19
Mayıs
2024
Pazar
ANASAYFA

Patronlarla birlikte yürüyelim çağrısı

DİSK’e bağlı Tekstil İşçileri Sendikası Başkanı Rıdvan Budak tarihi bir çağrı yaparak işçi ile birlikte işverenlerin de krize duyarsız kalan hükümete karşı ortak tepki vermesini istedi. Budak “Gelin hep beraber hiçbir tedbir almayan Türk sanayiini ölüme terk eden bu iktidara karşı birlikte baş kaldıralım. Bir defa da olsa birlikte yürüyelim. Hükümeti duyarlı hale getirmeliyiz” dedi.

İşçilerin sembol temsilcisinden işverene tarihi çağrı geldi. DİSK’e bağlı Tekstil İşçileri Sendikası’nın Başkanı olan Rıdvan Budak, Hükümet’in krize karşı vurdumduymazlık içinde olduğunu belirterek sanayicilerle ortak hareket etmeleri gerektiğini söyledi.

Kısa süre önce Denizli, Adana, Kahramanmaraş, Gaziantep, Adıyaman gibi illerde tekstil sektörünün durumunu yerinde görmek için bir tur yaptığını kaydeden Budak “Ülkenin geleceğinden ilk defa bu kadar korkar oldum” dedi. Çaresizliğe rağmen iktidar korkusundan dolayı sanayicinin sesinin yeterince çıkmadığını, AKP’nin tüm işveren örgütlerini zapt-ı rapt altına aldığını kaydeden Budak şöyle konuştu:

“Sanayici örgütleri susuyor. TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu bir toplantıda ’derdini açıkça çıkıp anlatacak bir babayiğit var mı’ diye soruyor. Kimse çıkıp da hükümeti eleştiremiyor. Oysa toplantı yapılan fabrikanın bahçesinde işçiler ’Susma sustukça sıra sana gelecek’ diye işverenine tempo tutuyor. İlk defa herkesin bu denli çaresiz olduğu bir süreç yaşıyoruz. Başbakan’ın aklı fikri 29 Mart seçimlerinde. İtirazların yükselmesi lazım. Sermaye kesimi zaptı rapt altına alınmış görünüyor. Oysa kötü bir benzetme olacak ama ölmüş eşek kurttan korkmaz. Gel geç iktidarlardan, vergi salarlar diye korkarak sanayicilik yapılmaz. Bu fabrikalar size dedenizden servet kalmadı. Bu ülkenin halkı ile beraber sizler yeteneklerinizi ortaya koydunuz. Dişinizle tırnağınızla bu fabrikaları ortaya çıkardınız. Onları batırmaya hakkınız yok. Direnin ve hakkınızı fabrikalarınızı işyerlerinizi koruyun. Türkiye’nin işçileri, çalışma haklarını, fabrikalarını, ekmeklerini, aşlarını geri istiyorlar. Sanayicilerin de buna kulak vermesi, el vermesi lazım. Gelin hep beraber hiçbir tedbir almayan bizleri ölüme terk eden bu iktidara karşı birlikte baş kaldıralım. Bir defa da olsa birlikte yürüyelim. Bu çağrının tarihte bir benzeri yok. Bunu ilk yapan bu dayanışmayı gösteren ilk biz olalım. Bu ülke sanayicisiz, sanayisiz olmaz. Bu ülke emekçi olmadan da olmaz. Üretim olmadan bu ülke yaşayamaz. Oysa şu an bütün fabrikalarımız, kaderimiz siyasetin elinde. Bu eli duyarlı hale getirmek zorundayız.”

Hurda fiyatına satarsınız

Tekstil sektöründe pek çok tesisin kapandığını pek çoğunun da çok düşük kapasitelerle ayakta durmaya çalıştığını kaydeden Rıdvan Budak, 50 milyar dolarlık yatırımın da tehlikede olduğunu söyledi. Budak, şu an tekstil sektörünün makina parkının satışa çıkması halinde normal değerinin yüzde 10’una yani 5 milyar dolara ancak satılabileceğini iddia etti.

Üretimsizliğin Türkiye’nin en büyük felaketi olacağını ifade eden Rıdvan Budak şöyle devam etti: “Açık gibi görünen fabrikalar aslında kapalı. Kapıda bir güvenlik görevlisi, içeride bir muhasebeci, sipariş bekleyen ortada gezinen bir müdür ve geleceğini göremeyen sanayici. En çok çalışan yerler icra müdürlükleri. Artık alacaklılar icra memurlarını torpille kendi borçlusuna götürmeye çalışıyor. İflas erteleme alan alana. Çek değerli meta olarak işlevini yitirmiş. Sanayici uzun vadeli satışlardan aldığı çekleri tefecilere kırdırıyor. Sanayici tefecinin eline düşmüş vaziyette. Yüzde 60-70’le çekini kırdırıyor.”

