Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral İlhami Erdil, eşi Füsun Erdil, kızı Deniz Erdil, Erdilin emir subay yardımcısı emekli Yüzbaşı Yalçın Kayatunç ve Erdilin kızının gizli ortağı olduğu öne sürülen Şirin Melek Özdenin yargılanmalarına devam edildi.
Genelkurmay Askeri Mahkemesinde görülen davanın bugünkü duruşmasına, sanıkların avukatları katıldılar.
Duruşmada, İlhami Erdile yönelik suçlamalara ilişkin İstanbulda dinlenen tanıkların ifadeleri okundu.
"ERDİLE BABALIK YAPACAĞIZ"
Erdilin, Etilerdeki iki evin alımında yardım ettiğini öne sürdüğü teyzesinin oğlu Muhterem Kolayın oğlu Selçuk Kolay, babasının Koç Holdingte Vehbi Koç ile çalıştığını söyledi.
Erdilin emekli olmadan önce, İstanbuldan ev almak istediğini babası Muhterem Kolaya ilettiğini anlatan Selçuk Kolay, Babam, İlhami Erdile babalık yapacağız. Hayırlı olur inşallah dedi ve ev alındı. Evin parasının kim tarafından karşılandığını bilmiyorum diye konuştu.
GAYRİMENKULLERİN DEĞERİ
Bilirkişilik yapan emlakçı Ahmet Mamak da Deniz Erdilin bahçe katındaki dubleks dairesinin 1999 yılının Mayıs ayında, İlhami Erdilin aynı binadaki çatı katı dubleksinin ise 1999 yılının Aralık ayında alındığını, evlerin alımında Muhterem Kolayın pazarlık yaptığını söyledi.
Mamak, çatı katı dubleksinin bugünkü değerinin 800 bin dolar, bahçe katı dubleksinin ise 450 bin dolar civarında olduğunu kaydetti.
Dönemin Kuzey Deniz Saha İkmal Grup Komutanı Albay Bahri Mısırlı ise Erdilin, emir subayı Kayatunçun müteahhit kardeşi Engin Kayatunça iş verilmesi için kendisini aradığını iddia etti. Erdilin, kötü niyetli davranmadığını anlatan Mısırlı, Kayatunç ve kardeşi, Erdilin telefon etmesini kullandılar, onu yanlış yönlendirdiler ve bana karşı rahatsız edici tavır içine girdiler dedi.
1 LİRALIK İŞİ 5 LİRAYA YAPACAKTI
Erdilin Kuzey Deniz Saha Komutanlığındaki yangın tüplerinin değiştirilmesini istediğini, Engin Kayatunçun da İşi ben alacağım dediğini ifade eden Mısırlı, şunları söyledi:
Engin Kayatunç yüksek teklif verdi. Ben de işi ona yaptırmadım. Bir kuvvet komutanının emrini yerine getirmemek, albay rütbesindeki bir kişiyi sıkıntıya sokar. Komutanıma, bana yazılı emir ver diyemezdim. Engin işi alsaydı, 1 liralık iş 5 liraya çıkacaktı ve komutan sıkıntıya girecekti.
Komutanım zaman zaman arayıp Engine yardımcı olup olmadığımı sorardı ve bazen zedeleyici şekilde konuşurdu. Baskılardan bunalmıştım. Kalp spazmı geçirdim. Konuyu sonunda dönemin Kuzey Deniz Saha Komutanı Korgeneral Özden Örneke açtım. O da bana, doğrulardan ayrılma telkininde bulundu.
Tanık ifadelerine karşı söz isteyen Erdilin avukatı Dinçer Eskiyerli, Mısırlının, Erdil döneminde tahkikat geçirdiğine, hakkında halen süren 2 ayrı dava bulunduğuna işaret ederek, tanık ile müvekkili arasında husumet bulunduğundan ifadelerinin dikkate alınmamasını talep etti.
