16
Mayıs
2024
Perşembe
ANASAYFA

Tüm insanların kim olduklarını daha doğrusu benliklerini unutmamaları dileğiyle...

Anlamlı ve gerçekçi yazılar yazacaksam yaşadıklarım ve benim gözlemlerim olmalı değil mi? Yazının içeriğini merak edenlere duyurulur. Seçimler öncesi siyasi yapılanmalar ve dikkat edilmesi gereken yaklaşımlar.
Sosyo-Ekonomik kültür seviyesine göre değerlendirmek daha anlamlı olur kanısındayım. Farklı yaşayış sergileyen siyasi arenada yaşadıklarımı hatırladığım zaman aradaki uçurumun büyüklüğünü sizlere kısaca anlatmaya çalışayım istiyorum.
Büyükşehir, bazı iller, İlçede yaşayanlar ve köyde yaşayan insanlarımız. Hepimiz farklı yaşamlar sergiliyoruz. Bu dengesiz yapıya göre de siyasi yaşama girenler katagorisinde bulunan insanların büyük bir çoğunluğu Sosyo- Ekonomik seviyesi yüksek olanların oluşturduğu bir gerçektir. Toplumsal hiçbir faaliyette bulunamayan sadece bağlı bulunduğu partide büyük bir koltuk kapan , kendini beğenmiş, haris insanlar, yaşam savaşı veren ve siyasal yaşamda yer alabilmesi çok zor olan insanları yalanları ile kaosa sokan bu insanlar demokrasiye ve laikliğe verdikleri zarar bazı kesimlerde görülmesede yakın bir gelecekte görülecek ve bu sandığa yansıyacaktır. Dikkat etmemiz gereken hususlar bizi biz gibi yaşayan ve anlayan siyasileri seçmek ve kurulan tuzakları görmek ve geçmişte yaşadığımız hataları tekrar etmemek gerekmektedir.
Kısacık zamanlarda büyük olaylar yaşanabiliyor. Bu gibi hadiselerin sebepleri ise bir kaç kendini bilmez diye düşünmekteyim. Paranın ön plana çıktığı bir dünya düşünün neden bilmem ama erişebilecek en zor statüye erişebilmiş zavallı konumunda ki insanlara acıyorum. Hazmedemeyecekleri statüye getirilincede yerlerinde nedense rahat duramıyorlar. Bulundukları konumu kendi kişisel kazanç alanlarına çevirdikleri yetmiyormuş gibi , başkalarının ne kadar kazandıklarını hesaplamaya çalışıp onun kazancını düşünmekten geri kalamıyorlar.
Kaybettikleri ise kendi benlikleri oluyor. Yıllarını biriktirmek ve kazanmaya adamış bu zavallı insanlar 2 metre kefenle gideceklerini unutuyorlar.
Bazıları ise kazançtan ziyade yardım için uğraşıyorlar ve geçimlerini sağlayacak parayı aldıkları için şükrediyor ve mutlu oluyorlar.
Değer mi? kardeşim çevreni ve kendini üzmeye elindeki olanlarla mutlu olsan diye uyarmak istiyorum. Bu arada uğraştığın insanlarda elleri armut toplamıyor olabilir değil mi? Unuttukları bir şeyde uyuyanı uyandırdıkları ve ummadık taşın baş yaracağı.
İnsanlar arasında sevilmeyi başarmak çok zordur. Bizler kimse ile uğraşmak taraftarı değiliz. Bir insanın sevilmesi içinde yıllarca kazanç gözetmeksizin insanlara yardımcı olması ve statüsünü kullanmadan kazançsız insanlara yardım edebilmesidir. Bunu başarmış ve sevilen insan olmuş bir çok kişi tanıyorum. Özveri ile elde edeceklerini küçümseyen zavallılara tavsiyem sürekli mutsuz olmalarından ve üstünlük taslamaktan vaz geçmeleridir. İnsanları sevmeyi öğrenmeleri gerekmektedir.Aksi halde kazdıkları çukura kendilerinin düşeceği gerçeğini unutmamaları gerekmektedir.
İnsanları sevmek ve hataları ile kabullenmek bizim düşüncemiz. Nihayetinde öylede davranıyoruz. Tabir "belasını başka yerden bulsun." Ama pisliğini sıçratmaya başlarsa müdahale edileceğinide asla unutmasın. " Kimsenin ahı, kimsede kalmaz." sözünüde hatırlatmak isterim.
Hatırlatmak isterim ki, yazıları yazarken düşündüğüm şahıslara genel olarak isim yazmadan seslenmek istiyorum. Elbette yazarken sevdiklerimi ve çevremdeki insanları ilgilendiren konular üzerinde duruyorum.
Yılarını boşa harcamaktansa, sevgi ve umutla yaşamayı öğrenelim. Umutları gerçeklere dönüştürelim. Tutarlı davranışlarla, kimsenin yaptığı işe müdahele etmeyelim. Belirtmeliyim ki, şakşakçı tabiri kullanılan dönek bazı insanlarda bilmeliler ki, " keser döner sap döner bir gün hesap döner." bunu untmamaları lazımdır. "Yiğidi öldür ama hakkını yeme" dememiş mi atalarımız. Tüm insanların kim olduklarını daha doğrusu benliklerini unutmamaları dileğiyle...
Yayın Tarihi : 4 Haziran 2007 Pazartesi 17:38:03


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
şenol yücedağ(edebiyat öğrt. ve yazar) IP: 85.100.79.xxx Tarih : 6.06.2007 13:32:04
sayın yazar, söylediklerinize ve düşüncelerinize bir noktaya kadar katılıyorum.ama düşünceleriniz daha berrak olmalı ve bir gazeteci olarak hedef aldığınız kişilerin isimlerini zikretmekten çekinmeyin!.. bir edebiyatçı ve yazar olarak size tavsiyem cümlelerinizi daha anlaşılır ve birbirinin içine karıştırmadan yazın!... duygu karışıklığınız yazınıza karışmasın.bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine yazınızı okudum ama beni çok tatmin etmedi.saygılar.

Mükerrem Uzun IP: 85.106.244.xxx Tarih : 7.06.2007 07:59:29
Sayın öğretmenim bir anda lise yıllarına dönderdiniz beni ve sizin yorumunuz sayesinde ; anlaşılır kelimelerle yalın cümleler kurduğumu düşünen ben yanıldığımı anladım. Size çok teşekkür ederim. İsimler konusuna gelince neden zikretmediğimi belirttiğim halde ya ben anlatamadım ya da siz anlamadınız. En iyisi herkesin algıladığı ve kendince düşündüğü isimler diyelim olmaz mı? Memleketin neresinde olursa olsun kesin bu isimleri taşıyan bir çok insan vardır bundan emin olun.

erdem kaya IP: 88.254.78.xxx Tarih : 5.06.2007 00:15:55
çok güzel bi yazı, doğruları söylediğiniz için teşekkürler