18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Açıklamaları tatmin edici değil

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Bahçeli, 'Balyoz Planı' iddialarıyla ilgili MHP'nin demokrasiyi destekleyen bir tavır aldığını kaydederek, "Orgeneral Başbuğ'un açıklamaları tatmin edici değil" diye konuştu. İşte Bahçeli'nin açıklamaları:

"Türkiye'de siyaset dışı zorlama arayışlarına dönük haberler toplumdaki endişe ve kuşkuların artmasına yol açmıştır. Doğru ile yanlışın, gerçek ile yalanın, haber ile uydurmanın birbirine karıştığı bu kargaşada partimiz yaşanan olaylara temkinli ve itidalle yaklaşmıştır. Bu konuda adalete intikal etmiş süreçlere müdahale etmeden gelişmelere karşı demokrasi anlayışı ve duruşunu tekrarlamayı yeterli görmüştür.

Demokrasiye dışarıdan müdahalelere sonuna kadar karşı olduğumuzu bir kere daha ilan ediyoruz... Siyasi partilerin terörle ilişkileri olmadığı müddetçe mahkemeler tarafından kapatılmasına karşı olduğumuzu da bir kez daha tekrarlıyoruz.

MHP devlet idaresinde milletin en iyi şekilde temsil edildiği demokrasiyi, hukukun üstünlüğününü, insan hak ve özgürlükleriyle vicdan ve teşebbüs özgürlüğünü benimsemektedir. Demokrasiye bağlı tavrımız ve ilkeleri tartışmayacağımız kesindir... Ne Türk milletinin demokrasiden başka arayışı ve seçeneği vardır ne de partimizin demokratik rejimle bir sorunu ve sıkıntısı bulunmaktadır. MHP parlamenter demokrasilerde egemenliğin yegane sahibi millet olduğuna, demokrasinin milli iradeye dayandığına milli iradenin tecelli ettiği yerin de TBMM olduğuna inanmaktadır. MHP demokratik rejime ve parlamentonun anayasal yetkililerine dışarıdan her türlü müdahaleyi gayrimeşru bulmakta ve bunu şiddetle reddetmektedir.

Üzerinde tartışılan ıslak imzalı bir belgenin akıbeti hala netleşmemiştir. Başbakan Yardımcısına suikast gibi bir iddia hala aydınlanmamıştır. TSK'da görev yapan personeli zan altında bırakacak sistematik kampanyanın yeni dalgalar halinde sürdüğü ve devamının da geleceği anlaşılmaktadır.

Bizim bu konuda siyasal bir polemik başlatma amacımız yoktur. Bu konuda en küçük bir ihtimalin bile üzerine sonuna kadar gidilmesi gerektiğine inanıyor ve bu girişimleri destekliyoruz. Her bir kurumun yeri ve önemi bizim için ayrıdır. 2 bin yıllık tarihe sahip Türk ordusu polemik konusu yapılarak içeride ve dışarıda malzeme yapılmamalıdır. TSK'ya ve komuta kademelerine kendisini aklamak ve demokrasiye bağlılık konusundaki kuşkuları kaldırmak için iç denetim ihtiyacı daha da artmıştır. Türk ordusu polemik konusu yapılamaz.

Biz TSK'nın açıklamalarına güvenmek durumdayız. Ancak son olarak kamuoyuna yansıyan Genelkurmay Başkanı'nın açıklamasını tatminkar bulmak mümkün değildir. TSK'ya yönelik bir karalama kampanyası olması açıktır. Ancak bu karalamaya karşı suçların ortaya çıkarılması kaçınılmaz bir zorunluluk hale gelmiştir.

Adına ne denilirse denilsin, ister plan, ister tatbikat...bunları hoşgörmemiz mümkün değildir. Dileriz ki bu zırvalar gerçek değildir. TSK bu ağır ithamdan ve vebalden derhal kurtulmalıdır. Bütün bu gelişmeler karşısında Başbakan Erdoğan ve zihniyeti demokrasiyle kumar oynamak milli iradeyi istismar etmek gibi tehlikeli bir tercihte bulunmuştur. Nasıl Menderes'e aynı oyunu oynadılarsa nasıl Özal'ı suçladılarsa diyerek yeniden mağdur rolünü oynamak, şahsıını ve partisini tek demokratik yapı olarak ilan etmiştir.

MHP ucu kime dokunursa dokunsun gerçeğin bütün yönleriyle ortaya çıkarılmasında üzerine düşen her türlü desteği vermeye hazır ve kararlıdır. Siyaset geleneğini dayatmalara teslim etmemiz mümkün değildir. Türkiye bu arayışlardan mutlaka kurtulmalıdır. Kurtuluş yollarının ancak siyasetin içinde olduğu kabullenmelidir. Bu gerçeğe yanaşmayanlar varsa onların hakkında verilecek kararlara boyun eğmek zorunda kalacaklardır. Demokrasi dışında bir iradenin kabul edilmesi mümkün değildir.

