18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Bakın nasıl dolandırıldılar?

Türkiye'ye dönüş öncesi Mekke ve Medine sokaklarına akın eden hacılar başta zemzem ve hurma olmak üzere hediyelik eşya almak üzere alışveriş merkezlerinin yolunu tuttu.

Satın aldıkları eşyaları özenle paketlettiren hacılar, daha evlerine ulaşmadan özellikle zemzem ve hurmaların adreslerine ulaşmasını arzu ederken kimi zaman da hoş olmayan sürprizlerle karşılaşabiliyor.

Mekke ve Medine'de Türk hacıların kaldığı otellerin önlerini mesken tutan kimi dolandırıcıların tanınmış kargo şirketlerinin adını kullanarak binlerce kişiyi dolandırdığı ortaya çıkarken, kimilerinin de müşterilerine mahcup olmamak için akıl almaz yöntemlere başvurduğu iddia edildi.

Geçmiş yıllarda taşıma ücretini peşin ödeyerek kargoya verdikleri hurmaların adreslerine ulaşmaması üzerine hukuk mücadelesi başlatan bazı hacılar, yetkili makamlara başvurularının sonucu ellerindeki makbuzların geçerliliği olmadığını öğrenirken, kimileri de kargoya teslim ettikleri zemzem bidonlarından kuyu suyu içmek zorunda kaldı.

Acı gerçekle Türkiye'ye dönünce yüzleştiler

İddialara göre, Mekke ve Medine'de Türk hacıların kaldığı otellerin önüne masa ve sandalye koyarak ''mobil ofis'' açan dolandırıcılar, Türkiye'deki tanınmış kargo firmalarının reklam afişlerini de yanlarına aldı.

Böylece hacıların güvenini kazanan dolandırıcılar, parasını peşin olarak aldıkları eşyalar karşılığı bir makbuz verirken, bir süre sonra araçlarına yükledikleri tonlarca hurma ve zemzemle ortadan kayboldu.

Zemzem bidonlarına ''kuyu suyu'' dolduruluyor

İddialara göre, Türkiye'ye giriş yaptıktan sonra boş zemzem bidonlarına ''kuyu suyu'' dolduran kargo çalışanları, teslimatı gerçekleştirdikten sonra gerçek ortaya çıkmadan ortadan kayboluyor.

Dolandırıldıklarını anlamayan hacılar ise ziyaretlerine gelen misafirlerine kutsal toprakların şifalı suyu yerine kuyu suyu ikram etmiş oluyor.

Kutsal topraklarda önceki yıllarda yaşanan dolandırıcılık olayları sonrası Diyanet İşleri Başkanlığı da kargo işine el attı. 

AA
Yayın Tarihi : 3 Kasım 2012 Cumartesi 14:48:57
Güncelleme :3 Kasım 2012 Cumartesi 16:35:47


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
ahmet IP: 88.241.185.xxx Tarih : 3.11.2012 15:20:32

bulunduğumuz çağa uzay çağı bilişim çağı diye isimler verilsede son 20 yıldır dolandırıcılık çağı denen çağı yaşadığımızı düşünüyorum bu çağı yaşatanlar üç beş çapulcu  değil tamamen hükümetlerin içine yerleşmiş dolandırıçılar hükümeti yasaları kullanarak tüm ülkelerde vatandaşları dolandırıyorlar vatandaş şikayetçi oldumu işin içinde hükümetler olduğu için bir sonunuç alamıyor öyle duruma geldiki hırsızlığın kol kesmeyi gerektirdiği şeriat ile yönetilen ülkelerde bile bu dolamdırıcılara bir şey yapamıyorsunuz zira devletlerden dolandırmak için yetki ve izin alaıyorlar