Devlet Bakanı Güldal Akşit, Türk kadınlarını siyasette daha fazla yer almaya çağırarak, kadınlar için Türkiye’de siyaset yapmanın en zor tarafının, siyasetin erkeklerin belirlediği kurallara göre yapılması olduğunu söyledi.

Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi (CEDAW) kapsamında New York’ta bulunan Akşit, son dönemde Türkiye’de kadınların statüsünün geliştirilmesine yönelik yapılan reformlar ve yasal değişiklikler konusunda bilgi verdi.

Türkiye’de son dönemde kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasına yönelik pek çok yasal çalışma yapıldığını söyleyen Akşit, ’’Anayasa’nın 10’uncu ve 90’ıncı maddelerinde yapılan değişiklikle bu konuda önemli bir ilerleme kaydedildi. 10’uncu maddede kadın-erkek eşitliğinden bahsedilerek, devletin bu eşitliği sağlamakla yükümlü olduğu hükmü getirildi. Yani devlete bu konuda bir sorumluluk verildi’’ diye konuştu.

Pozitif ayrımcılık

Akşit, bu konuda bazı sivil toplum örgütlerinden yetersiz olduğuna dair eleştiriler aldıklarını da belirterek ’’AB ülkelerinin ve daha pek çok ülkenin anayasalarında böyle bir güvence bulunmuyor. Söz konusu maddede ’pozitif ayrımcılık’ tabiri kullanılmamış olmasına rağmen, Anayasa değişikliğinin devlete bu konuda yükümlülük vermiş olması, kadın-erkek eşitliğinin sağlanması yönünde devletin sorumlu tutulmasının en üst düzeyde bir ifadesidir’’ açıklamasını yaptı.

Akşit, Türk Ceza Yasası’nda yapılan değişikliklerin de bu dönemdeki en önemli çalışmalardan biri olduğunu söyledi.

Namus cinayeti-töre cinayeti tartışması

Uygulamaya nisanda girecek bu düzenlemelerle, kadınları ikinci plana iten, kadınlara karşı işlenen suçlara indirim getiren pek çok maddenin değiştirildiğini söyleyen Akşit, ’’bizim bu konuda sivil toplum örgütlerini memnun edemediğimiz bir unsur kaldı. O da maddede ’namus cinayeti’ yerine ’töre cinayeti’ denmesi. Oysa bizim toplumumuzda töre cinayeti de dense, namus cinayeti de dense aynı şey kastediliyor. Ancak STÖ’ler bunu farklı değerlendiriyor ve namus cinayetlerinin kapsamının daha geniş olduğunu savunuyorlar’’ ifadesini kullandı.

Kadınlara meslek edindirme kursları

Kadınlara meslek edindirme kursları vermenin de bakanlığının hedefleri arasında olduğunu söyleyen Akşit, aslında kadınların mesleki açıdan durumunun çok kötü olmadığını, mesela yüzde 37 oranındaki kadın akademisyenle Türkiye’nin, bu alanda birinci sırada yer aldığını ifade etti.

Türkiye’de avukatların ve doktorların yüzde 30’unu kadınların oluşturduğuna dikkat çeken ancak kamudaki üst düzey yönetimlerde kadınların sayısının az olmasından şikayet eden Bakan Akşit, "ancak en zayıf olunan yer siyaset. Siyasi temsilde kadınların oranı yüzde 4,4. 550 milletvekilinden sadece 24’ü kadın. 18 kadın milletvekilinin bulunduğu Birinci Meclis dışında, bu oran da bugüne kadarki en yüksek oran’’ ifadesini kullandı.

Siyaseti erkek kurallarına göre yapmak mecburiyeti

Erkeklerin hala siyaseti çok sevdiğini ve siyasetteki hakimiyetlerini bırakmak istemediğini söyleyen Akşit, ’’Türkiye’de kadınlar için siyaset yapmanın en zor yanı, siyaset yapmak istediğinizde bunu erkeklerin kurallarına göre yapmak zorunda olmanızdır. Ancak kadınlarımızın önümüzdeki dönemde siyasete katılma konusunda daha istekli olacağına ve bu konuda fedakarlıklar yaparak siyasette daha fazla yer alacağına inanıyorum’’ dedi.

BM’ye üçüncü rapor sunulacak

Türkiye, 1985 yılında imzaladığı ‘Birleşmiş Milletler kadına karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi sözleşmesi’ gereği bugün BM’ye üçüncü raporunu sunacak.
Rapor, hükümetin kadınlara karşı ayrımcılığın önlenmesi ve kadın-erkek eşitliğinin sağlanması için aldığı önlemlerin dökümünden oluşuyor.

Devlet Bakanı Güldal Akşit’in başkanlığında hazırlanan hükümet raporunda yapılan son anayasa değişiklikleri de vurgulanıyor. BM, sivil Türk kadın örgütleri tarafından hazırlanan iki ayrı raporu da inceleyecek.

Şiddet ve töre cinayetlerinin öne çıktığı bu raporlarda, kızların okula gönderilmemesi, sığınma evlerinin azlığı ve evlenme yaşının düşük olması gibi konular da yer alıyor.

Birleşmiş Milletler’deki temaslarını bugün tamamlayacak olan Bakan Akşit, cuma akşamı Türkiye’ye dönmek üzere New York’tan ayrılacak.