31
Mayıs
2024
Cuma
ANASAYFA

Türbanlı kadınlar memnun değil!

Yeni düzenleme yıllardır türban için mücadele eden kadınları kızdırdı: Bizim üzerimizden oyun oynanmasından vazgeçilsin. Bu düzenleme ile ayrımcılık hukuki hale getiriliyor..

Türban özgürlüğü için mücadele eden kadın örgütleri AK Parti ile MHP'nin uzlaştığı anayasa değişikliğini yeterli bulmadı. Bu formülün üniversite kapılarında kontrol mekanizması yaratarak, kadınların işaretlenmesine neden olacağını savunan kadınlar, 'şartsız, imtiyazsız, kendilerini bu ülkenin özde vatandaşlarıyla eşitleyecek ve haklarını iade edecek yeni bir düzenleme' istedi. Kadın örgütlerinin SABAH'a değerlendirmeleri şöyle:

* Prof. Dr. Fatmagül Berktay (İstanbul Üni. Kadın Çalışmaları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi): Türban sorununun çözümünü isteyen biriyim. Bunun demokrasi sorunu olduğunu savunuyorum. Ancak, sorunun anayasa ile çözülmeye çalışılmasını yanlış buluyorum. Sorun, toplumda uzlaşma ile çözülmeli. AKP'nin sivil anayasa girişimi içinde tartışılmaya devam etmeliydi. Ne yazık ki bunun yerine çoğunluk tiranlığı uygulanarak, anayasa değişikliği ile çözülmeye çalışılıyor. Anayasada gedikler açan bir yanı var. Bugüne kadar kadınların hiç konuşmamış, görüşlerine başvurulmamış olması da ciddi eksiklik. İktidar partisi demokrasi sorunu olarak algılasa farklı bir yöntem izlerdi.

* Halime Güler (Uçan Süpürge Genel Koordinatörü): Kadın haklarını aramak ile bir ideolojiyi savunmak ayrı şeyler. Feminist olarak, kadınların üniversite bitirip meslek sahibi olmalarının, bu konuda eşit davranılması gerektiğinin hep yanında oldum. Bunun için üniversiteler özgür olmalı. Ancak, bu tip yaklaşımların anayasada olması doğru değil. YÖK ve üniversitelerde çözülmesi gerekirdi. Türban bağlamayla ilgili tarif bile çok incitici.

* Zeynep Göknil Piyade (Başkent Kadın Platformu): Sadece eğitimle sınırlı kalmasını istemiyoruz. Çalışma hayatında ne olacak? Okumak için yurtdışına giden başörtülü kadınlar bundan sonra çalışmak için mi yurtdışına gidecek? Bir metrelik bez mi tehdit ediyor Cumhuriyeti. Bu yasağın demokrasi ve insan haklarına aykırı olduğu kabul edilip tamamen kaldırılmalı. Bizim üzerimizde oyun oynamaktan vazgeçsinler.

* Rafiye Kızılhan (Ayrımcılığa Karşı Kadın Hakları Derneği): Hukuk tekniği açısından başörtüsünün yasalarda yer alması hatalıdır, başın bağlanış biçiminin tarif edildiği yasal bir düzenlemenin Anayasa Mahkemesi'nce iptal edileceği açıktır. Sanki başörtülüler üniversitelerde hiç bulunmamış, kamu hizmeti vermemiş gibi bugün 'ya hakları iade edilirse' üzerinden korku senaryolarıyla hareket edilerek "fiilen devam eden ayrımcılık" hukuki hale getirilmektedir. Başörtülü kadınların ihtiyaçları şartsız, imtiyazsız, kendilerini bu ülkenin özde vatandaşlarıyla eşitleyecek düzenlemedir.

* Hülya Gülbahar (KA-DER): Bu sorunun toplumsal bir uzlaşma ile çözülmesi gerekiyordu. Siyasi bir hava içinde türbanın anaokuluna kadar inmesinin önünü açacak böyle bir düzenleme son derece yanlış ve tehlikeli bir yöntemdir. Kadınları ilgilendiren konuda kadınlara yer verilmemesi, buna rağmen başındaki örtüyü neresinden bağlayacağına dair topluma kışla nizamı vermeye çalışmak kabul edilebilir bir yaklaşım değil.

*Hidayet Şefkatli Tuksal (Başkent Kadın Platformu): Ayrımcılık ve özgürlük perspektifinden bakmadan, kadınların söz hakkı olmadan yapılan düzenleme sorunu çözmez. Kimsenin talebi karşılanmıyor. Türbanlılar işaretlenmiş olacak. Üniversiteyi bitiren kadınlar ne yapacak?

