2
Mayıs
2025
Cuma
ANASAYFA

Hukuk devletinde arapsaçı...

Anayasa Mahkeme’sinin, nüfusu 2 binin altına düştüğü için kapatılan belediyelere ilişkin kararı ve bunu izleyen Danıştay ve Yüksek seçim Kurulu kararlrı, birbirinin ardından yapılan açıklamalar, sorunu arapsaçına döndürdü.

Sorunun birkaç yönü var:

1. Anayasa Mahkemesi kararı ile Danıştay kararı ve Yüksek seçim Kurulu arasındaki çelişki: Anayasa Mahkemesi kararında nüfus sayım sonucuna itirazlar için başlangıç tarihi yasanın yürürlüğe girdiği 22 Mart 2008 olarak açıkça beliriyor. Danıştay ise beldelerin itiraz haklarını ancak Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararı açıklanınca öğrendiklerini, o nedenle itirazlar için başlangıç tarihinin Anayasa Mahkemesi kararının açıklandığı 6 Aralık 2008 olması gerektiğini söylüyor. Yüksek Seçim Kurulu da Danıştay kararına uyacağını açıklıyor.

Hukuk devleti

Sorun bu görüşlerden hangisinin haklı olduğunu saptamak değil. Sorun, Anayasa Mahkemesi kararlarının bağlayıcılığı. Anayasa’nın 153. maddesi Anayasa Mahkemesi kararlarının yargı organları için de bağlayıcı olduğunu öngörüyor. Anayasa’nın 138. maddesi, yargıçların Anayasa’ya göre hüküm vereceğini belirtiyor. Anayasa’ya neyin uygun olduğuna karar verecek olan ise Anayasa Mahkemesi.
Anayasa Mahkemesi kararında itirazlar için başlangıç tarihi belirtilmemiş olsaydı, Danıştay’a bir yorum alanı kalacaktı. Ama tarih belirtiliyor. Danıştay bu görüşü paylaşmasa bile, karara uyması gerekirdi. Hukuk devleti yargıda başlar.

Karşıt görüşün önemi

2. Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın açıklaması: ABD Yüksek Mahkemesi ya da Alman Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın basın önüne çıkıp “Bizim verdiğimiz kararın anlamı şudur” diye açıklama yaptığını hiç duydunuz mu? Yargıcın rolü, mahkemenin gerekçeli kararıyla sınırlıdır. Yargıç, gerekçeli karar ya da yazdığı karşıt görüşle konuşur. İfade aracı TV kameraları değil, verdiği karardır. Ama Mahkeme adına bir açıklama yapma zorunluluğu varsa, açıklamanın doğal olarak mahkeme üyesi tüm yargıçların görüşlerini yansıtması gerekir. “Ben çoğunluk adına bu açıklamayı yapıyorum. Karara karşı olanları ilgilendirmez” görüşü pek inandırıcı değil. Bir kere, açıklama Anayasa Mahkemesi adına yapılıyor. O nedenle, bütün yargıçları ilgilendirir. Ayrıca, karar, gerekçesi ve karşıt görüşlerle bir bütün oluşturur.

Bölünme ortaya çıktı

3. Yargının güvenilirliği: Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın açıklaması, arkasından 8 üyenin açıklaması, Danıştay’ın açıklaması yargının içindeki bölünmeyi ortaya çıkardı. Kamuoyunda yargının güvenilirliğini sarstı. Kanımca, içinde bulunduğumuz durumun yarattığı en büyük sakınca bu.

Yargının güvenilir olması, kendine düşen görevi yerine getirebilmesi için vazgeçilmez bir koşul. güvenilirlik halkın, yargının bağımsız, tarafsız, adil olduğuna inanması, güvenmesi anlamına geliyor. Yargıçların moral standartlarına güvenmek anlamına geliyor. Yargıçların ve yargı organlarının bir güç mücadelesi içinde olmadıklarına, Anayasa’yı ve demokrasiyi korumak dışındaki başka bir nedenle hareket etmediklerine güvenmek anlamına geliyor. Yargının siyasal çekişmelerin dışında olduğuna güvenmek anlamına geliyor. Yargıya güvenmek, halkın, yargı kararlarındaki bütün görüşleri paylaşmasa bile, bu kararların meşruiyetini kabul etmesi bakımından önem taşıyor.

İçlerinde çözselerdi

O nedenle yargı organları içlerindeki ve aralarındaki bu tartışmaları keşke dışarıya vurmadan kendi içlerinde çözümleselerdi.

