AKP'den Ermenistan'a kınama

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Egemen Bağış, Ermenistan'da Türk bayrağına yönelik saldırıları kınadığını belirterek, "Bu tür saygısızlıklar yapıldığı sürece, orada kendi başlarında kuytu köşelerinde açlık ve sefalet içinde yaşamaya devam ederler" dedi. 

Egemen Bağış, Palandöken Dağı'ndaki Palan Otel'de yapılan AK Parti Yerel Yönetimler ve Dış İlişkiler Bölge Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Ermenistan'da son dönemde Türk bayrağının yakıldığını ve ezildiğini gösteren görüntülerin medya tarafından ekranlara taşındığını anımsattı.

Dışişleri Bakanlığının, Ermenistan'a gerekli tepkiyi gösterdiğini kaydeden Bağış, şöyle konuştu:

"Ermenistan'da Türk bayrağına yönelik yapılan saldırıları şiddetle kınıyoruz. Bununla ilgili bir çağrıda bulunmak istiyorum. Ermenistan'da yeni bir seçim yaşandı ve yeni hükümet kuruldu. Yeni hükümetin dışişleri bakanı ise Türkiye ile ön koşulsuz masaya oturmak istediklerini söyledi. Bu çirkin faaliyeti, hakareti yapmaya teşebbüs edenler oradaki hükümetin elini kolunu bağlamak için bunu yaptılarsa yeni hükümet bunu açıklasın ve onlar adına özür dilesin, bu işin arkasında kimler olduğunu ortaya çıkarın ve yargılansın. Onlara hadlerini bildirsin. Eğer bunu onaylıyorlarsa o zaman nüfusları nasıl 4 milyondan 2 milyona düştüyse, nasıl açlık ve sefalet içinde yüzüyorlarsa bu trendin devam etmesine layık olduklarını ispat etmiş olurlar."

Ermenistan'ın çok büyük sıkıntılar içerisinde olduğunu ifade eden Bağış, "Ermenistan'ın dünyaya açılmasının tek yolu, Türkiye ve Azerbaycan'la iyi ilişkiler kurmasından geçiyor. Bunun farkına varmaları, bunun için gerekli adımları atmaları gerekiyor. Bu tür saygısızlıklar yapıldığı sürece, orada kendi başlarında kuytu köşelerinde açlık ve sefalet içinde yaşamaya devam ederler" diye konuştu.

Türkiye'de korku siyaseti yapanların bulunduğunu ifade eden Bağış, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Millet yıllarca komünizmle, daha sonra da dinle korkutuldu. Biz millet olarak hem Atatürkümüzü çok seviyoruz, hem Cumhuriyetimize çok bağlıyız, hem de dinimizi çok seviyoruz. Bunları istismar edenlere çok kızıyoruz. Hangi etnik kökene ve dine mensup olursa olsun Türkiye'deki bütün vatandaşlarımızın yüzünün dönük olduğu yer Cumhuriyetimizin başkenti Ankara'dır. Hiç ama hiçbir kimsenin, insanların kalplerine korku vererek bu yüzleri Ankara'nın dışına hele Türkiye dışındaki yerlere döndürmeye hakkı yoktur."