Sabah
Yayın Tarihi : 31 Ocak 2008 Perşembe 04:39:49


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
ali güneş IP: 78.181.37.xxx Tarih : 31.01.2008 22:49:01

mustafa soğukpınar kardeşim bütün kıldığımız namazları sen kıldıysan bilemiyorum. ama şu bir gerçek türbana karşı gelenlerin senden daha çok müslüman olduğu. kardeşin sen insanlar hakkında inanç konusunda karar verecek merci değilsin. İbadet Allah ile bizim aramızda hiç bir tarikat ayağı olmadan...


selçuk kolcular IP: 88.234.115.xxx Tarih : 1.02.2008 02:00:58

Günümüz dünyasında bu tür kavramlara takılmak hangi topluma olursa olsun zarar verir. Hoşgörü dini olan dinimizin yanlış yorumlarla, hızla ilerleyen globalleşen dünyayla bir ilişki kuramadığını, insanları etrafında toplayacak kadar güzel mesajlar veren Türk-İslam alimlerinin yorumları yerine Arap kültürü empoze eden yorumların bizi Türk kültüründe de uzaklaştırdığını görüyoruz. Tabii ki onların güzel yorumlarını da dinleyelim. Dinimizin tüm insanlara gönderilmiş son din olduğuna inanmayan bir müslüman olmadığına göre neden dinimizi eski kıyafetler ve kalıplar -dolayısıyla kafalar- içine sokmaya çalışan bir düşüncenin maşası oluyoruz. Yardımlaşma ve insanlığı ön plana çıkartan bir din mantığımız varken, " aman namazım bozulmasın" düşüncesindeki bir cemaatin, namaz esnasında kalp krizi geçiren bir insanımıza namaz bozulacak diye kimse dönüp bakmaması, insani açıdan da nekadar zayıfladığınızın bir örneğidir. Lütfen, ilim neredeyse gidip öğrenelim, güzelini kullanalım. Yerinde duramadan gelişen dünyada basma kalıp fikirlere rağbet etmeyelim. Eğer Kuran-ı Kerim insanların aklıyla hareket etmesini öngörmeseydi "oku" emrini verir miydi? Okuyan, aklını kullanan topluluklara kolay hükmedemeyeceğini bilenlerin tuzağına düşmeyelim..


ali bektas IP: 80.185.230.xxx Tarih : 31.01.2008 23:29:25

ali gunes çok bilmissin soyle bakalim nur suresinin 31. ayetini ne yapacaksin.islam bir butundur yarisini alayim yarisini atayim yok.kurani-kerim 6666 ayettir birini inkar edersen o zaman islamdan çikmis olursun,senin gibi dusunenlerin durumu budur,sabahlara kadar namaz kilsan,aylarca oruc tutsan,islamin emri olan bas ortusunu inkar edersen musluman olamazsin.


ali güneş IP: 78.181.51.xxx Tarih : 31.01.2008 16:57:59

insanlar inandığı gibi yaşamalı ama başkasının maşası olmadan. Neden türbanlıların anamızın başörtüsüne karşı çıktığını anladınız mı? Onların amacı inanç değil kesinlikle siyasi tepkilerden de belli oluyor. Burası Türkiye Cumhuriyeti bu devlet çok zor şartlar altında kuruldu bunu kimse unutmasın.


MEMDUH KERA IP: 78.176.105.xxx Tarih : 31.01.2008 17:01:12

turban siyasete sokulup politik malzeme yapılırsa yane siyasi ise dini sembol olarak kullanılıyorsa ki öyle; hiçkimse dininin ki kutsaldır politik malzeme yapılmasını istememesi gerekir.Zamanında siyasiler turban ağızlarına dolamasaydı oy malzemesi görmesiydi o zaman inandırıcı olurlardı.Dinimin ucuz politik çıkarlara alet edip onu siyasal simge yapanlara yazıklar olsun.Turban çene altından bağlanacakmış şimdi bunamı kalındı.Herhalde siyasiler karaçarşaf ve burkadan korkuyorlar.Çünkü onlarda çene altı meselesi yok.


mustafa soğukpınar IP: 88.230.176.xxx Tarih : 31.01.2008 20:18:35

Türbana karşı çıkan insanları hayretle izliyorum. hayatı boyu namaz kılmamış islamın hiç bir gereğini yerine getirmemiş olan insanlar türban söz konusu olunca hepsi fetva makamı olup islamla türbanın alakası yok diye yırtınıyorlar.Konuşması gereken Diyanette susuyor.


BERAT KILIÇ IP: 194.27.72.xxx Tarih : 31.01.2008 12:27:15

İNSANLAR İNANDIĞI GIBI YASMALIDIRLAR DIN DIL IRK NE OLURSA OLSUN HIC KIMSENIN BUNU ENGELLEMEYE HAKKI YOKTUR...