Bu açıdan Cumhurbaşkanına önerimiz şudur. Bu sorunun adı devlet krizidir. Özellikle TSK'ya yönelik ithamlar ve gerçeklerin ortaya çıkarılmasında hükümetin laftan başka bir şey yapamayacağı anlaşılmıştır. Bu yüzden devlet organlarının zarar göreceği bir yönetim anlayışı görülmeye başlamıştır. TSK'nın üzerlerinde uygulandığı öngörüldüğü psikolojik harekat karşısında hükümetin tedbir almakta aciz kaldığı anlaşılmıştır. Demokrasiye müdahale arayışları devlette sancıya yol açacaktır. Ordu, emniyet, istihbarat, adalet ve bürokrasi üzerinde tahribi yüksetir. Cumhurbaşkanlığı makamına devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetmeyi ve MGK'yı toplantıya çağırma yetkisini vermektedir.

MHP Sayın Cumhurbaşkanı'nın MGK'yı acilen toplamasını önermektedir. Toplantı veya devam edecek toplantılar sonunda oluşacak tavsiye kararları hükümete bildirilmeli, kamuoyuyla tartışılmalı, TBMM zemininde takip edilmelidir."

iha
Yayın Tarihi : 26 Ocak 2010 Salı 13:47:50
Güncelleme :26 Ocak 2010 Salı 13:51:54


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Gökhan IP: 85.100.157.xxx Tarih : 26.01.2010 17:21:42

Sizlerin yaptığı da AKP nin bitişini gözlemek.Aşağı yukarı aynı taba sahipsiniz.Türban ve Cumhurbaşkanlığı seçimindeki tavrınızdan sonra çoğunlukla sessiz kalmanız tarafınızı belli etti.AKP de muhalefetteyken AB ve ABD karşıtı söylemlerle oy istedi ama seçilince AB ve ABD ye ters düşmemek için ellerinden geleni yapıyorlar.Sonuçta farkınız yok sadece parti isimleri ayrı...


Yaşar Yılmaz IP: 88.227.249.xxx Tarih : 26.01.2010 21:08:00

ülkenin içinde bulunduğu kaostan 1. derece siz sorumlusunuz.Bu ülkede kırılma noktası sizin desteğinizle Cumhurbaşkanlığı seçiminde yaşandı,ardından ülkemdeki tüm kurumlar, yasama(Akepe) ve yürütme(hükümet) organizasyonunda müthiş dejenere edilerek kadrolaştı,çünkü akepe iktidarının cumhurbaşkanına gönderdiği hangi yasa,kararname iade edildi,söyleyeyim hiçbiri.Genelkurmay Başkanının açıklaması sizi tatmin etmemişmiş,sizin tatmin olmaya zaten hakkınız yok,sizin eylemsiz kalmanız bu ülke için en iyi durum olacaktır,züccaciye dükkanına girmiş fil gibisiniz.Haa,ben de tatmin olmadım, çünkü çok daha sert ifadeler bekliyordum Genelkurmay Başkanından. Ülkemde,TSK  tarihinde Genelkurmay başkanlığı Sayın Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun emekli olmasıyla saygınlığını yitirmiştir,ondan sonrakiler Akepe dümen suyuna  girmiş zoraki kadro dolduruculardan başka birşey değiller. 


kalender IP: 92.116.223.xxx Tarih : 26.01.2010 23:36:31

benim de en azindan ülkücü oldugumu unutmayin ama is dogru olunca sapka cikarip önünde egiliriz ama nerede o rahmetli basbug zamani ülküdaslarim özlemedik desek yalan olur belki hatirlayaniz vardir bir zamanlar sayin sadi somuncuoglu vardi cumhurbaskanligina adaydi adami dövdüler o günleri unuttunuz degilmi sadi somuncuoglu diger adaylardan kötümüydü hic kimse kusura bakmasin yüce türk halki o eski günleri unutmadi


kalender IP: 109.250.21.xxx Tarih : 26.01.2010 14:59:56

sanki sizin yaptiklariniz tatmin edicide kaldiki baskalarinin ki tatmin edici olsun sizler ilk önce kendinize bakin rahmetli basbug vefat edeli kac yil oldu ben anlamadim gitti ne var bu koltukta sanki yapiskan mi var beceremiyorsaniz birakin kardesim bir zamanlar kendiniz söylediniz birakiyorum diye genel baskanligi hala birakacaksiniz karsinizda rakip de istemiyorsunuz rakip olani ya dövüyorsunuz ya da partiden ihrac ediyorsunuz sanki babanizin mali kusura bakmayin ama tansu ciller kadar olamadiniz hala yüce türk halkinin yüzüne baka baka yalan söylüyorsunuz sizin yerinizde ben olsam bu vakittenn sonra bir dakika dahi durmam bekleyelim görelim allah büyüktür cünkü bunlar yüce türk halkina yüktür