4. Başbakan’ın açıklaması: Sayın Başbakan’ın yargıyla ilgili açıklamaları, yargıya siyasetin gölgesini düşürüyor. Başbakan, açıklamalarıyla yargıya ya iktidar yanlısı ya da iktidar karşıtı görünümü veriyor. Oysa yargı ikisi de değil. Bu kere de böyle oldu.
Yargının tarafsızlığı ve güvenilirliği, bir ülkede hukuk devleti ve demokrasinin üzerinde durduğu zemin. Bu zemini arapsaçına döndürmemeye özen göstermek gerekir.

Rıza Türmen - Milliyet
Yayın Tarihi : 26 Aralık 2008 Cuma 15:36:33
Güncelleme :30 Aralık 2008 Salı 19:50:45


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
nihat özen IP: 84.168.61.xxx Tarih : 27.12.2008 19:27:52

yaziklar olsun biz bu vergileri avrupada vermiyoruz.milleti sömürmekten baska yapacak isleri kalmamis bunlarin


hulki IP: 78.176.178.xxx Tarih : 28.12.2008 02:09:58

bu hükümete inat eşekle gezcem sokaklarda.bu ne arkadaş yazık değilmi bize.iliğimizi kemiğimizi kurutacaklar bu gidişle.sonumuz hiç iyi değil..


ismetkaraoğlan IP: 88.231.146.xxx Tarih : 29.12.2008 11:36:50

bu hükümet memura işçiye acaba aynı oranda zam yaptı mı ki, yüzde 12 taşıt vergisini zam yapmış.artık etik değerlere sahip çıkın.unutmayın halk yapılanı hiç unutmaz.


kiraz IP: 163.156.240.xxx Tarih : 29.12.2008 13:51:31

avrupa gibi olmak istiyoruz ama nedense oradaki kanunlar uygulanmaya basliycak dediginde isyanlari oynuyoruz.ingilterede yasayan biri olarak anlatiyim burda neler var.road tax dedigimiz bir vergi var senelik ger arabada olmasi gerek yani cadde basti parasi.sonra yine mecburi olarak insurance yani sigorta ki bu yasa gore ve ehliyetindeki cezalara gore degisebiliyor ve cok abartilmis bir derecelere kadar gidebiliyor fiat.ve londra ikiye ayrilmis bir sekilde.cevrede yasiyorsan isin kolay tabi isin eger ic kisimlarda ise ki normalde hep oyledir. ic kisimlara girmek icin mecburi gunluk para odemen gerekiyor buda baya yuksek bir rakam ve gece saat 10 gecirirsen odemende fiat cifte katlaniyor.ertesi gunse dusun artik kac para oluyor senin 1 dakikalik bile olsa o alana girmen.onun icinde insanlar avrupada artik pek araba kullanmazlar pisiklet ile ise gitmeyi tercih ederler.simdi yazin bakalim turkiyede vergi cokmu yeterli vergi oduyormuyuz acaba.biz herzaman isin basitine kacmak isteriz herseyde devleti suclamak isimize gelir cunku.yok kriz yok vergi vs vs kriz sadece turkiyedemi krizin sebebi akp mi.yeter artik biraz olsun gozlukleri cikartin ve dunya ne durumda neden kriz var sebebi nedendir bunlari okuyun ogrenin.ben kendimce ne yapabilirim bunu dusunun sikayet sikayet baska yaptigimiz birsey nede bir katki var. avrupa kan agliyor sirketler batiyor bankalar iflasta issizlik son hatta.su anki yorumculara sorsak avrupanin ve amerikanin bu durumda olmasindan yine akp sucludur diycekler.


zekeriya arslan IP: 88.253.35.xxx Tarih : 28.12.2008 15:09:05

bu araclarımızı devlete hıbe edelım ve yıllık vergı mıktarımıza kıralayalım yoksa cogu aracı satsak vergısını ve yıllık dıger resmı gıderlerı karsılamayacak yazıklar olsun baska ne dıyelım


ali IP: 85.98.166.xxx Tarih : 28.12.2008 00:36:14

haber yanlış bence zam gelmemesi lazım zaten Kriz var.


Ali Acar IP: 88.232.63.xxx Tarih : 27.12.2008 16:31:48

Bence haberin başlıgı yanlış.3 ile 6 yaş arası ile 6yaşından sonraki (7,8,9)otomabillerin 1300 ile 1600 cc3 arası olanlar ne kadar vergi verecegini biri bana göstersin.Benmi göremiyorum.