KONUTTA 5 YILDIZLI AĞIRLAMA
Duruşmada, Erdilin eski özel kalem müdürü Tuğamiral Cem Güldeniz de tanıklık yaptı. Güldeniz, Kayatunçun, zamanının büyük bölümünü İstanbulda başıboş geçirdiği iddialarıyla ilgili olarak, Yüzbaşı Kayatunçu Ankarada ayda 1 ya da 2 kez görürdüm dedi. Güldeniz, Kayatunçun İstanbulda olduğu zamanlar Erdili sık sık cep telefonuyla aradığını söyledi.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı konutunda sadece misafir kuvvet komutanlarına ve NATO komutanlarına verilen yemeklerden haberi olduğunu belirten Güldeniz, Konutta 5 yıldızlı otel kalitesinde ağırlama yapıldığını gördüm. Misafirlere de özel hediyeler verilirdi dedi.
BASİT BİR MAYDANOZ DAVASI DEĞİL
Bunun üzerine söz alan Askeri Başsavcı kıdemli Albay Öztürk, tanığın Kayatunçun Ankarada ayda 1 ya da 2 kez görünmesiyle ilgili sözlerinin iddialarını destekler nitelikte olduğunu kaydetti. Öztürk, Doğal olan, Kayatunçun Ankarada değil, İstanbulda ayda birkaç kez görünmesidir dedi.
Erdilin 2 yıllık görevi süresince Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Konutunda 30 yemek düzenlendiğini bildiren Öztürk, Her davette 20-25 kişinin ağırlandığı varsayılsa, tutarı birkaç yüz milyon lirayı geçmemesi ve 2 yıllık masrafın 25-30 milyar lira kadar olması gerekirdi. Hazine zararının 160 milyar lira olması, davanın basit bir maydanoz davası olmadığını ortaya koymaktadır diye konuştu.
3 PARTİDE 12.5 MİLYAR LİRALIK KURUYEMİŞ
Diğer tanıklar Flamingo pastanelerinin kurucu ortağı Saffet Tarı ve Tahmis Kuruyemişin ortağı Yavuz Çetinkaya, konuta siparişler doğrultusunda mal gönderdiklerini ve fatura bedelini tahsil ettiklerini söylediler.
Çetinkaya, soruşturma sırasında verdiği ve duruşmada okunan ifadesinde de, 1999 yılında 3 partide 12.5 milyar liralık kuruyemiş sattık. İyi bir alışveriş olduğunu söyleyebiliriz dedi.
Tanıkların dinlenmesinin ardından söz alan Şirin Melek Özdenin avukatı Şevki Lülecioğlu, müvekkili hakkındaki gıyabi tutukluluk kararının yasal düzenlemeler ve hukuki durumu göz önüne alınarak kaldırılmasını istedi.
MAHKEME YEMEK LİSTESİNİ İSTEYECEK
Mahkeme heyeti, Askeri Başsavcı Öztürkün de talebi doğrultusunda, Özdenin görevi kötüye kullanmaya iştirak suçundan gıyabi tutukluluk halini kaldırdı. Ancak Özden, İstanbul tersanesine boya alımıyla ilgili davada ihaleye fesat karıştırmak suçundan halen gıyabi tutuklu bulunuyor.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığından 1999 ile 2001 yılları arasında konutta yapılan ağırlamaların ve yemek listelerinin istenmesine karar veren heyet, bazı tanıkların dinlenmesi için duruşmayı 25 Mayıs 2005 tarihine erteledi.
ERDİLE 18 YILA KADAR HAPİS CEZASI İSTENİYOR
İddianamede, Erdil hakkında 5 ayrı görevi kötüye kullanma, bir olaydan dolayı görevi suiistimal ve 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanununun 13. maddesinde tanımlanan haksız mal edinme suçlarından 18 yıl 6 aya kadar hapis cezası talep ediliyor.
Füsun ve Deniz Erdil, Yalçın Kayatunç ve Şirin Melek Özden hakkında ise Türk Ceza Kanununun (TCK) görevi kötüye kullanma eylemini düzenleyen 240. maddesi uyarınca 1er yıldan 3er yıla kadar hapisleri isteniyor.