Akbil Davası'na durdurma kararı !

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna ile birlikte toplam 36 sanığın yargılandığı AKBİL yolsuzluğuyla ilgili davada bugün karar çıktı.

Mahkeme heyeti, sanıkların dokunulmazlıkları olduğu gerekçesiyle Anayasa’nın ilgili maddesi göz önünde bulundurularak dava dosyasını durdurdu. Mahkeme heyeti ayrıca, diğer sanıklar hakkında ayrı ayrı beraat kararı verirken, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna hakkındaki karar da suçla ilgili delil bulunmadığı için ertelendi.
Üsküdar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, Recep Tayyip Erdoğan ve Ali Müfit Gürtuna ile Mustafa Açıkalın, İdris Naim Şahin ve Mikail Aslandiğer’in aralarında bulunduğu sanıklar katılmazken, sanık avukatları hazır bulundu. Duruşmada sanık avukatları önceki savunmalarını yinelerken, mahkeme heyeti Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, milletvekilleri Mustafa Açıkalın, İdris Naim Şahin ve Mikail Aslan hakkında, dokunulmazlıkları oldukları gerekçesiyle tefrik kararı verdi.

Söz konusu kararla, adı geçen sanıkların Anayasa’daki ilgili madde uyarınca dava dosyaları durdurularak yargılanmaları, milletvekillikleri sona erdikten sonra devam edecek. Mahkeme heyeti ayrıca, diğer sanıklar hakkında ayrı ayrı beraat kararı verirken, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna hakkındaki karar da suçla ilgili delil bulunmadığı için ertelendi.

AKBİL davasının iddianamesinde, sanıklardan Recep Tayyip Erdoğan ve Ali Müfit Gürtuna hakkında, "görevi başında zimmetine para geçirmek veya mal edinmek" gerekçesiyle 14’er yıldan az olmamak üzere ağır hapis cezası talep ediliyordu. Aralarında BELBİM A.Ş.’nin eski yönetici ve çalışanlarının da bulunduğu 3’ü tutuklu diğer 35 sanığın ise "zimmet", "kamu taşıma biletlerinde kalpazanlık", "resmi evrak ve kayıtlarda sahtecilik" ve "cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak" suçlarından 15’er yıldan az olmamak üzere ağır hapisle cezalandırılmaları isteniyordu.

Duruşma çıkışında bir açıklama yapan sanık avukatlarından Ramazan Arıtürk, "4 yıl boyunca baskı ve siyasi linç girişiminde böyle bir dava devam etti. Ancak adalet yerini buldu" dedi.