Kıbrıs'taki referandumun sonucu Avrupa basınında geniş biçimde değerlendiriliyor. Gazeteler konuyu gerek haber olarak gerekse, başmakalelerinde ele alıyor.
Guardian, 'Yitik rüyalar adası' başlıklı haberinde, Kıbrıs Ortodoks Kilisesi'nden yapılan, referandumda 'evet' oyu verenlerin cehenneme gideceği uyarısını hatırlatıyor. Gazete, bu yorumun Avrupa Birliği'ne girmek üzere olan ve batı Avrupa'nın değerlerini benimseyeceği öngörülen bir ülkeye ilişkin aydınlatıcı bir yorum olduğunu belirtiyor. Başka bir Ortodoks papazın da, eski dostları Eoka savaşçıları ile kutlama yapmak üzere buzdolabını şampanyalarla doldurduğunu söylediğini belirten gazete, "dinazorlar" tarafından Kıbrıs'ta son otuz yılın en iyi birleşme fırsatının çöküşünü kutlanırken, vizyonu daha geniş olan Rumların referandumun maliyetini hesapladığını yazıyor.
Times, 'hayır demenin maliyeti' başlığını kullandığı değerlendirmesinde, Rumların referandumda büyük çoğunlukla 'hayır' demesinin bir felaket olduğu yorumunu yapıyor. Gazete, Rumların bazı kaygılarının yerinde olduğunu fakat güney Kıbrıs'ta sergilenen sorumsuz liderliğin halka kaygı duydukları konularda sabır telkin etmek yerine, popüler duyguları körüklemeyi tercih ettiğini vurguluyor. Times, Rum liderlerin Annan planının yeniden pazarlık masasına yatırılabileceği yorumlarını da, 'aptalca bir gevezelik' olarak nitelendiriyor. Gazete, Rum liderlerin Birleşmiş Milletler'le ikinci el araba simsarı gibi pazarlık yapmaya kalkmasının, Rumları 'hayır' oyunun tehlikelerine körelttiği yorumunu yapıyor ve yakın dönemde yeniden pazarlık olmayacağını belirtiyor.
Daily Telegraph, 'Kıbrıs bölünmüş kaldı' başlıklı haberinde, Rumların Annan planını reddinin düşkırıcı, kötü niyetli ve tümüyle tahmin edilebilir bir sonuç olduğunu yazıyor. Gazete, Avrupa Birliği'nin güney Kıbrıs çözümünü koşul olarak dayatmadan kabul ederek, Rum tarafına ödün için neden bırakmadığını soruyor. Bu yorumu şimdi herşey olup bittikten sonra yapmadıklarını belirten gazete, geçen on yıl boyunca sık sık, Rum kesiminin Avrupa Birliği'ne tek taraflı kabulünün tüm anlaşma şanslarını yok edeceğini savunduklarını ve bu konuda haklı çıktıklarını yazıyor.
Independent, Avrupa Birliği'nin genişlemesine Kıbrıs'ın gölgesi düştüğü yorumunu yapıyor. Hafta sonundaki referandum sonucunun, genişleme sürecinin ilk büyük krizi olduğua dikkat çeken gazete, Avrupalı diplomat ve yetkililerin Rumlara karşı büyük öfke içinde olduklarını belirtiyor. Gazete, Avrupa Parlamentosu milletvekillerinin, Haziran ayında, Kuzey Kıbrıs'ta da Avrupa Parlamentosu seçimi yapılması çağrısında bulunduklarını yazıyor. Gazeteye göre, genişleme töreninde de Papadopulos'u soğuk bir karşılama bekliyor.
Financial Times, Rum kesiminden çıkan 'hayır' sonucunun, genişlemenin Avrupa Birliği'nde yarattığı kutlama havasını gölgelediğini yazıyor. Gazete, bazı diplomatların Kuzey Kıbrıs'a yönelik çeşitli yaptırımları kaldırmalarının zor olacağına dikkat çekiyor. Gazetenin, konuya ilişkin diğer bir haberinde de, Kıbrıslı Rumların bugün adanın kuzeyine yönelik bir yardım paketi açıklayacaklarını bildiriliyor.
Almanya'da yayınlanan Frankfurter Allgemeine, Rumların Annan planını reddetmesinin, Kıbrıs'ı birleştirme yolunda kaçan bir fırsat olduğunu yazıyor. Gazete, Rumların oyunun 'Birleşmiş Milletler, Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği ve Kıbrıs Türklerinin yüzünde patlayan bir tokat' olduğu yorumunu yapıyor. Gazete, Kıbrıslı Türklerin uluslararası topluluk ve Avrupa Birliği'nden ekstra desteği hakettiğini belirtiyor.
Berliner Zeitung, referandum sonucundan 'herkesin suçlu' olduğunu yazıyor. Onlarca yıldır adadaki hayatın iki toplum arasında güvensizlikle damgalandığını belirten gazete, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve Almanya'yı 'evet' oyu için aktif kampanya yürütmediği için suçluyor. Gazete, bu durumda ilk kez bir Avrupa Birliği ülkesinde Birleşmiş Milletler barışgücü görev yapacağını belirtiyor.
Die Tageszeitung, Rum liderleri Avrupa Birliği değerlerini benimseyememekle suçluyor. Gazeteye, Rum yönetimi tarafından, Avrupa'nın getirileri zevkle kabul edilirken, Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler'in sorun çözme mekanizmalarını kabulünda ise, aynı türden bir istekliliğin olmadığı gösterildiği yorumunu yapıyor. Gazeteya göre, Kıbrıs Avrupa Birliği içinde bir 'parya' muamelesi görecek.
Fransa'da yayınlanan Le Figaro, Annan planının başarısız olmasının, 'evet' oyu çağrısı yapan tüm taraflar için bir diplomatik mağlubiyet olduğunu belirtiyor. Gazete, Avrupa Birliği'nin, sorunun çözümünün daha da karmaşık hale geldiği bölünmüş bir adaya kapılarını açmakta olduğunu belirtiyor.
İsviçre gazetesi Le Temps, Türkiye ve Kıbrıslı Türklerin kendilerini Rumların kullandığı oyun masum kurbanları olarak görmesinin hatalı olacağı yorumunu yapıyor. Rumların kaygı ve çekincelerinde, Kıbrıslı Türk yönetimin politikalarının da etkisi olduğu görüşünde olan gazete, hem ateşi körükleyip, hem de yanınca şikayet edilemeyeceğini yazıyor.