19
Mayıs
2024
Pazar
ANASAYFA

Adli kolluk komisyondan geçti

Adli kolluk tartışması son buluyor. Adalet Komisyonu, Adalet Bakanı’nın karşı çıkmasına rağmen, CMUK’ta adli kolluğu düzenleyen maddelerini kabul etti. Buna göre soruşturmayı, öncelikle adli kolluk yapacak. Savcı, doğrudan veya emrindeki adli kolluk görevlileri aracılığıyla her türlü araştırmayı yapabilecek ve bütün kamu görevlilerinden her türlü bilgiyi isteyebilecek.

TBMM Adalet Komisyonu, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu (CMUK) Tasarısı’nın görüşmelerine devam etti.

Komisyon, uzun süren tartışmaların ardından adli kolluğu düzenleyen maddeleri bazı değişikliklerle kabul etti.

Kabul edilen maddelere göre, adli kolluk, adli polisin görev ve yetkilerinin düzenlendiği, “Emniyet Teşkilatı Kanunu, Jandarma Teşkilat ve Yetkileri Kanunu, Gümrük Müsteşarlığı Teşkilat Kanunu ile Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu’nda belirtilen soruşturma işlemlerini yapan güvenlik görevlileri” olarak tanımlandı.

Soruşturma işlemleri, cumhuriyet savcısının emir ve talimatları doğrultusunda öncelikle adli kolluğa yaptırılacak.

Adil kolluk görevlileri, cumhuriyet savcısının adli görevlerine ilişkin emirlerini yerine getirecek.

Adli kolluk, adli görevler haricindeki hizmetlerde üstlerinin emrinde olacak. Adalet Bakanlığı, adli kolluğun sicil amiri olmayacak.

Cumhuriyet başsavcıları, her yılın sonunda o yerdeki adli kolluğun sorumluları hakkında değerlendirme raporları düzenleyerek mülki idare amirlerine gönderecek.

Adli kolluk görevlilerinin nitelikleri ve bunların hizmet öncesi ve hizmet içi eğitimi, diğer hizmet birimleri ile ilişkileri, değerlendirme raporlarının düzenlenmesi, uzmanlık dallarına göre hangi bölümlerde çalıştırılacakları ve diğer hususlar, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde Adalet ve İçişleri bakanlıklarınca ortaklaşa hazırlanacak yönetmelikte belirlenecek.

Olay yerinde görevine ait işlemlere başlayan adli kolluk görevlisi, bunların yapılmasına engel olan veya yetkisi içinde aldığı tedbirlere aykırı davranan kişileri, işlemleri sonuçlanıncaya kadar ve gerektiğinde zor kullanarak bundan men edecek.

SAVCI HER TÜRLÜ BİLGİYİ İSTEYECEK

Cumhuriyet savcısı, doğrudan doğruya veya emrindeki adli kolluk görevlileri aracılığıyla her türlü araştırmayı yapabilecek. Cumhuriyet savcısı bütün kamu görevlilerinden her türlü bilgiyi isteyebilecek. Cumhuriyet savcısı, adli görevi gereğince nezdinde görev yaptığı mahkemenin yargı çevresi dışında bir işlem yapmak ihtiyacı ortaya çıkınca, bu hususta o yer cumhuriyet savcısından söz konusu işlemi yapmasını isteyecek.

Adli kolluk görevlileri, el koydukları olayları, yakalanan kişiler ile uygulanan önlemleri emrinde çalıştıkları cumhuriyet savcısına derhal bildirmek ve bu cumhuriyet savcısının adliyeye ilişkin bütün emirlerini gecikmeksizin yerine getirmekle yükümlü olacak.

Cumhuriyet savcısı, adli kolluk görevlilerine emirleri yazılı, acele hallerde sözlü olarak verecek.

Diğer kamu görevlileri de yürütülmekte olan soruşturma kapsamında ihtiyaç duyulan bilgi ve belgeleri, talep eden cumhuriyet savcısına vakit gecikmeksizin temin etmekle yükümlü olacak.

YARGITAY’DAN DESTEK, EMNİYET’TEN ELEŞTİ

Adli kolluk ile ilgili düzenlemeler, Komisyon’da uzun süre tartışıldı.

Yargıtay Üyesi Kubilay Özkan, adli kolluk ile ilgili bir düzenleme yapılmasının çok sevindirici olduğunu ifade ederken, Emniyet Temsilcisi, kurum olarak düzenlemeye olumlu bakmadıklarını kaydetti.

Emniyet Temsilcisi, mevcut uygulamada bu görevin yapıldığını, kolluğu soruşturma öncesi ve sonrasında çalışan insanlar olarak ayırmanın yanlış olacağını kaydetti.

AKP Ankara Milletvekili Haluk İpek, Emniyet Temsilcisi’nin görüşüne tepki göstererek, “Emniyet’in resmi görüşü diye bir şey olmaz. Hükümetin içinde İçişleri Bakanı da var. Emniyetin ayrı bir görüşü olamaz” dedi.

