30 Ağustos 2006’da emekliye ayrılacak olan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök’ün imzasını taşıyan “Türk Silahlı Kuvvetleri’ni Değiştirme Projesi”ne, emekli generallerden tepki yağdı.

Emekli generallerin tepkilerini manşetine taşıyan Yeniçağ Gazetesi, “Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök’ün modeline tepki gösteren emekli bir paşa, bu girişimin Türkiye’yi Sevr’den beter edebileceğine dikkat çekti. Yeni diye tanıtılan modelin aslında Osmanlı sistemi olduğunu kaydeden emekli Paşa, ‘AB sevdasıyla hareket etmek yanlış. Bu sistem doğru olsaydı Atatürk değiştirmezdi’ dedi” diye yazdı.

Yeniçağ Gazetesi’nin bugün manşetten verdiği “Özkök modeli AB dayatması” başlıklı haberi şöyle: 



Türk Silahlı Kuvvetleri tarihinin en büyük değişimine hazırlanıyor. Yeniden yapılandırma planına göre, iki ordu karargahı lağvedilecek. Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlıkları Genelkurmay çatısında birleşecek. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kara gücü, iki ana komutanlık haline getiriliyor. Özkök’ün uzun zamandır üzerinde çalıştığı, plana göre, Genelkurmay karargahı ve kuvvet komutanlıkları tamamen değişiyor.

Zamana yayılacak

Kademeli olarak yaşama geçirilecek plan için bazı adımlar atıldı. Önümüzdeki yıllarda köklü değişiklikler yaşama geçirilecek. Plana göre dört orduya sahip Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nda Ege Ordu ve Üçüncü Ordu lağvedilecek, sadece Birinci ve İkinci Ordu kalacak. Plan, karargahı İstanbul’da bulunan Birinci Ordu ve karargahı Malatya’da bulunan İkinci Ordu’yu ’Doğu ve Batı Grup Komutanlıkları’ haline getiriyor. Türkiye bu iki ordunun görev sahasına bölünecek.

Karargah yapısı da değişiyor

Planda, Genelkurmay karargahının yapısı tamamen değişiyor, merkezi bir karargah kuruluyor. Yıllara yayılan plana göre Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlıkları Genelkurmay Başkanlığı’nın çatısına çekilecek. Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlıkları, mevcut olan taktik birimler de yeni değişikliklerle plana tamamen uyumlu hale getirilecek. Kuvvet komutanlıkları, Genelkurmay Başkan yardımcıları haline geliyor. Kuvvet komutanları yerine, birimlerden sorumlu yardımcılar olacak. Plandaki önemli bir değişiklikte, bütün kuvvetlerde ayrı ayrı bulunan, lojistik, istihbarat, plan prensipler, eğitim gibi daire başkanlıklarının da iptal edilmesi ve bu birimlerin Genelkurmay karargahından, tek merkezden yürütülür hale getirilmesi.

Direniş tasfiye getirdi 

Plan bu haliyle ABD ve İngiliz ordularının karma bir modeli olarak nitelendiriliyor. Genelkurmay Başkanı Özkök, Kara Kuvvetleri Komutanlığı görevinde üzerinde çalıştığı planı Genelkurmay’a gelince hızlandırdı. Genelkurmay Harekat Başkanlığı tarafından yürütülen çalışmalar sırasında plana hem kuvvetlerden hem de Genelkurmay’dan direniş geldi. Hatta dönemin Harekat Başkanı emekli Korgeneral Köksal Karabay’ın bu nedenle pasif göreve atandığı ve erken emekliliğini istemek zorunda bırakıldığı belirtiliyor. 

