Abbas’ı neler bekliyor?

Filistin halkı, yeni devlet başkanını belirlemek üzere dün sandık başına gitti.
Adaylardan Mahmud Abbas’ın kazanmasına kesin gözüyle bakılan seçimlerin ardından, bölgenin istikrarı için birçok ilke imza atması beklenen yeni yönetim, çekirdeğini İsrail sorununun oluşturduğu bir dizi sorunla yüzleşecek.

ŞİDDET
Filistin yönetimiyle İsrail arasındaki müzakerelerde kilit konuyu şiddetin sona erdirilmesi oluşturuyor. Ancak aşırı dinci militanlar, Abbas’ın saldırılara son verilmesine yönelik çağrısına rağmen silahlı mücadelelerine son vermeyi reddediyor. Abbas’ın El Fetih örgütü bile ateşkes çağrısına sıcak bakmıyor.
Militanlarla uzlaşma taraftarı olan Abbas, başarısız olması halinde, devlet başkanı olarak ya barış sürecinden vazgeçmek ya da güç kullanmak zorunda kalacak. Amaca ulaşmak, İsrail’in Batı Şeria ve Gazze’deki baskınlara devam etmesi halinde daha güç bir hale gelecek.

İSRAİLLE MÜZAKERELER
Filistin ile İsrail’e, barış için adım atmaları konusunda baskı yapan uluslararası kamuoyu, Filistin’de yönetimin belirlenmesinin ardından, tarafların üst düzey katılımıyla bir zirve toplantısı yapılmasını istiyor.
İsrail Başbakanı Ariel Şaron’un, en son 2003’te biraraya geldiği Abbas ile görüşmeye hazır olduğu mesajı veren açıklamaları Filistin tarafında karşılık görüyor. Olası görüşmenin ana konularından birini, İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki yerleşimcileri geri çekmesi oluşturuyor. Ancak Filistin tarafı, İsrailli yerleşimcilerin bölgeden çekilmelerinin ardında bir dalavere olduğundan şüpheleniyor.
Abbas, yerleşimcilerin çekilmesi projesini, Filistin’in devlet olması konusunda kapsamlı görüşmelere açık bir işaret teşkil etmesi halinde kabul ediyor. Yalnız hareket etmesi ve İsrail’in taahhütlerini yerine getirmemesi halinde Filistin liderinin saygınlığını yitirecek olma ihtimali Abbas’ı bir kez daha düşündürüyor.
İsrail, özellikle Gazze Şeridi’ndeki Yahudi yerleşimciler ile İsrail’in güneyindeki kentlerde düzenlenen saldırılara son verilmesini, görüşmelere başlamak için ön şart olarak görüyor.

REFORM
Hem Filistin halkı, hem de uluslararası kamuoyu, Filistin yönetiminden, idari ve sosyal bir dizi reformu hayata geçirmesini bekliyor. Genç kuşağın baskısı altında kalacak olan Filistin’in yeni lideri, reformları hayata geçirmek için, bu kesim tarafından ’’dokunulmaz’’ olarak görülen El Fetih yetkilileri ve güvenlik şefleri ile mücadele edecek.
Kabine üyelerinin atanmasının ardından idari aksaklıkları giderecek ve yolsuzluğun önüne geçecek reformların hayata geçirilmesi, Filistin liderinin ülkesindeki iç düzeni sağlamak için atacağı kilit adımlar olacak.

EKONOMİK KRİZ
Dünya Bankası raporlarına göre, Filistin’de 1999 ve 2003 yılları arasında gayri safi milli hasıla ortalama üçte bir oranında düştü. Aynı dönemde, işsizlik oranı yüzde 10’dan yüzde 26’yı çıktı. Gittikçe gerileyen Filistin ekonomisinin düze çıkması için, İsrail yönetiminin Filistin halkı üzerindeki kısıtlamaları hafifletmesi gerekiyor.
Filistinlilerin hem İsrail’e, hem de Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ne seyahat özgürlüklerinin kısıtlanması, Filistin ekonomisinde büyük bir yara açıyor. Ancak İsrail, bombalı intihar saldırılarının önüne geçebilmek için kısıtlamalardan vazgeçmiyor.

Abbas oyların 62,3’ünü aldı

Ramallah - Filistin’de dün yapılan devlet başkanlığı seçiminin kesin sonucuna göre, Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) lideri Mahmud Abbas oyların yüzde 62,3’ünü aldı.

Merkez Seçim Komisyonu’ndan bir yetkili, 16 seçim bölgesinin tamamında yapılan sayımlar neticesinde, Abbas’ın oyların yüzde 62,3’ünü, bağımsız aday Mustafa Barguti’nin ise yüzde 20’sini aldığını belirtti. Yetkili, diğer 5 adayın oy oranlarının ise "küçük, tek haneli" rakamlarda kaldığını belirtti.

Seçimlere katılım oranı henüz netlik kazanmadı.