Kürtlerin, Musul ve Kerkük'e doğru yürümeleri Ankara'yı ayağa kaldırdı. Türkiye Washington'a geçen cuma günü sert bir nota gönderdi. ABD'nin ‘‘Kontrol edeceğiz’’ dediği Kürtlerin, Musul ve Kerkük'e doğru yürümeleri Ankara'yı ayağa kaldırdı. Washington'a sert bir nota veren Türkiye, Kürtlerin engellenmemesi halinde Kuzey Irak'a gireceğini bildirdi. Ankara, Amerikan yönetiminin verdiği sözlere rağmen, Kürtlerin Musul ve Kerkük'e doğru ısrarla yürümesi ve buna ABD güçlerinin de ses çıkarmaması üzerine Washington'a, ‘‘Şartlar bu şekilde devam ettiği takdirde, Türkiye, müdahale hakkı saklı tutmaktadır. Bunu unutmayın’’ uyarısını gönderdi. Ankara'nın notası, geçen Cuma günü Dışişleri Bakanlığı'na çağrılan ABD'nin Ankara Büyükelçisi Robert Pearson'a iletildi. Pearson'a ‘‘Eğer, Kürtler Musul ve Kerkük'e doğru ilerlemeye devam eder, buraları sahiplenmeye kalkarlarsa, Türkiye müdahale etmekten tereddüt etmeyecektir’’ denildi. POWELL SÖZÜNÜ TUTSUN Uyarıda, Amerikan Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın, ‘‘Siz, Irak'a girmeyin. Biz ABD olarak, Kürtlerin her türlü kontrolünü sağlarız’’ sözünün de tutulması istenerek, ABD'ye aksi halde Türkiye'nin doğabilecek tepkisi hatırlatıldı. Türkiye, ayrıca ‘‘ABD ile koalisyon güçleri kisvesi altında Musul ve Kerkük'e giren, burada kalacak olan Kürt peşmergeler de kabul edilemez’’ hassasiyetini de dile getirdi. İSTİHBARAT RAPOR ETTİ Ankara'nın harekete geçmesinde, son günlerde bölgede bulunan Türk istihbarat birimlerinin, Kürtlerin uyarılara rağmen, Musul ve Kerkük'e doğru ısrarla yürümelerini rapor etmeleri de etkili oldu. Dışişleri'nin ABD'ye bu uyarıyı yapmasında, ABD'nin söz vermesine rağmen, halen Kürtlerin hareketlerinde bir değişiklik olmaması da önemli rol oynadı. Bunun üzerine Genelkurmay ile birlikte yapılan ortak toplantıda bu karar alındı. ANKARA'DAN 4 ŞART Pearson'a ayrıca, Türkiye'nin ne K. Irak'ta, ne de bölgenin petrolünde bir gözü olmadığının altı çizildi. Ancak bu yaklaşımın, Ankara'nın temel hassasiyetlerinden vazgeçtiği anlamına gelmediği belirtilerek, aşağıdaki şartların oluşması halinde Türkiye'nin ‘‘gerekeni yapacağı’’ bildirildi: Bir Kürt devletinin kurulması, Musul ve Kerkük'ün Kürtlerin eline geçerek, petrol bölgelerinin kontrol altına alınması, Türkmenlerin haklarının zedelenmesi, Bölgede Türkiye'nin aleyhine PKK merkezli terörist faaliyetlerin başlaması.