*

Generaller yeni ordu modeline ateş püskürdü 

Milli Güvenlik Kurulu eski Genel Sekreteri Emekli Orgeneral Tuncer Kılınç, Ege Ordusu’nun Yunanistan’la ilişkilere göre kurulmuş bir ordu olduğunu hatırlatarak şunları söyledi: “Eskiden beri Ege Ordu Komutanlığı için bazı kesimler -özellikle AB’ciler- ’Yunanistan’la ilişkilere engel oluyor’ diyordu. Birileri bu ordudan rahatsız oluyor. ‘Yunanistan’ ile ilişkilerimizde yumuşama olur’ ifadeleriyle bu
ordunun kaldırılmasını savunuyorlardı. Ancak Yunanistan bazı isteklerinden, politikalarından vazgeçmiyor ki, biz neden Ege ordusunu lağvedelim. Bu tip şeylere çok fazla iltifat etmeyin. Zaten böyle bir değişim söz konusu olsaydı, komuta kademesi de buna göre şekillendirilirdi. Orgeneral sayısında bir değişim yok. Türkiye’nin çıkarları için gerekirse lağvedilir ama şu aşamada doğru olduğunu zannetmiyorum.”

Küçültülebilir ama lağvedilemez 

Birinci Ordu ve Ege Ordusu eski Komutanı Emekli Orgeneral Hurşit Tolon da, bu projenin yıllara bağlı olarak gerçekleştirilen bir projeksiyon olduğunu kaydetti. Bu gelişmenin Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yeni dünya şartlarına göre kuvvet yapısını belirlemesi olarak yorumla-nabileceğini kaydeden Tolon şöyle konuştu:
“3’üncü Ordu ve Ege Ordu Komutanlıkları’nın lağvı ifadesi gerçeği yansıtmaz.
Çünkü lağvetmek demek tamamen ortadan kaldırmak demektir. Böyle bir şey yok. Çünkü bu orduların bulunduğu yerlerin kendine özgü stratejik ve taktik özellikleri bulunuyor. Lağvetmek söz konusu değil. Muhtemelen bu orduların ordu çapında birlik yerine kolordu çapında birliklere dönüştürülmesi söz konusu. Ancak politika değişikliği gibi bir şey olduğunu zannetmiyorum.” 


Eski sisteme geri dönüyoruz 

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök’ün modeline tepki gösteren emekli bir Paşa ise, bu girişimin Türkiye’yi Sevr’den beter edebileceğine dikkat çekti. Yeni diye tanıtılan modelin aslında Osmanlı sistemi olduğunu kaydeden emekli Paşa, “AB sevdasıyla hareket etmek yanlış. Bu sistem doğru olsaydı Atatürk değiştirmezdi” dedi. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yapısınının ABD, İngiltere ve Fransa gibi ülkelerin komuta yapısına benzetilerek düzenlemesinin çok hatalı bir davranış olacağına vurgu yapan Paşa şunları kaydetti:

Ordu dama taşı değil

“Türkiye’nin varlığını sürdürdüğü vatan topraklarının coğrafi konumu ve jeostratejik durumu, TSK’nın yapısının şekillenmesinde temel etkenlerdir. Bunları yok sayarak batının kendi özüne uygun silahlı kuvvetler yapısını örnek alıp TSK’yı şekillendiremezsiniz. Bu tarihi yanılgı olur. Kaldı ki düşünel sistem, Atatürk’ün istiklal harbini yapmasına neden olan Osmanlı imparatorluğunun çöküşünü hazırlayan imparatorluk ordusunun yapısının geriye getirilmesinden başka bir şey değildir. Eğer bu yapı geçerli olsaydı, Osmanlı dünyadaki devrini tamamlamazdı. Bunun yanında Türkiye’nin coğrafi konumu itibarıyla çevresindeki siyasi ve askeri özellikle terör sorunları had safhaya ulaşmışken sadece AB sevdasıyla silahlı kuvvetlerin yapısında dama taşı gibi değişiklik yapmak bizi Sevr’den beter eder ve bunun bedelini kimse ödeyemez.”

Vebalini bir düşünün

“Konunun enine boyuna irdelenmesi gerekir. Bu tarz köklü değişiklikleri yaparken vebalini de düşünmek gerekir. Temennim odur ki basına sızılan haberler doğru değildir” diyen Paşa, komutanların çok geniş kapsamlı olarak durumu değerlendireceklerine inandığını ifade etti.