31
Mayıs
2024
Cuma
ANASAYFA

AKP'den Yargıtay'a sert tepki

AKP, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun bildirisine aynı sertlikte yanıt verdi. AKP’nin bildirisinde, Yargıtay’ın bildirisinin siyasi olduğu ve kabul edilemeyeceği vurgulanırken “siyasi muhalefet, siyasi partilere bırakılmalıdır” uyarısında bulunuldu. AKP’nin bildirisinde yargı mensuplarının görevlerini yaparken kendi ideolojik ve siyasi görüşlerinden de bağımsız ve tarafsız olmaları gerektiğine dikkat çekilerek “aksi takdirde, yargıyı siyasallaştıran bu tür bildirilerden en fazla zararı yine yargı kurumunun göreceği, vatandaşlarımızın adalet duygusunu ve yargıya güvenini sarsacağı bilinmelidir” denildi.

-AKP’nin bildirisinde, anayasanın 10 ve 42’nci maddelerindeki değişiklikle ilgili davanın Anayasa Mahkemesi’nde karara bağlanma arifesinde iken yayınlanan Yargıtay bildirisinin, açıkça Mahkeme’yi etkilemeye yönelik olduğu kaydedilerek bunun hukuk dışı bir tavır olduğu belirtildi.

AKP, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun bildirisine aynı sertlikte yanıt verdi. AKP’nin bildirisinde, Yargıtay’ın bildirisinin siyasi olduğu ve kabul edilemeyeceği vurgulanırken “siyasi muhalefet, siyasi partilere bırakılmalıdır” uyarısında bulunuldu. Yargıtay Başkanlar Kurulu’ndan gelen sert bildiri siyasetin gündemini bir anda değiştirirken, AKP’den aynı sertlikte cevap ise akşam saatlerinde geldi. Gün boyu Yargıtay’ın bildirisini değerlendiren AKP kurmayları, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la yaptıkları görüşmenin ardından, Meclis’te acil toplantı yaptı. Başbakan Erdoğan’ın talimatı ile Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, parti genel merkezinde bir toplantı halinde bulunan Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat ve AKP’nin hukukçu grup başkanvekili Sadullah Ergin de nöbetçi olduğu Genel Kurul salonundan çağrıldı. AKP Grubu’ndaki toplantıya partinin diğer hukukçu milletvekilleri de davet edildi. Ve yaklaşık 4 saat süreyle AKP kurmayları, Yargıtay bildirisi üzerinde değerlendirme yaptı. 4 saatlik çalışmanın ardından ise 3 sayfalık, aynı sertlikte bir bildiri ortaya konuldu.

-BİLDİRİYİ ÇİÇEK OKUDU-

AKP’nin bildirisini, Meclis’te yapılan basın toplantısıyla Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek okudu. Toplantıya AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat ile Grup Başkanvekili Sadullah Ergin katıldı.

-“YARGITAY’IN BİLDİRİSİ SİYASİ VE KABUL EDİLEMEZ”-

Bildiride, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun bugün yayınladığı bildirinin demokrasi ve hukuk sistemi adına çok büyük bir talihsizlik olduğu vurgulandı. Her şeyden önce Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun bildiri yayınlamak gibi bir görev ve yetkisinin kesinlikle bulunmadığı belirtilen AKP bildirisinde şöyle denildi:
“Demokratik hukuk sistemimizde, kaynağını anayasadan ve yasalardan almayan hiçbir yetki millet adına kullanılamaz. Ne anayasamız ne de yasalarımız Yargıtay Başkanlar Kurulu’na böyle bir görev ve yetki vermiştir. Bu itibarla, yayınlanan bildirinin yalnızca demokratik meşruiyeti değil hukuki meşruiyeti de yoktur. Bu siyasi bir bildiridir ve hiçbir şekilde kabul edilemez.”

-“BİLDİRİNİN İÇERİĞİ BİR ÇOK AÇIDAN SORUNLUDUR”-

Yargıtay bildirisinde dikkat çeken bir başka hususun da Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun, millet adına ve bütün bir yargı erkini temsilen konuşma hakkını kendinde görmesi olduğu kaydedilen AKP bildirisinde şu görüşlere yer verildi:

“Anayasamıza göre yargı, millet adına karar vermektedir ancak bu durum, millet adına konuşma yetkisine sahip olduğu anlamına gelmez; doğrudan milletimizden aldığı temsil yetkisiyle görev yapan yasama ve yürütme organlarını hedef alma hakkı vermez. Bildirinin içeriği bir çok açıdan sorunludur:”

-“ANAYASA MAHKEMESİ’Nİ ETKİLEMEYE YÖNELİK”-

AKP’nin bildirisinde, Yargıtay Başkanlar Kurulu, Anayasa Mahkemesi’nde görülmekte olan parti kapatma davası bağlamında iddianameyi kutsayan ve eleştirilmez kabul eden bir yaklaşımla iddianameden yana davaya taraf olmakla suçlandı. Bildirinin, Anayasa’nın 10 ve 42’nci maddelerindeki değişiklikle ilgili davanın Anayasa Mahkemesi’nde karara bağlanma arifesinde yayınlandığına dikkat çekilen AKP bildirisinde, bu durumun açıkça mahkemeyi etkilemeye yönelik olduğu ve hukuk dışı bir tavır olduğu kaydedildi.