Kasım’da ne dediysek Mart’ta maalesef oldu

Rıdvan Budak ile Kasım ayının sonlarında buluşmuştuk. Krizin henüz ikinci ayıydı. Ancak Budak, Türkiye’nin her yerinden gelen sinyalleri alabildiği için olacakları çok önceden öngörmüştü. Tekstil sektörünün en az yüzde 35 küçüleceği uyarısında bulunan Budak, 400 bine yakın kişinin de işinden olabileceğine işaret etmişti. Bunların da en geç Mart ayında yaşanacağını söylemişti. Rıdvan Budak “Ne yazık ki haklı çıktık. Kasım’da dediklerimiz harfiyen Mart’ta gerçekleşti. Korktuğumuz başımıza geldi” diyor.

Sosyal patlama var, yoksul kesimde boşanmalar artıyor

RIdvan Budak, yoksul kesimde genel olarak boşanmaların daha az görüldüğünü ancak bu dönemde arttığını söyledi. Ekonomik krizle birlikte toplumsal yaşamın çekirdeği olan aile yapısının da tehdit altında olduğunu kaydeden Tekstil İşçileri Sendikası Başkanı Budak sözlerine şöyle devam etti:

“Yoksul semtlere gidin ve gerçeği görün. Sanayi şehirlerinde işsizliği yoksulluğu görün. Ev sahibine, bakkala görünmeden evine girmeye çalışanlar, akşam evinde elektrik, doğalgaz dahi kullanmayanlar var. Başbakan’ın etrafı övgü dolu sözler söyleyenlerle öyle dolmuş ki gerçekleri göremiyor. Taşıma kalabalıklar Başbakan Erdoğan’ı da yanıltıyor olabilir. Ancak hakikat bizim anlattığımızdır. Ülkenin geleceğinden ilk defa bu kadar korkar oldum. Vurdumduymazlığın bu kadar arttığı bir dönemi ise hayatım boyunca hiç yaşamadım.”

500’ün üzerinde işçi çalıştıran 350 fabrikanın yarısı kapandı

Rıdvan Budak krizle birlikte 350’nin üzerinde olan 500 ve üzeri işçi çalıştıran tekstil şirketlerinden 180’inin kapandığını ya da yüzde 15-20 kapasite ile çalışarak ayakta kalma gayreti içinde olduğunu söyledi. Denizli, Adıyaman, Kahramanmaraş, Adana, Gaziantep gibi illeri gezdiğini ve yeni döndüğünü kaydeden Budak durumu şöyle özetledi: “Adana’da Yidaş, Mensa, Arı Tekstil, Ulaş, Gürteks, Yaprak Tekstil ve Yüksel Tekstil ya kapandı ya da çok düşük kapasite ile çalışıyor. Antep’te Gidsan, Gaziantep İplik, Akkoza Mensucat, Yıldız İplik, Özka Tekstil, Kaptek, Akmert, Horozoğlu, Doka, Ramteks, Furteks, Furkan Tekstil, Ünaldı, Ayteks, Nizip İplik, Aysan, Elegant aynı durumda. Maraş’a geldiğimizde Has Dokuma, Çimteks, Dokuteks, Gürteks Cotton, Has, Cevher Tekstil, Hilal Tekstil, Marmis, Marsan, Metasa, Nazar Tekstil ve Arsan ya üretim durdurdu ya da yüzde 10-20 kapasiteye inmiş vaziyette.”

 

Ercan İnan - Vatan
Yayın Tarihi : 8 Mart 2009 Pazar 17:14:23


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Gökhan IP: 85.100.101.xxx Tarih : 13.03.2009 11:20:57

Halk ın, iktidara halk yararına iş yaptırabilmesi için topyekün hareket etmesi gerek.Ülkedeki bütün işçi ve memurlar 15 gün grev yapsın,kimse süper ve gros market dedikleri o sömürü yuvalarından 1 ay alışveriş yapmasın bakın nasıl dize gelecek hepsi kuzu kuzu.Bu arada grev kırıcıların da gerekli uyarıları alması şarttır.Yoksa 3-5 kişilik oyunlarla sorun çözülmez...