ile tutuklanan ve sağlık sorunları nedeniyle tedavi gördüğü Trakya Üniversitesi Edirne Tıp Fakültesi Hastanesinde 6 Temmuz günü hayatını kaybeden işadamı Kuddusi Okkır'a hastane yönetimi 5 günlük tedavisi için bin 600 YTL masraf çıkarttı. Bunun üzerine Okkır'ın eşi Sabriye Okkır'a 1 ay süreli ödeme tahahütnamesi imzalatıldı. Eğer Sabriye Okkır 1 ay içinde bu borcu ödemezse yasal işlemler başlatılacak.

Ergenekon soruşturması kapsamında "Çeteye finans sağlamak ve silahlı örgüt üyeliği' suçlarından 20 Haziran 2007 tarihinde tutuklanarak önce Bayrampaşa Cezaevinde 10 gün tutulduktan sonra Tekirdağ F Tipi Cezaevi'ne gönderilen Kuddisi Okkır, 10 Mayıs tarihinden bu yana hastalığı nedeniyle Trakya Üniversitesi Edirne Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi görüyordu. Akciğer kanseri, beyin ve kemik metastası tanısı konulan Okkır'ın bilinci kapalıydı ve doktorlar ilaç tedavisi ile Okkır'ın acı çekmemesini sağlamaya çalışıyordu. Aşırı derecede kilo kaybı yaşayan ve vücudunun çeşitli yerlerinde yaralar çıkan Okkır'ın eşi Sabriye Okkır'a cezaevi yönetimi tarafından 1 Temmuz günü tahliye kararını bildirildi. Tahliyesinin ardından Kuddusi Okkır 5 gün sonra 6 Temmuz sabahı hastanedeki yatağında hayatını kaybetti. Edirne Belediyesi'nin cenaze aracı ile Okkır'ın cenazesi İstanbul Maltepe camiine götürüldü ve burada ikindi vakti kılınan cenaze namazının ardından cenaze eşi Sabriye Okkır'ın yaşadığı Yalova merkeze bağlı Subaşı köyünde dün toprağa verildi.

Ergenekon zanlısı Kuddusi Okkır'ın tutuklu olarak tedavi gördüğü 10 Mayıs ile 1 Temmuz tarihleri arasındaki 81 günlük hastane masrafı olan 22 bin 800 YTL'yi Adalet Bakanlığı ödeyecek. Hastane bu paranın tahsili için adalet Bakanlığı'na fatura kesti. Ancak 1 Temuz tarihinde tahliye edilen Okkır'ın tahliyeden sonra kaldığı 5 günlük hastane masrafı olan Bin 600 YTL'yi ise ailesi ödeyecek. Cenazenin teslimi sırasında üzerinde hastane masrafını karşılayacak parası olmayan Sabriye Okkır'a hastane yönetimi kolaylık sağlayarak 1 ay içinde ödeme yapılması için tahahütname imzalattı ve aileye cenazeyi teslim etti. Eğer Sabriye Okkır bu süre içinde eşinin hastane masrafını ödeyemezse icralık olacak.

VİCDANLARI RAHAT EDECEKSE BEN ÖDERİM

Eşinin ölümünün ardından hakkını sonuna kadar arayacağını belirten Sabriye Okkır, "Hakkım olan neyse hakkımı arayacağım. Mantıklı bir olaymı bu, bir insan tutukluluğundan dolayı hastanalacak ve öleceği anlaşılınca hastaneye alınacak. Ben üstüme ne düşüyorsü yapmaya hazırım. Eğer onların vicdanları rahat edecekse ve onlar bu ücreti ödemezse tabiki ben ödeyeceğim.Ben aciz değilim. Ama devlet aciz bırakırsa çevrem beni aciz bırakmaz. Ben bu masrafı ödeyecek dumumumun olmadığımı daha önce söylemiştim. Eşimin sosyal güvencesi yoktu. Ama ne olursa olsun bu parayı ödemlek zorundayım. Hastane bana çok kolaylık sağladı ve borcumu giderken bana söylemediler. Benim de kendime göre çevrem var. Yalnız bir insan değilim. Zaten önümüzdeki günlerde Tekirdağ F Tipi Cezaevine giderek eşimin eşyalarını buradan alacağım. O zaman hastaneye de uğrayacağım"dedi.

