24
Mayıs
2024
Cuma
ANASAYFA

Ayna'dan olay açıklamalar

BDP'li Emine Ayna, terör örgütü PKK'nın demokratik siyaset içine çekilmesinin şart olduğunu savundu. Ayna, her hafta Abdullah Öcalan'la İmralı'da görüşen avukatlarına da 'ne dediğini' sorduklarını söyledi

Kimileri onu 'Şahin' olmakla suçladı, kimileri partisi DTP'nin kapatılmasından onu açıklamalarını sorumlu tuttu. Son günlerin hedefteki ismi, eski DTP'li yeni BDP'li (Barış ve Demokrasi Partisi) Mardin Milletvekili Emine Ayna AKŞAM'a konuştu. Emine Ayna ilk kez bu kadar açık olarak, 'PKK demokratik siyasete katılmalıdır' dedi. Ayna'nın, 'Kürt halkı Öcalan'ın muhatap alınmasını istiyor' sözleri tartışmaları yeniden alevlendireceğe benziyor. Emine Ayna, bugün partisinin Meclis'teki ilk grup toplantısında verilecek mesajları toplantı öncesi AKŞAM'a açıkladı. İşte BDP'nin ilk mesajları ve Emine Ayna'nın 'PKK ile bağ' sorusuna ve merak edilen tüm sorulara verdiği yanıtlar...

BEDEL ÖDEDİK AMA YAPTIK
- BDP nasıl bir çizgi izleyecek? DTP ile aynı mı olacak üslup?
Nerelerde yanlış yaptık, nasıl yapsaydık daha iyi bir sonuç elde ederdik? 1 Şubat'taki kongre sürecinde bunları tartışacağız. Eksiklerimiz oldu. Ancak BDP'ye geçerken çok şey yaptık. Mevcut iktidarı teşhir ettik. DTP'nin son iki buçuk yılda göstermiş olduğu performans sayesinde AKP iktidarı sorgulanabilir hale geldi. Belki bedelini ağır ödedik ama bunu yaptık.

- Ne oldu da açılım süreci sekteye uğradı?
Aslında iktidar, Meclis'e getirdiği tartışmayla ve Silopi'den girişlerle başka şey yapmak istedi. Gelenlere teslimiyet dayatılmak istendi. Bu açılıma hizmet etmez. Zaten 30 yıldır teslimiyet dayatılıyor. Bu insanlar eğer teslimiyeti kabul etmiş olsalardı bugüne kadar gelir teslim olurlardı. Ancak planları ters tepti.

KANUNU BİR KENARA BIRAKIN
- Pişman olmayan bile affedildi ve çadır mahkemeleri kuruldu. İktidar bu yüzden sert eleştirilere maruz kaldı.
Öyle yapmak zorunda kaldılar. Bakın, yüz binlerce insan sokağa dökülmeseydi teslimiyet dayatılırdı. Bu insanlar o zaman ya bizi tutuklayın derlerdi ya da geri dönerlerdi. Orada yüz binlerce insanın hazır olması serbest bırakılmalarını sağladı.Yok kanuna uyuldu mu, uyulmadı mı?Bunları bir kenara bırakın. Şu söylediklerim de yasaya uygun değil. Ben yasalar değişmeli diyorum. Kürt sorununa mevcut kanunlar çerçevesinden bakarsak bu sorunu çözemeyiz.

SİNİRLERİM BOZULDU, DEDİM
- Adalet Bakanı açıklama yaptı. Ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edilenlerin koşulları aynı dedi.
Gidip gördüler ve değiştirdiler ama. Hem bunu yapıp tahrik edeceksin. Aynı gün 8 Aralık'ta Anayasa Mahkemesi'nin esastan görüşeceği açıklandı. Atmosferden partinin kapatılacağı belliydi. Genel Merkez çıkışı gazeteciler 'Bu açılımı nasıl etkiler?'diye sorunca, dalga geçiyorlar bizimle diye düşündüm. Sinirlerim bozuldu ve 'Açılım bitmiştir' dedim.