BAKAN ÇİÇEK: SICAK BAKMIYORUZ

Adalet Bakanı Cemil Çiçek, AB ülkelerinde adli kolluk konusunda ”yeknesak” bir uygulamanın olmadığını, her ülkenin kendi şartlarına göre düzenleme yaptığını belirterek, adli kolluğun ayrı bir kurum ve ayrı bir yasayla kurulması yönündeki isteklere hükümet olarak sıcak bakmadıklarını söyledi.

Mevcut uygulamada soruşturmanın cumhuriyet savcısının görevi olduğunu, ancak iş yükü ve başka bazı nedenlerle Jandarma ve emniyetin savcılara yardımcı olduğunu anlatan Çiçek, “Hepimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşlarıyız, görevlileriyiz. Kimsenin başka galakside yaşadığını farz ederek düzenleme yapamayız. Önemli olan gerçeğin ortaya çıkarılmasıdır” dedi.

İçişleri Bakanlığı ile biraraya gelerek meseleyi konuştuklarını bildiren Çiçek, emniyetin endişelerinin de yersiz olduğunu söyledi. Çiçek, “Önümüzdeki dönem herkesin birbiriyle işbirliği yapacağı bir dönem olacak” dedi.

"HERKES MİLLİ TAKIM DUYGUSU İÇİNDE ÇALIŞMALI"

Çiçek sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye, kurum eksikliğinden değil, kurum çokluğundan dolayı sıkıntıda. Bakın çok sayıda istihbarat kuruluşu var, acaba başarılılar mı? Bazı ülkelerde sadece iç ve dış istihbarat var. Bizde ise her yerde ayrı. Bakarsanız bunların istihbarat aldığı kişiler de aynı, hepsine hizmet yapar.

Özellikle kamu görevlileri şuna dikkat etsin: Adliye ayrı bir takım, emniyet ayrı bir takım değil. Herkesin milli takım duygusu içinde çalışmalı. Herkesin maaşını bu devlet veriyor, hepsi devlete bağlı.

Bugün uygulama nasıl, hangi sorunlar var? Adli kolluk olmasa bile bu soruşturma dosyalarını kendisi yapar. Ama her savcıya biner dosya düşerse ister istemez kolluk yürütüyor onları. Müstakil adli kolluk teşkilatı kurulması talebi de olabilir, ama hükümet olarak bizim tercihimiz müstakil bir kolluk değil."

"SAVCI GİDİP KOMUTANIN BOĞAZINA SARILACAK DEĞİL"

Jandarma temsilcisinin de gerektiğinde kendilerinin askeri görevlilerinin yerine getiremeyeceği yönündeki düşüncesini de kabul etmeyen Çiçek, "Herkes kendini ayrı bir galakside görmesin. Bir yerde jandarma komutanı (elinde yeterli eleman yok) dediğinde savcı gidip onun boğazına sarılacak değil" diye konuştu.

Savcının adli kolluk için düzenleyeceği raporun etkisiz kalacağı eleştirilerine de katılmayan Bakan Çiçek, "Türkiye hukuk devleti, bir kısım tasarruflar yargı denetimine açık. Yargının önüne bir konu geldiğinde hakim bu raporları isteyecektir. Türkiye’de ayrıca bu tasurrufların bir de siyasi denetimi var. Savcının olumsuz rapor verdiği bir adli kolluk görevlisinin görevinde tutulması denetimi de gerektirir" dedi.

ÇİÇEK: BEN BABAMIN ŞİRKETİNİ YÖNETMİYORUM

Adalet Bakanı Cemil Çiçek ayrıca, "Yetki verilsin ciğerlerini sökerim" sözünün basın tarafından eksik aktarıldığın iddia ederken, "Ben böyle bir yetkiyi istemiyorum. Gelin uzlaşma komisyonuna üye verin hukuka aykırı dokunulmazlıkları kaldıralım. Ben babamın şirketini yönetmiyorum, kendime mahsus düzenleme yapmıyorum. Yargının önündeki tek engel bakanın HSYK’da bulunması değil" dedi.

KAMU DAVASI AÇMA YETKİSİ SAVCIYA

Tasarıya göre kamu davasını açma görevi, cumhuriyet savcısı tarafından yerine getirilecek.

Tasarı’da yer alan Adalet Bakanı’nın cumhuriyet savcısından kamu davasını açmasını isteyebileceği ve bu istemin yerine getirileceğine ilişkin fıkra ise maddeden çıkarıldı.

AKP milletvekilleri tarafından hazırlanan önergeyi Adalet Bakanı Cemil Çiçek de destekledi.

CHP Niğde Milletvekili Orhan Eraslan, Adalet Bakanı Çiçek’in yolsuzluklar konusunda “yetkilim olsaydı ciğerlerini sökerdim” sözünü itham kabul ettiklerini belirterek, Alt Komisyon görüşmeleri sırasında kendisinin böyle bir öneride bulunduğunu söyledi.

“Ama bunun karşılığı var, siz de Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu’ndan çekilin” diyen Eraslan, yargı bağımsızlığının bunu gerektirdiğini savundu.

Komisyon Başkanı Köksal Toptan, bunun için Anayasa değişikliği gerektiğini hatırlattı.


HÜRRİYET
Yayın Tarihi : 28 Kasım 2004 Pazar 01:38:42


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?