20
Mayıs
2024
Pazertesi
ANASAYFA

ABD'nin yeni hedefi İran

Amerika Birleşik Devletleri’ni hedef alan 11 Eylül 2001’deki saldırıların nasıl meydana geldiğine dair raporun açıklanmasına bir kaç gün kala, İran bağlantısı yeniden gündeme geldi.

Amerikan Merkezi Haber Alma Teşkilatı CIA’in başkan vekili John McLaughlin, 11 Eylül saldırılarına karışan hava korsanlarından sekizinin İran’dan geçtiğini söyledi.

Saldırılara çoğu Suudi vatandaşı 19 kişi katılmıştı.

Amerikan Fox News televizyonunda konuşan McLaughlin, bununla birlikte İran yönetiminin 11 Eylül saldırıları ile bağlantısı olduğu yolunda herhangi bir kanıt bulunmadığını belirtti.

İran daha önceden bazı saldırganların topraklarından geçiş yapmış olabileceğini kabul etmiş, ancak bu geçişlerin yasal yollardan yapılmış olamayacağını, böyle bir geçiş varsa yasadışı yollardan yapıldığını belirtmişti.

Amerikan medyasında yer alan haberlerde ise İran hükümetinin sınır muhafızlarına Afganistan’daki El Kaide kamplarında eğitim gördükten sonra topraklarından geçen Suudi vatandaşlarının pasaportlarına mühür vurmama emri verdiği öne sürülüyordu.

Pasaportta İran mührünün yer alması ABD’ye girişte bu kişilerin daha sıkı bir güvenlik taramasından geçmesine yol açabilirdi.

11 Eylül saldırılarının nasıl meydana geldiğine dair bağımsız bir komisyon tarafından hazırlanan rapor Perşembe günü açıklanacak.

ABD bu kez İran’ı hedefledi

İngiltere’de yayımlanan Sunday Telegraph gazetesinin ana haberinin başlığı: "Amerıka İran’ı Dünya Ticaret Merkezi’ne yapılan saldırıya ortak olmakla suçluyor"...

ABD’nin gözünü Irak’tan İran’a çevirdiğini belirten gazeteye göre 11 Eylül saldırılarını araştırmak üzere 2002 yılında kurulan, Temsilciler Meclisi karma komisyonu, bu hafta açıklayacağı raporunda İran’ın, saldırıya katılan 11 hava korsanından 10 kadarına, saldırıdan aylarca önce, topraklarından geçme izni verdiğini ve El Kaide örgütüne Amerikaya karşı işbirliği önerdiğini belirtecek.

Sunday Telegraph haberine şöyle devam ediyor "İranlı görevlilere, sınırlarından geçen El Kaide elemanlarına güçlük çıkarmama, bazı hallerde de pasaportlarını damgalamama emri verildi.

Raporun, komisyon başkanı Thomas Kean’ın geçen ay "Samimi söylemek gerekirse, El Kaidenin , Irak’tan ziyade İran ve Pakistan’la çok daha yakın ilişkisi vardı" şeklindeki açıklamasını doğrulaması bekleniyor.

Gazete İran’ın, Şii Sünni ayrılığını bir yana bırakarak ortak düşmana karşı birlikte savaşma önerisinin, El Kaide lideri Usame Bin Ladin tarafından reddedildiğini yazıyor.

Komisyon tarafından açıklanacak raporda 1996 yılında Suudi Arabistan’da Amerikalıların kaldığı El Hubar Kuleleri adlı kışlalara yapılan saldırının ardında, genel olarak kabul edildiği gibi İran tarafından desteklenen Hizbullah değil, El Kaide’nin bulunduğunun da açıklanması bekleniyor.

Sunday Telegraph, Amerika Birleşik Devletleri yönetiminde bazı yetkililerin, özel olarak, Rusların önümüzdeki baharda Buşehr’deki nükleer santraline yakıt çubuklarını göndermesinden önce, İran’a bir askeri saldırı düzenlemeyi düşündüklerine dikkat çekiyor.

