AKP'de Leyla Zana çatlağı

Aralarında Meclis Başkanvekili Sadık Yakut’un da bulunduğu AKP’li 10 milletvekili, eski DEP’li milletvekillerinin cezaevinden çıktıktan sonra yaptıkları açıklamalara, “Bu durum haince bir tutumdur. Dikkatle takibi gerekmektedir” diyerek tepki gösterdi.

AKP Kayseri Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, Malatya Milletvekili Miraç Akdoğan, Yozgat Milletvekili Mehmet Erdemir, Hatay Milletvekili Fuat Geçen, Malatya Milletvekili Süleyman Sarıbaş, Adana Milletvekili Ali Küçükaydın, Isparta Milletvekili Sait Armağan, Nevşehir Milletvekili Osman Seyfi, Edirne Milletvekili Ali Ayağ ve Kırıkkale Milletvekili Vahit Erdem, 4 eski DEP milletvekilinin açıklamaları ile ilgili bir bildiri yayınladı.

Eski DEP’li milletvekillerinin “ateşkes”çağrısı, AKP içinde ültimatoma neden oldu.

Milletvekillerinin yaptığı yazılı açıklamada, “Vatana ihanet suçundan mahkemelerce suçlu bulunan kişiler, AB uyum yasaları çerçevesinde Yargıtay tarafından tutuksuz yargılanma kararı verilmesini beraat gibi göstererek, bölücü faaliyetlerine devam ediyorlar” denildi. Avrupa Birliği’ne girme hedefinin önemine dikkat çekilen açıklamada, “Yine de hiçbir hedef ülke bütünlüğünden önemli değildir” ifadesi kullanıldı.

İsimi anılmaksızın PKK`nın son günlerde yeniden eyleme geçtiği belirtilen bildiride, PKK eylemlerinin hafızalardan silinmediği ifade edildi. DEP eski milletvekillerinin AB uyum yasaları çerçevesinde, tutuksuz yargılanmak üzere salıverildiğine işaret edilen bildiride, ``beraat etmişçesine bir tavırla sözde demokrasi ve özgürlük maskesi takarak bölücü faaliyetlerine kendi ifadeleri ile (kaldıkları yerden devam edeceklerini) belirtmişlerdir`` denildi.

 Bu durumun haince olduğu, dikkatle takip edilmesi gerektiği, bu gelişmelerin oluşmasında AB`ye girme gayretlerinin bazı bölücü çevrelerce istismar edildiğinin apaçık olduğu anlatılan bildiride, ``AB hedefining erçekleşmesi ülkemiz açısından elbette önemlidir. Ancak hiçbir hedef, milli menfaatlerimizin ve ülkemizin bölünmez bütünlüğünün üstünde görülemez. Kabul edilemez. Bu husus böyle bilinmelidir`` denildi.

``Bu zatların`` geçmişten ders almayarak, vatana ihanet ve ülkenin bölünmez bütünlüğüne göz diktiklerini büyük bir pervasızlıkla yandaşlarına mitinglerinde apaçık söylemekten çekinmeyerek yeniden suç işledikleri savunulan bildiri şöyle:

 ``Bu bölücüler daha da ileri giderek hadlerini aşmakta ve eli kanlı terör örgütünün sözde ateşkesinin uzatılması için 'vatan hainliklerinden vazife çıkararak' arabuluculuk-hakemlik rolüne bürünerek yandaşlarına morel vermektedirler. Uluslararası hukukta ancak iki bağımsız devletin savaş halinde ateşkes ilan edilmesi mümkündür. Ateşkesten bahsetme cüretini gösteren bu bölücüler, vatan hainliklerini yeniden ilan etmektedirler. Üzülerek belirtilmesi ve üzerinde durulması gereken bir diğer husus da bu zatların cezaevinden çıkar çıkmaz bazı resmi makamlarca hangi sıfat ve hangi gaye ile kabul edilmelerinin izahı mümkün değildir. Yüce türk milletinin, tüm bu olayları yakından ettiğine inanıyoruz. 'Vatanın bölünmez bütünlüğünün' korunmasına and içmiş milletvekilleri olarak, milli varlığımıza, milli birlik ve bütünlüğümüze yönelik her türlü üehdit ve saldırıların karşısında ve bu hususların takipçisi olacağımızı ilan ediyoruz. Bu vesile ile milli endişe ve milli hassasiyetimizi yüce Türk milleti ve kamuoyu ile paylaşıyoruz.``

GÜL VE BAYKAL’A ELEŞTİRİ

“Bu bölücüler hadlerini aşarak ateşkes çağrısı yapıyorlar” denilen basın açıklamasında, milletvekilleri, “Bazı resmi makamların bu kişileri hangi sıfat altında kabul ettikleri de izah edilemez” diyerek, isim vermeden Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ü de eleştirdi. Hatırlanacağı gibi, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ve CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, DEP’li eski milletvekillerini kabul ederek görüşmüştü.

‘BAŞBAKAN’I TEYİT ETTİLER’

AKP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz, 10 AKP milletvekilinin eski 4 DEP milletvekilinin yayımladığı bildiriyi değerlendirirken, “Başbakanımızın grupta yaptığı konuşmayı teyit ettiler” dedi.

Kapusuz, bir gazetecinin “Bildiride Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül’e de tepki var” şeklindeki cümlesine de “Olabilir, herkese olabilir. Bana da olabilir...” karşılığını verdi.