DEVLETTEN KORUMA İSTEMEM
- Tehdit alıyor musunuz? Devletten koruma ister misiniz?
Ben tehditlerle karşı karşıya gelmemek için mektuplarımı kendim açmıyorum. Meclis'teki e-mail'i kullanmıyorum. Ancak tehdit alan arkadaşlarımız var. Linç kampanyası yürütülürken ben devletten nasıl koruma isteyeyim?

- Peki İmralı ile bağınız hangi boyutta?
İmralı'ya giden avukatlarla düzenli görüşüyoruz. Biz talep ediyoruz. Dinlemek istiyoruz, ne diyor, olaylara nasıl bakıyor. Devlete diyoruz ki, Kürt sorununun muhatapları var. Bunlardan biri de Sayın Öcalan'dır. Değerlendirmelerini dinleyip takip ediyoruz çünkü Öcalan'ın her cümlesinin Kürt halkı üzerindeki etkisini biliyoruz.

PKK SİYASETE KATILMALI
- Kürt sorunun çözümü için yola çıkan hiçbir hareket PKK'dan bağımsız hareket edemiyor eleştirileri de var, öyle mi?
Kürtler PKK'dan bağımsız hareket etmeli diye bakarsak çözümsüzlüğü istiyoruz demektir. Bütün örgütlü güçler PKK'ya bağımlı olmalı demiyorum. PKK Kürt sorunun nedeni değil, sonucudur. Bugün PKK'yı yok sayarak çözüm olmaz diyoruz. Diyor ki, ben demokratik siyaset içinde yer almak istiyorum, ben barış istiyorum. Buna niye karşı çıkayım. PKK'nın söylediklerine, taleplerine bakıyoruz. Reddedilir talepler değil. Kabul edilebilir, gerçekleşebilir taleplerse, oturup konuştuğumuzda ortak vatanı yaratacaksak bu kısır döngü niye?

- PKK barış istiyorsa Reşadiye'deki saldırı neydi o zaman?
Siz demokratik kanalları açarsanız silahlar susar. Silahlı bir örgütü terörist ilan edip operasyonlar düzenleyip sivil vatandaş eylem yaparken öldürüp sonra silahlı örgüte niye silah kullandın diyemezsiniz. Ben bunu olumlamak anlamında söylemiyorum. Reşadiye olmasın mı istiyoruz? O zaman demokratik kanalları açalım. Devlet silah kullanırken, terörist ilan ederken, teslim olmaya zorlarken siz silahlı örgüte ne diyeceksiniz? Örgüt diyor ki ben demokratik alanda siyaset yapmak istiyorum.

- Yani PKK'nın demokratik siyasete katılması şart mı diyorsunuz?
Şart. Bunun için anayasa bir bütün olarak değişecek. Hemen yarın olmaz deniyor. Niye olmaz? Nedir engel. Hepimiz anti-demokratik diyorsak değişebilir. Anayasa eşitlikçi, özgürlükçü, demokratik ve sivil olmak zorunda.

ARINÇ'I KORKUTTUM BAYDEMİR'İ ELEŞTİRDİM
- Bülent Arınç size 'yaratık' dedi. Partinin 'şahin'i olmakla suçlandınız. Neden siz hedef oldunuz?
Çünkü iktidar mekanizmalarının biri Türk'tür, biri 'Sünni'dir, biri de 'erkek'tir. Erkek üslubudur bu. Arınç da bu üslubu kullandı, kendisi kaybetti. Son aylarda çok övüldü, sürekli olumlandı. Onun verdiği rahatlıkla yaptı diye düşünüyorum. Bu saldırılar elbette yıpratıyor ama bir yandan da müthiş güçlendiriyor beni. Demek ki diyorum, iktidar sahiplerini korkutacak güce sahibim.

- Sizin mağdur olduğunuz düşünülürken bir de gördük ki Osman Baydemir'in yanı başındasınız ve Baydemir küfür ediyor. Onu da eleştirdiniz mi?
Erkek üslubudur o da. Eleştirdik tabii. Zaten çok şaşkındık. Kadın milletvekilleri Diyarbakır'daydık. Kabul etmediğimiz bir üslup olduğunu ben söyledim. Özür dilemesini istemedik. Kendisine şunu söyledik, bu erkek egemen zihniyetin dilidir. Bunu değiştirmeye çalışan bir parti olarak bizim bu üslubu kullanmamız doğru değil dedik. Aynen bu cümlelerle paylaştım. Osman Baydemir çok kibar bir insandır. Ancak operasyonlar ve yaşananlar sinir harbi ve gerilime neden oldu. Bunu söylerken o üslubu savunduğum düşünülmesin lütfen.