-ANAYASA’NIN 138’NCİ MADDESİNE VURGU-

AKP’nin bildirisinde, mahkemelerin bağımsızlığını düzenleyen Anayasa’nın 138’nci maddesine vurgu yapılarak şu görüşler ortaya konuldu:
“Kamuoyundaki tartışmaları yargı bağımsızlığına müdahale sayan Yargıtay Başkanlar Kurulu, bu bildiriyle Yüksek Mahkeme’de görülmekte olan davalara taraf yapılmış, anayasanın 138’nci maddesi bizzat kendileri tarafından ihlal edilmiştir. Ne yazık ki bildiriyle Yargıtay Başkanlar Kurulu, kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırı olarak yasama ve yürütme organlarının yetkilerine de müdahale etmek istemiştir. Kendilerini her türlü eleştiri ve değerlendirmeden muaf tutarken başka bir mahkemede görülmekte olan davaları etkileyici beyanlardan kaçınılmamış, yasama ve yürütme organlarına her türlü haksız eleştiri reva görülmüştür.”

-“BU ÇELİŞKİLERİN İZAHI KABİL DEĞİLDİR”-

Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun, haftalardır devam edilen bir dava süreci bazı emekli Yargıtay Başsavcılarının aleyhte görüşleriyle gazete sayfalarında ve televizyon ekranlarında tartışılırken sessiz kaldığı savunulan AKP bildirisinde şöyle denildi:
“Yargıtay Başkanlar Kurulu, davalı tarafın kamuoyuna mal edilmiş bir iddianame ve hakkındaki suçlamalara yine kamuoyu önünde verdiği cevapları, bildiriye konu yapmıştır.Bu çelişkilerin izahı kabil değildir.”

-“SİYASİ MUHALEFET SİYASİ PARTİLERE BIRAKILMALIDIR”-

Yasama ve yürütme faaliyetlerine katılmak, bu çerçevede tartışmalarda yer almanın, eleştiri ve öneriler getirmenin demokratik hukuk sisteminde siyasi bir iş olduğu vurgulanan AKP bildirisinde, şu görüşlere yer verildi:
“Yargıtay Başkanlar Kurulu, bir siyasi organ değildir. Siyasi tartışmaların tarafı olamaz, kendini siyasi muhalefetin yerine koyamaz, bir muhalefet partisi gibi davranamaz. Yasama ve yürütme organlarının faaliyetlerini, anayasa veya yasa yapma süreçlerini tartışmak, yargının işi değildir. Siyasi muhalefet, siyasi partilere bırakılmalıdır. Unutulmamalıdır ki, bu tür bildiriler, yargıyı kaçınılmaz olarak siyasi tartışmaların konusu ve tarafı haline getirmektedir. Yargıyı bu tartışmaların dışında ve tarafsız tutmak öncelikle yine yargı mensuplarının görevidir. Yargı mensupları, görevlerini yaparken, kendi ideolojik ve siyasi görüşlerinden de bağımsız ve tarafsız olmalıdır. Aksi takdirde, yargıyı siyasallaştıran bu tür bildirilerden en fazla zararı yine yargı kurumunun göreceği, vatandaşlarımızın adalet duygusunu ve yargıya güvenini sarsacağı bilinmelidir.”

anka
Yayın Tarihi : 21 Mayıs 2008 Çarşamba 19:40:43
Güncelleme :21 Mayıs 2008 Çarşamba 20:07:54


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
ahmet yigit IP: 78.168.102.xxx Tarih : 21.05.2008 21:57:29

siyasiler hukukun işine burnunu sokarsa hukukcularda siyasilerin işine burnunu sokmaya başlar onun için bugün siyasilerin kızmaya bence hakkıyok önce siz kendinize bir bakında sonra hukukcuları eleştirin şu anda okadar çok hukuki bazda alınmış hukuk kararı var ama AKP bu hukuk kararlarını uygulamıyor kendine gelince siyasiymiş buna kargalar güler kargalar önce kendinize bakın