İran’dan İran-El Kaide bağlantısı haberine sert tepki

İran ve El Kaide arasında bağlantı olduğu yönündeki haberlere İran’dan yalanlama geldi.

Haftalık basın toplantısında konuşan İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Hamid Rıza Asefi, Time dergisinde yayımlanan ve İran aleyhine iddialarla dolu haberi ’ısmarlama’ olarak tanımladı.

Haberde, 11 eylülde yapılan terör saldırılarını düzenleyen hava korsanlarından sekiz ila 10 kadarının İran topraklarından geçtiği, bunun 11 Eylül Komisyonu’nca tespit edildiği belirtiliyordu.

Haberle ilgili olarak Asefi, ’’önceden ısmarlanmış bir habere benziyor. Çünkü bazı konular belgeye dayanmadan doğru olarak gösterilmeye çalışılmış’’ dedi.

Asefi: "ABD yenilgisini örtbas etmeye çalışıyor"

Bu tür spekülasyonların artmasını ABD yönetiminin Irak’ta uğradığı başarısızlığa bağlayan Asefi, "ABD’li yetkililer, Irak’ta kitle imha silahı bulunduğu iddialarını kanıtlayamadığı için baskı altındalar. Bu yüzden Irak’taki yenilgilerini örtbas etmek için spekülasyon peşindeler’’ dedi.

Asefi, ABD’deki başkanlık seçimleri yaklaştıkça, iddiaların artacağına da dikkat çekti.

Rapordaki iddialar neler?

Time dergisinin üst düzey bir ABD’li yetkiliye dayanarak verdiği haberde, 11 eylül saldırılarını soruşturan komisyonun raporunda şu iddiaların yer aldığı belirtiliyor:

11 eylül saldırılarına katılan hava korsanlarından sekiz ila 10 kadarı, ekim 2000 ve şubat 2001 döneminde İran üzerinden geçti.

İran, El Kaide üyelerinin Afganistan’dan İran’a giriş ve çıkışlarına göz yumdu.

İranlı yetkililer, sınır görevlilerine bazı durumlarda El Kaide üyelerinin pasaportlarına damga vurulmaması gibi talimatlar verdiler. Bu tür uygulamalar, ekim 2000 dönemine denk düştü.

İranlı yetkililer, ABD savaş gemisi USS Cole’un ekim 2000’de Yemen açıklarında bombalanmasının ardından, El Kaide lideriyle bağlantı kurdular ve gelecekte ABD’ye yönelik saldırılarda işbirliği yapmayı teklif ettiler, ancak Usame Bin Ladin Suudi destekçilerini uzaklaştırmak istemediği için bu teklifi reddetti.

Raporda, İran’ın 11 eylül saldırılarına dahil olduğu ya da bu planından haberi olduğuna yönelik kanıt gösterilmiyor.

Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Asefi, bu iddialarla ilgili olarak, İran’ın terörizme ve köktenciliğe karşı olduğunu ve terörle mücadele ettiğini söyledi.

Asefi, "yasa dışı yollardan İran’a giren kimselerin pasaportuna işlem yapılmaması doğaldır. Bu, ABD ve Meksika sınırında her gün birçok kez karşılaşılan durumla aynıdır’’ diyerek ülkesini savundu.

İran-ABD ilişkileri

Sözcü Asefi, ABD’li siyasetçilerin İran politikalarının değişmesi gerektiğine dikkat çekerek, ’’İslam Devrimi’nin başından itibaren İran’a çeşitli ambargolar uygulanmaktadır. Bu ambargolardan hiçbir sonuç alınamadığı ortadadır. İran insani ve maddi kaynaklara sahip güçlü bir ülkedir. İran’a ambargo uygulanacağı yönündeki tehditler, ABD’nin daha önceki tehditleri gibi hiçbir işe yaramayacaktır’’ dedi.
sansursuz.com
Yayın Tarihi : 19 Temmuz 2004 Pazartesi 10:15:36
Güncelleme :19 Temmuz 2004 Pazartesi 10:22:58


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?