 

Özlem ÇELİK/Akşam
Yayın Tarihi : 5 Ocak 2010 Salı 09:15:07


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
mehmethayri IP: 85.100.230.xxx Tarih : 5.01.2010 11:55:38

Kendilerini Türk siyasetine dahil etmeyi başaramadılar.İllegal görüntüden ve marjinallikten kurtulmayı beceremediler.Hak arayan değil isyancı kesimin temsilcisi olarak kalmak yalnışlığına düştüler.Sokak ve slogan partisi olarak kaldılar.İmralı canisinin güdümü ile siyaset yaptıklarını sanırken yasal platformdan aşağı düştüler.Hala aynı kafadalar,aynı söylemleri sürdürüyorlar.

En büyük yanılgıları tüm Kürt halkını temsil ettiklerini düşünmeleri.Oysa artık Kürt halkı demek sadece güneydoğu demek değil.Ege ,Akdeniz,Marmara demek.Tüm Türkiye demek.Bu kesimde yaşayan Kürt vatandaşlarımızın  partisi olamadılar.En önemlisi bunca tecrübeden geçtiler,defalarca yasallıklarını yitidiler ama hala kafa yapıları değişmedi.Birazcık sağduyulu düşünse,birazcık zeka seviyesini zorlasa pkk gibi pskopatlığı dünya kamu oyunca tescillenmiş,sabıkalı,T.C ordusu ile kan davasına düşmüş bir örgütün Türk siyasi yaşamında sittinsene yer alamayacağını idrak ederdi.

 Ama dediği gibi tabanının sesine kulak verip kendisi dağa çıkabilir.O daha akla yatkın geliyor.


Cemal IP: 78.184.182.xxx Tarih : 5.01.2010 11:48:53

Bu emine ayna hep desteksiz atıyor.Kende halkını kandırmaktan başka bir şey yaptığı yok.Hainlik kanına işlemiş bir kere onun için ondan farklı birşey beklemek yanlış olur.


hilal IP: 78.182.253.xxx Tarih : 5.01.2010 13:12:32

  kendini  nimetten  sayıyı bu ayna...  pkk  yı  siyasete  katmalıymış... sen  kim  siyaset  kim  işiniz  apo  teröristini savunmak  bölücülük  yaparak  ancak  kendini   yırtarsın  kim  muhatap  alıyo  kı  sizi    yırtılıp   yıtlıp   duruyon  sözde  kürt  halkının   temsilcisiymiş kürt  halkının  yüz  karaları... vicdanları  kokukuşmuşlar   ALLAH   TOPUNUZU ISLAH ETSİN...


vatandaş IP: 81.214.120.xxx Tarih : 5.01.2010 09:47:51

Artık aynı haberlerden bıkmadık mı? Bırakın bu verilen metni okuyanları. Sanayiciye bakın, tekstilciye bakın, batmakta olan küçük ve orta esnafa bakın. Devlet genelinde ekonomi politikası oluşturun, teşvik, destek, dolaylı vergilerde indirim için yazı yazın. İş adamlarıyla görüşün. Bu insanların ne konuştukları güçlü Türkiye için güçlü ekonomiden önemli değildir. Hele hele metinleri önlerine konmuş her seferinde aynı şeyleri söyleyen kişilerden çok daha önemlidir. Türkiye'nin o kadar çok işi varken hergün aynı insanlar, aynı haberler. Bu Türkiye'nin 50 senelik kaderi midir? Anlamak mümkün değil.


KAHRAMANKENTLİ.... IP: 94.123.189.xxx Tarih : 5.01.2010 10:45:48

sizin gibileri adam yerinekoyup konuşturuyorlar ya daha ben ne diyeyimki.....allah hepinizi bildiği gibi yapsın...