CENAZEYE GİTMEYİN BASKISI YAPTILAR

İstanbul'daki Maltepe camiinde kılınan cenaze namazının ardından eşini defnetmek için yaşadığı Yalova'ya bağlı Subaşı köyünde toprağa verdiklerini belirten Sabriye Okkır, "Sürekli beni arıyanlar oluyor va insanlardan taziye alıyorum. Subaşı'nda ise insanlara cenazeye gitmemeleri için birileri baskı yapmış. Ben bunu daha sonra duydum ve çok üzüldüm. Artık tek istediğim ölen öldü artık. Benden herkes elini eteğini çeksin. Beni ve ailemi rahat bıraksınlar. Özelime girmesiniler"dedi.


Hakkımı AİHM’de arayacağım

Borçlarının bir bölümünün taksitlerini ödeyemediğini, ne kadar borcu olduğunu şu an bilemediğini söyleyen Sabriye Okkır, eşinin davasını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar taşıyacağını, sorumluların en ağır şekilde cezalandırılmasını sağlayacağını bildirdi.

Üniversite mezunu çiftçi çocuğu

Adana’da 1948 yılında çiftçilikle uğraşan Şükrüye ve Cemal Okkır çiftinin 3 çocuğunun ikincisi olarak dünyaya gelen Kuddusi Okkır, ilk, orta ve lise eğitimini Adana’da tamamladıktan sonra kazandığı İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi’nden 1975 yılında mezun oldu. Daha sonra aynı üniversitede iktisat eğitimi gören Sabriye Okkır ile evlenip bir oğlu dünyaya gelen Kuddusi Okkır, eşiyle bir süre ABD’de dil eğitimi gördükten sonra tekrar Türkiye’ye döndü.

Ticarette para kazanamadı

Kuddusi Okkır, ticaret yaşamında eşi Sabriye Okkır’ın anlatımına göre insanları sevmesi, güvenmesi ve onlara inanması nedeniyle para kazanamadı. Kuddusi Okkır, başta seramik olmak üzere bir çok iş kolunda faaliyet gösterdi. Örgüte finans sağladığı iddia edilen eşinin tutuklanıp cezaevine konduğu zaman 19 bin YTL taksitlendirilmiş kredi ve BAĞKUR borcu bulunduğunu, bugüne kadar hiç bir zaman evleri olmadığını, otomobillerinin de bulunmadığını belirten Sabriye Okkır, "Kuddusi’yi finans kaynağı gösterenler, borçlarını araştırmadı. O tutuklandıktan sonra İstanbul’da 1000 YTL kira vermemek için Yalova’da yaşayan kuzenimin evine taşındığımızı soruşturmadılar mı? İnsanları seven ve değer veren bir kişinin ölümü bu şekilde olmamalıydı" dedi.

’Kasa’ demişlerdi 19 bin YTL borçla öldü

Edirne’deki üniversite hastanesinde ’Akciğer kanseri, beyin ve kemik metastazı’ tanısı konulan ve 1 Temmuz’da tahliyesine karar verilen Okkır, önceki gün hastanede vefat etti. Aynı gün Yalova’da toprağa verildi. Eşinin tutuklandığında 19 bin YTL borcu olduğunu belirten Sabriye Okkır, "İddianamenin uzamasını, orada kalmayı kabul edemedi, kahrından kanser olup öldü" dedi.

Hürriyet - Milliyet
Yayın Tarihi : 8 Temmuz 2008 Salı 14:44:29
Güncelleme :8 Temmuz 2008 Salı 14:49:45


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
oviraptor IP: 88.245.54.xxx Tarih : 9.07.2008 20:52:58

akp ve tarafı savcılar bu sefer yakayı kurtaramıyacak ortada bir ölü var ve onun hesabı yargıda elbet birinden sorulacak


Yılmaz Okur IP: 88.227.54.xxx Tarih : 9.07.2008 07:57:47

hani bu teror örgutunun kasasıydı bu adam? cezaevine saglıklı giren bir adam ve 1 yılın sonunda hayatını kaybedilen bir can.cezaevlerindeki nisanlarımıza af cıksın.